kaanansay
28.06.2009, 20:10
Michael Jackson’ın Ölümü ve Düşündürdükleri
Her nefis ölümü tadıcıdır. (Enbiya Suresi, 25)
Allah Kuran’da her canlının bir gün öleceğini bize haber verir. Bu, her insanın bildiği, inkar edemeyeceği ve kaçamayacağı bir gerçektir.
İnsan istediği kadar zengin olsun, ünlü olsun, isterse yanında sürekli doktorlarla dolaşsın Allah’ın kendisi için takdir ettiği zaman geldiğinde bir salise bile daha fazla yaşayamaz.
Dünyaca ünlü, dünyanın en zengin insanlarından biri olan ve yanında sürekli doktorlarla dolaşan Michael Jackson da ölümüne engel olamadı. Her insan Allah’ın belirlediği bir kader üzerine yaşar. Bu kader içinde istedikleri kadar önlem de alsalar ölecekleri vakit gelince ölürler. Allah bir ayetinde bu gerçeği şu şekilde bize haber verir:
Her nerede olursanız, ölüm sizi bulur; yüksekçe yerlerde tahkim edilmiş şatolarda olsanız bile... (Nisa Suresi, 78)
De ki: "Elbette sizin kendisinden kaçtığınız ölüm, şüphesiz sizinle karşılaşıp-buluşacaktır. Sonra gaybı da, müşahede edilebileni de bilen (Allah)a döndürüleceksiniz; O da size yaptıklarınızı haber verecektir." (Cuma Suresi, 8)
Unutmamak gerekir ki ölüm bir son değildir, aksine asıl hayatımızın, ahiret hayatımızın başlangıcıdır.
Zengin, fakir, ünlü, güzel, çirkin, en zeki, en mükemmel insan bile bir an gelecek ve son nefesini verecek. Mutlaka siz de öleceksiniz, tüm sevdikleriniz de ölecek, sizden önce ya da sonra kesin olarak ölecekler. Bundan 100 sene sonra dünya üzerinde sizin tanıdığınız hiçbir canlı insan kalmayacak.
Herkesin, kendi içinde bulunduğu durum ve şartlara göre binlerce konuda çok kapsamlı planları olabilir. Üniversiteyi bitirmek, kariyer sahibi olmak, evlenmek, torun sahibi olmak, ünlü olmak, zengin olmak….
Oysa bu planların hiçbirinin gerçekleşeceği kesin değildir. Buna karşın ölüm, yüzde yüz gerçekleşecektir.
Madem gerçek budur, öyleyse bu gerçeğin dünyadaki her şeyden daha önemli olması gerekir. Hayatımızda karşımıza çıkacak muhtemel olaylar için önceden hazırlık yaptığımız gibi, hatta daha da fazla, ölüm ve sonrası için benzeri bir hazırlık yapmamız en mantıklı hareket olacaktır.
"Bu dünya hayatı, yalnızca bir oyun ve '(eğlence türünden) tutkulu bir oyalanmadır'. Gerçekten ahiret yurdu ise, asıl hayat odur. Bir bilselerdi" (Ankebut Suresi, 64)
Her nefis ölümü tadıcıdır. (Enbiya Suresi, 25)
Allah Kuran’da her canlının bir gün öleceğini bize haber verir. Bu, her insanın bildiği, inkar edemeyeceği ve kaçamayacağı bir gerçektir.
İnsan istediği kadar zengin olsun, ünlü olsun, isterse yanında sürekli doktorlarla dolaşsın Allah’ın kendisi için takdir ettiği zaman geldiğinde bir salise bile daha fazla yaşayamaz.
Dünyaca ünlü, dünyanın en zengin insanlarından biri olan ve yanında sürekli doktorlarla dolaşan Michael Jackson da ölümüne engel olamadı. Her insan Allah’ın belirlediği bir kader üzerine yaşar. Bu kader içinde istedikleri kadar önlem de alsalar ölecekleri vakit gelince ölürler. Allah bir ayetinde bu gerçeği şu şekilde bize haber verir:
Her nerede olursanız, ölüm sizi bulur; yüksekçe yerlerde tahkim edilmiş şatolarda olsanız bile... (Nisa Suresi, 78)
De ki: "Elbette sizin kendisinden kaçtığınız ölüm, şüphesiz sizinle karşılaşıp-buluşacaktır. Sonra gaybı da, müşahede edilebileni de bilen (Allah)a döndürüleceksiniz; O da size yaptıklarınızı haber verecektir." (Cuma Suresi, 8)
Unutmamak gerekir ki ölüm bir son değildir, aksine asıl hayatımızın, ahiret hayatımızın başlangıcıdır.
Zengin, fakir, ünlü, güzel, çirkin, en zeki, en mükemmel insan bile bir an gelecek ve son nefesini verecek. Mutlaka siz de öleceksiniz, tüm sevdikleriniz de ölecek, sizden önce ya da sonra kesin olarak ölecekler. Bundan 100 sene sonra dünya üzerinde sizin tanıdığınız hiçbir canlı insan kalmayacak.
Herkesin, kendi içinde bulunduğu durum ve şartlara göre binlerce konuda çok kapsamlı planları olabilir. Üniversiteyi bitirmek, kariyer sahibi olmak, evlenmek, torun sahibi olmak, ünlü olmak, zengin olmak….
Oysa bu planların hiçbirinin gerçekleşeceği kesin değildir. Buna karşın ölüm, yüzde yüz gerçekleşecektir.
Madem gerçek budur, öyleyse bu gerçeğin dünyadaki her şeyden daha önemli olması gerekir. Hayatımızda karşımıza çıkacak muhtemel olaylar için önceden hazırlık yaptığımız gibi, hatta daha da fazla, ölüm ve sonrası için benzeri bir hazırlık yapmamız en mantıklı hareket olacaktır.
"Bu dünya hayatı, yalnızca bir oyun ve '(eğlence türünden) tutkulu bir oyalanmadır'. Gerçekten ahiret yurdu ise, asıl hayat odur. Bir bilselerdi" (Ankebut Suresi, 64)