PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Müslüman mı Hristiyan mı?


H_Turan
21.11.2009, 13:15
[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez] ([Üye Olmayanlar Linkleri Göremez])



ERSAN ARSLAN
Dönemin Valisi ‘Aziz Vlas'ın mezarı’ diyerek, Tarihi Gökmedrese'nin karşısındaki mezarın inanç turizmine kazandırılacağını açıkladı, aradan yıllar geçti hiçbir çalışma yapılmadı.
Bir Selçuklu eseri olan Gökmedrese'nin tam karşısında bulunan mezar kentte tartışılmaya devam ediyor.
Konuyla ilgili sorularımızı yanıtlayan İl Kültür ve Turzim Müdürü Kadir Pürlü, şahsi görüşünün mezarda yatan şahsın Müslüman olduğu yönünde olduğunu söylemişti.
Önemli bir ayrıntı olan bu görüşün ardından Pürlü, Gökmedrese karşısındaki mezarın Aziz Vlas'a ait olduğu yönünde herhangi bir bilgi ya da belge olmadığını da dile getirmişti.
VATANDAŞ TEPKİLİ!
İnanç turizmine kazandırılacağı açıklanan ancak bugüne kadar hiçbir çalışma yapılmayan mezar ile ilgili belirsizlik vatandaşların tepkisini toplamaya devam ediyor. Edinilen bilgilere göre Eski Kale Mahallesi'nde (Gökmedrese Karşısı) bulunan mezar halk tarafından uzun yıllardır Müslüman bir zata ait olarak biliniyor.
Çok sayıda insan çeşitli rahatsızlıklarından kurtulmak için bu türbenin etrafında dönüp dua ediyordu. Çok sayıda insan da bu şekilde şifa buluyordu. Ne zaman ki bu mezarın bir Hristiyan'a, hemde dünyaca ünlü bir Hristiyan olan Aziz Vlas'a ait olduğu açıklandı, mezar halkın ilgisinden mahrum kalmaya başladı.
Çoğu vatandaş ‘biz Müslümanlar olarak mezarlara, kabirlere saygılıyız. Kim olursa olsun yine dua ederiz' diyor ama halkın kafasını kurcalayan asıl şey, mezarda yatan zatın kim olduğu.
Mezarda yatan zatın kim olduğu konusunda ikilem yaşayan vatandaşlar, çoğu insanın da bu mermerle çevrili olan alanın bir mezar olduğundan habersiz olduğunu çünkü, bu hali ile bir mezara benzemediğini dile getiriyor. Mezarın mezar olarak algılanabilmesini sağlayacak hiçbir işaret yazı bulunmadığını belirten vatandaşlar bu duruma da bir hayli tepkililer.
MÜSLÜMAN MI, HIRİSTİYAN MI?
Çeşitli kaynaklara göre, ‘Aziz Vlas, Roma İmparatorluğu'nun Sebateia (Sivas) şehrinde MS 280 ya da 283'de doğdu. Bazılarına göre Rum, bazılarına göre Ermeni idi. Muhtemelen zengin bir aileden gelen Vlas tıp eğitimi gördü. Boğaz hastalıkları konusundaki maharetiyle çevreye ün salmıştı. Pagan inanışını terk ederek Hristiyanlığı kabul etti.'
Bazı kaynaklara göre Aziz Vilas'ın o dönemlerde Sivas'ta yaşadığı ve yine Sivas'ta öldüğü bildiriliyor. Ancak Aziz Vlas'ın tam olarak nerede öldüğü yada nereye gömüldüğü konusunda net bir bilginin bulunup bulunmadığı da tam olarak bilinmiyor.
Aziz Vlas'ın mezarı olduğu ileri sürülen Gökmedrese karşısındaki mezarın durumu ise tam bir muamma. Geçtiğimiz yıllarda bu mezarın Aziz Vlas'a ait olduğu ileri sürülmüş bu nedenle mezarda düzenleme yapılarak inanç turizmine kazandırılacağı açıklanmıştı. Dönemin Valisi tarafından bu yönde yapılan açıklamalara rağmen mezarlığın inanç turizmine kazandırılmasına yönelik herhangi bir çalışma yapılmaması mezar ile ilgili şüpheleri artırdı. Mezar hakkında bugüne kadar neden bir düzenleme yapılmadığı yönündeki sorularımızı yanıtlayan İl Kültür ve Turzim Müdürü Kadir Pürlü, “Mezarın Aziz Vlas'a ait olduğu yönünde herhangi bir belge yada kanıt yok. Bu nedenle herhangi bir çalışma yapılması söz konusu olamaz” şeklinde konuşmuştu.
Şahsi görüşünün, ‘mezarın bir Hristiyan'a değil, Müslüman'a ait olduğu yönünde’ olduğunu dile getiren Pürlü, ‘Halkın uzun yıllardır orada yatan zatı, ‘Göz, Boğaz Evliyası’ olarak bildiği ve bunun daha doğru olduğunu' belirtmişti. Mezar ile ilgili taşların üzerinde Aziz Vlas ile ilgili bilgiler yer aldığı yönündeki söylentilerin de 'doğru olmadığını' belirten Pürlü, kendisinin de mezarın ‘Aziz Vlas'a ait olduğu yönünde herhangi bir açıklaması' olmadığını dile getirmişti.
MEZAR KİMİN İSE ORTAYA ÇIKARILSIN
Bu belirsizliklerin ortaya çıkması ile birlikte çevre sakinleri mezar ile ilgili belirsizliğin ortadan kaldırılmasını istedi. Mezarın Yıllardır bir evliya önemli bir zata ait bir mezar olara bilindiğini sonrasında Hristiyan bir zat olan Aziz Vlas'a ait olduğunun açıklandığını dile getiren vatandaşlar, bu belirsizliğin biran önce ortadan kaldırılmasını istediklerini dile getirdiler.
Mahalle halkı olarak bu durumdan rahatsız olduklarını dile getiren vatandaşlar ilgilileri göreve davet etti.
HRİSTİYAN OLAMAZ!
Selçuklu'nun Müslüman olduğunu bu nedenle Gökmedrese gibi önemli bir Selçuklu eserinin karşısına Hristiyan bir zat olan Aziz Vlas'ın mezarının yapılmış olmasının mantığa aykırı olduğunu dile getiren vatandaşlar. “Burada yatan zat Hristiyan olamaz, biz burada yatan zatın Müslüman olduğuna inanıyoruz” şeklinde konuştu.
İlgililerin bu konuda nasıl bir çalışma ya da açıklama yapacakları ise merakla bekleniyor.

