PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Kıyamet Saati Yaklaşarak Gelmektedir


kaanansay
08.04.2009, 15:36
Kıyamet Saati Yaklaşarak Gelmektedir

"Gerçek şu ki, kıyamet-saati yaklaşarak gelmektedir, onda şüphe yoktur..."(Hac Suresi, 7)

Kıyamet günü dünya hayatının hatta tüm kainatın son günüdür, ama aynı zamanda da ahiretteki sonsuz yaşamın bir başlangıcıdır. O gün, insanların tümü yeni bir diriliş ile dirilecekler, Yüce Allah’a iman edenler cennette ağırlanırken, iman etmeyenler cehenneme sevk edileceklerdir. Rabbimiz’in sonsuz adaletinin tecelli ettiği bu günde, tüm insanlık şahitlerin huzurunda sonsuz mekanına yerleşecektir.

Kıyamet günü Kuran’da haber verildiği üzere, "İnsanların, alemlerin Rabbi için kalkacağı gündür." (Muaffifin Suresi, 6)

O gün, canlılarla birlikte tüm evrenin yok olduğu dehşetli bir gündür. Bu yok oluş, şimdiye kadar hiçbir yerde görülmemiş olaylar sonucunda gerçekleşecektir.

O gün, Allah’ın yüce kudretinin açıkça görüldüğü ve insanların tümü tarafından idrak edildiği gündür.

O gün, iman etmeyenler için dehşet, korku ve acı dolu bir gündür.

Yazımızda anlatılan olayların hepsinin kaynağı Kuran ayetleridir ve hepsinin gerçekleşeceği kesindir. Allah'ın vaat ettiği olaylar mutlaka yaşanacak, insanlar kıyamet gününde, daha önce hiç karşılaşmadıkları yürekleri ürperten bir manzara ile karşı karşıya kalacak ve evren, içinde barındırdığı tüm canlılarla birlikte tamamen yok olacaktır. İnsanların ise bütün bunların sebebini öğrenme, bu felaketlerden kaçıp kurtulabilme ya da çözümler arama gibi bir ihtimalleri olmayacaktır. O gün herkesin göreceği tek gerçek; Allah'ın ve ahiretin varlığıdır.

İnsanların Hesap için Toplanmaları

Bu an, iman etmeyenlerin ömürleri boyunca kaçtıkları, anlamazdan geldikleri, müminlerin ise hazırlanıp bekledikleri hesap anıdır. Allah, bu günü de yarattığı her şeyde olduğu gibi Kendi gücüne ve şanına uygun olarak yaratmıştır. Hesabın gerçekleştirilmesi için melekler saflar halinde dizileceklerdir. (Nebe Suresi, 38) O gün, insanlar arasında adaletle hükmedilecek ve konuşacak kişi sadece doğruyu söyleyebilecektir. Kuran'da müminlerin o anda yüzlerinin ışıl ışıl parladığı ve sevinçle baktıkları bildirilmiştir. (Abese Suresi, 38-39) Allah, inkar edenlerin o anki tavırlarını ise ayetlerde şu şekilde belirtir:

"O gün, öyle yüzler vardır ki kararmış-ekşimiştir. Kendisine, beli büken işlerin yapılacağını anlamaktadır." (Kıyamet Suresi, 24-25)

Şu anda dünyada yaklaşık olarak 6 milyar insan yaşamaktadır. Bu sayıya şimdiye dek yaşamış ve bundan sonra da yaşayacak insanların sayısını eklersek mahşer (diriliş) günü mezarlarından çıkıp toplanacak insan kalabalığı ve bunun oluşturacağı ihtişamlı ortamı daha iyi gözde canlandırabiliriz. İnsanlar bir araya toplanacak ve birbirlerini, olayları, olup bitenleri açıklıkla görüp anlayabileceklerdir. Çünkü o gün, Rabbimiz'in Kuran'da belirttiği gibi keskin bir görüş hakimdir:

"Andolsun, sen bundan gaflet içindeydin; işte Biz de senin üzerindeki örtüyü açıp-kaldırdık. Artık bugün görüş-gücün keskindir." (Kaf Suresi, 22)

İşitme, Görme Duyuları ve Derileri Şahitlik Eder

Ayetlerde bildirildiği üzere o gün suçlu günahkarların işledikleri kötülüklere şahit olanlar da orada hazırdır. Yazıcı meleklerin ve Allah'ın getirdiği şahitlerin yanı sıra, inkarcıların aleyhine şahitlik edenlerin arasında hiç beklemedikleri şahitler de vardır. Bunlar, insanın yalnız olduğunu zannettiği sırada dahi, Allah'ın kendisini çepeçevre kuşattığına dair en çarpıcı delillerdir.

