![]() |
Temel sorun: Dürüst olmamak
Yaşar Nuri Öztürk
[email]ynozturk@hurriyet.com.tr[/email] Temel sorun: [B]Dürüst olmamak[/B] Bu düşüncemi bazen çok sert ve ağır şekilde ifade ediyorum. Mesela, bazen şöyle diyorum: “Türkiye’nin temel sorunu namussuzluk veya namussuzlar sorunudur. Bu sorunu çözün, Türkiye’nin başka sorunu kalmaz. Bu sorunun çözümü ardından öteki sorunlar kendiliğinden çözülecektir. Çünkü tümü namussuzluk sorununun yan ürünüdür.” Ahlakın esası dürüstlüktür. Yani olduğun gibi görünmek veya göründüğün gibi olmak... Zaafların bulunması insanı ahlaksız yapmaz, hatalı yapar, günahkâr yapar. Hatalar tamir edilir, günahlar ise tanrısal rahmet tarafından affedilir. Ahlaksızlık yani dürüst olmamak farklı bir şeydir. Hatalı olmak bir zaaftır, sürçmedir. Ahlaksızlık ise bir temel çürümedir, kötü niyet ürünüdür. Türkiye’deki akıl almaz çarpıklıkların başında din-ahlak ilişkisindeki çelişki gelmektedir. Türkiye, görülmedik bir hızla dincileşirken, görülmedik bir hızla da ahlaksızlaşmaktadır. Yalancılık, dolandırıcılık, yolsuzluk, düzenbazlık... gibi temel bozukluklar listesinde her gün biraz daha yukarılara çıkışımız, dünyanın izlediği ve bizim de önümüze koyduğu bir gerçektir. Ne yazık ki, Türkiye, yalandan hırsızlığa, kamu kaynaklarını talandan mafya zulümlerine kadar her türlü suç ve rezilliğin, her türlü ahlaksızlık ve düşüklüğün doruğa tırmandığı bir ülke haline gelmiş bulunuyor. Bir yanda, temeli ve amacı ahlak olan İslam adına yüz bine ulaşan cami, (sağlık ocaklarının toplam sayısı 7500, okulların toplam sayısı 67 bin), gökleri tırmalayan on binler minare, öte yanda zirveye tırmanmış ahlaksızlıklar... Bundan ilginci, ahlaksızlığın en zehirlisi olan riyakârlık, iftira, kamu kaynaklarının talanı gibi temel çürümelerde öne çıkmış isimlerin önemli bir kısmı dincilikleriyle de ünlü kişiler... Böyle bir çarpıklık tarihte az görülmüştür. Dinselleşme arttıkça ahlaksızlık, vurgunculuk ve ikiyüzlülük de artıyor. Bu nasıl iştir, nasıl bir garabettir?! Dinin gerçeğinin uygulanmasına bile, ‘ibadette azalma yaratılıyor’ gerekçesiyle karşı çıkan insanların, orman yağmalamasına, kamu mallarının talanına, insan haklarının çiğnenmesine, kadının horlanıp ezilmesine karşı çıktıklarına tanık olamıyoruz. Kısacası, İslam, birileri aracılığıyla âdeta ahlaksızlık, akıl dışılık, düzenbazlık üreten bir din olarak algılanır oldu. Siyaseti çürüten temel olumsuzluk da dürüstlüğün göçürülmesidir. Siyaset, ne yazık ki, büyük çoğunluğu itibariyle, olduğu gibi görünmeyenlerle göründüğü gibi olmayanların kümelendiği bir mesleğe dönüştürüldü. Her gün, her yerde şunu duyabilmekteyiz: “Falanca mı? Yok canım, o siyaset yapamaz, imkânsız. Çünkü o adam düzgün adam; yalan-dolan bilmiyor, haram lokmaya karşı. Başarılı olamaz....” Siyaset dendi mi ilk söylenen bu. Bu zehirli söylem, kamu vicdanı haline getirilmiş. Bunun anlamı acaba şu mu? “Ne yapalım, ülkeyi kirliliğe teslim etmekten gayrı çaremiz yok!” Siyasetimizin duayenlerinden birine yıllar önce, “Efendim, falancanın ahlaksal tarafı çok bozuk çıktı; onu yanımızdan uzaklaştırsak!” dediklerinde cevabı şu olmuştur: “Ben, iyi ahlak derneği kurmadım, parti kurdum; siyaset yapıyorum.” Ahlakı bir meslek gibi algılayan bu bakış açısı, ne yazık ki, Türk siyasetinde yıllardır egemen olan anlayıştır. Türk siyasetini çürüten ve oy kullanma durumundaki insanların % 32’sinin sandığa gitmesine engel olan olumsuzluk işte bu anlayışın yarattığı güvensizliktir. Siyasete güvensizliğin faturası çok ağır olmuştur. Kullanılan oyların % 24 ile parlamentodaki sandalyelerin % 67’sini bir partiye veren korkunç çarpıklık ortada dururken siyasete güvenden söz etmek mümkün olabilir mi? Ne demektir bu? Şu demektir: Türkiye’yi bugün siyasete güvenin oluşturduğu bir iktidar değil, güvensizliğin ürettiği bir iktidar yönetiyor. Başka türlü ifade edelim: Ülkemizde, demokrasi adı altında karmaşa egemendir. Gerçek demokrasi yerine Türkiye’ye özgü bir ‘kapkaç demokrasisi’ sahnededir. Siyasal Partiler Kanunu ile Seçim