PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Bilip de Bilmediklerimiz


Kardelencicegi
17.04.2009, 22:17
[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez] ([Üye Olmayanlar Linkleri Göremez])


Bilip de Bilmediklerimiz


Büyük bir itina ile yaratılan insanlığımızın şükrünü bilmeyerek yaşıyoruz..


Sabah kalkıyoruz ’çok şükür bugün de ölmedik’ demeye dilimiz
varmıyor. Gözümüzü açar açmaz günde yahut da dünden ne kalmışsa
aklımızda onunla uyanıp, ilk olarak o düşüncenin ızdırabı ile hayatı
bir sıfır yenilgi ile güne başlıyoruz..


Yemek yiyoruz. Onca nimet önümüzde serili dururken onca aç insan
aklımızın ucundan dahi geçmiyor, şükrü bırak içimizde en ilkin olması
gereken merhamet duygularımıza bile neşter vuramıyoruz ki bu ne
acizliktir..


Elimizin kolumuzun olması.. dünyanın en pahalı kamerası olan
gözlerimizi, ayaklarımızı, hayvandan bizleri ayırt eden akıl nimetini
hiçe sayıyor üstüne üstlük bir de ’ben akıllı adamım yaa’ nidaları ile
bir de şeytani gurur sesleri ile kulaklarımızı kapatıyoruz şükre..


Ne acizliktir bu, düşünce ufuklarımızı nasıl kapadık böyle bu
dünyaya, nasıl kaybettik insani değerlerimizi, bulunduğumuz yolu nasıl
handigaplara çevirdik de zehrettik bu dünyayı kendimize?..


Allah’a sığın sa’ye sarıl hikmete ram ol
Yol varsa budur bilmiyorum başka çıkar yol...
Dememeyi ne zaman nerede kaybettik..
Biz nasıl unuttuk insan olmayı!?.


Bize bu değerleri kim kaybettirdi, biz nasıl bu kadar irade-i kuvvetimizi başkalarına teslim ettik?


Bu soruların cevapları, ah keşkelerle gizli şirke dönüştü
beyinlerimizde, hep kendimizi yaptığımız hatalardan sonra toparlamaya
mahkum ettik, dedik sonra ’Hazreti Adem babamızla Hazreti Havva
anamızda cennet gibi yerden bir anda kayıp kovulmadılar mı?’ diye
kendimizi aldattık, oysa bir Rahmet olarak bütün bir kainata gönderilen
Peygamberimiz’i (sallallahu aleyhi ve sellem) kendimize yol gösterici
olarak tayin etmedik, peygamberî bakamadık hayata..


Sonra birileri farketti bu unutkanlıklarımızı ve ihlasla sarıldı
işine, başardı bize daha da unutkanlığı benimsetmeyi. Önce reklamlarda
hayasızlığı işledi, şimdi utanılıp haya edilen reklamları aile içinde
rahatlıkla konuşabiliyoruz.


Sonra dizileri insanların en hassas karelerine oturttu ve sevgiyi o
dizilerin içinde bize yaşatmaya çalışıp ahlaksız sevgileri normalmiş
gibi gösterdi. Şimdi genç kız ve erkeklerimiz gayri meşru ilişki
yanlısı oldu evlilik gibi bir müessesenin şimdilerde çoğu kimsenin
yamacında durması söz konusu bile değil.


Anne kızı ile baba oğlu ile aileler dağınıklaştı, konuşamaz hale
geldi. Her odada bir televizyon, bir bilgisayar kopardı tüm
bağlarımızı, değerlerimizi. Kimse artık aile olarak bir araya gelip
konuşabiliyor mu dostlarım?!. Bizim ufak gibi gördüğümüz fakat
biriktikçe koca yanardağ etkisi ile bizi yakan hatalarımız ve
günahlarımız, bildiklerimizi bilmezden gelerek gafletle peynir ekmek
yeme rahatlığında olan duyarsızlıklarımız...


Allah’a şükür ki affı mağfireti bol bir Rabb’imiz (celle celâluhu)
var ve ruhumuzu temizleyecek tevbe gibi bir anahtarı da bize ilhak
etmiş yoksa ne olacaktı halimiz bilmiyorum!..

seva
26.04.2009, 12:19
Allah’a şükür ki affı mağfireti bol bir Rabb’imiz (celle celâluhu)
var ve ruhumuzu temizleyecek tevbe gibi bir anahtarı da bize ilhak
etmiş yoksa ne olacaktı halimiz bilmiyorum!..

MİKAİLOGLU
15.11.2009, 22:03
Allah’a şükür ki affı mağfireti bol bir Rabb’imiz (celle celâluhu)
var ve ruhumuzu temizleyecek tevbe gibi bir anahtarı da bize ilhak
etmiş yoksa ne olacaktı halimiz bilmiyorum!..
EMEGİNE SAGLIK.TŞK.