Sivas - Sivaslilar.Net - Sivashaber - Sivasforum - Sivasların En Büyük Buluşma Merkezi - Yiğidolar

Sivas - Sivaslilar.Net - Sivashaber - Sivasforum - Sivasların En Büyük Buluşma Merkezi - Yiğidolar (http://www.sivaslilar.net/forum/index.php)
-   Aşk şiirleri (http://www.sivaslilar.net/forum/forumdisplay.php?f=357)
-   -   sensizlik fakültesi (http://www.sivaslilar.net/forum/showthread.php?t=19747)

kronik 07.06.2008 03:38

sensizlik fakültesi
 
[B][COLOR="DarkOrange"]Biliyor musun; umarsız bir yıkımdı gidişin. Liman boyu uzanan iç kanamalı bir suskunluktu bizden geriye kalan.

Oysa bilmeliydin; bütün bir hayatı ürpererek yaşama cesaretiydi aşk. Ve yola çıkıldığında göze alınmalıydı aşkın adressizliği



Sen bir tepeden masal gibi geldiğinde gözlerime, ben kendi masalımı terk edip, gözlerine benzeyen bir deniz seçmiştim kendime. Bana aşkı öğretmişsen yorgun, terli bir tepede; bırak isyanım tam olsun yüreğimin sessizliğindeki kıyamete... bilirim sen kendince bir hayatı onarmaya düşkünsün. Onarmak içinse gidişin; sen önce seni affet. Adına mavi dediğin çoğul eksikliğinde...



bazen seni affedebiliyor muydun, beni ağladığında?



Bilirsin; ben ki kabilesiz bir savaşçı. Senden aldığım bütün anlamları sana geri verdim. Bir "içim"; kaldı ben de, bir de aklımın aldanmışlığı. Haklısın sende bensiz sularında elbet denizi aşmış bir okyanus telaşı yaşanacaktı. Bağışla sözlerimi. Bağışla gözlerimi. Dahası yok, fazlası az...



bazen terk edip gidebilmeli bu şehri kendi çaresizliğinde. Bazen inceldiği yerden kopmalı hayat. Neyse! Sen benden ötede, ben senden uzakta... ne kadar çok "vardık" oysa ne kadar çok kaybolurken bile... karşımda yorgun bir adam var şimdi; özleyişlerini reddetmek uğruna yorgun düşmüş bir gemi... bu gemi nereye gidiyor usta... içim boş, gemiler boş. Bu gemi nereye gidiyor usta...



Bir romanı bitirmiş gibiydi sustuğunda. Bende sustum onunla. en iyi yaptığımdı susmak. Uzun bir sessizliğin sonrasında "susuşlarımızda sen benim susuzluğumu dindirecek yağmurunu bulamadığını sandın, ben senin yağmurunu yağdıracak o bulutunu. Oysaki yağmur bulutta saklıydı, bulutta yağmurda. Susmasaydık bulacaktık" dedim.



Neden geçmişin muhasebesini yapmaya başlamıştık bilmiyorum. Son sözleri iyice içime oturdu.

"Bana bir kere susma hakkı verseydin, sana neler söylemeyecektim! Oysa sen hep payına susmaları aldın, bana ise hep sessizliğin ezeceği vakitlerle savaşmalar kaldı. Evet! susmak birilerini hep konuşmaya mahkum etmekti. Ve en çok konuşan en fazla hata yapandı her zaman. En çok susanın hep haklı kaldığı gibi... Sessizlikten korkan birine sessizlik dayatmak (hem de bir lütuf, bir armağan gibi) işlenen en haklı suçtu. Sen tüm suskunlukları kimseye bırakmayacak kadar bencil, herkesi suskunluğuna özendirecek kadar cömerttin. Sana söylenenlerle, sana anlatılanlarla herkesin sırrını bildin ama kimseye bir şey söylemedin. Oysa izin verseydin benimde sana söylemeyecek ne çok şeyim vardı. insanları sadece dinleyerek böyle çıplak, böyle savunmasız bırakmayı nerden öğrendin? Başkalarına ait bunca sırrı taşımak seni neden hiç yormadı? Sen en çok bana sustun; ben en çok sana konuştum. Sana benzemeye başladığımdaysa, bende içimi susarak döktüm. Yoksa içim dökülecekti. Susacak hiçbir şeyin kalmadığında ise içindeki sessiz diyaloglarla benden çekip gittin.



