PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : ULUSAL GÜNEŞİMİZ CUMHURİYET


Sabiha Serin
31.10.2008, 15:21
BENİM NAÇİZ VÜCUDUM
ELBET BİRGÜN TOPRAK OLACAKTIR.
FAKAT TÜRKİYE CUMHURİYETİ
İLELEBET PAYİDAR KALACAKTIR...

Mustafa Kemal ATATÜRK



ULUSAL GÜNEŞİMİZ CUMHURİYET

Bizim Sivas Gazetesinde 29.10.2008 tarihinde SERİNCE başlıklı köşe yazımda yayınlanmıştır.


29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nın 85. yılı tüm ulusumuza kutlu olsun.
Cumhuriyet egemenliğin bir tek kişinin elinde olmadığı ve oy hakkına sahip seçilen temsilciler eliyle yasalara uygun biçimde kullanıldığı yönetim biçimidir.
Demokrasi ve Cumhuriyet kavramları birbirine karıştırılmamalıdır. Cumhuriyet bir biçimi, demokrasi ise içeriği ifade eder. 1982 Anayasası’nda “Türkiye Devleti bir Cumhuriyet’tir.” ifadesiyle yetinilmemiş Cumhuriyetin nitelikleri başlığı altında Türkiye Cumhuriyeti “..demokratik,laik ve sosyal bir hukuk devletidir” denerek Cumhuriyetin içeriği de belirtilmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti’nin ilan edildiği günün 29 Ekim 1923 yıldönümlerinde kutlanan ulusal bayramımız 19 Nisan 1925’te 628 sayılı Cumhuriyet’in ilanına Müsadif 29 Teşrinievvel Gününün Milli Bayram Addi hakkında Kanun ile kabul edildi. Bu yasayla 29 Ekim günü Türkiye içinde ve yurt dışındaki temsilciliklerde ulusal bayram töreni yapılacağı hükmü getirildi.21 Nisan 1925 tarihli ve 1905 sayılı Milli ve Sair Bayramlarda ifa olunacak merasim hakkındaki talimatname ile de kutlamaların düzenlenmesine ilişkin ilkeler belirlendi.
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nın 85. yılını her zaman olduğu gibi bu yıl da ulusça onurla, gururla ve coşkuyla kutlayacağız. Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün Türk ulusuna armağanı olan Cumhuriyet’i ve Cumhuriyet’in bizlere getirdiği bütün kazanımları sonsuza kadar koruyacağız ve yaşatacağız.

EN BÜYÜK TÜRK DEVRİMİ OLAN CUMHURİYET ULUSAL GÜNEŞİMİZDİR!