Kanunu’nun yaşatmakta olduğu sistem, iliklerine kadar antidemokratiktir; insan haklarına aykırıdır. Bunu bilen yok mu? Bilen var, ama gereğini yapan yok! Eğer demokrasi diye bir şey varsa, Türkiye’deki tablonun anlamı budur. % 65’nın iradesi nedir ve nerededir? Şimdi ne oluyor? % 92’lik bir çoğunlukla kabul edilmiş bir anayasa, yüzde 45’lik bir oyla değiştiriliyor. Buna ‘demokrasinin sonucu’ denebilir mi? Hayır! Bu, demokrasinin sonucu değil, antidemokratik siyasetin yol açtığı sistem yozlaşmasının sonucudur. Eğer demokratik bir halk seferberliği ile ülkenin önünü açmak üzere insan merkezli yeni bir oluşumla halkın ümitleri tazelenmezse Türkiye’nin sonu hüsrandan başka bir şey olmayacaktır. Ötekilerin tümü denenmiş, bugünkü perişanlığı yaratmıştır. Diriliş ve kurtuluş, ötekilerin devamı olmayan yenide, gerçek yenidedir. Milletimizin bu kutlu ve mutlu reçeteyi layıkıyla değerlendirmesi niyazıyla tüm halkımıza güzel yarınlar diliyorum. |
-->: Temel sorun: Dürüst olmamak
[B]bu adamın siyasetle din karşımış emellerini için konu mu açtınız..bravo'! :)[/B]
|
--->: Temel sorun: Dürüst olmamak
bu gece bizim dükkana müşteri gelmedi konu cazip değil galiba :)
|
--->: Temel sorun: Dürüst olmamak
açın önünü yaşar nuri hoca geliyor ..tek basına iktidar...vınnn...
|
--->: Temel sorun: Dürüst olmamak
temel sorun dürüst olmak deyince hoca konu sizi açmaz kasparix boş ver :)
sizinki avanta lavanta olacak |
--->: Temel sorun: Dürüst olmamak
biz takva için çabalarız faso fiso fetvalar bizi bağlamaz...dürüstlük mü aç peygamberimizin hayatını oku kafi gelir keyfine emindir o MUHAMMEDUL EMİN dürüstlüğü güvenilirliği ne idüğü belirsiz hocalardan mı öğrencez..siyasete bulaşmış kirlenmişdir onlar..dürüstlük mü kalmışdır..baykal zekii dürüst insandır kı gördü ve şut out yaptı...
|
--->: Temel sorun: Dürüst olmamak
[QUOTE=kasparix;288906]biz takva için çabalarız faso fiso fetvalar bizi bağlamaz...dürüstlük mü aç peygamberimizin hayatını oku kafi gelir keyfine emindir o MUHAMMEDUL EMİN dürüstlüğü güvenilirliği ne idüğü belirsiz hocalardan mı öğrencez..siyasete bulaşmış kirlenmişdir onlar..dürüstlük mü kalmışdır..baykal zekii dürüst insandır kı gördü ve şut out yaptı...[/QUOTE]
siyaset yapan kirleniyomuymuş...bu dediğin fasafiso gulu gulu dansı bunlar...yaşar nuri öztürkün lafını dikkate almaya değmez tabiki ama herkes için kirlenmiş diyemezsin...milletimizin yetiştirdiği çok önemli şahsiyetler de var...sapla samanı karıştırmamanı rica ederim çok aziz ve muhterem kardeşim... |
-->: Temel sorun: Dürüst olmamak
bu memlekette en ahlaksiz siyasetciler solcular olmustur, en cok onlarin iktidarlari döneminde calinmistir, bu millet ilac, tüp yag bulamamistir o dönemlerde. Yolsuzluklara göz yumulmustur. Allah`tan ic hesaplasmalari yüzünden artik iktidar olamiyorlar da millet kitliktan kurtuldu. Islami anlamak icin Yasar Nuri ye degil, Kur`an+i Kerim ve Hadis-i Seriflere bakmak gerekir.
|
--->: -->: Temel sorun: Dürüst olmamak
[QUOTE=sandalli;288919]bu memlekette en ahlaksiz siyasetciler solcular olmustur, en cok onlarin iktidarlari döneminde calinmistir, bu millet ilac, tüp yag bulamamistir o dönemlerde. Yolsuzluklara göz yumulmustur. Allah`tan ic hesaplasmalari yüzünden artik iktidar olamiyorlar da millet kitliktan kurtuldu. Islami anlamak icin Yasar Nuri ye degil, Kur`an+i Kerim ve Hadis-i Seriflere bakmak gerekir.[/QUOTE]
evet çünki y.n.öztürk Hak'kın sesi değildir...medya ne isterse onu söyler bi kısım çevrelere yaranır...zaten öyle olmasa zürriyet gazetesinde ona yazdırmazlar...onu sadece kullanıyolar...seni gidi yaşar seniiii... |
--->: Temel sorun: Dürüst olmamak
;)%92 oyla degil atatürk sevgisiyle inönü baskisiyla kabul edilmis fransiz anayasasina dayali bir anayasa hemde fransizlara karsi verdigimiz savasta binlerce sehidimizin kani üzerine yazilmis dayatilmis anayasa
|
WEZ Format +2. ?uan Saat: 20:18. |
Powered by: vBulletin. Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Copyright © - Bütün Haklar Sivaslilar.net'e aittir.