Kardelencicegi
09.02.2011, 11:11
ÇOK ÖNEMLİ
LÜTFEN DİKKATLİCE OKUYUNUZ
MSG (ÇİN TUZU) DENEN ZEHİR
Knorr un hazır çorbalarının üzerinde'hiç bir
koruyucu madde içermez' yazıyor diye alıyordum.
Özellikle son çıkardıkları çorbalar çok kolay yapılıyordu ve
gerçekten de çok lezzetli oluyordu.
Bu maili okuduktan sonra hemen mutfağa gidip Knorr çorba
paketlerinin içeriğine baktım.
Maalesef içeriğinde MSG denilen madde var
''' MSG Nedir..? ? ? ''' Dikatlice Okuyalım ve Paylaşalım...!
Ar. Utanmadan Sağlık Bakanlığı'da bunu onaylayıp
'Türk Gıda Koteksi'ne uygundur'izni veriyor.
Şimdi anlıyorum ki ince bir çizgiye dikkat etmek gerekiyor.
Şöyle ki 'hiçbir katkı maddesi yoktur' la' hiçbir koruyucu madde içermez'
dikkat etmediğimiz ama çok önemle dikkat etmemiz gereken
iki ayrı ama önemli bilgi..Sizlerle paylaşmak istedim...
MSG NEDİR? ...
halimvural
biyolog
il halk sağlığı lab.
müdür yardımcısı
SİVAS
tel; 0346 2253514 0346 2253514
faks; 0346 2245125
cep; 0533 6581415 0533 6581415
ÇOK Onemli:
Bu msg denen illeti piyasalarda, daha masum bir ifade tarzı olsun diye
ÇIN TUZU adıyla satıyorlar.
Piyasada bazı dönerciler de bunu kullanıyorlar.
O kadar lezzetli oluyor ki, bir döner yiyecegine 2-3 döner yiyesin geliyor.
Ayrıca ithal olarak gelen BUTUN GIDA MADDELERİNDE BU MSG VAR
(Peyniri,eti,konservesi vs vs.)
MSG NEDİR? ...
MSG adında bir yiyecek katkı maddesi var.
MONO SODYUM GLUTAMAT
Yiyeceklere katıldığında, o yiyeceğin tadının beyin tarafından güzel
Olarak algılanmasını sağlıyor.
Tatlı, tuzlu, acı fark etmiyor.
Hangi yiyeceğe katılırsa lezzetliymiş gibi geliyor.
O yüzden gıda üreticilerinin bir çoğu MSG'yi karlı olduğu için kullanıyorlar.
MSG ZARARLI MI?
Buna okuduktan sonra siz karar verin.
Bu madde Nörotoksin.
Sinir hücrelerine zarar veriyor.
Merkezi sinir sistemi tahribatı ve
buna bağlı olarak ALZHEİMER, PARKİNSON, HUNTİNGTON hastalıkları,
SAR (Epilepsi) Retinal dejenerasyon (Göz retina tabakası hasarı)
Yağ birikimi, doyma mekanizmasında bozukluk, obezite.
Büyüme hormonu baskılanması.
Pankreas hasarı, insülinde artış, ve buna bağlı diyabet.
Böbrek ve karaciğerde ciddi hasarlar.
Bu madde hamilelerde plasenta
bariyerini geçebiliyor, anne karnındaki bebek de aynı tahribatlara
maruz kalıyor.
Özellikle çocuklarımızın hatta büyüklerin de çok severek yediği
CİPS'lerde çok kullanılmakta.
Hazır köfte harçları, Et suyu tabletleri, Hazır çorbalar, Dondurmalar,
renkli yoğurtlar ve benzeri bir çok üründe var.
Şimdi diyeceksiniz ki, Madem bunca zararı var, neden kullanıyorlar? .
Küreselleşen dünyada, ticaret de küreselleşti.
Küresel ticaret devleri insaf, merhamet gibi duygularla asla çalışmaz.
Onların amacı çok kar etmek, çok daha büyümektir.
Bu mamuller, albenisi olan renklerde ve janjanlı ambalajlarda sunulur.
Televizyon, gazete ve duvar reklamlarında onlara sıkça rastlarsınız.
Sadece maddesel tadıyla değil, görsel yollar ile de beyinlerimize kazınır adeta.
Basit bir hesap yaparsak, ucuz zannedilen bu ürünleri çok pahalıya tükettiğimizi görürüz.
Mesela Cips. Semt pazarlarında 3 kg. patatesi 1 TL ye alabilirsiniz.
Oysa ki 50 gram CİPS 1 liradır.
Yani 1 kg. Cipsi, 20 ytl.den tükettiğimizin farkında bile değiliz.
Olumsuz etkileri de cabası. bu mamulleri üretenler! ....
Kendi ürettiklerini asla yemezler, içmezler.
Onların gıdaları organik ve doğaldır.
