PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : GENÇLERİ ANLAMAK


fırtına110
05.12.2012, 10:39
Yıllardır gençlik neden bu halde,gençliği nasıl kurtarırız,gençlik iyiye gitmiyor,gençlik manevi değerlerinden kopuyor vs gibi her ortamda,eyvahlar,ahlar,vahlar edilir.

Gençlerin artık eskisi gibi olmadığı düşünülerek,gençleri anlamadan,dinlemeden yargılama yapılıyor.Gençlik nereye gidiyor,televizyonun,bilgisaya rın,internetin,cep telefonlarının esiri oldu.Başka hiçbir şey düşünmüyorlar,varsa yoksa sanal ortam,sanal arkadaşlıklar,sanal eğlenmeler,sanal oyunlar denilmekte.

Artık gençler sosyal ortamlardan kaçmakta,sokaklarda oyun oynamıyorlar,mahalle arkadaşlıkları bitti gibi kaygılar başını alıp gitmekte.

Oysa gençler,büyükleri gibi düşünmemekte,büyüklerin kendilerini anlamadığını,dinlemediğini,sad ece hüküm verdiklerini söylüyorlar.Büyüklerinin gençliğinde aynı teknolojik imkanlar olsaydı,kendilerinden farklı olmayacaklarını ifade ediyorlar.

Büyüklerin genellikle empati yapmadığını görüyoruz.Sürekli kızıp,bağırıp çağırmak,eleştirmek en çok yaptıkları iş.Halbuki anlamaya ve dinlemeye çalışsalar belki de gençlerin yüreğindeki fırtınaları,hissettiklerini,du ygularını öğrenebilecekler ve ona göre muamele edeceklerdir.

Gençlik zamana ve şartlara göre şekillenmektedir.Bundan on,elli veya yüz sene öncesi gibi olmalarını beklemek cahilce bir düşüncedir.Hangi genç kendisinden uzun bir dönem öncesindeki gibi yaşananların aynılarını yaşamıştır. İmkansız olan böyle düşüncelerden bir an önce vazgeçmek lazım.

Teknolojinin çılgınca geliştiği bir dünyada onları bu gelişmelerden uzak tutamayız.Önemli olan gençlere balık yemesini öğretmek değil,balık tutmasını öğretebilmektir.Hayır,olmaz,as la gibi sonuçsuz tavır ve davranışlardan kaçınarak,şöyle daha iyi olur bence,böyle yaparsan sence doğrumu gibi yaklaşımlarda bulunmak daha etkili olur kanaatindeyim.Çocuklarımızla birlikte vakit geçirmek,birlikte spor etkinliklerine,sanat etkinliklerine,sinemaya,tiyatr oya,gezmelere gidilebilir.Akraba bağlarını güçlendirmek için,sık sık ziyaretler yapılabilir.

Gençlerimize her ne yapmak istiyorsak mutlaka emir kipinde değil,örnek davranış içerisinde,tatlı tatlı,güzelce yaklaşarak,sabırla,sukünetle,m erhametle,incitmeden hareket etmek lazım.

Unutulmasın ki çocuklarımız bizi görüp etkileniyor,her şeyimizi fotokopi gibi direkt üzerlerine çekiyorlar.Şikayet etmeye pek hakkımız yok,bizler ayna vazifesi görüyoruz.Sadece anlatmayla değil,yaşamayla örnek olmadan,konuşmalarımız,giyimim iz,oturup kalkmamız,insani ilişkilerimiz(arkadaş,iş,komşu luk,akrabalık,eğlence tarzımız)inanç anlayışımız ve hayata geçirişimiz,ayna gibi etkilidir.

Sözde değil,özde örnek olmak,lafla peynir gemisinin bile yürümediğini,sözle adam olunsaydı eşek adam olurdu,ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz, sözlerini unutmayalım.

Teknolojinin gücüyle dünyanın küçüldüğü bir dönemde büyüyen gençlerimizi daha verimli kılmak istiyorsak,onları bu gelişmelerden uzak tutmak yerine ,tam tersine teknolojiyi müspet manada kullanmak süretiyle,milli-manevi değerlerimize hem sahip kıldırmak hem de bütün topluma daha yararlı hale getirmenin hesaplarını

yapmalıyız.İnancımıza,kültürüz e,geleneklerimize,örfümüze,ade tlerimize bağlı gençler yetiştirmenin yolu yasaklamalarla değil,aksine doğru uygulamalarla,doğru yaklaşımlarla,örnek davranışlarla,
Osman AZMAN
oazman@hotmail.com

_DuMaN_58
05.12.2012, 20:26
Keşke gençler büyükleri anlasa da gerçekleri biran önce görseler ve kendilerine gelseler..