Türk ulusunun gerçek kurtuluşu, yaşam felsefemiz ve varlık nedenimiz olan Atatürk ilkeleri ile sağlanmıştır. Devletin anayasal niteliklerini dokuyan Cumhuriyetçilik, Milliyetçilik, Halkçılık, Devrimcilik, Devletçilik ve Laiklik başlıcalarıdır.
Bilindiği üzere Türkiye’de Cumhuriyet yönetimine 29 Ekim 1923 tarihinde geçilmiştir. Ancak 23 Nisan 1920 tarihinin, Cumhuriyet yönetiminin de fiili başlangıcı olduğunu söylemek gerekir.
23 Nisan 1920’de “Egemenliğin kayıtsız şartsız ulusa ait olduğu” ilan edilmiş. Ulusun seçtiği TBMM’nin denetimindeki hükümet ulusun kaderini belirlemek üzere çalışmaya başlamıştır.1 Kasım 1922 gecesi halifelikle saltanatı birbirinden ayırmış ve daha sonra da kaldırmıştır.
Cumhuriyet’in ilanından sonra halifenin iktidar odağı haline getirmesi için çalışmalar başlayınca 3 Mart 1924 tarihinde de halifelik kaldırılmıştır. Bu aşamalardan geçerek kurulmuş olan Türkiye Cumhuriyet’i tarihimizdeki en önemli dönüşüm noktasıdır. Cumhuriyet, ulusun vatan ve hukuka sevgisi ve içten bağlılığı ile yaşatılmalıdır. Bu nedenle Cumhuriyet’e hayat veren damarların başında demokrasi gelir.
Bunun içindir ki; Türk vatandaşı olarak Türkiye Cumhuriyet’ini çok iyi kavramalı ve sahip çıkmalıyız diyorum. Şu an da üzerine bastığımız her karış topraklarımız Cumhuriyet’in kurulması için onurla mücadele eden şehitlerimizin kanlarıyla yıkanmıştır. Nur içinde yatsınlar, mekânları cennet olsun.
Türk ulusu olarak başta Atatürk ve silah arkadaşlarına, şehitlerimize, gazilerimize şükran borçluyuz.
Atatürk; Türk gençliğine inanmış, güvenmiş ve ülkemizi onlara emanet etmiştir. Bütün ulus olarak büyük-küçük herkesin Atatürk’ün Büyük Söylevi’ni, Erzurum ve Sivas Kongreleri’nin kararlarını mutlaka okumamız gerekir diye düşünüyorum. Aksi halde gençlerimizi son yıllarda birileri tarafından kulaktan dolma yanlış bilgiler ile aydınlığa değil karanlığa sürüklemeye çalışanlar vardır(!).Türk ulusu olarak buna asla fırsat vermemeliyiz.
Ne yazık ki yeni kuşak gençlerimiz içerisinde Cumhuriyet’in anlamını ve önemini yeteri kadar kavrayamayan halen büyük çoğunluk vardır. Elbette bunun tek nedeni gençlerimiz değil; aile ve eğitimcilerin çocuklarımıza milli ve manevi değerlerimizi yeteri kadar veremediğindendir. Çünkü milli ve manevi değerlerin temeli çocukluk döneminde başlamalı, öğretilmeli ve sevdirilmelidir. Bizler bu duyguları çocukluğumuzda yaşadık ve halen de yaşatıyoruz.
Bağımsızlığın, Özgürlüğün, Ulusal Egemenliğin, Müdafaa-i Hukuk ruhu ve Kuvayi Milliye ateşi ile kazanılan Ulusal Kurtuluş Savaşı’nın sonucu; Laik ve Demokratik Cumhuriyet’in aydınlanması, çağdaşlığın temeli 4 Eylül Sivas Kongresi ile Sivas’ta atılmıştır. Bir Sivaslı olarak onur duyuyorum.


SABİHA SERİN
Araştırmacı Yazar
SİVAS

Arif Coşkun
31.10.2008, 15:34
Cumhuriyetçilik yeni Türk Devleti'nin temel özelliğidir. Tarihçiler Cumhuriyetçilik ilkesinin üç açıdan önemine işaret ederler. Öncelikle tarihsel hanedan devletine bu ilkeyle tepki konulmakta ve tarihteki diğer Türk devletlerinden ciddi kopuş yaşanmaktadır. Tarih boyunca Türk devletleri hanedan yapısına sıkı sıkıya bağlı kalmışlar ve genelde kurucularının isimlerini almışlardı. Oysa çağın gerekleri doğrultusunda oluşturulan Cumhuriyet ile artık Türk insanı yüzünü Batı'ya çevirmiş ve geçmişiyle arasında temel bir farklılık noktası koymuştur. Yeni devlet kişilerin iki dudağından çıkan ani ve keyfi kararlarla yönetilemeyecek, halkın yönetimi esas olacaktır.

Arif Coşkun
31.10.2008, 15:47
Ayrıca Cumhuriyetçilik ilkesi çağdaş Batılı anlamda egemenlik sorununu da için almaktadır. Bilindiği gibi egemenlik kuramı beraberinde egemenliğin kime ait olacağı sorununu da getirmektedir. Atatürk, egemenliğin, "Kayıtsız şartsız ulusun" olduğunu belirterek, egemenliğin kaynağı ve şeklini yanıtlamıştır. Ne Osmanlı döneminde ne de dinsel anayasanın geçerli olduğu zaman diliminde egemenlik tam anlamıyla halka ait olmamıştır. Yine Cumhuriyetçilik ilkesinin bir diğer kazanımı da çağdaş anlam taşıyan bir "anavatan" kavramına ulaşılmasıdır.

Arif Coşkun
31.10.2008, 16:45
CUMHURİYETİ SEVMEK
Bu ekim sabahında yine el ele verdik
Mutluyuz ta gönülden bunu demeye geldik.
İzin izimiz oldu hep güldü yüzlerimiz
Gönüllerde yanacak meşale ateşledik.

