Tekil Mesaj Gösterimi
Alt 15.05.2008, 16:18   #243
doganay
Tecrübeli Yiğido
NO AVATAR
 
doganay Şuan doganay isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 04.04.2015 00:52

Üyelik Tarihi: 27.02.2008
Yaş: 59
Mesajlar: 225
Tecrübe Puanı: 657 doganay FORUMLARA KATILIMI BIRAZ DAHA ARTABILIR
Standart --->: SIVAS FİRMALARINI NE KADAR TANIYOR

Arkadaşlar, bu araştırma yazısı (haber) uzun, lütfen sonuna kadar okuyalım

Sivas'lı üretiyor, uyuyan dev uyanıyor!
Anadolu’nun göbeğinde, ulaşım ağlarının merkezinde bir kent Sivas. Bilinen tarihi 7 bin yıl öncesine dayanıyor. Yeraltı ve yerüstü zenginlikleriyle birçok uygarlığa evsahipliği yapan il, günümüzde 5084 sayılı Teşvik Yasası’nın etkisiyle yatırımın yeni rotası olma yolunda ilerliyor. Sivas Valisi ve Sivas Merkez OSB Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Hasan Canpolat, bir dönem kamu yatırımlarıyla şahlanan kentin 1980 sonrası özel müteşebbisini yaratamamasından kaynaklı geri kaldığını ve Türkiye’nin en fazla göç veren illerinden biri haline geldiğini söylüyor.a üretim yapıyor.
Zincir kırılıyor
Geri kalmışlığın Sivas’a yakışmadığına karar veren kent yöneticileri, zinciri kırmak adına 2003 yılında gerçekleşen 4 Eylül Sivas Kongresi’nin yıldönümünde harekete geçiyor. Bakanlar Kurulu’nun ilk kez Sivas’ta toplanması, şehir için dönüm noktası oluyor; Sivas teşvik kapsamına alınıyor. Yasa sonrası başta yurtdışında yaşayan Sivaslılar olmak üzere birçok yatırımcı deyim yerindeyse kente akın ediyor.

Sivas Merkez OSB, bu dönemde yatırımların kalbi haline geliyor. Şu an Sivas OSB’de 64 firma yatırımlarını tamamlayarak üretime geçerken 40 firmanın yatırımı devam ediyor. Elinde çanta yurtdışı dahil yatırımcı avına çıkan Vali Canpolat, teşvikin bölge için şans olduğunu söylüyor. Hikayenin geri kalanını Canpolat’tan dinliyoruz: “Sivas, özünde sahip olduğu kaynaklarla çoktan harekete geçmeye çalışan bir devdi. Biz yatırımcı için ilin avantajlarını gün yüzüne çıkardık. Başlangıçta Sivas’ın doğal kaynaklarına dikkatleri çektik. Ardından geçmişte yapılan ancak bir türlü istenilen performansı gösteremeyen kamu yatırımlarını mercek altına aldık.”

Yatırımcı can suyu oldu
‘Gelin yatırım yapından’ ziyade Sivas’a yatırım ortamı yaratmaya çalıştıklarını söyleyen Canpolat, girişimlerle şehrin ileriye bakan ve üretime geçen bir yapıya büründüğünü anlatıyor. Yoğun çalışmalar sonrası şehrin kendi ayakları üzerinde durma inancını yakaladığını belirten Canpolat, kenti bir zihinsel devrimden geçirdiklerini ifade ederken yurtdışında başarılı olmuş Sivaslı yatırımcıların kendisine büyük destek verdiğine vurgu yapıyor. Sivas’ın önümüzdeki yıllarda ileri teknoloji yatırımlarının merkezi olacağını savunan Canpolat, bölgeye gelecek yatırımları potansiyeli değerlendirmeye yönelik yatırımlar ve talebi karşılamaya yönelik yatırımlar diye ikiye ayırıyor.

İkinci OSB için çalışmalar başladı
Sivas’a 5 yıllık kalkınma planı oluşturan Canpolat, gelişimin bu şekilde devam etmesiyle yatırımcılar için yeni yatırım alanları oluşturduklarını kaydediyor. Sivas Merkez OSB’nin misyonunu tamamladığını ve genişleme alanlarıyla büyümeye devam ettiğini kaydeden Canpolat, bölgenin ihtiyacı olan yatırım alanını oluşturmak adına 800 hektar alan üzerine kurulacak olan İkinci OSB için çalışmalara başladıklarını duyuruyor. “Sivas üretimin kalbi olacak” iddiasıyla yola çıkan Canpolat, 2. OSB’de eksiksiz altyapıyla hizmet vermek istediklerini ve bölgenin gelişimini sağlamak adına bölgedeki küçük sanayi sitelerini de o bölgeye götürmeyi planladıklarını anlatıyor. Yan sanayisi ve eksiksiz altyapısıyla bölgenin önemli bir kalkınma alanı olacağını kaydeden Canpolat, bölgede rekabet edebilir sektörleri toplayarak alanında bir ihtisas OSB yaratacaklarını açıklıyor. Sivas’ın kendisine hedefler koyan ve gelişen bir il haline geldiğini anlatan Canpolat, amaçlarını şöyle özetliyor: “Sivas bir sanayi şehrinden öte bir kültür kenti olmalıdır. Biz sanayide bilimi ve teknolojiyi kullanarak gelişmeyi düşünüyor ve kültür yanımıza hep sahip çıkmayı amaçlıyoruz.”

