PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : DİLENCİ ÖRGÜTÜNE TESLİM OLMAYIN (Köşe yazımdır)


Sabiha Serin
17.11.2011, 18:44
DİLENCİ ÖRGÜTÜNE TESLİM OLMAYIN



Dini ve manevi duygularımızı utanmadan sömüren dilenci örgütüne teslim olmayın.Çünkü iddia ediyorum onlar sizden benden zenginler,dilencilere para vereceğinize kolundan tutup yetkililere teslim edip cezalandırın. Unutmayın ki gerçek fakirler dilenmez,gerçek fakirler kapı ardında onuru ile evinde oturur ve kar kış demeden alın teri ile ekmek parasını taştan çıkarmaya çalışır.İşte yardım edecekseniz onlara yardım ediniz.

Benim gözlemlediğim ve şahit olduğum bir gerçeği sizlerle paylaşmamın bir vatandaşlık görevi olduğunu düşündüm. Ayrıca güncel yaşamımızda hepimizin karşılaştığı konuya değinip naçizane gerçek olan ufak önerilerde bulunmak istedim.

Birkaç gün önce alışveriş yapmak için Sivas’ın en işlek caddesi İnönü Bulvarında yürürken gayet sağlığı yerinde, yanakları kırmızı, tahmini 30–35 yaşlarında gözüken bir dilenci kadın her zaman olduğu gibi yine duygu sömürüsü yapmak için ufacık kundakta körpe bebeği altına bir şey sermeden beton merdiven basamağına yatırmış. Kendiside gelene gidene dil dökerek dilenmeye çalışıyordu. Çok üzüldüm o bebeğin ne günahı vardı oralarda yatmaya. Bebeği bir malzeme gibi kullanmasına üzüldüm ve sinirlendim. Ona doğru yaklaştım, beni görünce gülümsedi ve para vereceğimi sandı.

Dilenci kadına dedim ki: “ Sen utanmıyor musun bu soğuk betonun üzerinde bu çocuğu yatırmaya günah değil mi şu mübarek ramazan gününde duygu sömürüsü yapıyorsun çabuk kaldır çocuğu oradan; yoksa şimdi belediye zabıtasını çağırırım, git buradan. Oturup ta burada dileneceğine turp gibisin git çalış . Öyle bu zamanda bedava ekmek yok. Aslan gibisin hiçbir şey bulamıyorsan ev temizle, cam sil, bulaşık yıka, bu işi yapanların canı yok mu? İstedikten sonra namusunla çalışıp, alın terinle para kazanacağın çok iş var” dedim. Bunları söylerken ne kadar sinirlenip bağırdığımın farkında değilim. Ancak yoldan geçen aksakallı tatlımı tatlı bir yaşlı amcanın bana dönüp “ Vay ağzına sağlık kızım helal olsun sana mertçe doğruları söyledin, ceplerine baksan senden çok paraları vardır” dedi.

Daha sonra dilenci kadın benden az da olsa korktu ve ayağa kalktı toparlandı. Bende başında halen inatla bekledim. Asıl amacım o bebeğin betondan kurtulması idi. Sonra gördüklerime çok şaşırdım yere koyduğu kartonun altından tomarla kâğıt para çıkmaz mı? Hatta arasından döviz bile gözüküyordu. Hemen alıp koynuna sakladı. Oysa o an benim cebimde o paranın dörtte biri bile yoktu. Kadının peşini bırakmadım. Cep telefonumla belediye yetkililerini aradım. Hemen ilgilendiler, eminim gerekeni yapmışlardır. Bu arada yan gözle dilenci kadının bana nefret dolu bakışlarını görmeliydiniz.

Şimdi siz olsanız dilencilere daha inanır mısınız? Ya da bir kuruş verir misiniz? Artık siz bilirsiniz…

Biraz araştırdım ve bu dilencilerin otobüsler ile il il gezdiklerini öğrendim. Sanki dilenci örgütü gibiler. İyi ama yetkililerimiz bunları bildikleri halde neden çözüm bulup engel olamıyorlar. Bu dilencileri zabıtalar görmüyor mu, yetkililer görmüyor mu hani neredeler? Sokakta el arabasında tezgâhında limon, vs. satan, ekmek parası için soğukta ayazda müşteri bekleyen satıcıları zabıtalar anında cezalandırıyorlar da, dilencilere neden engel olmuyorlar?

