![]() |
Cevap: FLAŞ GÜNCEL YAZI
[QUOTE=amet_58;613482]BIZIM BUNU ACIKLIYOR OLMAMIZ ZAMLARI SEVIYORUZ ANLAMINA GELMEZ.
(Enflasyon neredeyse 7 katı kadar düşürülmüş, makul seviyelere indirilmiştir) Zam diye söylenenler, size şimdi soruyorum vatandaşımızın refahı düşmüş mü yoksa artmış mı?[/QUOTE] Sıcak para, mevcut kurumların yabancılara satışı ve yurt dışından alınan paraların toplamıdır. Türkiyedeki kurumların %80'i yabancılara satılmıştır. Elde edilen Sıcak para halkımızı 4 kişilik aile olarak yılda 6936x4= 27744 TL borçalandırmış durumdadır. Asgari ücret 701 TL dır. 1.100 TL açlık sınırının altındadır. Yani SÜRÜNME sınırı, ÖLÜM rakkamı. Ölse mezara para yok. Mezar fiatı olmuş 4.500 TL Bırak borç ödemeyi, aldığı asgari ücret 4 kişilik aileye ölmemek için yavan ekmek yemek ve örtünmeye ancak yetmektedir. Devletin sıcak parayı yani cari açığı ödemesi için üretimi yoktur. Dış borç her yıl büyük oranda artmaktadır. Geçici sıcak para ile enflasyonu düşürmeyi hiç ekonomi bilgisi olmayan birisi bile başarabilir. Peki ne olacak bu borçlar? Devlet bir gün(yakında) Yunanistan gibi iflas edecektir. Devletin yaptığı ancak, borçlanmayı bir nebze kapatabilmek için var gücüyle zamlara, vergilere yüklenmektedir. |
Cevap: FLAŞ GÜNCEL YAZI
Allah bunlardan sonra gelecek hükümete yardım etsin.
|
Cevap: FLAŞ GÜNCEL YAZI
yani snein bahsettiğin bu olumsuz tabloda Türkiye ilk defa araç kullanımında dünya ortalamasının üstüne çıkıyor bu nasıl oluyor açıkla onu gelelim kurumların %80 inin yabancılara satılması olayı atayım oku ezberleri bozalım değilmi;
Kemalistler yillardir "AK PARTI MEMLEKETTE SATILACAK YER BIRAKMADI, HER YERI YABANCILARA PES KES YAPARAK SATTILAR, UYAN TURKIYE UYAN" gibi soylemleri dillerine dolayip durdular. Bu basit korku ve lirikleri yalan yanlis millete empoze etmeye calistilar. Bu oyle maksatli bir propagandadir ki goren duyan da sanki sahtekarlik veya usulsuzluk yapilmis sanacak. Kemalistlerin bu ezberlenmis soylemlerini dogrulamayan, bunu somut orneklerle destekleyen objektif bir yazi hazirladik... Turkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. Kafadan devleti satiyorlar diye feryad etmenin bir anlami yoktur. Ulke satilacakta Anayasa Mahkemesi oyle bakacak? Turkiye'nin kuvvetler ayriligi ilkesine dayali bir yapisi vardir. Yasama, yurutme ve yargi erklerinden olusan uclu kuvvet ayriligi ilkesi temel alinmistir. Anayasa Mahkemesi ise Cumhurbaskani veya yeterli sayida imza sahibi milletvekillerinin müracaati ile, yasalarin Anayasa'ya uygunlugunu denetleyerek, yururluge girmesine ya da iptaline karar veren son mercidir. Yani Ak Parti hukumeti hukukun ustunde degildir. Bu baglamda… Hukuk gozetimi altinda arsa satmak farkli, bir kurulusun lisans haklarini vermek farkli veya soylenildigi gibi ulkeyi satmak cok daha farklidir. Burada yapilan satma degil, “ozellestirmedir”. Ozellistirme bir sirketin isletme