OSB, genişleme alanlarıyla büyüyor
Sivas Merkez Organize Sanayi Bölgesi Bakanlar Kurulu’nun kararıyla 1976 yılında İl Özel İdare, Belediye ve Ticaret ve Sanayi Odası ortaklığı ile kurulmuş. 1989 yılında faaliyetine başlayan OSB, birinci ve ikinci kısım toplam 181 hektar alana sahip. Bölgede 189 sanayi parselinin tamamı 114 yatırımcıya tahsis edilmiş durumda. Sivas Organize Sanayi Bölgesi Müdürü Bekir Sıtkı Eminoğlu, bölgenin atık su arıtma tesisi dışında tüm altyapısının tamamlanmış olduğunu söylüyor. OSB’de 65 aktif tesis bulunurken, inşaat halinde 47, proje halinde ise 2 fabrika yer alıyor. Eminoğlu, yatırım taleplerini almaya devam ettiklerini söylerken gelen yatırımcıyı geri çevirmemek adına genişleme alanını gündeme getirdiklerini ve üçüncü kısımda 220 hektarlık alanı OSB’ye dahil ettiklerini anlatıyor.

Genişleme alanında 265 sanayi parseli yer alırken bu bölgede 40 firmaya ön tahsis yöntemiyle arsa tahsisi yapılmış. Eminoğlu gelişmeleri paylaşıyor: “İmar planlarının onaylanma sürecine girdik. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nın parselasyon ve asıl proje onaylamasının gerçekleşmesiyle yer tahsisleri yapılacak. Bölgede Türkiye’de alanında ilk denilecek fabrikalar yer alacak. İmar planları ile altyapı projeleri onaylanan üçüncü kısmın altyapı ihalesinin 2006 yılı içinde yapılacağını düşünüyoruz.”

Sivas OSB’nin marka sektörleri arasında; mobilya, demir çelik, tekstil, gıda ve mermer bulunuyor. Eminoğlu, yatırımcıları bölgeye davet ederken 5084 sayılı Teşvik Yasası’nın avantajlarını hatırlatma gereği duyuyor: “Yatırımcıya OSB’den bedelsiz arsa tahsis edilmektedir. En az 30 kişi çalıştırmaları şartıyla elektrikten yüzde 20 indirimli yararlanmaktadırlar. Bu oran otuz kişiden sonra çalıştıracakları her bir kişi için yüzde 0.5 artarak yüzde 50’ye kadar ulaşabilmektedir. Asgari ücret üzerinden işçilerin işveren payını ve gelir vergisi stopajını devlet karşılamaktadır. Sanayiciye daha iyi hizmet sunmak adına bölgenin ihtiyacı olan kalifiye eleman ihtiyacının karşılanması için İŞGEM’i kurmuş bulunuyoruz. İlimizde acil nitelikli eleman ihtiyacı olan işkolları Ticaret ve Sanayi Odası ve Organize Sanayi Müdürlüğü ile birlikte belirlenmiştir. İŞGEM bu iş kollarında meslek kursları düzenlemektedir.”

İstihdamda 10 bin kişi hedefleniyor
Sivas OSB’de üretim halinde olan fabrikalarda toplam 3 bin 46 kişi istihdam ediliyor. Eminoğlu, aktif firma sayısının 114’e ulaştığında bu rakamın 6 bin kişiye ulaşacağına inanırken tevsi alanındaki firmaların işletmeye geçmesiyle istihdam sayısının 10 bin kişiye çıkmasını hedeflediklerini belirtiyor. Yürütülen projeler hakkında bilgi veren Eminoğlu; “400 metrekarelik idare binamız içinde bölge müdürlüğümüz ile sağlık istasyonumuz hizmet vermektedir. Yönetim kurulu başkanlığımızca yapılan 500 metrekarelik bina, gümrük müdürlüğü ile Orta Anadolu İhracatçılar Birliği’ne tahsis edilmiştir. 4 bin metrekarelik bir parsel, gümrük müşavirliği hizmetleri ve antrepo tesislerinin yapılması için kiraya verilmiştir. Bunun dışında 5 bin metrekarelik bir alanda da otel, lokanta, kafeterya, banka gibi sosyal tesislerin yapılması için fizibilite çalışmaları devam etmektedir” açıklamasını yaptı.