Meğer susmak, insanın içiyle konuşmasıymış. Geç fark ettim!"...
KAHRAMAN TAZEOĞLU

[/COLOR][/B]

kronik 03.08.2008 13:27

sensizlik fakültesi
 
Girmek için ne sınav gerekli, ne lise diploması, ne de ikamet belgesi.
Tek bir şartı var bu fakültenin [COLOR="magenta"]SEN[/COLOR]sizliğin ertesi.
Gittiği an başlıyor ve nefes aldığın sürece devam ediyor. İlk günleri çok zordur.
Hani hiç ingilizce bilmiyorsundur da tüm dersler ingilizcedir ya öyle bir şey işte
Bu fakülteye girene çok rastladım da mezun olana hiç rastlamadım daha, yaşamım boyunca.
Dünyanın en büyük yüz ölçümüne sahip, en büyük fakültesi.
Adresi belli değil. Belki de evrenin her yeri.
Derslere devam mecburiyetin yok ama mecbur kalırsın tüm dersleri görmeye.Bir kaç ders sonra seçmeli ders diye seçmeli aşkları seçersin.
En zor ders ilk girdiğindedir.
Üstelik de gece dersi. "
[COLOR="magenta"]İLK SENSİZ GECELER" yani[/COLOR]Uyuyamazsın, uyuduğunda ansızın uyanıp sabahı sabah edersin, yarın
asılacağını bilen bir mahkum misali.
Ve ilk öğrendiğin en uzun gecenin 21 aralık değil, 21 [COLOR="magenta"]SEN[/COLOR]siz gece olduğudur.

Duşta,yemekte, otobüste, yolda, evde, işte, cafede, kalabalıkta yalnız kaldığında, uyurken, içerken, ibadet ederken her saniye devam eder dersler. Ve bir kez kayıt olmuşsundur, ne kaydını dondurabilirsin nede bırakıp gidebilirsin.

Kaçmayı denersin bir süre. Belki kısa bir tatile, belki hiç bilmediğin bir şehre, belkide bildiğin bir şehrin en ücra köşesinde bir yere hapsedersin kendini. Başaramazsın.
Rektör de profesör de öğrenci de sensin.
Yoklama yaparsın bazen
[COLOR="magenta"]- YALNIZLIK!!!
[/COLOR]
Burada hocam.
- Aferin, bak en azimli sen çıktın. İlk andan beri devamsızlığın hiç olmadı.
Zamanla azalır, hafifler acılar.
Her gece "UNUTTUM" diye bağırırsın öfkeyle karışık.
"YETER YETER" diye yankılanır sesin sessizlikte.
Bazen günlerce hiç aklına gelmez.
Tam tamam mezun oldum dersin, bir şiir, bir şarkı, bir roman, bir mekan hatırlatır seni, anlarsın devam ediyor dersler, yer
SENsizlik FAKÜLTESİ…

Düşünürsün zamanla bilinçlendikçe. İlk bir kaç ay ümidin vardır. Arayacak diye. Telefon çalar.
Buyrun sensizlik fakültesi diye açmak istersin sessizce.
Ama arayan hep sensizliktir.
Dönecek dersin gelecek ve vereceğim bitirme tezimi mezun olacağım bir gün ve bu hayallerle ana dersleri görmeye başlarsın.

[COLOR="magenta"]1-gurur
2-dönse bile eskisi gibi olur muyuz
3-intikam
4-neden girdim bu fakülteye !!!!!!!

[/COLOR]
dersler uzar geceler daha da uzar.
Anlamaya çalıştıkların anlamlandırmaya çalıştıkların unuttum sanıp ertelediğin gerçekler, anlamsız gerekçeler, uykusuz geceler…

Bir gece bir bakmışsın her gece derslerde bir ben, bir ben ve bir ben daha.
Tartışmaların başlar, bir kızarsın bir gülersin, bir ağlarsın karşılıklı.
Bilirsin yalnız olduğunu yine de daha bir koyulaşır sohbetleriniz.
Ve nihayet ilk sınavın
[COLOR="magenta"]BİR ŞİZOFREN OLARAK YAŞAMAYI NASIL ÖĞRENEBİLİRSİN???