Son zamanlarda organik tarım yapan çok güçlü özel şirketler türedi,
burada itina ile yetiştirilen ürünleri semt pazarlarında göreniniz var mı?
Ben henüz rastlamadım.
Gelelim genel sağlık boyutuna;
Son 25 yıla dikkatle göz atacak olursak, çocuk yaşta diyaliz cihazına
bağlı yaşamaya mahkum edilenler, çok küçük yaşta şeker hastalığı ile
tanışan çocuklar, obez çocuklar, asabi çocuklar, 9-10 yaşında buluğ
çağına girenler, çeşitli nedenlerle engelli doğanlar ve bu sayının ülke
nüfusunun % 12'sine çıkması ve benzerleri.
Ve sizlerinde aklınıza gelebilen yeni hastalıklar.
Hastalıkları üretenler, ilaçlarını da ihmal etmediler.
Bu da madalyonun diğer karlı yüzüdür.
Karbondioksitli meşrubatlardan, sakıncalı hazır gıdalara varana kadar bir
çok yerde çeşitli uyarılar yazıldı, çizildi.
Durumun ciddiyetini anlayabilenimiz var mı?
Bu sorunun cevabı, tüketim miktarıdır.
Şimdiki eğitim sistemimiz endüstri, tarım, genel kültür alanında
yetersiz kaldığından, yeni nesiller tehlikenin farkında değildirler.
Emperyalist devletler, egemen olmak istedikleri toplumun eğitimli
olmasını istemezler. Onlar için önemli olan kendi halkları ve elde
edeceği yeni sömürü kaynaklarıdır.
Her yıl eskiyen, yaşam kaynakları azalan, küresel ısınma ile kuraklık
tehlikesi yaklaşan bir dünyada, Küresel güç olan emperyalist devletlerin
acımasızlığının arttığı bir dünyada, Dengelerin ve haritaların değiştirilmek
istendiği bir dünyada yaşadığımızı asla unutmamalıyız.
Dünyanın en güzel coğrafyasında yaşadığımızı da asla unutmamalıyız.
Gelin bu güzelim yurdumuza hep beraber sahip çıkalım.
YARIN ÇOK GEÇ OLMADAN! .....
LÜTFEN... MÜMKÜN OLDUĞUNCA ÇOK KİŞİYE GÖNDERİNİZ
-
AYŞE ATAR
UNIVERSAL HOSPITAL BODRUM
Hemşirelik Hizmetleri Direktörü
Kalite Yönetim Temsilcisi...
Alinti.
LÜTFEN DİKKATLİCE OKUYUNUZ
MSG (ÇİN TUZU) DENEN ZEHİR
Knorr un hazır çorbalarının üzerinde'hiç bir
koruyucu madde içermez' yazıyor diye alıyordum.
Özellikle son çıkardıkları çorbalar çok kolay yapılıyordu ve
gerçekten de çok lezzetli oluyordu.
Bu maili okuduktan sonra hemen mutfağa gidip Knorr çorba
paketlerinin içeriğine baktım.
Maalesef içeriğinde MSG denilen madde var
''' MSG Nedir..? ? ? ''' Dikatlice Okuyalım ve Paylaşalım...!
Ar. Utanmadan Sağlık Bakanlığı'da bunu onaylayıp
'Türk Gıda Koteksi'ne uygundur'izni veriyor.
Şimdi anlıyorum ki ince bir çizgiye dikkat etmek gerekiyor.
Şöyle ki 'hiçbir katkı maddesi yoktur' la' hiçbir koruyucu madde içermez'
dikkat etmediğimiz ama çok önemle dikkat etmemiz gereken
iki ayrı ama önemli bilgi..Sizlerle paylaşmak istedim...
MSG NEDİR? ...
halimvural
biyolog
il halk sağlığı lab.
müdür yardımcısı
SİVAS
tel; 0346 2253514 0346 2253514
faks; 0346 2245125
cep; 0533 6581415 0533 6581415
ÇOK Onemli:
Bu msg denen illeti piyasalarda, daha masum bir ifade tarzı olsun diye
ÇIN TUZU adıyla satıyorlar.
Piyasada bazı dönerciler de bunu kullanıyorlar.
O kadar lezzetli oluyor ki, bir döner yiyecegine 2-3 döner yiyesin geliyor.
Ayrıca ithal olarak gelen BUTUN GIDA MADDELERİNDE BU MSG VAR
(Peyniri,eti,konservesi vs vs.)
MSG NEDİR? ...
MSG adında bir yiyecek katkı maddesi var.
MONO SODYUM GLUTAMAT
Yiyeceklere katıldığında, o yiyeceğin tadının beyin tarafından güzel
Olarak algılanmasını sağlıyor.
Tatlı, tuzlu, acı fark etmiyor.
Hangi yiyeceğe katılırsa lezzetliymiş gibi geliyor.
