![]() |
Müslüman oldukları halde, komşuları tarafından 'Gavur, hristiyan....
[IMG]http://www.sivaslilar.net/images/stories//insan/bulgar.musluman.sivas.JPG[/IMG]
[B]“Gavur, hristiyan” gibi sözlerle dışlandıklarını ve yıpratıldıklarını ileri süren çift, en son kapılarına haç işaretine benzeyen bir işaretin çizildiğini iddia etti. Büyük sıkıntı içinde olduklarını belirten yaşlı çiftin, “ölüm korkusu ile yaşıyoruz” sözleri ise durumun ciddiyetini gözler önüne serdi.[/B] Bulgar göçmeni alile zor durumda. 1989 yılında Bulgaristan'dan Sivas'a göç eden ve kente yerleşen alie, komşuları tarafından dışlandıklarını ileri sürdü. Yaşlı çiftin iddiaları dudak uçuklatacak türden. Çifte göre durum okadar ciddi ki, ‘öldürülmekten’ korkuyorlar. Evlerinin kapısına tükürüldüğünü, son olarak ise kapılarına haç işaretine benzeyen bir işaret yapıldığını belirten Ahmet Hacıoğlu (67) ölüm korkusu ile yaşadıklarını söyledi. Dışarıya bile çıkmaya çekindiklerini belirten yaşlı çift, Sivas Valiliği ve Emniyet Müdürlüğü'nden yardım istiyor. [B]“TÜRK VE MÜSLÜMANIZ” [/B] Dedelerinin Osmanlı döneminde Bulgaristan'a göç ettiğini belirten Ahmet Hacıoğlu, 1989 yılında ana vatanlarına tekrar dönmenin mutluluğunu yaşadıklarını söyledi. Kısa bir süre sonra ise Türk vatandaşlığına geçtiklerini belirten Hacıoğlu, “biz hristiyan değiliz, Elhamdülillah Müslümanız” dedi. Hacıoğlu, “1993 yılında şuanda oturduğum evi satın aldım. İlk geldiğimizde çok fazla bir sorun yoktu ama zaman içinde komşularımızın bize olan tavırlarında değişiklikler oldu. Bizi dışlıyorlar. Ağız dolusu söylüyorlar. ‘Bulgar' diyor doğrudan. Hatta geçen seneler bizim elektrik panosu yanma durumuna düştü. Benim elektriklerim gitti, o zamanki yöneticimiz, eleman getirdi. Düzeltsin diye, bir başka komşumuz, ‘bırakın’ dedi ya ‘gavurun evi de yansın kendi de yansın’ dedi. Böyle bir şey olur mu? O kim, ben kimim ya? Ben de Müslüman'ım Elhamdülillah. Osmanlı döneminde dedelerimiz Bulgaristan'a göç etmiş. 1989'da da o zorunlu göçten biz oradan tekrar vatana geldik. Vatan özlemi ile geldik. Fakat çok kötü durumlara düştük” dedi. [B]KOMŞULAR NE YAPMAYA ÇALIŞIYOR? [/B] Yaşlı çiftin komuşuları hakkındaki iddiaları oldukça ciddi. Komşularının kendilerini dışladıklarını, ve evlerini terk etmeleri için olumsuz tavırlar sergilediklerini ileri süren çift, çaresiz olduklarını söyledi. Komşuları ile aralarında geçen bazı ilginç diyaloglardan bahseden Ahmet Hacıoğlu, “Komşularımız bize hiç söz hakkı vermiyorlar. Ben de diyorum ki benim de hakkım var. Ya ben sanki uzaydan gelme bir kişiyim. Saygı yok. Pek fazla evimizden dışarıya çıkmıyoruz. Görüşlerimiz biraz farklı geliyor. Bizim tutumumuz, biz mesela bir başka yaşantıdan geldik. Buradakilerle pek uyum sağlayamıyoruz. Çünkü, görüyoruz ki, bir takım kamplaşmalar, kutuplaşmalar, öncülük yapsın birileri bunun çabası içinde. Bende bunlara karşıyım. Ben burada bir takım haksızlıklara karşı çıktığımda bazısı diyor, 'ya sen nereden geldin. Kimi eğitmeye çalışıyorsun' Bulgaristan'da yetişip buralara geldiğimiz için soyutlanıyoruz. Posta kutumu yeni koymuştuk. Benim posta kutumun kapağı yumrukla vuruldu kırıldı. Hala orada duruyor” dedi. [B]KAPIDAKİ HAÇ İŞARETİ Mİ?