PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Kizim , ve Zeyneblere ...


Dilsad Hatun
06.10.2009, 14:10
Bir hastane koridorunda

Adını soramadım bir kızla tanıştım

Bu çocuk sizin mi? diye geldi yanıma

Saçlarını okşayıp kızımın

Çok güzelmiş; lütfen kızınıza hayaller kurmayın

Ne olur, kurdu iseniz de anlatmayın dedi,/oturdu yanıma

Ben hiç evlenmedim, biliyor musunuz? Neden dedi?

Yok der gibi kafa mı salladım

Başınızı ağrıtmıyorum değil mi dedi?

Kızımın saçlarını okşuyordu elleri…

Tereddütle yok dedim/Estağfurullah

“Ailemin tek çocuğu idim

Öyle nazlanmıştım ki bilemezsiniz

Sahi; sizin başka çocuğunuz var mı? Dedi ekledi

Evet, iki oğlum var dedim

Oh, oh iyi dedi/ gözleri ile kızımı seviyordu, sessizce

Ailem biraz dindardı…

İnancımla yaşamam ve okumam tek hayalleri idi

İki hayallerini de aynı yıl verdim onlara

Üniversite ikinci sınıfta ara tatilde evime tesettürle gittim

Babam, beni görünce sevinçten kendin geçti,

Annem biliyordum kızım, çok dua ettim sana dedi

Öyle sevinmişlerdi ki! Önceden bilse idim;

O mutluluğu vereceğimi? Çoktan seçerdim tesettürü

Onun üzerine; kendim için tercih ettim diyemedim Anneme

Ne tartışmalarla tercih etmiştim oysa

Söyleyemedim anneme!

Çünkü: bana ait iki hayallerini de ellerine vermiştim

Her şey ben tatilden döndükten sonra değişti

Önce beni en çok seven meslek hocam dışladı

Her fırsatta çok çirkinleştiğimi söyledi, Annem geldi hep aklıma

Gericiliği niçin tercih ettiğimi sordu durdu!

En çokta beni, Ailen mi baskı yaptı kızım? Diye

Başımı okşaması incitti

Her geçen gün çirkinleşti dünyamda

Başka baskılarda gördüm

Her gün ağlıyordum…

Deli kız, şımarık kız gitmiş,

Ağlayan ve sorgulayan bir kız gelmişti dünyaya

Yaz tatilimi anneme; anne beni bu halimle fazla sevme diye geçirdim

Sen benim parçamsın kızım! Diyordu

Bilmiyordu ki! Onların hayalleri,

Benim inançlarımla çarmıha gerilmişti Sinsice

Bir üst sınıfa geçmenin heyecanı ile gittim okuluma

Bir görevli! Bacı bizi zor durma sokmayın ne olur

Diye: kovuyordu! Beni okulumdan, başı önüne eğilmiş bir şekilde

Bura benim okulum! Ondört yılımı verdim Ne hakla, ne hakla hı…

Beni ne hakla kovuyorsunuz? Diyemedim İlk seferinde

Öyle zoruma gitmişti ki! Saatlerce kapıda otura kaldım

Babamın okul hayalleri hücum etti üzerime

Ağladım saatlerce… Bavulumu toplayıp, terminale kadar

Hayalleri ile inancımı savaştırdım Ailemin ve benim

Durdum! İçimden, savaşmalısın

Bu ülke senin dedim Zaman senin dedim

Çok acı çektim Çok acı abi dedi ve sustu…”

— Ben gerisini biliyordum Ama kulaklarımı ona sunmuştum-

Parmaklarına dolayıp kızımın saçlarını,

Usuldan bırakıyordu, yukarı kaldırıp parmaklarını

İçini çekti derinden: “benimle aynı kaderi paylaşan yeni kızlar tanıdım

Okul kampusunda buluşup, beraber tepki veriyorduk

Beraber ağlıyorduk Ortak hayallere, aynı kaderde!

Artık, utanarak bizi kovan görevliler bile sertleşmişti

Babam bir gün telefonda; yaramaz bir şeyler yok değil mi? kızım diyordu

Bende yok babacığım derken Babam; kızım sen her şeyin iyisini bilirsin diyordu

Beni akşam televizyonda görmüşler oysa Oturma eyleminde

İkimizde saklamıştık haftalarca olan biteni birbirimizden

İki hayalinin birinden, vaz geç baba diyemiyordum

Zaten telefonda, sen her şeyin iyisini bilirsin demişti

Dönem sonuna doğru yirmi kız okuldan atılmıştık

Babama diyemedim Yaz tatili bitene kadar

Kızım bir yıl sonra doktor olacak, diye duyurmuştu fabrikada

Tekrar okula müracaatlar, mahkeme falan olmadı bir türlü

Çarmıha gerili hayaller ezdi beni!

Bir arkadaşından öğrenmiş babam, okuldan atıldığımı

Annemde mahallede çıkan laftan sözden anlamış

Disiplinsizlikten okuldan atıldı deniliyormuş

Hayallerine sahip çıkar gibi, sahip çıktılar bana

Çarmıha gerili hayaller ezdi oysa beni

Aynı sınıfta bir arkadaş, evlenmek istedi benimle

Bense bir kızım olur diye korktum, evlilikten

Ya kızım olursa

Ya ona yarım kalan hayallerimi bağlarsam

Ya oda benim çektiklerimi çekerken/ en çokta…

Benim hayallerim, yıkarsa onu!

Nasıl aynı işkenceye sokarım onu!

Kızım olur diye korktum abi… Evlilikten

Sen kızına hayaller kur Ama ne olur, ona anlatma abi!” Derken

Ağlıyordu, dudakları kızımı öpüp giderken

—Sonradan öğrendim adının Zeyneb olduğunu

Çarmıha gerili hayallerini ararmış burada

Doktor olamadığı hastaneye,

Her gün deli diye getirirlermiş onu

Hiçbir doktora anlatmazmış derdini

Beni tedavi ettiğini bilmeden gitti!

Beklide bu idi tek görevi,

Kızı ile gelenlere anlatırdı derdini

Beni tedavi ettiğini bilmeden gitti

Ben kızıma sıkıca sarılarak ayrıldım

ZEYNEB’in doktor olamadığı hastaneden


Üzeyir Yiğit