[/COLOR]
Öyle ya bir ben, yalnız kalabalıklarda.
Öyle bir ben sendeki beni kurtarmaya çabalamakta.
Bir ben sen sandığı vücutlarda.
Dedim ya mezun olanı görmedim, zaten mezun olunacak bir fakültede değil.
Tek bildiğim bu okulun öğrencisinin çok olduğu.
Sakın bu fakülteyi merak etmeyin, bir gün olurda girerseniz çekip gitmeyi de boşuna denemeyin

kronik 03.08.2008 13:28

--->: sensizlik fakültesi
 
[B][COLOR="DarkOrange"]İkiye üç kala...Satır aralarında sakladığım kenarı kırık seslerimi yerleştirdim boğazıma...Oysa kaç tane perde aralamıştın aklımda...?

Adımların ruhumu sarıp sarmalardı her defasında...Sen geçerken bildiğim tüm şiirlerimden,ayak seslerin ''adıma'' çalardı rengini...



Adım "Sen" oLdukça Seni "Ben" Sanırdım...!



Şarkılar vardı sözlerinde...Yarı uykulu,yarı uyanık melodiler...Ve dilimize pelesenk olmuş düşler...Ne çok yarım kalınmışlık vardı nef(es)lerimizde...Birbirine karışsa tamamlanır(dı)...Karış(tı)...Çoğul nef(es)lerin kokusu sindi tekil yüreğimize...İlahi bir ritm dönüp dolaştı evrenimizde...Mart'a yirmibirinci defa uyanan bir sabahın açık bırakılmış penceresinden firar etti bir buğu...



''Sen'' beni gözlerimden sıkıca tutmuştun... ''Ben'' se aklım o buğunun peşinde,yollarına gölge olmuştum...





''Kendimden daha az,senden daha çok seviyorum seni'' Derdin.

Ve eklerdin ...



Kurşunsuz bir silahın namlusunu beynime sıkıyorum nice hatırlayışımda...Ve aylardan ''Eylül''dü hatırlattığımda...

''Ortaköy''...

Sarı kokuyordu adeta...Kaldırım taşları nihayetlenmiş ömürlerle doluydu...Ayak altlarında teker teker paralanmaya mağlup ölümler...





''Yaprağın kaderi düşmekmiş''... Belki de bu yüzdendi havadaki melodram...





Gözlerim,renginde asılı kalmıştı yine...Gülümsüyordun belli belirsiz...Aniden bir kağıt çıkardın cebinden...Yan masadaki yaşlı teyzeye doğru uzanarak,bir kalem istedin her zamanki sevimliliğinle... 'Teşekkürler'' ''Teşekkürler''ini de ekledin şeytan tüyünün en tepesine...Kalemi ani bir hareketle alıp döndürdün parmaklarının üzerinde...Ve mürekkebin tek bir heceyi boyamıştı beyaz kağıdın suretinde....



''Aşk''...







Yüzüm prangalar giymişti bir kez yüzüne...Gülümseyişim,yüzünde takılıydı hala...Kalemi yavaşça aldın beyaz kağıdın üzerinden ve ellerime tutuşturdun...



''Sıra sende...'' Dedin...

''Aşk'' ı kendime doğru çektim,masa örtüsünün pürüzlü teni parmaklarımın ucunda...Kaleme sinmiş ellerinin sıcaklığında usul usul yazdım harflerimi ''O'' na boylu boyunca...





''Kendim(den) daha 'az',sen(den) daha 'çok' sevmeler biriktirir...''







Üç noktayı dualarımla birlikte ekledim harflerinin yamacına...Gözlerin bin asırlık saniyelerde saklı tuttu harflerimi...Ardından bir kaç hece serpildi ortalığıma ağzından...

''Hatırladım...''

Ve eklerdin : ''Bana sen hatırlattın...



Unuttuğum çok söz var yaşamda...Yitirdiğim sayısız ecel...İçimde sır edilmiş ve parçalanmış matemler var...Yamacında yaşlandığım boyumdan büyük uçurumlar...





''Sen'' ama bir ''sen'' daha ekleyemiyorum kaybedişlerime...Varlığın öylesine ''ben''ken,ölümü yakıştıramıyorum ucuma bucağıma...

Anlamıyor musun hala...? Sözcükler kadar ''fani'' değiL hiçßir ''aşk''...



Üç harfte üç defa daha öldürsem de ''sen'i...

Geriye siyah'ı beden bulmuş yaşamımdan başka ne kalır ki...?

Biliyorum artık küçük adam;

Üç harf bir ''aşk'' etmiyor...Ve onun yokluğundan arta kalmış hiçbir ölüm bu üç harfe sığmıyor...