[/B] En son evlerinin kapısına haç işaretine benzeyen bir işaret çizildiğini belirten Ahmet Hacıoğlu, daha önceki yaşadıkları ile bunu birleştirdiklerinde akıllarına kötü şeyler geldiğini söyledi. İşaretin komşular tarafından, yada çocuklara yaptırılmış olabileceğini düşündüklerini belirten Hacıoğlu içinde bulundukları olumsuzluğu şu sözlerle anlattı: “Kapımdaki işarete bakıyorum. Bir çocuk yazısına benziyor. Ahmet'i bitirememiş işte bir haç işareti veya çarpı işareti yapılmış. Şimdi diyorum birileri yönterilmiş (yönlendirmiş) bana gelip bir baskı mı uygulayacak. Beni hayatım dan mı muaf edecek. Ben hayatımdan endişeleniyorum bu konularda. Burada içinde yaşanmayan boş bulunan apartmanın kapısı da var. Neden bizim kapımız? Çocuksa peki o çocuk nasıl yönterildi? (yönlendirildi) Nasıl buldu bizim kapıyı? O kapıya niye gitmedi, duvara niye yazmadı, bizim kapıya geldi? Biz ölüm korkusuyla yaşıyoruz. Kapımıza ağız dolusu tükürük de tükürüldü. Bunun ne anlamı var? Elalem sokağa tükürülmesini istemiyor. Sen gel benim kapıma tükür. Tükürecek yer mi bulumadın. Yüzümüze, gözümüze Hristiyan dediler. Benim çok aklımdan geçti. Davalık da olurdum ama bana şahitlik edecek adam bulamam ki burada. Hep toplu halde bizim göçmenler bir arada olsak bulurum. Ama buradan şahitlik yapacak adam ben bulamam. Çoğunluk olduktan sonra tamam, onlar temize çıkacak. Ağız dolusu, git buradan, göç et gibi bir konu ağızdan duymadık ama onu gösteriyor hareketler. Bir çocuk bu işareti yapması için yönterilmiş (yönlendirilmiş) olabilir. Ama birisi uyanıkça belki de başka niyetle yapmış ta olabilir. Yahut da bir başka yöntemle baskı uygulanacak. Hani kurbanlık koyun nasıl nişanlanır. Öyle bir şekilde belki de ne bileyim. Birilerinin birileri tarafından bize bir şeyler yapılması için ayarlanmış olmasından şüpheneniyorum. Burada çeşit çeşit dolaplar dönüyor. Ben kimsenin ne varlığındayım ne yokluğundayım. Kimsenin ne varlığına dokundum, ne namusuna dokundum. Kimseden bir şey istemiyorum bana da dokunmasınlar, beni rahatsız etmesinler. Bizi öyle bir duruma getirdilerki hayatımızdan endişe edecek duruma geldik. Dışarıya çıkmıyoruz. Kimseyle temasım yok. Hatta insan deyipde burada biz geldikten sonra bayramlaşmayada gelip giderdik birbirimize, şimdi o bayramlaşmalar da kalktı konu komşuda.Kapımızı açan yok ya…” [B]“BAŞIMIZA BİR İŞ GELİRSE SORUMLUSU…” [/B] Ahmet Hacıoğlu'nun eşi Zeynep Hacıoğlu'da oldukça ciddi ve net ifadeler kullandı. Başlarına herhangi bir şey gelirse 'sorumlulurının komşuları olacağını' söyleyerek Oldukça ciddi bir ithamda bulundu. Hacıoğlu, “Ben filimlerde görürdüm kapılara işaretler konulurdu o kapı o işaretten bulunsun diye. O aklıma geldi. İşareti görünca gittim başka kapılara da baktım var mı? Duvarlara baktım biryerlerde başka bir yazı varmı? Hiçbir yerde rastlamadım. Oradan çıktım hastaneye gittim. Bütün gün düşündüm bu ne olabilir diye. Benim beyimi burada dövmeye kalkanda oldu, boğmaya kalkan da oldu. Kaç kişinin içinde dövmeye kalkan oldu. Burada bizim gücümüz yok bu insanlara karşı durmaya. Bu ağıl içinde duran 8 hane 16 hane hepsine de iyiliğimiz dokunmuştur. Sonuçta biz hepsinden kötülük görüyoruz bunun burasında. Biz burada dışlanıyoruz. Bir ufacık kelimemizde bile 'sen kimsin' deniliyor bize. 