MİKAİLOGLU
24.11.2009, 03:51
PAYLAŞIM İÇİN TŞK. EDERİM.

Sivaslisandy-58
24.11.2009, 22:09
BU BILINMEZ MZARIMI !YOKSA BASKA BIR SEYIMI YA ACACAKLAR KI BIR IZ BULUNURMU BILINMEZ(KEMIKLERDEN BASKA)
BIRDE SU BILINMEYEN ACIKLANAMAYAN BÖYLESI MEZARLARI HALKA VE DIN TURIZMINE ACMAK EN SACMA BISEY:mad:
ZATEN DUALARIMIZDA BÜTÜN MÜSLÜMAN ALEMINE VS..VS..DIYE DEVAM EDIYORUZ YÜCE RABBIMIZE ILETIYORUZ.
BIZIM INSANIMIZ HALA KARA CAHIL VARIR BASINA PARA SÜRTER BESIK ASAR ONDAN MEDET UMAR DUASINI ONA GÖRE YAPAR!?
BEN SÖZÜN BITTIGI YERDEYIM GERISINI SIZLER GETIRIN...

seva
26.11.2009, 14:24
Sebasteli Vlas (ya da Blasius Βλάσιος, Ermenice: Սուրբ Բարսեղ), Doğum tarihi belirsiz olmakla birlikte 280 (bir ihtimale göre 283)- 316 yılları arasında Sivas'ta yaşamış Sebaste (Sivas) piskoposu Ermeni aziz. Yayınlanan Acta'sına (kamu tutanağı) göre, dövülmüş, demir dokumacı taraklarıyla saldırılmış ve başı kesilmek suretiyle şehit edilmiştir.