İkiye üç kala...Penceremin kuytusunda demliyorum geceyi sabaha...Bakışlarım yanıp sönüyor bir sokak lambasında...Apansızca bir nef(es) akıyor genzime doğru...Nedensiz bir iç çekiş yırtılıyor ortasından...Bir gölge düşüyor cama...Ruhunu teslim eden firari bir buğu...Son nefesi kapaklanıyor gözlerimin tenine ;







*...Deli kızım uyan,söylenenler yalan...



Deli kızım uyan,bir tek sensin duyan...*

[/COLOR][/B]_aLıntı_
__________________

kronik 03.08.2008 13:35

--->: sensizlik fakültesi
 
[IMG]http://img301.imageshack.us/img301/9232/61lz9cgiw5.jpg[/IMG]
[B][COLOR="DarkOrange"]Bir masaldı bu! Sen anlatırdın...

Miş'li geçmiş zamanlardan yokluğa uzanan

Dinle derdin:

Ateşi,yağmuru,güneşi dinle

Kekik kokulu dağlarda

Bir çoban kavalında saklı

Eski bir türkünün yakarışını

Alev alev bir yüreğin yanışını dinle...



Sen anlatırdın...

Yanmış bir türkünün ezgisinde

Diyar diyar dolaşan aşkları

Oysa

Yalınayak sevdalarım gezinirdi düşlerinde

Bilmezdin...

Düşlerin vardı

Asırlar öncesinden uykularıma süzülen

Ve gözlerin...

Her mevsim yeniden yeşeren



Kim bilir şimdi neresindesin zamanın

Hangi yüzyılın masalında saklısın

Belki bin bir geceli Şehrazat’sın

Belki Babil’in asma bahçelerinde

Çocukluğumun ellerinden tutmaktasın



Bir masaldı bu!

Hep sen anlattın...

Çocuktum...inandım...
[/COLOR][/B]

kronik 20.08.2008 12:27

--->: sensizlik fakültesi
 
[B][COLOR="DarkOrange"]Biliyorum , konuşacak bir şeyimiz kalmadı ,

paylaşacak hiçbir şeyimiz yok.Yine de yüreğimden gücümün yettiği kadar sana sesleniyorum,seninle konuşuyorum..

Bugün sana olan kırgınlığımı rafa kaldırdım.Sevgimi aldım avuçlarımın arasına ,ona sığınıyorum ...Cümlelerimi kısalttım,kelimelerim buruk , gülüşlerim istenmeyen dudaklarımda...

''Bir ihtimal gelişine''

sığındığımı farkettiysem de engel olamadım , gurursuz ama umutlu hasretine..Bugün gönlümü hoş tutmak istiyorum , imkansız olan her rüyaya inanasım geliyor...Bende olan seni hiç kırmadım , değiştirmedim ve hep korudum desem de , sendeki benin nasıl olduğunu anlamsız bir sıkıntıyla merak ediyorum...İçimdeki güzelliğine inanıp inanmamanı artık

umursamıyorum!





Anlamsız ve cevapsız sorular hınzırca sırıtıyor; ben,duymamaya çalışıyorum . Düşler uzak Gibi görünüyor , ama yakınlar ,belki de görmeyi istemek gerekiyor.''Gözlerini aç ''desem kapatacaksın , ama kapatma!Gözlerimdeki hüzün bile seni özlemiş ; itiraf etti sonunda...Düşüncelerim gururlu , hayallerim ve kalbim değil .

Gelseydin , kendimi unutup sana koşacaktım.Susturacaktım içimdeki isyanı .Kavgaların ortasında Bir güneş gibi doğup ısıtacaktım yüreğini ,sevinçten ağlayacaktım bu defa! Mutluyken hemen sarhoş olmuşum gibi , dokunacaktım , sarılacaktım...Ama gelmedin,gelemezdin,belki de gelmeye hiç niyetin yoktu aslında..Kendimi kandırdığımı anladığımda ağlıyordum . Eskiden kimi şarkıların ne kadar anlamlı olduğunu düşünürken,şimdi ayrılığın ardından çalınan her şarkı umutsuzluğumu ve sevgimi anlatıyormuş gibi geliyor..

[B][COLOR="Black"]GİTTİN[/COLOR][/B]Sevdiğim ne çok şarkı varmış meğer , bunu senin gidişinle anladı!Her şarkıda sen varsın ,her yerde , her gördüğüm insanda , denizde , gecede , uykumda...Nasıl beceriyorsun her yerde olabilmeyi?Bu bir marifetse eğer,neden benim yanımda değilsin?