'Sen kimsin, dağdan gelip bağdakini mi kovacan, bize akıl mı verecen' böyle şeyler konuşuluyor. Biz artık çekildik kabuğumuza kimse bizim kapımızı açan yok. Kimse ile bir konuşmamız, ilişkimiz yok. Herkes bizi dışlıyor burada. Bilemiyorum artık ne diyeceğimizi” dedi. Zeynep Hacıoğlu sözlerini şu çarpıcı sözlerle noktaladı: “Hayatımızdan da endişe duyuyorum artık. Yani başımıza bir hal gelirse, bilsinlerki bu apartmanda oturan konu komşumuzdan gelmiş olacak. [B]” SİVAS'A NASIL GELDİLER? [/B] Ahmet ve Zeynep Hacıoğlu hayatlarını Bulgaristan'da birleştirdi. Anlattıklarına göre, dedeleri Osmanlı döneminde Bulgaristan topraklarına göç etti ve bu nedenle orada doğup büyüdüler. 1989 yılında ise ana vatanlarına dönebilmenin özlemi ile yaklaşık 1200 kişilik bir gurup halinde Sivas'a göç ettiler. Devlet onlara sahip çıktı, iş ve aş verdi. Bir süre devlet himayesinde kalan Ahmet-Zeynep Hacıoğlu çifti, kısa bir süre sonra Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına kabul edildi. Nüfus cüzdanlarının 'DİNİ' bölümüne ise, mensubu oldukları din yazıldı: “İslam” Ahmet Hacıoğlu kısa bir süre sonra Karayollarında işe başladı. Uzun yıllar çalıştı ve emekli oldu. 1993 yılında ise Kümmet Mahallesi'nde bir apartman dairesini satın aldı. Ahmet Hacıoğlu Sivas'a gelişi ile ilgili şu bilgileri verdi. “1989 yılında Bulgaristan'dan yaklaşık bin 200 kişilik bir gurupla birlikte Sivas'a geldik. Geldiğimde Bulgar vatandaşıydım. 1 sene sonra Türk vatandaşlığına kabul edildik ve Sivas'ta oturmaya devam ettik. Devlet tarafından bize iş verildi. Özal dönemiydi, nur içinde yatsın, işimizi verdi. Çalıştık, paramızı kazandık, evimizi aldık emeklilik hak ettim yaş üzerinden ve emekli oldum. Bir kızım ve bir de oğlum var. Oğlum Ankara'da yaşıyor, kızım ise Sivas'ta o da evli.” Ersan Arslan / Sivasın Sesi |
Cevap: Müslüman oldukları halde, komşuları tarafından 'Gavur, hristiyan....
bu ne vijdandır yahu allah belanızı vcersin sizin aynı şey sizin başınıza gelse siz tefe korsunuz o insanları hayatımda bu kadar cahil mahluklargörmedim arkadaş bunlar dağdam büyümiş mektep medrese görmemişler allah bilir kör cahil derler ya su katılmamış cinsten peki onlar gavur dini vecibelerini yerine getirmiyor siz getiriyomusunuz hayır allah bilir alnınız daha secdeye değmemiştir görsüzüler sürüsü sizin gibiler işte sivasın yüz karası inşallah sizden biri bu yorumları okurda kıyıdaköşede azcık vijdan kırıntısı kadıysa yüzü bir nebzede olsa kızarır utanma duygunuz yok anlaşıldı allah korkunuzdamı yok be münafıklar.
|
Cevap: Müslüman oldukları halde, komşuları tarafından 'Gavur, hristiyan....