hakkinin devir edilmesidir. Bir nevi belli bir surelige kiralanmasidir. Ozellistirmeler ihale usulu ile yapilir. Ihaleyi, en yuksek miktari veren kisi alir. Ihalelerde irk, uyruk veya dini inanc kriterleri dikkate alinmaz. Bu Anayasaya aykiridir. Bu ister bir Alman, ister bir Azerbaycanli veya ister bir Ugandali olsun fark eder mi? BIR TURK IS ADAMI PARAYI VERDI IHALEYI KAZANDI DA HUKUMET VEREMEYIZ MI DEDI? Her hangi bir Turk vatandasinin yurt disinda nasil ozellestirme ihalelerine girebiliyorsa, ev veya arsa sahibi olabiliyorsa, ayni sekilde yabanci ulkenin herhangi bir vatandasi da bu haktan yararlanabilir. Mesela Turk Telekom satilmadi, 21 yilligina isletme hakki devri ile kiralandi. 6 yili gecti, toplam 15 yillik isletme suresi kaldi. 15 yil sonra tum yatirimlar ve gayrimenkulleri ile birlikte devlete devredilecek. Turk Telekom'un yani sira limanlar, elektrik dagitim sirketleri (2035), arac muayene istasyonlari, otoyollar, GSM sirketleri, havalimanlari ve hidroelektrik santraller tekrar kamuya devredilecek. - Adamlar isletme hakkini aldiklari yerde kendi Cumhuriyetlerini mi ilan etti? - Adamlar kuruluslari sirtlayip kendi ulkelerine mi goturdu? - Adamlar Turk iscileri isten cikartip, yabanci uyruklu isci mi aldi? - Kuruluslarin kimin elinde oldugu degil, hizmet kalitesi nedir ona bakilmali. - Bu anayasal bir haktir. Bu hak; uluslararasi hukukun en onemli karinesi "mutekabiliyet esasi ilkesine" dayanir. Bu "karsiliklilik ilkesi" olarakta gecer. KARSILIKLILIK ILKESI NEDIR? Iki devletin, karsilikli anlasarak uyruklarina benzer ve esit yontemler uygulanmasidir. - Kanunlara gore yabancilara satilacak topraklarin da belirli bir olcusu vardir. Danistay bu olcu ve sinirlar kapsaminda satis gerceklesmezse yurutmeyi durdurma karari alma hakkina haizdir. - Ornegin: Ulkemizde TSK'nin kanunlar nazarinda birinci derecede guvenlik mahali olarak belirledigi alanlar kiralanmiyor, satilmiyor ve satilamazda. - Olaganustu durumlarda (savas vb) devlet bu kurumu kendi bunyesine geri cekebilir. - Batili gelismis ulkelerin hemen hemen hepsinde savunma disinda her alan, ozel sektorun elindedir. Yabancı sermaye Turkiye'ye gelip yatirim yaptiginda topraklarimizi ele gecirmis, egemenlik hakkimızi ortadan kaldirmis olmuyor. Aksine, kendi kâr ederken, 'kazan-kazan' formuluyle Turkiye'ye de kazandiriyor. Bunun disinda 'yap-islet-devret' formulu de cok benimseniyor. OZELLISTIRMENIN FAYDALARI: - Zarar yapan bazi kuruluslarimiz, kara gecti. (Ornegin TEDAS) - Hantal olan devletin kurumlari, ozel sektor ile daha esnek bir yapiya kavustu. - Kuruluslarin degerleri artti. - Vergi ile odenen iscilerin yuku kalkti, artik devlete vergi veren kurumlar haline geldi. - Kuruluslar arasi rekabet artti, bu da fiyatlara yansidi. - Hizmet kalitesi artti. - Cok sayida kurulus cumartesi-pazar gunleri dahi hizmet verir hale geldi. Eger Kemalistler bu yaziyi okuduktan sonra hala "ulkeyi sattilar, satacak birsey kalmadi" diyorsa birakin konussunlar cunku siyaset onlara gore degil. Ne demisler; "En koyu cehalet, hakkinda hicbir sey bilmedigin bir seyi reddetmektir." Iste onlarin yaptiklari bu. * Mevcut Anayasa'yi Ak Parti degil CHP ve askeri rejimler yapmistir. |