Bilhassa ramazan gibi dini duyguların sömürülmeye elverişli günlerinde dilenciler daha da çoğalıyorlar. Benim kaç kez dikkatimi çekti, bir zabıta gördüklerinde çok çabuk haberleşip toz oluyorlar. Hayret doğrusu demek ki dilencilikte şirket olmuş, vah ülkem vah, yok mu hiç sahibin..

İşte görüyoruz en çok dini duygularımızın yoğun olduğu cami kapılarında, kabristanlarda mekân kuruyorlar. Lütfen bu tür yerlerde, sokakta dilenenlere, kendisini engelli gibi gösterip duygu sömürüsü yapan sahte engellilere, evinize işyerinize gelen dilencilere sakın para vermeyiniz. Hepsi sahtekar, onlar aslında sizden benden zengin bunu sizlerde tahmin etmelisiniz.Şu bilinmelidir ki o kişilerin bağlı olduğu Valilik ve Belediye zaten onlara fazlası ile gerekli yardımı yapıyor, üstelik o dilenenler yakalandıkları zaman kendilerine yapılan yardım anlaşılmasın diye tanınmamak için kesinlikle kendi yaşadıkları ilde değil farklı illerde dileniyorlar. Yapılan araştırmalar bunu göstermektedir.Bunlar tamamen dilenci örgütü.

Bana kalırsa bu konuda sorumluluk ve çözüm sadece yetkililerde değil, asıl vatandaştadır. Çünkü dilenci çarşıda tek tek esnafları geziyor esnafta azından çoğundan sevap diye para veriyor. Ya da yoldan geçen bir vatandaş sevap diye para veriyor. Bütün bunlarda işte böyle tomarla para ve döviz oluyor. Bence sokakta gezen dilenciye asla para verilmemeli. Bunlara para vermekle sevabın hiç alakası olduğuna inanmıyorum. Tam tersine çoluk çocuğunuzun boğazından keserek verdiğiniz o ufak gördüğünüz parayı onlara vermekle çöpe atmış sayılıyorsunuz günah değil mi alın terinize. Oysa kapı ardında gururundan sesi soluğu çıkmayan, dilenmeyen, ne bulursa onu yiyen, bir ekmeğe muhtaç, et, sebze, meyveyi hiç görmeyen, bunların tadından haberi olmayan, çocuğuna bir damla süt alamayan, okula giden yavrusuna kışın ortasında yazlık ve yırtık ayakkabı ile sırtında montu olmadan elleri titreyerek okula gönderen o kadar çok aileler var ki, asıl onlara yapılan para ve her türlü yardım sevaptır. Bu tür aileleri mahalle muhtarından ya da araştırarak bulup gönlümüzden kopan yardımı ve sevabı onlara yapmalıyız diye düşünüyorum. Sokakta gezen dilencilere para verip o parayı çöpe atıp günah işlemektense asıl ihtiyacı olan, kapı ardında gururundan sesini çıkartmayan, bir ekmeğe muhtaç olanları tespit edip onlara yardım edelim. İşte sevap budur diye düşünüyorum.

Mübarek Ramazan ayımız, Ramazan ve Kurban Bayramımız geldi geçti, peki bu günlerde acaba kaç tane fakiri hanenize davet edip onunla iftar yada akşam yemeğinizi yediniz, Kaç kez hiç değilse evinizde pişirilen sıcak çorbanızdan bir kâse alıp mahallenizde çorba pişiremeyen bir aileye götürüp verdiniz. Ama bizler ne yapıyoruz. Her şeye neyse boş ver diyerek komşumuz açken biz tok yatıyoruz. İşte bu neyseler de birikip duyarsız, dini ve manevi duyguları sömürülen bir toplum, sevgi ve saygının, insani duyguların bittiği, egoist yürekler ve sonuç olarak sorunlar yumağında boğulan,sağlıksız bir toplum modeli çıkıyor karşımıza. O halde nedenleri niçinleri aramaya kalkışmayalım. İlkönce şahsımıza bakalım, acaba doğru düşünüp doğru davranıyor muyuz? Acaba çevremizde yaşanan olumsuzluklara tepki gösteriyor muyuz? Yeteri kadar duyarlı mıyız? Acaba her konuda vatandaşlık görevimizi yapıyor muyuz? Bence bu soruların cevabı koskocaman bir HAYIR.