Muhtaç olduğum kudret damarımda kanımda
Mukaddes yeminimiz ilerlemek yolunda,
Sana verdiğimiz söz dün gibi içimizde
Tuttuğun kutsal ışık parlıyor yüzümüzde.

Verdiğin emaneti biz gençler koruyoruz
Güzel Cumhuriyeti her an yaşatıyoruz.
Gönlümüz sevgi dolu çağlıyor çağlıyoruz
Gelecek gençliğine bayramlar sunuyoruz.

Cumhuriyet ışığı yurdumdan eksilmesin
Hürdür kutsal bayrağım Ay-Yıldızı sönmesin,
''Ne mutlu Türküm'' diyen gençleriz, seninleyiz
Cumhuriyeti sevmek yaşatmak azmindeyiz.

Tertemiz gök altında yaşıyoruz gölgende
Yüreklerimiz güçlü yürüyoruz izinde
Yeryüzündeki Cennet yaşadığım bu yurttur
Muhtaç olduğum kudret damarımda mevcuttur.

Mükerrem BAŞKUT

Arif Coşkun
31.10.2008, 17:51
Cumhuriyet, çağının çağdaşı olmayı seçmiş bir toplum için yalnızca bir siyasal rejim değildir, aynı zamanda bir aşk ve yaşama biçimidir; demokrasidir, laikliktir, toplumsal ve sınıfsal bir mücadele yaratmıştır. Türkiye'de ise demokrasiyi Cumhuriyet düşünmüş ve onun oluşturucularını yoktan var etmiştir.

Bu kurtuluş savaşından sonra, bir monarşinin kalıntıları üzerinde bir aydınlanmacı, bir 'öğretmen' cumhuriyet kurulmuş ve bu devrimci cumhuriyet 'kul'dan çağdaş vatandaşı yaratmayı amaç edinmiştir. Bu bakımdan Türkiye Cumhuriyet'i bir 'demiurgos'tur, 'evren düzenleyicisi'dir. Onun bir mimar ve yaratıcı özelliğini jakobenlik ile karıştırmak cumhuriyet tarihini anlamamak anlamına gelir.

Uygarlığı seçmiş olan bu çok özel cumhuriyetin devindirici gücü Kemalizm ruhudur. Ne yazık ki Kemalist Cumhuriyet 14 Mayıs 1950 günü sona ermiştir. O tarihten bu yana kaba çizgileriyle karşı devrim iktidardadır ve Kemalist Cumhuriyet muhalefettedir. O gün iktidara gelen 'toprak ağalığı, taşra mütegallibeliği ve aşiret reisliği' koalisyonu ile eski (köktendinci) ve yeni (ikinci cumhuriyetçi) ortaklarının bu cumhuriyetin yarattığı çağdaş yapıya düşman olması çok doğal.

Bütün iddiaların tersien, demokrasimizin gelişmesini engelleyenler 1950'nin üçlü koalisyonu ile onun günümüzdeki uzantılarıdır. Cumhuriyet düşüncesi uygarlaşma hareketinin ruhu ve önderidir. Laik devlet okulları da cumhuriyetin kalesidir.

yerliturkuaz
31.10.2008, 22:45
Ülkemizin en önemli unusurudur Cumhuriyet...

Olmazsa olmazıdır...

Bazı geri kafalılar ülkemizi İran'a Endonezyo'ya veya başka bir ülkeye benzetmeye çalışıyorlar...

Ey gidi geri kafalılar bundan 85 yıl önce ulu önderimiz bize Cumhuriyeti armağan etti...

Bunu böyle bilesiniz...

ofgurleyuk78
31.10.2008, 23:17
Ülkemizin en önemli unusurudur Cumhuriyet...

Olmazsa olmazıdır...

Bazı geri kafalılar ülkemizi İran'a Endonezyo'ya veya başka bir ülkeye benzetmeye çalışıyorlar...

Ey gidi geri kafalılar bundan 85 yıl önce ulu önderimiz bize Cumhuriyeti armağan etti...

Bunu böyle bilesiniz...

Ne güzel anlatmışsın Cumhuriyeti. Evet Olmazsa olmazıdır Yurdumuzun Cumhuriyet. Cumhuriyet insan gibi yaşamaktır. Cumhuriyet adam olmaktır adam.