![]() |
Cevap: Güzel Türkçemiz ve deyimler..
Malamat olmak/etmek : Zor durumda kalmak/bırakmak
|
Cevap: Güzel Türkçemiz ve deyimler..
İt taştan yılar gibi yılmak: Bir şeyden yılmak,usanmak..
Mis gibi Sivas kokuyor bu deyimelr..:) |
Cevap: Güzel Türkçemiz ve deyimler..
İtin ayağını taştan esirgememek: Zorunlu olmadığı halde müdahale etmemek.
|
Cevap: Güzel Türkçemiz ve deyimler..
[I]şikar olmak: yok denecek kadar az[/I]
|
Cevap: Güzel Türkçemiz ve deyimler..
[B]itiğe dök çok çok olan çok bulunan[/B]
|
Cevap: Güzel Türkçemiz ve deyimler..
DEYİMLER
Akıl elden fikir emanet: Onun bunun aklıyla yaşayan Dizlerime kara sular indi: Yorulmak Toprak benim başıma: Ne yapsam ne etsem Ocağım battı: Mahvolmak Gözlerimin feri tükendi: Gözlerin yorulması Beni cin atına bindirme: Kızmak, sinirlenmek Beynim patladı: Gürültüden başın ağrıması Eşek sudan gelinceye kadar döverim: Zamanı belli olmayan dayak Çubuk gibi boyu var: İnce ve uzun boylu Maşallah tosun gibi: Sağlıklı Et kütüğüne dönmüş: Aşırı şişmanlık Aslan gibi adam: Güçlü ve kuvvetli Ortada sipsivri kaldın: Çaresiz ve yalnız kalma Adama yan camız gibi bakma: Başkasına kötülük düşünme Kazık gibi dikilip durma: Lüzumsuz yere ayakta durma Dilini yut: Sesini kes, konuşma Camız gibi höğrüp durma: Hoşa gitmeyen, lüzumsuz bağırma İflahım kesildi: Takatsiz kalma Mum gibi yandım, çıta gibi söndüm: Bitmek, tükenmek Kağnı dayağı gibi sürünüyorum: Sıkıntıyla, dertle uğraşıp durma. İki heybe bir yastık. Aldık duvara astık: Bir işi çabucak bitirme, Kaş yapayım derken göz çıkarma: Bir işi karma karışık etme İşkembeden konuşma: Patavatsız, yalan, lüzumsuz konuşma Eşeği sattım çü demeden kurtuldum: Bir işi yoluna koyma İçerim alaf (ateş) gibi yanıyor: Üzüntü, yangın Altın adımı pul ettin: Birini kötüleyici eylemde bulunma El deliye ben akıllıya hasretim: İşlerin tersine gitmesi. İki sitil bir mitil: Bomboş, tam takır Ardıç kadı, çam müftü: İkisi de birbirini mizacına uygun kişi Tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş: Birbirine uygun. Dikeni çıkardım: Sıkıntıdan ya da önemli bir işten kurtulma. Sırtın kaşınıyor: Dayağı hak etme Kırk dereden su getiriyor: Bir şey için türlü bahaneler bulma. Sırra kadem bastı: Ortalardan kaybolmak. Baba minderi ateştir. Her evlat onda oturamaz. Sarı samanın altından su yürütür: Bizli kapaklı iş yapma. |
Cevap: Güzel Türkçemiz ve deyimler..
tencere dibin kara seninki benden kara
sütünü yere sağmak (boş konuşma ) |
Cevap: Güzel Türkçemiz ve deyimler..
Sultan 2. Mahmut zamanındabir Tıkandı Baba varmış. Adam çok nasipsizmişherkesona bu ismi vermiş.
Sultan Mahmut da adamı araştırmış bir tane görevli tayin etmiş Tıkandı Babayı zengin etmek için. Bir tepsi baklava hazırlatmış ve bu baklava dilimlerinin her birinin altına bir altın yerleştirtmiş. Görevli akşam üzeri Tıkandı Baba'nın yoluna çıkmış ve baklavayı ona vermiş. Tıkandı Baba da demiş ki : Baklava benim çoluğumun çocuğumun işine yaramaz en iyisi ben bunu satayım' demiş ve Yahudi'ninbirine satmış. Bu durum bir ay böyle devam etmiş tabi uyanık Yahudi tepsinin içinde altınların olduğundan Tıkandı Babaya hiç bahsetmemiş. Görevli sormuş Tıkandı Baba ya baklavaları ne yaptın diye. Bir ay boyunca Yahudiye sattığını öğrenince Sultan Mahmut a durumu anlatmış. İkinci birçare olarak Sultan Mahmut bunu bir araziye götürmüş ve demiş ki : Buradan birtaş al. Sultan Mahmut'un amacı Tıkandı babanın aldığı taşı attığı yere kadar olana arziyiona bağışlamakmış. Tıkandı Baba heyecanlanmış gözünün gördüğü en büyük taşı almış ve onu da çok uzağa atamamış. En sonunda Sultan Mahmut dayanamamış almış bunu hazineye götürmüş. Eline debirkürek vermiş. Demiş ki: Küreği daldır ne kaadar altın küreğine dolarsa hepsi senin. Tıkandı Baba çok heyecanlanmış heyecandan küreği ters daldırmış altınların içine küreğin üstündeki altınlar birer birer dökülmüş. En sonunda Sultan Mahmut dayanamamış bu nasipsizliğe demiş ki: VERMEYİNCE MABUD NEYSESİN SULTAN MAHMUT. |
Cevap: Güzel Türkçemiz ve deyimler..
[B][FONT="Comic Sans MS"][COLOR="DimGray"]Ilginc,cogunu hic duymamistim...
-Aba´yi yakmak "Yıllar önce tekke de dervişler,kalın deriden yapılmış aba giyerlerdi.Soğuk bir kış günü sohbet dinleyen dervişlerden biri,ocağa yakın oturuyordu.Şeyhi Allah aşkından bahsediyordu.Derviş o kadar kendinden geçmiş bir halde dinliyordu ki abasının ocağın ateşi ile tutuştuğunun farkına varmadı.Yakınındaki diğer dervişlerin yardımı ile abası söndürüldü.Zamanınsa Allah aşkına anlatan deyin,bugün herhangi birine aşık olmak anlamında kullanılmaktadır." [/COLOR][/FONT][/B] |
Cevap: Güzel Türkçemiz ve deyimler..
İskender Pala'nın İKİ DİRHEM BİR ÇEKİRDEK isimli eseri var kardeşim orda da senin anlattığın gibi bu deyim anlatılmıştı.teşekkür
|
WEZ Format +2. ?uan Saat: 02:18. |
Powered by: vBulletin. Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Copyright © - Bütün Haklar Sivaslilar.net'e aittir.