[QUOTE][/QUOTE][QUOTE=ören58;560329]bu ne vijdandır yahu allah belanızı vcersin sizin aynı şey sizin başınıza gelse siz tefe korsunuz o insanları hayatımda bu kadar cahil mahluklargörmedim arkadaş bunlar dağdam büyümiş mektep medrese görmemişler allah bilir kör cahil derler ya su katılmamış cinsten peki onlar gavur dini vecibelerini yerine getirmiyor siz getiriyomusunuz hayır allah bilir alnınız daha secdeye değmemiştir görsüzüler sürüsü sizin gibiler işte sivasın yüz karası inşallah sizden biri bu yorumları okurda kıyıdaköşede azcık vijdan kırıntısı kadıysa yüzü bir nebzede olsa kızarır utanma duygunuz yok anlaşıldı allah korkunuzdamı yok be münafıklar.[/QUOTE]
özürdilerim yanlışlık oldu yorum benim görmeden yazdım açıktı sitemeğereşim açmış açık bırakmışbende ben açtım sandımsonradan farkettim yaptığım yorumun arkasındayım azbile yazdım öylesi kaz kafalı mahluklara |
Cevap: Müslüman oldukları halde, komşuları tarafından 'Gavur, hristiyan....
Olay, yakin tarihin bir Sivas klasigi. Iste Sivas. Neden, nicin gelisemediginin, 1980 sonrasi gerilemesinin asil nedenlerinden biri. Sivas' in her alanda ilerlemesi ileri medeniyetlere ulasmasi icin bir takim Sivas' linin mutlaka kafatasciliktan vazgecmesi gerekiyor. Komsular hiristiyan olsa ne olur, zenci olsa ne olur, kizilderili olsa ne olur. Insan insandir. Hele de bu yasli cifte benim tanidigim, bildigim Sivas' li sahip cikmali, kol kanat germelidir.
Iste YIGIDO' luk budur. Icinizden sevgi eksik olmasin, selamlar. |
Cevap: Müslüman oldukları halde, komşuları tarafından 'Gavur, hristiyan....
Bu geçmiştede böyleydi şimdide böyle gelecektede böyle devam edeceğe benziyor. İnsanları birbirine düşüren düşman eden şeylerin başında aşırı dini ve milli duyguların olduğu net bir şekilde ortada.
Oysaki aynı gezegende yaşıyor, aynı güneşten faydalanıyor aynı oksijeni soluyoruz, kısacası hepimiz insanız. İki elimiz iki ayağımız iki gözümüz en önemlisi şeklen aynıyız. Neden bu duyguları silaha dönüştürüp kin, nefret öfke saçarlar buna bir cevap bulamadım. Sonuçları acıdan zulumdan gözyaşından başka bir şey değildir. Başkalarını dışlamak yada kendimize benzetmek yerine, değerlere saygılı olmak, hoşgörülü olmak, Dünya üzerinde insanlığın tek bir değer olduğunun farkına varabilmek bütün mesele bu, Bana saygı duyana saygı duyarım, beni seveni severim, kişilerin diğer özellikleri hiç de umrumda değil, herkesin bir mantığı kendi tercihi kendi yaşam şekli bakış açısı vardır. |
Cevap: Müslüman oldukları halde, komşuları tarafından 'Gavur, hristiyan....