Şu soğuk kış gününde çok küçük yaşlarda mendil,vs satmak için buz gibi kaldırıma oturtulup dilendirilen vicdansız ve sahtekar dilenci anne babaları bulup onlara hak ettiği cezayı verdiriyor muyuz? Sokaklarda dilenen çocuklarımızı biz görüyoruz da hiç mi bir yetkili görmüyor, işte buna hep şaşarım. O çocukların günahı ne,tek günahları dilenci çocuğu olmak mı?.Bu ne kadar sorumsuzluk, yetkililerimiz nerede.Sizleri bilmem ama ben sokaklarda mendil satan ve buz gibi soğuk taşlarda titreyerek oturup dilenen o çocuklara çok üzülüyorum.Onları oralara oturtup dilendiren , çocuğunu duygu sömürüsü malzemesi yapan vicdansız dilenci anne ve babaları da affetmiyorum. Bunların cezalandırılmasını istiyorum.

DİLENCİLERE PARA VERMEYİN VE DİLENCİ ÖRGÜTÜNE TESLİM OLMAYIN! AKSİ HALDE SEVAP DEĞİL GÜNAH İŞLEDİĞİNİZİ UNUTMAYIN

Ne diyeyim benden hatırlatması, inşallah her şeye karşı biraz daha tepkili, duyarlı, birlik ve beraberlik, sevgi, saygı içerisinde her şeyi yetkililerden beklemeyen,dini ve manevi duygularımızı sömürenlere asla izin vermeyen, sorumluluk bilincinde olan, toplumda yaşanan her türlü sorunlara özveri ile yaklaşan, ilkeli, kararlı ve olumsuzluklara karşı bana ne demeyip cesurca tepki gösterme cesaretinde olan, çözüm üreten, yaşanan her şeye karşı duyarlı bir toplum olmamız dileklerimle herkese selam,sevgi ve saygılarımı sunarım,sağlıcakla kalınız.



SABİHA SERİN
sabihaserin@gmail.com

SİVAS POSTASI GAZETESİ' nde SERİNCE başlıklı köşemde bu yazım
15.11.2011 tarihinde yayınlanmıştır.
Aşağıdaki linki tıklayıp bu köşe yazımla ilgili değerli yorumlarınızı hem buraya hem de köşe yazımın altındaki " Yorum yaz" bölümünü tıklayarak orayada yazmanızdan onur duyarım.Saygılarımla.

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

Alibaba58
17.11.2011, 18:59
Böyle bir konuya değindiğiniz için çok teşekkür ederim. Bende yaşadığım bir olayı anlatmak istiyorum. Evimizin yakınındaki semt pazarına her hafta bir bayan geliyor, 50 yaşlarında ve Allah çocuklarını bağışlasın deyip para istiyor tabi ben dayanamayıp sürekli para veriyorum. Bi kere kadını para sayarken yakaladım hem de başka bir semtte. O günden sonra ona para vermedim ve para vermeyince benden meyve istedi onu da vermedim. Kadın beni başka bir bayana şikayet etti bu varya bu hiçbirşey vermiyor gibi, bu kadar yüzsüz biri. Ondan sonra çok yaşlı olmadığı sürece dilencilere para vermiyorum. Herkes dikkatli olsun bu konuda.

_DuMaN_58
17.11.2011, 23:16
Gerçekten ihtiyaca sahip birisi kesinlikle ama kesinlikle dilenmez bunu birkez daha söyleyeyim. O yüzden bizim gördüğümüz dilenciler Sabiha hanımı dediği gibi Örgüt olmuşlardır. Sakına kanmayın. Cebiniz de bozuk mu var dilenciye vermeyin biriktirin daha sonra sizin işine mutlaka yarayacaktır o bozuklar. 5 kuruş 10 kuruş diyip geçmeyin!