fırtına110
06.12.2012, 08:43
Yıllardır gençlik neden bu halde,gençliği nasıl kurtarırız,gençlik iyiye gitmiyor,gençlik manevi değerlerinden kopuyor vs gibi her ortamda,eyvahlar,ahlar,vahlar edilir.
Gençlerin artık eskisi gibi olmadığı düşünülerek,gençleri anlamadan,dinlemeden yargılama yapılıyor.Gençlik nereye gidiyor,televizyonun,bilgisaya rın,internetin,cep telefonlarının esiri oldu.Başka hiçbir şey düşünmüyorlar,varsa yoksa sanal ortam,sanal arkadaşlıklar,sanal eğlenmeler,sanal oyunlar denilmekte.
Artık gençler sosyal ortamlardan kaçmakta,sokaklarda oyun oynamıyorlar,mahalle arkadaşlıkları bitti gibi kaygılar başını alıp gitmekte.
Oysa gençler,büyükleri gibi düşünmemekte,büyüklerin kendilerini anlamadığını,dinlemediğini,sad ece hüküm verdiklerini söylüyorlar.Büyüklerinin gençliğinde aynı teknolojik imkanlar olsaydı,kendilerinden farklı olmayacaklarını ifade ediyorlar.
Büyüklerin genellikle empati yapmadığını görüyoruz.Sürekli kızıp,bağırıp çağırmak,eleştirmek en çok yaptıkları iş.Halbuki anlamaya ve dinlemeye çalışsalar belki de gençlerin yüreğindeki fırtınaları,hissettiklerini,du ygularını öğrenebilecekler ve ona göre muamele edeceklerdir.
Gençlik zamana ve şartlara göre şekillenmektedir.Bundan on,elli veya yüz sene öncesi gibi olmalarını beklemek cahilce bir düşüncedir.Hangi genç kendisinden uzun bir dönem öncesindeki gibi yaşananların aynılarını yaşamıştır. İmkansız olan böyle düşüncelerden bir an önce vazgeçmek lazım.
Teknolojinin çılgınca geliştiği bir dünyada onları bu gelişmelerden uzak tutamayız.Önemli olan gençlere balık yemesini öğretmek değil,balık tutmasını öğretebilmektir.Hayır,olmaz,as la gibi sonuçsuz tavır ve davranışlardan kaçınarak,şöyle daha iyi olur bence,böyle yaparsan sence doğrumu gibi yaklaşımlarda bulunmak daha etkili olur kanaatindeyim.Çocuklarımızla birlikte vakit geçirmek,birlikte spor etkinliklerine,sanat etkinliklerine,sinemaya,tiyatr oya,gezmelere gidilebilir.Akraba bağlarını güçlendirmek için,sık sık ziyaretler yapılabilir.
Gençlerimize her ne yapmak istiyorsak mutlaka emir kipinde değil,örnek davranış içerisinde,tatlı tatlı,güzelce yaklaşarak,sabırla,sukünetle,m erhametle,incitmeden hareket etmek lazım.
Unutulmasın ki çocuklarımız bizi görüp etkileniyor,her şeyimizi fotokopi gibi direkt üzerlerine çekiyorlar.Şikayet etmeye pek hakkımız yok,bizler ayna vazifesi görüyoruz.Sadece anlatmayla değil,yaşamayla örnek olmadan,konuşmalarımız,giyimim iz,oturup kalkmamız,insani ilişkilerimiz(arkadaş,iş,komşu luk,akrabalık,eğlence tarzımız)inanç anlayışımız ve hayata geçirişimiz,ayna gibi etkilidir.
Sözde değil,özde örnek olmak,lafla peynir gemisinin bile yürümediğini,sözle adam olunsaydı eşek adam olurdu,ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz, sözlerini unutmayalım.
Teknolojinin gücüyle dünyanın küçüldüğü bir dönemde büyüyen gençlerimizi daha verimli kılmak istiyorsak,onları bu gelişmelerden uzak tutmak yerine ,tam tersine teknolojiyi müspet manada kullanmak süretiyle,milli-manevi değerlerimize hem sahip kıldırmak hem de bütün topluma daha yararlı hale getirmenin hesaplarını yapmalıyız.İnancımıza,kültürüz e,geleneklerimize,örfümüze,ade tlerimize bağlı gençler yetiştirmenin yolu yasaklamalarla değil,aksine doğru uygulamalarla,doğru yaklaşımlarla,örnek davranışlarla,onlara geleceğimizin teminatı olduklarını anlatarak bu doğrultuda çalışmalarında her türlü kolaylıkları sağlayarak geleceğimizi inşa etmeliyiz.

Osman AZMAN
oazman@hotmail.com