Cevap: FLAŞ GÜNCEL YAZI
[QUOTE=Alibaba58;613490]Zülfü Livaneli :Meral'in mesajı
Kamuoyu onu Muhteşem Yüzyıl’n yazarı, dostları ise muhteşem bir dost olarak bildi. Muhteşem Yüzyıl dizisinin başladığı ilk haftaları hatırlıyor musunuz: Hakaretler, saldırılar, sırtına bir sünnet pelerini geçirip eline tahta kılıç alarak zavallı bir beygir üstünde protesto gösterileri yapanlar... Yani “kamuoyu” dediğimiz toptancılığın kara cehaleti. Onlara göre padişahlar sadece asar keser, sava...şa gider, namaz kılar, içki içmez ve hareme yaklaşmazdı. Bu dizi sayesinde belki de ilk kez gerçeği -o da hâlâ sansürlü bir bölümünü- gördüler ve küplere bindiler. Ama bir yandan da içlerindeki entrika merakı yüzünden dizinin tiryakisi kesildiler. Şimdi bir fırtına da “Kanuni”nin o pek yakışıklı Şehzade Mustafa’sını ve o çok şirin diğer oğullarını, hatta torunlarını boğdurttuğunu gördükleri zaman kopacak. “Böyle bir şey olmadı” diyecekler ama gerçekler “güm” diye çarpacak kafalarına. Babasından büyük bir imparatorluk devralan Süleyman’ın öldüre öldüre oğul bırakmadığını ve kendisi Zigetvar’da can verdiği zaman tahta mecburen hayatta kalan tek oğlu Sarhoş Selim’in çıktığını öğrenecekler. “Duraklama Devri”nin niye o tarihte başlayacağını anlayacaklar. Bu yüzden geçenlerde sevgili arkadaşım Meral Okay’a “Çok büyük bir görev yapıyorsun. Popüler düzeyde halkın ilk kez gerçeklerle yüzleşmesini, sağlıyorsun” demiştim. “Ahh be Zülfücüğüm’’ dedi; “ama neler pahasına!” Sesi isyan doluydu. Halkın ve basın canavarlarının yaptığı haksızlığa dayanamıyordu, isyan ediyordu. Hastalığını ilk öğrendiği zaman umutluydu, onu da atlatacağını düşünüyordu ama bu zalim, yere batası, birbirine düşman ortam Meral’de moral falan bırakmadı. Cahil cesaretiyle onu yerden yere vurdular. Bu yüzden şu önemli sözü tekrarlayıp duruyordu: “Eskiden zalimin zulmü vardı, şimdi cahilin zulmü.” Bir örnek vereyim: Dizide Hürrem’le Süleyman evlenirken, “Abdullah kızı Hürrem” deniyordu. Ben de basının buna, “büyük hata” olarak saldıracağını bildiğim için, o takdimin çok doğru bir tanımlama olduğunu anlatan bir yazıyla Meral’e dikkatinden ötürü teşekkür etmiştim. Çünkü bütün “mühtedi”lerin, yani İslam dinine dönenlerin baba adı olarak Abdullah, yani “Allah’ın kulu” kullanılırdı. Bugün Anadolu’da İslam’a dönmüş binlerce Ermeni’nin nüfus cüzdanlarında baba adı olarak “Abdullah” yazar. Meral bu dikkatinden dolayı takdir toplayacağına, ağır bir eleştiri bombardımanı altında kalmıştı. “Ne yapacağız?” diyordu, “Cehalet bizi boğuyor artık, ne yapacağız?” Haklıydı. Hem de yalnız cehalet değil, cehalet