Yatırımlar devam ediyor
Sivas OSB’nin altyapısı atık su arıtma tesisi dışında 2003’te bitirilmiş. Eminoğlu, atık su arıtma tesisinin yapımına devam ettiklerini Sivas Belediye Başkanlığı ile protokol yaparak şehir şebekesine bağlandıklarını anlattı. Sivas OSB’nin altyapısının bitirilmesi için bugüne kadar 10 milyon YTL’yi aşan yatırım yapılmış. Eminoğlu, tevsi alanın kamulaştırma çalışmaları için 5 milyon YTL daha ödeme yapıldığını ilave yatırımlar için 10 milyon YTL’ye daha ihtiyaç duyduklarını açıklıyor. Eminoğlu, 220 hektar genişleme alanının altyapısı içinde yaklaşık 15 milyon YTL yatırımın şart olduğunu kaydediyor.

Marka yaratıyor
Sivas OSB’nin belli başlı markaları arasında Önyıldız İplik Sanayi, Estaş, Lefaks Tekstil Sanayi, Dörtgen Tekstil, Fimar Mermer, Emmioğlu Mermer, Tuğra Kanepe Sanayi, Özde Kanepe Sanayi yer alırken büyüme halinde birçok kuruluş gelecek vaadediyor. Sivas OSB’de faaliyet yürüten firmaların en büyük özelliği yurtdışına direkt ihracat yapıyor olması. Kişisel bağlantılarını kullanarak yurtdışında birçok ile showroomlar açan kuruluşlar ciddi ihracat rakamlarına ulaşıyor. Eminoğlu, ihracat rakamlarının her yıl katlanarak artış gösterdiğini belirtirken bölgeden yapılan ihracat hakkında bilgi aktarıyor: “Sivas’ın 2005 yılı ihracat rakamı 50 milyon dolardır. Bunun yüzde 90’ı bölgemizden gerçekleştirilmiştir. İhracatı artırmak için gerek yurtiçinde gerekse yurtdışında toplantılar yapılmakta, düzenlenen fuarlara iştirak edilmektedir.” Sanayi tesislerinin gelişimini sürdürmesi için sanayi- üniversite işbirliğine hız vermeyi amaçlayan OSB, il genelinde üretim yapan sanayi tesislerine yönelik olarak teknoparkın kurulması için Cumhuriyet Üniversitesi ile işbirliğine gidiyor. Eminoğlu son olarak; ulaşım ağlarının ortasında yer alan Sivas OSB’nin altyapısı tamamlanmış, sürekli yatırım talepleri alan, 2006 sonrası elektriğini ve suyunu kedisi işleten bir OSB olma iddiasında olduklarını sözlerine ekliyor.

Ceylan: Ortak girişim grubu oluşturuyoruz
21. dönem Sivas Milletvekili işadamı Mehmet Ceylan, teşvik kapsamında yer alan Sivas’ın gelişimini sağlamak ve bölgeye yatırımcı çekmek için kolları sıvadı. Sivas’a olan vefa borcunu ödeyebilmek adına harekete geçtiğini, yurtiçinde ve yurtdışında yaşayan Sivaslı sanayiciler ile birlikte bölgeye dev bir yatırım yapacaklarını belirten Ceylan, “Almanya’da yaşayan Sivaslı yatırımcılar ile Türkiye’nin birçok şehrinde faaliyet yürüten sanayicileri biraraya getirerek ortak girişim grubu kuruyoruz. Yaklaşık 7-8 ortaklı girişim grubu Sivas’a yatırım yapacak. Sermayesi en az 100 milyon doları bulacak yatırımla tarım ve hayvancılık alanında entegre bir tesisin bölgeye kurulması amaçlanacak” dedi. Grup, bölgede yaklaşık 400-500 kişiyi istihdam etmeyi hedefliyor. Ceylan, projenin Sivas’a büyük fayda sağlayacağının atını çizerken kaynak olarak Avrupa Yatırım Bankası’nın desteğini alacaklarını anlattı.