[B][COLOR="Black"]GİTTİN[/COLOR][/B]Belki de hiç gelmemiştin ben geldiğini sandım...Yokluğuna ayak uyduramıyorum .!Her gelişimde ''bir kez daha gönderdiğin ''oldum...İnanmadığın,yenemediğin,üzerinden atlayamadığın korkuların oldum...Yüreğindeki kadın ben olmak isterken , tozlu bir anı oldum..





Sesin hep uzakları çağırıyordu,ben üstüme alındım ve sana geldim.Bilseydim,bana ait olmayan bir seslenişi sahiplenir miydim?Şimdi bir mevsimlik aşk kaldı avuçlarımda.





Kalbime henüz söyleyemedim gittiğini.Öğrenirse , onun da acı çekmesinden korkuyorum...Sevdamın yokluğuna alışabilirim belki ama sesinin uzak yolların sonunda olması acıtıyor içimi.





En büyük silahınla vurdun beni;asıl acı olan unutulmak!Unutulmayan olmak sende daha güzel duruyor..Benim kırgınlığım [B][COLOR="Black"]AŞK'A....[/COLOR][/B]Sen lütfen üstüne alınma!.......
[/COLOR][/B]

kronik 23.08.2008 01:59

--->: sensizlik fakültesi
 
[B][COLOR="DarkOrange"]Her yağmur sana gözyaşlarımı getirecek.

Sen nereye gidersen git..

Mezarında açan gül ben olacağım.

İstersen ;ölümüne git....

Sözlerim sana yalan geliyorsa

Ötesini duyma git..

Bana verdiğin sahte bir aşksa

Beni bana bırakta git.....

Her telefon çalışında için yanmayacaksa,

Aramayacaksa kulakların sesimi,

Yattığın yatak güldende olsa,

Kokumu özlemeyeceksen git.......

İstersen

bilinmeyen bir diyara git.

Yine dünya üzerinde olacaksın.

Her rüzgar estiğinde yanaklarında,

Nefesimi hatırlamayacaksan

git.......

Neyin varsa al benden kalmasın.

Yüreğimde sevgimi

bırakta git....
[/COLOR][/B]

kronik 27.08.2008 14:08

--->: sensizlik fakültesi
 
[B][COLOR="DarkOrange"]Şimdi bir akıntıdır ellerim,

Ve ben sana dolar taşarım.

Sen sabahlarımı taşıyan bir bulut,

En derin düşüncem...

Dengesiz yaşantımın ipucu yanı,

Saçmalıklarımın yegane sebebi

Bir yalnızlık dolar gözlerime,

Sen kirpiklerimden taşarsın,

Bir kaçak olurum kendime,

Bir çığlık,

Bir matem,

Bir isyan,

Ve bir ayrılık olurum.

Sensiz doğan güneşi gözlerinden vururum.

Belki bir rüzgara satarım kendimi,

Belki de arkası yarın olurum

Gözlerin kadar derin,

Dudaklarından düşen cümleler kadar cesur değildir rüyalarım bilirsin.

Hüzünlü bir şarkı değer iç tenime,

Ve ben dıştan yağarım.

Sen düşersin aklıma,

İçimde yangınlar.







Hadi!

Amansızlığını, zamansızlığını düşür içime,
[/COLOR][/B][B][FONT=Comic Sans MS]Ladesim ol, aklında kalayım[/FONT][/B]

fatoş_yvz 27.08.2008 14:48

--->: sensizlik fakültesi
 
[COLOR="Teal"]eLine yüregine sagLık çok guzeL payLaşım oLmuş:))))))[/COLOR]

kronik 27.08.2008 15:32

--->: sensizlik fakültesi
 
[QUOTE=fatoş_yvz;301617][COLOR="Teal"]eLine yüregine sagLık çok guzeL payLaşım oLmuş:))))))[/COLOR][/QUOTE]

ilk yorum yapan sen oldun bu sitede şiir sevilmiyor pek sanırım

fatoş_yvz 27.08.2008 15:51

--->: sensizlik fakültesi
 
oyyy abLcımm sen yaz ben okurum kendı yazdgn şeyLer varsa yoLLsana banada:) neyse koLay geLsn gereckten guzel şeyLer dokturmuşsn devmını bekLerız :)


WEZ Format +2. ?uan Saat: 17:54.

Powered by: vBulletin. Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.


Copyright © - Bütün Haklar Sivaslilar.net'e aittir.