ve kötü niyet karması, bu ülkedeki her vicdanlı, iyi niyetli, kaliteli insanı boğuyor artık. İşte Meral de gitti. Azrail’le mücadeleyi meslek haline getirmiş olan Sezen, sevgili arkadaşı için çok çırpındı, hatta yeni tedavi yöntemleri bile denendi ama olmadı. Bir yanda körkütük cahil kötü niyet, bir yanda hoyratlık, sevgisizlik, düşmanlık ortamı; öte yanda Greenpeace’in açıkladığı zehirli yiyecekler, zehirli sular, tavuklar, etler sayesinde bulaşıcı hastalığa dönüşen kanser, Meralciği alıp götürdü. Seni hiç unutmayacağız sevgili arkadaşım. Ve elbette bir gün bu ülkede zalim de cahil de yenilecek. Biz göremesek bile.[/QUOTE] [B] Ben bu diziyi genel ahlaka aykırı bulduğum için izlemedim. Fakat sizinde bilmeniz gereken gerçeklerin olduğu kanaatindeyim. Kanuni Sultan Süleyman bi kere Çok büyük ALLAH dostu, çok büyük bir Kumandan,Çok büyük bir Alim,Çok büyük bir Devlet adamı ve Siyasetcisidir,ve dizide lanse edilen gibi şehvet düşkünü olmadığını bütün tarih kitapları yazmaktadır. Akabinde duraklama devrininde Kanuni Sultan Süleyman'ın (ALLAH mekanını CENNET etsin) vefatından sonra başladığıda doğrudur. Ve bu yazıda yazılan tek gerçek budur. Bu arada cehalet boğuyor demişya güya aydın geçinen dizi yazarı (genede ALLAH rahmet eylesin) Cehalet Ecdatımızın yaptıklarının dizideki ifadelerle uyuşmadığını belirtmekse... ben başka bi şey demiyorum. [/B] |
Cevap: FLAŞ GÜNCEL YAZI
Kim ne derse desin, nasıl bir yazı hazırlarsa hazırlasın, Türkiyenin ekonomik durumu aşağıdaki gibidir. Bu ekonomiyle(sürekli dış borç artışıyla) aile başına düşen 27.744 TL nasıl ödenecek? Hesap bilen birisi buna çözüm bulsun.
[QUOTE=sivaslınet;613492]Sıcak para, mevcut kurumların yabancılara satışı ve yurt dışından alınan paraların toplamıdır. Türkiyedeki kurumların %80'i yabancılara satılmıştır. Elde edilen Sıcak para halkımızı 4 kişilik aile olarak yılda 6936x4= 27744 TL borçalandırmış durumdadır. Asgari ücret 701 TL dır. 1.100 TL açlık sınırının altındadır. Yani SÜRÜNME sınırı, ÖLÜM rakkamı. Ölse mezara para yok. Mezar fiatı olmuş 4.500 TL Bırak borç ödemeyi, aldığı asgari ücret 4 kişilik aileye ölmemek için yavan ekmek yemek ve örtünmeye ancak yetmektedir. Devletin sıcak parayı yani cari açığı ödemesi için üretimi yoktur. Dış borç her yıl büyük oranda artmaktadır. Geçici sıcak para ile enflasyonu düşürmeyi hiç ekonomi bilgisi olmayan birisi bile başarabilir. Peki ne olacak bu borçlar? Devlet bir gün(yakında) Yunanistan gibi iflas edecektir. Devletin yaptığı ancak, borçlanmayı bir nebze kapatabilmek için var gücüyle zamlara, vergilere yüklenmektedir.[/QUOTE] |
Cevap: FLAŞ GÜNCEL YAZI
Zaten o dizi başlarken en başta görürsünüz "tarihten ilham alınarak kurgulanmıştır" diye. Ben başladığı ilk günden beri bu diziyi izliyorum ve çok başarılı buluyorum. Zaten Meral Okay okuyarak, araştırarak ve tarihçilerden yardım alarak bu dizinin senaryosunu yazmıştır.