Aynı zamanda Sivaslı Sanayici ve İşadamları Grubu Derneği’nin kurucuları arasında yer alan Mehmet Ceylan, bölge sanayicileriyle işbirliği sağlamak amacıyla kurulan derneğin bölgeye maddi ve manevi destek sağladığını ve işbirliğine imza attığını aktardı. Ceylan şöyle konuştu: “İstanbul’daki Sivaslı işadamlarını biraraya getirmek ve onların birlik ve beraberlik içinde hareket etmesini sağlamak amacıyla derneğimizi kurmuştuk. Dostluğu ve işbirliğini geliştirerek Sivas’a yatırım yapılmasını sağlıyoruz. Örneğin şu an dernek üyesi Efe Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Veysel Dursun, bölgede 200- 250 kişiye istihdam sağlayacak bir projeyi hayata geçiriyor.” Aynı zamanda Türkiye genelinde yaygın olarak bulunan Sivaslıları, bir üst platformda biraraya getirmeye çalışan Ceylan, Ankara’da ağırlıklı Sivaslı bürokratların bulunduğu Sivas Birlik Platformu’nu kurduklarını ve buna benzer bir çalışmayı İstanbul’da hayata geçireceklerini açıkladı. İstanbul Sivas Birlik Platformu, iş dünyası ve sanayicilerini kapsayacak. Ceylan: “Platformun oluşması için elimizden gelen desteği sunuyoruz. Sivas’ın uyanan dev olduğunu tüm Türkiye’ye göstermeye çalışıyoruz. Hem sanayinin hem kültür ve turizmin gelişimi için tüm Türkiye’deki Sivaslıları harmanlayıp ortak akılla önemli projeler geliştireceğiz. İstanbul Platformu bu anlamda önemli bir boşluğu dolduracak” diye konuştu. Aynı zamanda Sivas’ın başarılı işadamları arasında yer alan Mehmet Ceylan, 1987’de kurulan Atlas Group ile inşaat ve müteahhitlik alanında yurtiçi ve yurtdışında prestijli projelere imza atıyor.

Betta, Sivas’ın potansiyeline güveniyor
Teşvik sonrası bölgeye gelen Betta Alçı ve Yapı Kimyasalları, Sivas’ın doğal kaynak potansiyelini kullanarak alçı alanında büyüme kararı aldı. Geçen yıl yapı kimyasalları üretimine başlayıp inşaat malzemesi alanında 20 ürün çeşidine ulaşan Betta, 2005’te başlattığı alçı fabrikası yatırımını hayata geçirerek, şu an 270 ton alçı ve yapı kimyasalları üretim kapasitesine ulaştı. Betta Alçı ve Yapı Kimyasalları İşletme Müdürü Turhan Tunahan, Teşvik Yasası’ndan yararlanarak fabrikasının 1. etabının 2 milyon dolara mal ettiklerini projenin tamamlanması için 1.5 milyon dolar daha yatırım yapacaklarını aktardı. Tunahan, uzman oldukları bir alanda üretim yaptıklarına dikkat çekerken, yatırım için Sivas’ıtercih etme nedenlerini şöyle anlattı: “Sivas’ın alçı rezervinin iyi olması bizi bu alanda yatırma itti. İnşaat sektörünün gelişmesi de doğru bir alanda üretim yaptığımız gösteriyor. Alçı sektöründe hep yurtdışı kaynaklı dev firmalar faaliyet yürütmüş. Betta dünyanın en saf (yüzde 99) alçıtaşının bulunduğu Sivas’ta hammaddeyi son teknoloji ile işleyerek müşteriye sunacak. Yüzde 100 yerli sermaye ile kurulan şirket olarak hem ülkemize hem Sivas’a katkı sağlayacağız.”

Alçı sektöründe uzun vadeli hedefler belirleyen Betta, perliti sıva alçı, kartonpiyer alçı, makine sıva alçı ile saten perdah alçısı üretiyor. Şirket alçı yatırımının ikinci kısmında alçı plaka sistemini hayata geçirecek. Tunahan, 5 yıl içinde günlük 600 ton alçı üretimi gerçekleştirmeyi hedeflediklerini belirtirken ürünlerinin tüm Türkiye’de kullanılmasını sağlamak adına Türkiye genelinde 80 olan bayi sayısını geliştirmeyi düşündüklerini belirtiyor. Sektörün gelişimi açısından ihracatın kaçınılmaz olduğunun altını çizen Tunahan, Ukrayna, Rusya, Bulgaristan, Gürcistan’ın alçı talebinde bulunduğunu, üretim kapasitesinin artmasıyla sözkonusu ülkelere ihracat yapmak istediklerini açıklıyor.