İkonografi'de, Sebasteli Vlas genellikle şehit edilmesinde kullanılan demir dokuma taraklarıyla tasvir edilir. Bu işkence aletinin yün taraklarıyla olan benzerliği, özellikle yün tarayıcıları ve yün ticareti ile uğraşanların geneli tarafından koruyucu aziz olarak kabul edilmesine yol açmıştır. Bazı durumlar da çapraz mum'larla tasvir edilir. Bu tip çapraz mumlar (soldaki güvenlik nedeniyle yakılmaz) Katolik Azizler Takvimi'ndeki Meryem Yortusu'ndan bir gün sonra 3 Şubat tarihindeki Vlas yortusunda, boğazın kutsanması ayinlerinde kullanılırdı. Vlas'ın, geleneksel olarak boğaz ile ilgili hastalıklarının, özellikle de boğaza takılan balık kılçığı için aracılık eden bir aziz olduğun inanılırdı. Gerçekten de, Justinian I'in saray hekimi olan ve Vlas hakkında ilk bilgilerin bulunduğu tıpla ilgili el yazmalarının sahibi Aëtius Amidenus, onun boğaza takılan nesnelerin çıkartılmasında yardım için müracaat edilen birisi olduğundan bahseder. Hayvanları iyileştirmiş ve bir hücrede yaşamıştır. Öldürülmeden önce, bir kurtla konuşmuş ve ona zarar verdiği bir domuzu serbets bırakmasını söylemiş kurt'ta öyle yapmıştır. Vlas açlıktan ölmek üzereyken domuzun sahibi yaşaması sağlamak için gizlice yiyecek vermiştir. Bir süre sonra inancından dolayı işkence görmüş fakat inancında vaz geçmediği için 316 yılında öldürülmüştür.




Aziz Vlas kültünün Avrupaya yayılması on bir ve on ikinci yüzyıllarda gerçekleşmiştir. Vlas, On Dört Şefaatçi Aziz'den birisi ya da on dördüncü yüzyılda Legenda Aurea olarak bilinen eserde efsanesinden bahsedilen Yardımcı Azizlerden birisidir.

Ermenistan'daki Aziz Vlas Tarikatı'nın hamisidir.

Kara Ormanlar'daki Aziz Vlas Manastırı'da dahil birçok Alman kilisesi Vlas adına ithaf edilmiştir.

İspanyolca-konuşan ülkelerde San Blas olarak bilinir ve adını birçok yere vermiştir (bakınız San Blas).

Britanya'nın Cornwall bölgesinde, bölge kilisesinin hala Vlas'a adanmış olduğu bir köy olan St Blazey adını Aziz Vlas'ın İngilizce'deki karşılığı olan Saint Blaise'den alır. Gerçekte, 1222 tarihli Oxford konsili onun adına düzenlenen festival ile ilgili tüm işleri yasaklamıştı.[1] Aziz Vlas, İtalya'da San Biagio adıyla bilinir. Yine Britanya'nın Devon bölgesindeki, Vlas'a adanmış, Newton Abbot yakınlarında Haccombe taşrasında küçük bir kilise, yine Wight adasındaki Shanklin köyünde ve bir diğeride Berkshire Kraliyet arazisindeki Abingdon yakınlarındaki Milton'da olmak üzere kiliseler vardır. Sonuncusu belki de ülkenin en küçük kilisesidir.


On Dört Şefaatçi Aziz.Brand's Popular Antiquities (1813), adlı esere göre, İngiliz taşrasındaki bölgelerde 3 Şubat'taki Aziz Vlas yortusunda (St. Blaise) büyük bir ateş yakma geleneği vardı. Bu geleneğe Aziz Vlas'ın ingilizce karşılığı olan St. Blaise ile ingilizce "Alev" anlamına gelen "Blaze" sözcüğünün ses benzerliğinin neden olduğu düşünülür.