|
Cevap: FLAŞ GÜNCEL YAZI
[QUOTE=amet_58;613482]
Petrol veya gaz fıyatları her ne kadar hükümetin elinde olmasa da yine de bu kıyaslamayı bilmeyen vatandaşlarımız için yapalım dedik: - 2002 yılında asgari ücretle 98,4 LT benzin alınabiliyordu. - 2012 yılında ise 151 LT benzin alınabiliyor. KURESEL ACIDAN BAKACAK OLURSAK: 2002'de varil başı petrol 25 dolar, Türkiye'de benzin 1,66 TL. Şimdi varil fiyatı 125 dolar. Türkiye'de benzin 4,70 TL YANI 2002 yılına göre petrol 5 kat arttığı halde Ak Parti hükümeti döneminde benzinin fiyatı 3 kat arttmıştır. [/QUOTE] Yanlış bilgi verip insanları yanıltmayın lütfen. Çok ayıp.. Burada tartışıyoruz ama uydurma bilgiler vermiyoruz.. Alın sana gerçek fiyat listesi. Kaç kat artığını sen hesapla... Tarih Kurşunsuz 95 Motorin 1 Varil Ham Petrol 07/01/2000 0,56 0,41 $24,50 05/06/2000 0,60 0,45 $27,50 04/01/2001 0,61 0,46 $23,40 04/02/2001 0,61 0,48 $24,50 28/02/2001 0,68 0,53 $22,70 04/05/2001 1,01 0,79 $25,20 04/06/2001 1,06 0,82 $25,80 03/01/2002 1,30 0,98 $18,60 04/06/2002 1,45 1,05 $23,10 01/01/2003 1,67 1,23 $27,70 07/06/2003 1,83 1,34 $25,20 01/01/2004 1,76 1,29 $30,40 01/06/2004 1,90 1,35 $32,70 01/01/2005 2,31 1,90 $38,30 04/06/2005 2,55 1,89 $50,30 03/01/2006 2,60 2,05 $57,20 02/06/2006 2,99 2,31 $68,00 05/01/2007 2,74 2,18 $57,00 02/06/2007 3,01 2,18 $80,00 01/01/2008 3,12 2,38 $90,00 01/06/2008 3,50 3,19 $120,00 01/01/2009 2,74 2,33 $40,00 02/06/2009 3,20 2,45 $55,00 06/01/2010 3,67 2,95 $70,00 03/06/2010 3,67 2,91 $91,00 01/01/2011 3,95 3,34 $92,00 09/04/2012 4,72 3,97 $102,00 |
Cevap: FLAŞ GÜNCEL YAZI
Hesaplama zahmetine girmeyeceğine eminim ben söyleyeyim
Ham petrol fiyatındaki artış 4 kat civarında Pompa da ise artış 9 kat... Yorumunu merakla bekliyorum.. |
Cevap: FLAŞ GÜNCEL YAZI
Çok komiksiniz Bariz yalan konuşuyosunuz. Ya biraz zahmet edipte okuyun Allah aşkına ya takılmışsınız iki tane hükümet karşıtı gazeteciye onların baktığı at gözlüğünden görünüyosunuz ülkenin durumunu. Nankörlük etmeye hakkınız yok bu ülke insanı hiç bir dönem bu kadar hizmet görmedi. Şimdiye kadar sizin efendileriniz banka hesabını şişirirken bunu bizim aşımızdan keserek yaptı. Ne çabuk unutmuşsunuz da bu gün bu kadar nankörleşebiliyosunuz. Bana ekonomi soruları sormayın. Ben bütün basın kanallarını tarafsız takip ediyorum günlük gazeteleri okuyorum. Siz de ezberden konuşacağınıza OKUYUNNNN
|
Cevap: FLAŞ GÜNCEL YAZI
"Komiksiniz, yalan, at gözlüğü, nankörlük, efendileriniz vs." bütün bunlara ne gerek var. Siz de rakkam koyuyorsunuz biz de. Geriye kalan rakkamların doğru olup olmadığını teyit etmek.. En seviyeli, tartışma rakkamlı , belgeli, somut veriler değilmi? Hiç bir şey ihtiva etmeyen sözlere ne gerek var..
|
WEZ Format +2. ?uan Saat: 20:12. |
Powered by: vBulletin. Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Copyright © - Bütün Haklar Sivaslilar.net'e aittir.