Özbelsan, yapı elemanları alanında büyüyecek
Hazır beton, inşaat, ekmek, beton elemanları, kent mobilyaları alanında faaliyet yürütmek amacıyla 1988 yılında yüzde 99 oranında Sivas Belediyesi’nin hisseleriyle kurulan Özbelsan A.Ş., bin kişiye istihdam sağlıyor. Sivas’ın en büyük şirketleri arasında yer alan Özbelsan, son yıllarını yatırımla geçirerek, çevre illere de hizmet veriyor. Özbelsan A.Ş’nin Genel Müdürü Hasan Karaman, devir aldıklarında bir enkazla karşı karşıya kaldıklarını ancak kısa sürede Sivas’ın gururla dile getirdiği bir dev yarattıklarını söylüyor. 2005’te 3.5 milyon YTL bir yatırım yaparak beton elamanları alanında faaliyete başlayan Özbelsan, Sivas OSB içinde 94 dönümlük bir alanda 24 saat aralıksız üretim yapıyor. Kaldırım parke kaplamasından, çiçekliğe toplam 20 farklı alanda üretim yapan Özbelsan, önümüzdeki dönemlerde asfalt ve taş işleme tesisleri kurarak yapı elemanları alanında büyümeye devam edecek. Karaman, Özbelsan’ın ürünlerinin Erzurum, Amasya ve Ordu’da dahi kullanıldığını belirtirken başarılarının sırrını sürekli yatırım olarak dile getiriyor.

Genç Bilgi, Avrupa’ya kafa tutuyor
Ticari hayatına 1985 yılında kitap ve kırtasiye malzemesi satış ve pazarlama yapmak amacıyla başlayan Genç Bilgi Sanayi, 1997 yılından bu yana sanayi ve inşaat boyaları üretimi yapıyor. Günümüzde Laçin, Goldmix, Ekoline markalarıyla üretim yapan firma, Cumhuriyet Üniversitesi işbirliği ile sanatsal, hobi boyaları alanına da geçiş yapmış.

Genç Bilgi Yönetim Kurulu Başkanı Cemil Laçiner, Türkiye’nin sanatsal ve hobi boyaları pazarının yüzde 80 oranında ithalata bağlı olduğu gerçeğiyle, ithalatın önünü kesmek adına yatırım kararı aldıklarını belirtiyor. Alanında Avrupa’nın dev firmalarına kafa tutan Genç Bilgi iç piyasa ile yetinmeyerek Avrupa Birliği ülkelerini de hedefliyor. 2005’te Alman şirketi Evsan GMBH şirketi ile yüzde 50ortaklığa giden kuruluş, Almanya’ya merkez ofis açarak bölge ülkelerine direkt ihracat gerçekleştiriyor. Laçiner, Avrupalılar’ın özel olarak üzerinde durduğu silika sıvaların üretimini gerçekleştirip ihracatı artırmayı planlıyor. Silika sıvayı Türkiye’de ilk üreten firma olacaklarını söyleyen Laçiner, ürün hakkında detaylı bilgi aktarıyor: “Boyadaki ürün gamını geliştireceğiz. Gelen talepler doğrultusunda silika sıvayı üreteceğiz. Yeni ürünün birçok avantajı bulunuyor; ısı, su ve soğuğa yalıtımlı. Yaklaşık 20 yıl garantili bir ürün. Yeniliklerimiz bununla da sınırlı değil, yakında yine büyük ağırlığı yurtdışına bağlı olan mürekkepleri de Genç Bilgi’den temin etmek mümkün olacak.” Yeniliklere açık olan ve her türlü gelişmeyi yakından takip eden Genç Bilgi, teşvikin etkisiyle farklı bir alanda yatırım kararı alarak son olarak klasör üretimine de el atmış. Yaklaşık 1.5 milyon dolar yatırım yapıp Avrupa’dan makine alımı yapan firma, tam kapasite çalıştığında günlük 10 bin adet klasör üretim potansiyeline sahip olacak.

Bak Çivi ve Tel Sanayi, modüler mobilya üretecek
Çivi ve inşaat teli üretmek amacıyla 1997’de kurulan Bak Çivi ve Tel Sanayi, farklı bir alanda üretime hazırlanıyor. Modüler mobilya üretmek istedikleri bilgisini veren Bak Çivi ve Tel Sanayi Yönetim Kurulu Başkan Vekili Suat Düz, 2007’de teşvikten yararlanarak mobilya sektörüne gireceklerini ve yatırım için yaklaşık 1 milyon YTL’lik yatırım kararı aldıklarını açıkladı.

İlk aşamada Sivas’a yönelik üretim yapacaklarını anlatan Düz, yeni yatırımla birlikte en az 60 kişiye iş sağlayacaklarını altını çizerek şöyle konuştu: “Sivas’ta mobilya bir sektör haline geldi. Kendi markamızla üretim yapmayı düşünüyoruz. Mobilya’da hedefimiz ihracattır. Satışları kendimiz yapacağız. Modüler mobilya biraz daha kar marjı yüksek bir sektör. Bu alanda uzmanlaşmayı amaçlıyoruz.” Şu an OSB içinde 2 bin 300 metrekarelik bir alanda çivi ve inşaat teli üretim yapan firma, hem yurtdışı hem yurtiçi çalışıyor. Sivas Demir Çelik Fabrikası’nın TSMF’den ciddi bir üreticiye geçmesiyle bu alanda büyümeye devam edecekleri sinyallerini veren Düz, aksi halde hammadde sorunu yaşayan sektör kuruluşlarının fazla şansının olmadığını düşünüyor. Yıllık 9 bin ton çivi ve tel üretim kapasitesine sahip olan firma, kapasitenin ancak yüzde 30’unu kullanıyor.

