leblebi82
03.01.2008, 22:43
Sivas şehir merkezinde diğer medreseler gibi Selçuk Parkı projesi içerisinde yer alan Şifaiye Medrese'si bu önemiyle çok önemli bir mevkiide yer almaktadır. Şifaiye Medrese, Çifte Minareli Medrese'nin hemen karşısında yer almaktadır. Bu şekilde çok küçük bir alan üzerinde çok sayıda tarihi eser olması Sivaslıların ve Sivas'ı ziyarete gelenlerin şansıdır. Bu aynı zamanda Sivas'ın tarihte oynadığı rolü ve üslendiği misyonu da en açık bir şekilde gösteren örneklerdendir. Böylelikle Sivas, Türk-İslam medeniyeti için de Anadolu'da bir mihenk taşı vazifesi üstlenmiştir.
Anadolu Selçuklu hükümdarı I. İzzeddin Keykavus'un miladi 1217 yartırttmış olduğu Şifaiye Medresesi Anadolu'daki Selçuklu Tıp site ve hastahanelerinin de en büyük boyutlusudur. Tabi yeri gelmişken Kayseri'de bulunan ve dünyanın ilk Tıp tarihi Müzesi olma özelliğini taşıyan Gevher Nesibe Hatun Medresesi'ni tıp tarihi müzesi olarak değerlendirme gerekliliğini ortaya koymak gerekmektedir. Kayseri'de yer alan bu muhteşem eser de Anadolu'da bulunan en önemli medrese yapılarından birisidir.
Hastahane olarak inşa edilen yapı 1768 yılında medreseye çevrilmiştir. Eser I. Cihan Harbi esnasında da levazım deposu olarak kullanılmıştır. Taş ve tuğladan yapılmış eserin Taçkapı süslemesi önemlidir. Taçkapı alınlığının iki yanında boğa ve aslan kabartmaları vardır. Taç kapı da Selçuklu simgesi çift başlı kartal ile kuş figürleri vardır. Ana eyvanın sağında ay içinde örgülü saçlı bir hanım başı ve çevresinde Kelime-i Şehadet vardır. Solda ise güneş sembolü ve erkek başı figürü yer alır.
Güneyde yer alan eyvanda I. İzzeddin Keykavus medfundur. Sultan 1217 yılında bu darüşşifayı yaptırttıktan sonra 1220 yılında genç yaşında hastalanarak vefat etmiş ve vasiyeti üzerine kendi yaptırdığı bu binaya defn edilmiştir. Böylece Sivas şehri bugün bile tam merkezinde Selçuklu Devleti'nin en önemli hükümdarlarından birisi olan I. İzzeddin Keykavus'un türbesini barındırmakla büyük bir öneme sahiptir. Medrese'nin türbe bölümünün cephesi Ahmed Bekirül Marendi tarafından yapılmış olunan zengin bir çini süslemeye sahiptir. Kitabesinde “Biz geniş saraylardan dar kabirlere çıkarıldık , Malın mülkün bana fayda vermedi, saltanatım mahvoldu, Fani dünyadan ahirete yolculuk günü 617 Şevvalin dördü” anlamında bir yazı yer alır. 1220 tarihli en eski vakfiyeye sahip olan eser bugünkü tıp fakülteleri gibi hem tıp öğretimi yapıyor hem de hastahane olarak kullanılıyordu. Eser Selçuklu şaheserlerindendir.
Kendi çalışmamdan bir özettir. Talha GÖNÜLALAN
Anadolu Selçuklu hükümdarı I. İzzeddin Keykavus'un miladi 1217 yartırttmış olduğu Şifaiye Medresesi Anadolu'daki Selçuklu Tıp site ve hastahanelerinin de en büyük boyutlusudur. Tabi yeri gelmişken Kayseri'de bulunan ve dünyanın ilk Tıp tarihi Müzesi olma özelliğini taşıyan Gevher Nesibe Hatun Medresesi'ni tıp tarihi müzesi olarak değerlendirme gerekliliğini ortaya koymak gerekmektedir. Kayseri'de yer alan bu muhteşem eser de Anadolu'da bulunan en önemli medrese yapılarından birisidir.
Hastahane olarak inşa edilen yapı 1768 yılında medreseye çevrilmiştir. Eser I. Cihan Harbi esnasında da levazım deposu olarak kullanılmıştır. Taş ve tuğladan yapılmış eserin Taçkapı süslemesi önemlidir. Taçkapı alınlığının iki yanında boğa ve aslan kabartmaları vardır. Taç kapı da Selçuklu simgesi çift başlı kartal ile kuş figürleri vardır. Ana eyvanın sağında ay içinde örgülü saçlı bir hanım başı ve çevresinde Kelime-i Şehadet vardır. Solda ise güneş sembolü ve erkek başı figürü yer alır.
Güneyde yer alan eyvanda I. İzzeddin Keykavus medfundur. Sultan 1217 yılında bu darüşşifayı yaptırttıktan sonra 1220 yılında genç yaşında hastalanarak vefat etmiş ve vasiyeti üzerine kendi yaptırdığı bu binaya defn edilmiştir. Böylece Sivas şehri bugün bile tam merkezinde Selçuklu Devleti'nin en önemli hükümdarlarından birisi olan I. İzzeddin Keykavus'un türbesini barındırmakla büyük bir öneme sahiptir. Medrese'nin türbe bölümünün cephesi Ahmed Bekirül Marendi tarafından yapılmış olunan zengin bir çini süslemeye sahiptir. Kitabesinde “Biz geniş saraylardan dar kabirlere çıkarıldık , Malın mülkün bana fayda vermedi, saltanatım mahvoldu, Fani dünyadan ahirete yolculuk günü 617 Şevvalin dördü” anlamında bir yazı yer alır. 1220 tarihli en eski vakfiyeye sahip olan eser bugünkü tıp fakülteleri gibi hem tıp öğretimi yapıyor hem de hastahane olarak kullanılıyordu. Eser Selçuklu şaheserlerindendir.
Kendi çalışmamdan bir özettir. Talha GÖNÜLALAN