--->: Atatürk'ün kendi sesiyle 45 lik plak!
Atatürk'ü her konuya alet ederek,sözünü ederek,hedef gösterdiği yoldan gidilmez.
Geçmişde yaşananları iyi okumak,iyi analiz etmek gerekmektedir.KURAN ve DİN benim için dokunulmazdır,her konuda gündeme getirip bu konularda konuşmak,bence dokunulmaza zarar vermekten öte birşey değildir.Atatürk olayını din ile bağdaştırmak,şırk koşmak niyetinde değilim,sadece gününde yaşanan ATATürk olgusunu,devlet kademesinden,halka her ortamda sadece bazı kamu-kurum ve kuruluşlarına şirin gözükmek için dillere dolamak,bence aldatmacanın en büyüğüdür.
Zira karakterinde dolandırıcı yapısı veya yalan dolanla işi olan olaya direk yaptığı veya yapacağı suç hakkında iyi niyet besleyen bir konuşma ile dalar.Burda dikkat çekmek istediğim konuda budur.
MESELA o günleri iyi anlamak için,ATATÜRK'ten size vasiyeti hakkında bilinmeyenlerden birkaçını anlatayım.
Atatürk vefatından kısa bir süre önce doktoru ve istanbul birinci noteri vasıtası ile ölümünden sonra,aynı bulundukları ortamda,açılmak üzere CUMHURBAŞKANI-BAŞBAKAN-GENELKURMAY BAŞKANLIĞINA hitaben bir vasiyet bırakmıştır.
1- Yaklaşık elli yıl kadar sonra rusya dağılacaktır,burdan irili ufaklı olmak üzere on kadar TÜRK cumhuriyeti oluşaktır.İleriki süreçte,bu türk milletlerini,devletimiz himayesinde bir çatı altında tutmak için,üniversitelerimizde kurulacak masalarla,bu konu hakkında ön çalışma yapılmasını,hazırlanan bu çalışmaların ileriki süreçte develet politikası olarak ele alınması,genelkurmay tarafından da desdeklenmesi.
2-Bulunduğumuz coğrafyada var olmak,ileriki süreçte daha sağlam temeller üzerine devletimizi inşa edebilmek için,İSLAM ALEMİNİN bir çatı altında toplanmasını,bir nevi hristiyanlıkta işlev kazanan,papalık sistemine yakın bir kurumun kurulmasını,bunun için yine üniversitelerde var olan ilahiyatçılarımız tarafından bu konu hakkında çalışma yapılmasını
Atatürk vasiyet olarak bırakmıştır.Ölümünden 20 yıl sonra dönemim cumhurbaşkanı,genelkurmay başkanı ve başbakan menderes tarafından bu vasiyet açılmış,okunmuş,Menderes tarafından;Bu dönem için böylesi bir çalışmanın erken olacağı kanaati ile tekrar kapatılıp 30 yıl sonra okunmak üzere tekrar arşive konulmuşdur.Yine dönemin cumhurbaşkanı,g.kurmay başkanı ve başbakan Özal tarafından açılmış,bu konuda çalışmalar yapılmış,ne yazıkki çok geç kalındığı kanaati olsada ufak-tefek çalışmalar yapılmışdır.
Sonuç olarak,TÜRKİ cumhuriyetler hakkında devlet kanalı ile hiçbir çalışma yapılamamış ve bu konu devlet adına bazı kurumlara illegal yoldan devredilmiştir.İslam devletlerini bir çatı altında toplama çalışmalarında bir nebze yol alınmış ve gerekli başarı sağlanamasada,şuan itibariyle benzeri olan kurum başkanlığında bir türk profosörümüz Prof.dr.EKMELETTİN İHSANOĞLU oturmaktadır.
Nihayetinde 50 yıllık bir süreci incelediğimizde,sadece günü,ayı,zamanı geldiğinde bir olayı bir olguyu hatırlamak önemli degil,önemli olan o konu hakkında saptırmalar yapmaksızın,konunun özünü anlamak,söylenenden çok ne anlatmak istediği önemlidir.Malesef hala bu konular devlet katından halk kademesine günü birlik söylem ve takiyyeler ile gitmektedir.Aslında aldatmacada bir taraf,halka kötü,dinsiz olarak empoze ediliyor,işin garip tarafı ise öyle empozede edilen DOKTRİN VE GÖRÜŞLER tam tersine koruyucu ve yüzyıllara varan sağlam temeller üzerinde bina edilecek düşün yapısıdır.
__________________
.............BU TECRÜBE BU ÖMRE YETMEZ......
|