Sektöre ilişkin sıkıntılarını anlatan Düz; “Hammadde Sivas’a uzak. İskenderun ve Çanakkale ağırlıklı hammadde yüksek maliyetlerle bize ulaşıyor. Şu anda tüm yatırımlar için Sivas Demir Çelik’in üretici bir firma tarafından TMSF’den alınmasını bekliyoruz.”

Aslı Mobilya, mağazalar zinciri oluşturuyor
Sivas’ın mobilya sektöründe önde gelen kuruluşlarından olan Aslı Mobilya, mağazalar zinciri oluşturarak müşteriye ulaşmayı amaçlıyor. İlk aşamada 10 mağazayla perakende sektörüne adım atan Aslı Mobilya, İzmir, Antalya, İstanbul, Ankara, Sivas’a mağaza açacak. Mağazalar zincirinde ev dekorasyon ürünlerine de yer verecek olan kuruluş, evin ihtiyacını A’dan Z’ye karşılamayı amaçlıyor.

Aslı Koltuk Yatak Kanepe Yönetim Kurulu Başkanı Süreyya Özdemir, Türkiye’de mobilya alanında üretim yapan firmaların kar marjlarının daralmasıyla perakende sektörüne odaklandıkları bilgisini vererek şöyle konuştu: “Aslı Mobilya Sanayi, 2000 yılında Sivas’ta kanepe yapmak amacıyla kurulmuş, gelişen sektörle birlikte ürün gamını yatak, baza, kanepe ve modüler mutfak, modüler mobilya üretimi olarak geliştirmiştir. Fabrikasında toplam 120 kişiye istihdam sağlıyor. Mağazalar zincirine girerek de üretim kapasitemizi artırmayı amaçlıyoruz. Bu amaçla yeni bir yatırım kararı aldık; 5 bin metrekare olan üretim hattını 10 bin metrekareye çıkarma düşüncesindeyiz.” Modüler mobilyada Çin’in dünya piyasalarında aktif olarak yer almaya başladığına vurgu yapan Aydemir, zor durumda kalmamak adına kendi markalarıyla yurtdışına açılacaklarını söyledi. Romanya, Macaristan, Belçika ve Irak’a üretim yapan Aslı Mobilya, sektörün gelişimi ve üretim kapasitesinin artmasına paralel olarak Balkan ülkelerine ihracatı düşünüyor.

Ocaklar, 2007’de ihracata odaklanacak
Elektrik panosu ve yangın dolabı imalatı yapan Ocaklar Makine Sanayi, pazar payını geliştirmek adına savaş veriyor. Firma, şu an yüzde 4 ve 5’lerde seyreden pazar payını yüzde 15’lere çıkarmayı hedeflerken 2007’de ihracata başlamayı amaçlıyor.

Ocaklar Şirket Müdürü İlhan Ocak, ticaret hayatına 1973’te elektrik panosu ve yangın dolabı üretimiyle başlayan Ocaklar’ın, 1998’den bu yana Sivas OSB’de üretim yaparak sürekli bir gelişim çizgisi oluşturduğunu söyledi. Şu an yıllık 600 ton sac işleme kapasitesini önümüzdeki günlerde bin tona çıkarma gayretinde olacaklarını belirten Ocak, makine parkuruna 2 CNC tezgah daha katacaklarını anlattı. Biri yerli ve biri de Finlandiya’dan olmak üzere iki makine alan Ocaklar, son teknoloji kullanarak sektörün önde gelen kuruluşlarından biri olmak istiyor. Hızlı bir gelişim seyreden sektörde zaman zaman sorunlarla boğuştuklarına dikkat çeken Ocak, “Hammadde fiyatlarındaki iniş ve çıkışlar bizleri olumsuz etkiliyor. Ayrıca dönem dönem merdiven altı üretim yapan kuruluşlarla rekabet içine giriyoruz” dedi. AB sayesinde yangın dolabı kullanma bilincinin gelişmeye başladığının da dikkatleri çeken Ocak, Türkiye’nin batısında belli bir bilinç oluştuğunu ancak doğu da henüz istenen bilinç düzeyine ulaşılamadığını anlattı. Ocak hedeflerini şöyle özetledi: “Bu yıl TÜV’den CE yeterlilik belgesini alacağız. Ana hedef Avrupa ülkelerine direkt ihracat. Sektörümüzün önü açık. AB sayesinde belli bir gelişim çizgisi yakaladık. İhracat yaparak da firmamızın gelişimini sürdürmek gayretindeyiz.”