Bromley'de, suyunun iyileştirici etkisi olduğunan inanılan ve Aziz Vlas'a ithaf edilmiş bir pınar bulunur.[1] [2]

Aziz Vlas (İng. Saint Blaise) vahşi hayvanların koruyucu azizidir.





Dubrovnik'de Aziz Vlas KilisesiAziz Vlas, Dubrovnik kentinin koruyucu Aziz'idir (Sveti Vlaho olarak bilinir) ve aynı zamanda eskiden Ragusa Cumhuriyeti'nin özgürlük koruyucusudur. Dubrovnik'de kutlanan yıllık yortusu 3 Şubat tarihindedir ve Aziz'den geriye kalan parçalardan, başı, boğazından bir kemik parçası, sağ ve sol elleri kutsal emanet sandığı içerisinde bir geçit töreniyle sergilenir. Şenlikler, yortu'dan bir gün önce beyaz güvercinlerin serbets bırakılmasıyla başlar. Dubrovnik'in Rastic ve Ranjina adlı tarihi kayıtları, 971 yılında görünerek şehir sakinlerine, Gruz ve Lokrum yakınlarında demirleyen ve görünüşte su takviyesi yaparmış gibi davranan ancak gerçekte şehrin savunma sisitemini gözetleyen Venedik gemilerinin saldırıları konusunda uyardığı için bu Azize çok büyük hürmet eder. Aziz Vlas (Blasius) bu tehlikeli planı St. Stephen Katedrali papazı Stojko'ya göstermiştir. Senato, kendilerine Aziz Vlas'ın nasıl uzun sakallı ve piskopos başlığı ve eşyaları ile yaşlı bir adam kılığında kendisine göründüğünü anlatan Stojko isimli bu papazı dinlemek için çağırtmıştır. Aziz Vlas'ın aktarılan bu tasviri, Napolyon zamanına kadar şehir mühürü ve sikkeleri üzerinde kullanılmıştır.

Rusya'da, St. Vlasij adıyla bilinir ve sürülerin koruyucu azizidir.


On sekizinci ve on dokuzuncu yüzyıl İngiltere'sinde Aziz Vlas, özellikle Essex, Yorkshire, Wiltshire ve Norwich şehirlerindeki yün işçilerinin bir maskotu olarak törenlerde kullanılmıştır. Aziz hakkındaki bu popüler coşku, Azizin İngiltere'ye yün eğirmeyi öğreterek zenginlik getirdiği (yün minder ile sembolize edilir) inancıyla alakalıdır. Basılan geleneksel broadsheet'lere göre, Aziz Vlas (Blaise) Jersey'den gelmiştir. Jersey, tam olarak yünden yapılma eşyaların ihraç merkezidir (Jarse olarak bilinen yün kumaş ile meşhurdur). Her halukarda, bu efsane belki de this başka bir azizle, Caesarea'lı Blasius'la (Caesarea, Jersey'nin Latince adıdır) karıştırılmasının sonucudur.


Aziz Vlas hakkında Yunanca yazılanlar pek güvenilir görünmezler.[2] Efsane ektekileri içerir:

Gençliğinde filozofi okuyan Vlas, görevini hayret verici bir yeterlilik, iyi niyet ve dindarlıkla yerine getirdiği Ermenistandaki Sebaste'de (şimdi Sivas) bir doktordu. Şehrin piskopos'u öldüğü zaman, şehir halkının alkışları arasında onun ardılı olarak Vlas seçildi. Kutsallığı gösterdiği birçok mucize ile ortaya konmuştu: her yerden insanlar ruhları ve bedenleri için şifa bulmaya hatta vahşi hayvanlar bile kutsanmak için sürüler halinde ona geliyorlardı. 316 yılında, Kapadokya ve Küçük Ermenistan valisi Agricola, İmparator Licinius'un emri Hristiyanların öldürülmesi ve piskoposun tutuklanması emrini yerine getirmek için Sebastea'ya geldi. Aziz Vlas, hapisaneye götürülürken, bir anne boğazına kaçan balık kılçığı yüzünden boğulmak üzere olan biricik oğlunu onun yanına getirdi ve ayaklarının önüne koydu ve çocuk hemen oracıkta iyileşeti. Vali bu olanlara aldırmadan, inancından vazgeçmeyen Aziz Vlas'a bir değnekle vurdu, vücudunu demir bir tarakla parçaladı ve kafasını kesti. ripped[3]