İnkarcıların aleyhinde şahitlik yapacak olanların arasına, kendi işitme, görme duyuları ve derileri de eklenmiştir. Her biri Allah'ın izniyle konuşur ve eksiksiz olarak söylemesi gerekenleri, şahit olduklarını bildirirler. Allah Kuran'da şu şekilde bildirmiştir:

"Sonunda oraya geldikleri zaman, işitme, görme (duyuları) ve derileri kendi aleyhlerine şahitlik edecektir. Kendi derilerine dediler ki: "Niye aleyhimizde şahitlik ettiniz?" Dediler ki: "Her şeye nutku verip-konuşturan Allah, bizi konuşturdu. Sizi ilk defa O yarattı ve O'na döndürülüyorsunuz." "Siz, işitme, görme (duyularınız) ve derileriniz aleyhinize şahitlik eder diye sakınmıyordunuz. Aksine, yaptıklarınızın birçoğunu Allah'ın bilmeyeceğini sanıyordunuz." (Fussilet Suresi 20-22)

İnsanlar Yapayalnız Sorguya Çekilirler

Bu günün bir başka özelliği de, insanların hesaba "tek olarak" çekilecek olmalarıdır. Hem dünyada hem ahirette yakınlarından yardım göreceğini umanlar, hesap günü onlardan uzaklaşacak ve tek başlarına hesap vereceklerdir. Rabbimiz, Kuran'da şöyle haber vermiştir:

"Ve onların hepsi, kıyamet günü O'na 'yapayalnız, tek başlarına' geleceklerdir." (Meryem Suresi, 95)

Tek başına bırakılmak dünya şartlarında dahi bazı insanlar için en büyük azaplardan birisidir. Oysa ahiret günü söz konusu olan sadece yalnızlık değildir. O gün hiçbir inkarcının yanında kendi ailesi de dahil olmak üzere güvenebileceği, yardım alabileceği hiç kimse olmayacaktır. Bu gerçek Kuran'da şu şekilde bildirilmiştir:

"Böylece Sur'a üfürüldüğü zaman artık o gün aralarında soylar (veya soybağları) yoktur ve (üstünlük unsuru olarak soyluluğu veya birbirlerine durumlarını) soruşturmazlar da." (Müminun Suresi, 101)

Amel Defterlerinin Verilmesi

İnsanın dünya hayatı boyunca yaptığı her şey, kendisinin göremediği Allah'ın Kuran'daki bildirdiği üzere sağ ve sol tarafında bulunan melekler tarafından kaydedilir. (Kaf Suresi, 17) Hesap anı için hazırlanan defterler din gününde insanlara sunulur. Kişi yaptıklarının hiçbirini reddedemez, çünkü yaşadığı her an, amel defterine kaydedilmiştir. Herkes kendi defterinden, ahiret için neler hazırladığını öğrenir. Rabbimiz'in kimseyi zerre kadar haksızlığa uğratmadığı ve bir hardal tanesi kadar amelin dahi hesaba katıldığı bu anda, müminlerle kafirlerin tavırları çok farklıdır. Ayetlerde haber verildiği üzere müminler, büyük sevinç içinde defterlerini alıp, okumaları için yanlarında bulunanlara uzatırlar. (Hakka Suresi, 19-22) Müminlerin bu sevinç ve coşkularına karşın iman etmeyenler kahredici bir utanç ve korku içindedirler, defterleri sol ellerine verilir. (Hakka Suresi, 25-29) Çünkü en küçüğünden en büyüğüne kadar hiçbir işin eksik bırakılmadan meleklerce yazıldığı bu defter, Kuran ahlakına uygun olmayan amellerle doludur. Bu gerçek karşısında inkar edenlerin korku ve şaşkınlıkları ayette şöyle bildirilmiştir:

"(Önlerine) Kitap konulmuştur; artık suçlu-günahkarların, onda olanlardan dolayı dehşetle-korkuya kapıldıklarını görürsün. Derler ki: "Eyvahlar bize, bu kitaba ne oluyor ki, küçük büyük bırakmayıp her şeyi sayıp-döküyor?" Yapıp-ettiklerini (önlerinde) hazır bulmuşlardır. Rabbin hiç kimseye zulmetmez." (Kehf Suresi, 49)

Cehennemin Gösterilişi

Yüce Allah Meryem Suresi'nde mümin ya da inkarcı, tüm insanların cehennemin çevresinde diz çökeceğini haber vermektedir:

"İnsan demektedir ki: "Ben öldükten sonra mı, gerçekten diri olarak çıkarılacağım?" İnsan önceden, hiçbir şey değilken, gerçekten Bizim onu yaratmış bulunduğumuzu (hiç) düşünmüyor mu? Andolsun Rabbine, Biz onları da, şeytanları da mutlaka haşredeceğiz, sonra onları cehennemin çevresinde diz üstü çökmüş olarak hazır bulunduracağız. Sonra, her bir gruptan Rahman'a karşı azgınlık göstermek bakımından en şiddetli olanını ayıracağız. Sonra Biz ona (cehenneme) girmeye kimlerin en çok uygun olduğunu daha iyi biliriz. Sizden ona girmeyecek hiç kimse yoktur. Bu, Rabbinin kesin olarak üzerine aldığı bir karardır. Sonra, takva sahiplerini kurtarırız ve zulmedenleri diz üstü çökmüş olarak bırakıveririz." (Meryem Suresi, 66-72)