Zara Bal, marketler zincirini hedefliyor
Ticari hayatına 1990’da adım atan Ümit Emeç, Sivas’ın kendine has çiçek florasından Zara Bal’ı üretiyor. Balın markasını Sivas İlçesi Zara’dan etkilenerek oluşturduğunu söyleyen Emeç, gerek bölgenin özel çiçek florası, gerekse sunum kalitesiyle sektörde farklı bir yer edinmeyi amaçladıklarını belirtirken 2007’de marketler zincirine girmeyi amaçladıklarını belirtti.

Yıllık 3 bin ton çiçek balı üretimi yapan Emeç, Zara Balı’nın hiçbir şekilde diğer bölge ballarıyla harmanlanamadığını, dolayısıyla kendilerine has müşteri portföyünün oluştuğunu kaydetti. Üretimlerinin yüzde 90’ını 28 ilde bölge bayilikleri oluşturarak iç piyasaya sunan Zara Bal, geri kalan yüzde 10’luk kısmını ise Almanya, Hollanda ve İspanya’ya ihraç ediyor. Sektörde büyümek istediklerini ancak tamamen tabiatın kendilerine verdiği kadarıyla yetinmek zorunda kaldıklarını ifade eden Emeç, “Belki kapasiteyi artırmak mesele değil ama aynı kalitede üretim yapmak, denetimi elden bırakmamak şart. Bu nedenle büyümemizi belli bir hedef dahilinde yürütüyoruz. Şu anda bal kalitesini daha da artırma ve arıcı portföyümüzü geliştirmek için çalışıyoruz. Sivas’ta 90’ının üzerinde arıcı ile çalışıyor, 25 ile 30 bin kovandan al topluyoruz” dedi. Emeç, sadece bal ürettiklerinin altını çizerken sektörün en iyisi olmayı amaçladıklarını belirtiyor.

Öykü’den Hollanda’ya toptan dağıtım deposu
Sivas’ta mobilya denilince ilk akla gelen isimlerden olan Muhsin Yağmur, 2 yıl önce kurduğu Öykü Mobilya ve Ahşap Eşya Sanayi ile yine ilkleri yaratma peşinde. Ticari hayatına 1972’de başlayıp, 1994’te mobilyanın fabrikasyona geçmesinde büyük emeği geçen Yağmur, My Fabella markasıyla Sivas OSB’de üretim yapıyor. Öykü Mobilya’yı kurdukları hafta ilk ürünlerini 6 Avrupa ülkesine ihraç eden Yağmur, ürünlere yeni fonksiyonlar katarak kendilerine farklı bir kulvar edinmeyi amaçlıyor. İç pazarda 80 bayi ile tüm Türkiye’ye üretim yapan Öykü Mobilya’nın yurtdışında Fransa ve Almanya’da kendi showroomları bulunuyor. Henüz yeni bir tesis olmalarına rağmen geçmişin tecrübesiyle yolu çabuk bulduğunu söyleyen Yağmur, şöyle konuşuyor: “Sivasmobilya alanında sözsahibi bir kent olacak. Öykü Mobilya, büyüyerek bu kentin en önemli mobilya üreticileri arasında yerini alacak. Ek yatırım yaparak modüler mobilya olanında büyümeye devam edeceğiz.”

Yağmur, oturma grubu, kanepe, yatak, koltuk takımı, baza ve modüler mobilyada sektörün önde gelen kuruluşlarından biri olacaklarını ve yurtdışında Hollanda’ya toptan dağıtım deposu kurarak, tüm bölge ülkelerine ihracat yapacaklarını açıklıyor.

Sivas Yalçınlar, çekicilere ağırlık verecek
Metal ürünlerinde 15 yıllık tecrübesini sanata dönüştüren Sivas Yalçınlar Metal Ürünleri, sektörlere özel hizmet sunuyor. Firma, metal ve metal ürünleriyle ilgili; otomasyon sistemleri, makine bölme- kaplama ve aksesuarları, çelik konsorsiyum, iç ve dış dekorasyon için ferforje, hayvan taşımacılığı ile ilgili römork çeşitleri, tır ve kamyon için yükleme rampaları, ağıl bölümleri, prefabrik ağıl, at ağıl bölümleri, balkan demirleri ve korkulukları üretiyor.

Sivas’ın teşvik kapsamına alınmasıyla harekete geçen şirket kurucusu Hulusi Yalçın, toplam bin metrekarelik bir alanda yurtiçi ve yurtdışına hizmet sunduklarını belirtiyor. Yalçın, her yıl farklı bir sektöre odaklanarak uzmanlaşma sağladıklarını ve bu yıl çekicilere ağırlık vereceklerini anlattı.