Aziz Vlas’ın mezarı Selçuklular’ın şehre ele geçirmesinin ardından pek de bilinmeyen bir şekilde sonra türbe'ye dönüşmüştür. Aziz Vlas ise ‘Boğaz Evliyası’ adlı bir eren olarak kabul edilir. Geçtiğimiz yüzyıldan kalan kayıtlarda içinde Sivas’ın Medrese Mahallesinde Surp Vlas’ın mezarının da bulunduğu şapel’in, bir Türk’ün evinin bahçesinde olduğu ve Aziz’in, Müslüman'lar tarafından da “Boğaz Evliyası” olarak adlandırıldığı, mezarın hem Hristiyan'lar hem de Müslümanlar tarafından ziyaret edildiği belirtilir. Boğazından rahatsız Hristiyan şapeli, Müslüman türbeyi ziyaret ediliyor, şifa dileniliyordu. Sivaslılar lahit kapağındaki oyuk nedeniyle şapele “Göz Baba Türbesi” adını takmıştır. Göz hastaları etrafında dönüp dua ederler.[4]

seva
26.11.2009, 14:24
[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]
[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]
[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]
İngilizce Vikipedi'deki 06 Eylül 2007 tarihli Saint Blaise maddesi
Almanca Vikipedi'deki 09 Eylül 2007 tarihli Blasius von Sebaste maddesi

dolcepresto
06.01.2010, 01:16
ilginç pek inanmadım hristos olduğuna ama.inanç turizmi de ne demekse.satacak başka bi şeyimizmi kalmadı turiste.

SELMA*58
06.01.2010, 01:23
Islam ibadetle olur,namazda dinin diregidir..................... ........

ismail 58
06.01.2010, 01:44
başka işimiz gücümüz kalmadı,
bu şahsiyetin müslüman mı.?
hiristiyan mı.?
olduğunu çözmeye çalışacağız,
adam ölmüş ecediyete intikal etmiş,
ölüden şeytan bile vazgeçer derler.
kaldı ki biz hala peşindeyiz.

biz kendimize bakalım ne kadar müslüman gibi yaşamaktayız.
kendimizin sorusu bu olsun....

SELMA*58
06.01.2010, 01:50
Size katiliyorum Ismail bey, biz kendi halimize bakalim, böyle sacma sapan seylerle insanlari meskul ediyorlar.

doğan bulut
06.01.2010, 01:56
başka işimiz gücümüz kalmadı,
bu şahsiyetin müslüman mı.?
hiristiyan mı.?
olduğunu çözmeye çalışacağız,
adam ölmüş ecediyete intikal etmiş,
ölüden şeytan bile vazgeçer derler.
kaldı ki biz hala peşindeyiz.

biz kendimize bakalım ne kadar müslüman gibi yaşamaktayız.
kendimizin sorusu bu olsun....


hislerime tercuman oldunuz hay allah razı olsun saçma

seva
06.01.2010, 14:45
Miletimizin diniyle uğraşmak çok hoşumuza gidiyor :(

klozet_kapagi
09.01.2010, 00:18
allahım yaaa,,, ortaya sahte bir mezar koysam onun da etrafında dönecekler... mezara anahtar sürenleeer, çaput bağlayanlaaaaar, mum dikenleeer... oooo dolar vallaa!
bu mezarın etrafında dolananlar kesin (!) şifa bulmuştur :D :D :D mezarın hristiyana ait olduğunu duyunca yüz ifadelerini görmek isterdim.