O yüzden gıda üreticilerinin bir çoğu MSG'yi karlı olduğu için kullanıyorlar.
MSG ZARARLI MI?
Buna okuduktan sonra siz karar verin.
Bu madde Nörotoksin.
Sinir hücrelerine zarar veriyor.
Merkezi sinir sistemi tahribatı ve
buna bağlı olarak ALZHEİMER, PARKİNSON, HUNTİNGTON hastalıkları,
SAR (Epilepsi) Retinal dejenerasyon (Göz retina tabakası hasarı)
Yağ birikimi, doyma mekanizmasında bozukluk, obezite.
Büyüme hormonu baskılanması.
Pankreas hasarı, insülinde artış, ve buna bağlı diyabet.
Böbrek ve karaciğerde ciddi hasarlar.
Bu madde hamilelerde plasenta
bariyerini geçebiliyor, anne karnındaki bebek de aynı tahribatlara
maruz kalıyor.
Özellikle çocuklarımızın hatta büyüklerin de çok severek yediği
CİPS'lerde çok kullanılmakta.
Hazır köfte harçları, Et suyu tabletleri, Hazır çorbalar, Dondurmalar,
renkli yoğurtlar ve benzeri bir çok üründe var.
Şimdi diyeceksiniz ki, Madem bunca zararı var, neden kullanıyorlar? .
Küreselleşen dünyada, ticaret de küreselleşti.
Küresel ticaret devleri insaf, merhamet gibi duygularla asla çalışmaz.
Onların amacı çok kar etmek, çok daha büyümektir.
Bu mamuller, albenisi olan renklerde ve janjanlı ambalajlarda sunulur.
Televizyon, gazete ve duvar reklamlarında onlara sıkça rastlarsınız.
Sadece maddesel tadıyla değil, görsel yollar ile de beyinlerimize kazınır adeta.
Basit bir hesap yaparsak, ucuz zannedilen bu ürünleri çok pahalıya tükettiğimizi görürüz.
Mesela Cips. Semt pazarlarında 3 kg. patatesi 1 TL ye alabilirsiniz.
Oysa ki 50 gram CİPS 1 liradır.
Yani 1 kg. Cipsi, 20 ytl.den tükettiğimizin farkında bile değiliz.
Olumsuz etkileri de cabası. bu mamulleri üretenler! ....
Kendi ürettiklerini asla yemezler, içmezler.
Onların gıdaları organik ve doğaldır.
Son zamanlarda organik tarım yapan çok güçlü özel şirketler türedi,
burada itina ile yetiştirilen ürünleri semt pazarlarında göreniniz var mı?
Ben henüz rastlamadım.
Gelelim genel sağlık boyutuna;
Son 25 yıla dikkatle göz atacak olursak, çocuk yaşta diyaliz cihazına
bağlı yaşamaya mahkum edilenler, çok küçük yaşta şeker hastalığı ile
tanışan çocuklar, obez çocuklar, asabi çocuklar, 9-10 yaşında buluğ
çağına girenler, çeşitli nedenlerle engelli doğanlar ve bu sayının ülke
nüfusunun % 12'sine çıkması ve benzerleri.
Ve sizlerinde aklınıza gelebilen yeni hastalıklar.
Hastalıkları üretenler, ilaçlarını da ihmal etmediler.
Bu da madalyonun diğer karlı yüzüdür.
Karbondioksitli meşrubatlardan, sakıncalı hazır gıdalara varana kadar bir
çok yerde çeşitli uyarılar yazıldı, çizildi.
Durumun ciddiyetini anlayabilenimiz var mı?
Bu sorunun cevabı, tüketim miktarıdır.
Şimdiki eğitim sistemimiz endüstri, tarım, genel kültür alanında
yetersiz kaldığından, yeni nesiller tehlikenin farkında değildirler.
Emperyalist devletler, egemen olmak istedikleri toplumun eğitimli
olmasını istemezler. Onlar için önemli olan kendi halkları ve elde
edeceği yeni sömürü kaynaklarıdır.
Her yıl eskiyen, yaşam kaynakları azalan, küresel ısınma ile kuraklık
tehlikesi yaklaşan bir dünyada, Küresel güç olan emperyalist devletlerin
acımasızlığının arttığı bir dünyada, Dengelerin ve haritaların değiştirilmek
istendiği bir dünyada yaşadığımızı asla unutmamalıyız.
Dünyanın en güzel coğrafyasında yaşadığımızı da asla unutmamalıyız.
Gelin bu güzelim yurdumuza hep beraber sahip çıkalım.
YARIN ÇOK GEÇ OLMADAN! .....
LÜTFEN... MÜMKÜN OLDUĞUNCA ÇOK KİŞİYE GÖNDERİNİZ
-
AYŞE ATAR
UNIVERSAL HOSPITAL BODRUM
Hemşirelik Hizmetleri Direktörü
Kalite Yönetim Temsilcisi...
Alinti.