şarkışla 58
18.11.2011, 06:24
Ben İst.da oturuyorum inanın burada da durum aynı ama ben de dükkanıma gelen dilencilere para vermiyorum.Aynen bunlar otobüslerle ilçe ilçe dolaşıyorlar.Araç bunları sabah bırakıyor servis gibi akşam alıyor.Sonuş da artık dilenmenin anlamıyok ki.Bırakın çalışmayı hangi kuruma gitseler belediye-kaymakamlık-parti-kimse yok mu-ihh-deniz feneri hiç boş çıkartmazlar hatta iş bulurlar.Ama bunlar kolay yola alışmışlar.Bende başımdan geçen bir olayı anlatayım.Şarkışladayım evin zili çaldı camdan baktım bir çocuk,abi işte ALLAH rızası için falan diyor.Baktım biraz ileri de minibüs ona korna çalıyor,hadi be gidiyoruz diye bağırıyorlar.Çocuk da bana demez mi hadi abi vereceksen verde beni bekliyorlar yuh dedim artık defol dedim çocuğa.
Bir de bizde şöyle bir mantık var ALLAH rızası için diyeni boş çıkarma.Ne alakası varsa Müslüman bir ülkede dilenen sanki ALLAH rızası değil de papa rızası için mi diyecek ALLAH ALLAH ........

Salim58
18.11.2011, 08:15
O masum çocukları alet etmeleri hiç hoş değil o küçük yavrular hiç birşeyin farkında olmadan karga tulumba nasıl taşınıp neler çekiyorlar.

Kılığına bakıyorsun dilenci açım bi ekmek yemek parası diye el açıyor benim vereceğim parayla ya bi ekmek alır yada bi çorba içer açsan gel güzel bi şekilde karnını doyurayım diyorsun yok diyor niye peki aç değilde ondan.

Sabiha Serin
18.11.2011, 17:29
Değerli arkadaşlarım

Benim için çok değerli yorumlarınız için teşekkür ederim. Aşağıdaki linki tıklayarak köşe yazımın altındaki " Yorum yaz" kısmını tıklayarak aynı yorumu orayada yazmanızdan sonsuz onur duyarım.Çünkü sizlerin bu güzel düşünceleri daha çok kişi tarafından paylaşılacaktır. Toplum olarak düşüncelerimizi ne kadar çok birbirimizle paylaşırsak toplumsal sorunlarımızın çözümüne biraz daha çabuk yaklaşırız hatta olumlu sonuca varırız diye düşünüyorum.
Sivas'tan kucak dolusu selam sevgi ve saygılarımla.

Köşe yazımın linki aşağıdadır.

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

amazon10
18.11.2011, 19:22
çocuklarını alet etmeleri çok can sıkıcı. ben zaten onlara kuruşumu vermiyorum yanımdaki biri de vermek istedi mi engelliyorum..

subasi29
18.11.2011, 22:50
yahu ne yapacaksin kardesim !! bu ulkede ustu basi yirtik veya eline almis bir pazar cantasi dilenen tiplerden baska neler var neler , bence bu meslek haline gelmis,gecen yil sivasta bir hanimefendi otobus kartlarina para yukleyecegini soyledi tipine kiligina bakarsan hanimefendi ! insanlik namina verdik uc bes kurus aradan 5 saat gecti eve donuyordum yine ayni hanimefendi tekrar isteyince yuh artik dedim bu halinle dileniyormusun hic orali bile olmadi !! egitim sart :) ne kadar vermeyecegim desemde insani can alici yerinden vurmasini biliyorlar abiii ! yok sevdiginin basi icin yok bilmem ne icin ! allah utandirmasin hepsinin yar vede yardimcisi olsun !!!!

Arif Coşkun
20.11.2011, 20:19
Elbetteki bu bir meslek, duygu sömürüsü için çocukları ve bazı kelimeleri kullanarak akıllarınca uyanıklık yapıyolar. Eğer gerçek anlamda hayır işlemek sevap kazanmak istiyorsanız çevrenizde ekmeği bile alamayan muhtaç olan insanlar mutlaka vardır araştırıp onlara yardım edin.