Aslinda farkliliklarimiz zenginligimiz olmali, onlari nadide bir cicek gibi korumali ve yasatmaliyiz. Düsünelim bir kere: bir birine benzeyen milyonlarca insan olsayd dünya ne kadar tek düze olurdu. Oysa degisik kültürler, inanclar bir arada huzur icinde yasayabilirler ve yerkürenin bir cok ülkesinde yasiyorlarda. Hele ki bir cok kültürlere besiklik yapmis Anadolu hele de Sivas bunu iyi biliyor, biliyor da. Tek tip insan yaratmak diktatörlüklerde olmustur ve tüm diktatörlükler eninde sonunda yerle bir olmustur.
Cok kültürlülüklere sevgi, saygi, hosgörü, tolerans. |
Cevap: Müslüman oldukları halde, komşuları tarafından 'Gavur, hristiyan....
[QUOTE=olympos;560364]Aslinda farkliliklarimiz zenginligimiz olmali, onlari nadide bir cicek gibi korumali ve yasatmaliyiz. Düsünelim bir kere: bir birine benzeyen milyonlarca insan olsayd dünya ne kadar tek düze olurdu. Oysa degisik kültürler, inanclar bir arada huzur icinde yasayabilirler ve yerkürenin bir cok ülkesinde yasiyorlarda. Hele ki bir cok kültürlere besiklik yapmis Anadolu hele de Sivas bunu iyi biliyor, biliyor da. Tek tip insan yaratmak diktatörlüklerde olmustur ve tüm diktatörlükler eninde sonunda yerle bir olmustur.
Cok kültürlülüklere sevgi, saygi, hosgörü, tolerans.[/QUOTE] Bir çocuk düşününki 2 aylık farklı bir ırktan bu çocuğu götürüp farklı bir ülkeye verdiğimizi varsayalım ve ona kesinlikle farklı bir yerden geldiği söylenmesin. O çocuk büyüdüğünde ne yapacaktır? Elbetteki gördüğünü çevresi ona ne vermişse onu benimseyip kendini o sanacaktır. Onun içindirki bu çok önemli, çocuklara her zaman gerçeği ve sevgi, saygı, barış kardeşlik, hoşgörü aşılanmadıkça gelecek nesil her zaman yıkıcı, yakıcı olacaktır. Herşeyin başı bilinçli aile kültürlü topluma bağlı. Tüm çabalar bu yönde olmalı. |
Cevap: Müslüman oldukları halde, komşuları tarafından 'Gavur, hristiyan....
[B]Biraz abartılı anlatılmış gibi geldi bana.
Sivas gibi bir yerde böyle bir dışlanma olacağını hiç zannetmiyorum. Birkaç kendini bilmez böyle bir düşünceye sahipse, bunları tüm Sivasa maletmemek gerek diye düşünüyorum.Sivasta ve ülkemizde her dinden ırktan insanlar var. aynı havayı soluyor aynı nimetlerden faydalanıyorsak böyle bir ayrımcılık yapılması hiçte hoş değil...[/B] |
Cevap: Müslüman oldukları halde, komşuları tarafından 'Gavur, hristiyan....
[B][COLOR="DarkGreen"][FONT="Comic Sans MS"]Maksat Haber yazilsin , bugünüde bos gecirmeyelim :) Ben Sivas'ta böyle birsey olacagini sanmiyorum . Türkiye çok genis bir ülke :rolleyes:[/FONT][/COLOR][/B]
|
Cevap: Müslüman oldukları halde, komşuları tarafından 'Gavur, hristiyan....
allah akıl fikir versin böyle densizilere cahilliğin bu kadarıda fazla be mağaradamı yaşadınız bu yaşa kadar
yıllar boyu atalarımız din, dil,ırk,renk, ayırmadan kardeş gibi yaşamışlarda size neoluyor bu kadarmı dindarsınız yani allah bilir bu zihniyetekilerin dinimizlede hiç alakası yokturdur. |
WEZ Format +2. ?uan Saat: 19:39. |
Powered by: vBulletin. Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Copyright © - Bütün Haklar Sivaslilar.net'e aittir.