Ayetlerde bildirildiğine göre, mahşer günü tüm insanlar "cehennemin çevresinde diz üstü çökmüş olarak" hazır bulundurulacaklardır. Tüm insanlar, mümin ya da inkarcı, cehennemin korkunç uğultusuna ve içindeki dehşet verici görüntülere şahit olacaklardır. Ancak sonar Allah'ın dilemesiyle müminler kurtarılacak ve inkarcılar diz üstü çökmüş olarak bırakılacaklardır. Daha sonra da cehennemin içine atılacaklardır.

Elbette sonsuz merhamet sahibi Allah'ın müminlere cehennemi göstermesinin birçok hikmeti vardır. Cehennemin durumunu yakından gören müminler, Allah'ın kendilerine verdiği imanın ne kadar büyük bir nimet ve müjde olduğunu çok daha derinden kavrayacaklardırlar. Çünkü şahit olunan cehennem o kadar dehşet vericidir ki, o azaptan kurtulmuş olmak insan için tarifsiz bir şükre vesile olacaktır. Müminler cehennemi görmekle kıyas yapma imkanına sahip olurlar. Böylece içinde insana verilecek en güzel nimetleri barındıran, ebedi kalacakları cennetin değerini daha iyi anlarlar. (En doğrusunu Allah bilir.)

Hesap Gününe Adım Adım Yaklaşıyoruz

Dünyadaki yaşamımızda geçen her gün bizi o hesap gününe biraz daha yakınlaştırır. Geçen her saat, her dakika, hatta her saniye ölüme, yeniden dirilişe ve hesaba doğru atılmış yeni bir adımdır. Herkes, şu anda kaderinde belli olan son nefesini vereceği ana doğru biraz daha yaklaşmaktadır. Kim olursa olsun tarihte bu ilerleyişi durdurabilen ya da geri çevirebilen olmamıştır. Tüm insanlar bu yolu izleyecek ve ölümle beklemedikleri bir anda karşılaşacaklardır.

Unutulmamalıdır ki, her insan hesap günü Yüce Allah'ın huzurunda yapayalnız ve tek başına sorguya çekilecektir. O halde insanın yapması gereken, ölümle başlayıp, bitmeyen zamanlar boyunca devam edecek o gün gelmeden önce hazırlık yapmaktır:


"Ey iman edenler, Allah'tan korkun. Herkes yarın için neyi takdim ettiğine baksın. Allah'tan korkun. Hiç şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan haberdardır. Kendileri Allah'ı unutmuş, böylece O da onlara kendi nefislerini unutturmuş olanlar gibi olmayın. İşte onlar, fasık olanların ta kendileridir." (Haşr Suresi, 18-19)

"Ey insan, gerçekten sen, hiç durmaksızın Rabbine doğru bir çaba harcayıp durmaktasın; sonunda O’na varacaksın." (İnşikak Suresi, 6)

MeLody58
08.04.2009, 15:43
Sonunda oraya geldikleri zaman, işitme, görme (duyuları) ve derileri kendi aleyhlerine şahitlik edecektir. Kendi derilerine dediler ki: "Niye aleyhimizde şahitlik ettiniz?" Dediler ki: "Her şeye nutku verip-konuşturan Allah, bizi konuşturdu. Sizi ilk defa O yarattı ve O'na döndürülüyorsunuz." "Siz, işitme, görme (duyularınız) ve derileriniz aleyhinize şahitlik eder diye sakınmıyordunuz. Aksine, yaptıklarınızın birçoğunu Allah'ın bilmeyeceğini sanıyordunuz." (Fussilet Suresi 20-22)

[COLOR="black"][B] Allah yardımcımız olsun işimiz gerçekten zor bizi zor bir imtiha Beklio allah o alemde bizlere yardım etsin peygamberimizde şefaatcimiz olsun bir kere daha bize ölümü hatırlattın hayatın boş oldugunu hatırlattıgın için arkadasım sana tsk ediyorum :(

titizyiğido
08.04.2009, 16:32
gerçekten mükemmel bi paylaşım..................sağo l gardaşım...............

seva
08.04.2009, 16:46
Dünyanın ömrüne nispeten bin veya iki bin sene,
bir seneye nispetle bir iki gün veya bir iki dakika gibidir.
Kıyamet saati yalnız insaniyetin eceli değil ki
onun ömrüne nispet edilip uzak görülsün.