Asıl amacının fabrikalara makine üretmek olan Sivas Yalçınlar Metal Ürünleri, üretiminin yüzde 95’ini Hollanda, Belçika, Almanya ve Fransa’ya gönderiyor. Sektörde en büyük sorunlarını hammadde ve vasıfsız işçi olarak açıklayan Yalçın, “Yurtdışı ağırlıklı çalıştığımız için kaliteli demir hammaddesine ulaşamıyoruz. Üretim kapasitemizi artırmak için kaliteli demir ithal edeceğiz. Sivas’ta bir cıvata dahi bulamadığımız oluyor. Ancak yılmayacağız ve üretim yapmaya devam edeceğiz” diye konuştu.

Dendi Mobilya, teknolojiyle farklılaşıyor
Dendi Mobilya ve Ahşap Ürünler, Sivas’ın çiçeği burnunda firmalarından. Teşvik sonrası kurulmuş ve modüler mobilya ve Amerikan panel kapı imalatı yapıyor.

OSB içinde toplam 3 bin 500 metrekarelik alanda 2 trilyonu aşkın yatırımla üretim yapan Dendi Mobilya, toplamda 45 kişiye iş sağlıyor. Firmanın ürünleri arasında; yatak odası, genç odası ve ofis mobilyaları yer alıyor. Dendi Mobilya Şirket Müdürü Uğur Karaoğlu, önümüzdeki günlerde üretimi 3 bölüme ayırarak; paket yatak ve genç odası üretimi, panel kapı ve mutfak takımı üreteceklerini ve Türkiye’nin tüm bölgelerine ulaşacaklarını belirtiyor. Karadeniz Bölgesi’ne Samsun’dan, Akdeniz Bölgesi’ne Adana merkezden, İç Anadolu’ya Sivas, Tokat, Yozgat ve Çorum’dan ulaşan Dendi Mobilya, üretim alanlarıyla bölgenin lider kuruluşu olmak istiyor. Karaoğlu, sahip oldukları teknolojik imkanlarla sektörün ikinci büyük şirketi olduklarını ileri sürüyor. Karaoğlu, ürünlerinin özelliklerini ise şöyle açıklıyor: “Kaliteli üretim anlayışı, hızlı hizmet, sürekli gelişen teknolojiye ayak uydurma ve piyasadaki gelişmeleri yakından takip etme en önemli artımız.”

İnşaat sektörünü gelişimine paralel kapı alanında üretimi artıracak olan Dendi Mobilya, şu an günlük 100 adet olan kapı üretimini önümüzdeki günlerde 400’e çıkaracak. Kapı üretimlerini geliştirmek adına yeni bir yatırım kararı alan Karoğlu, “Otomatik boya sistemi ve kurutma sistemi oluşturarak daha fazla kapı üretmeyi düşünüyoruz.Teknoloji yatırımı yaparak kaliteden taviz vermiyoruz. Kısa bir süre içinde kapı sektöründe aranılan firmalar arasında yerimizi alacağız” iddiasında bulundu. Dendi Mobilya, günlük 10 yatak odası, 10 genç odası, günlük 30 metrekare mutfak takımı üretiyor.

Bio-Vet, suni tohum üretecek
Veteriner aşıları üretimi, viral, bakteriyal ve parazit aşılar üretmek amacıyla kurulan Sivas’ın ilk aşı fabrikası Bio-Vet Aşı, hastalık teşhis laboratuvarı ile suni tohum yatırımına hazırlanıyor. Bio-Vet ortaklarından Çetin Yıldırım, Türkiye’de sektörün oldukça hızlı geliştiğini kabul ederek yeni bir yatırıma hazırlandıklarını ve ülkede ilk kez hastalık teşhis laboratuvarı kurmayı düşündüklerini belirtiyor. Yeni yatırım için 1 milyon doları gözden çıkaran Yıldırım, projenin içeriği hakkında bilgi aktarıyor: “Geçmişte ve günümüzde hastalık teşhisini devlet enstitüleri yapıyordu. Dolayısıyla sonuçlar çoğu zaman tarafsız olmuyordu. Özel sektör kuruluşu olarak yeni bir proje hayata geçiriyor ve hastalık teşhis laboratuvarı kuruyoruz. Projemiz sektöründe bir ilktir. Proje sayesinde hayvanlardan alınan kan örnekleriyle tahliller yaparak hastalık teşhisi ve tedavisinde bulunacağız.”

Devletin aşılama yapan veterinerlere destek verdiğini kaydeden Çetin, kendilerinin de mutlak desteklenmesi gerektiğini düşünüyor. Yatırımları bununla da sınırlı kalmayan Bio-Vet, Sivas Valiliği, Cumhuriyet Üniversitesi işbirliği ile yeni bir proje daha hayata geçiriyor: Suni tohum merkezi. Sivas’ta hayvancılık sektörünün önünü açmayı düşündüklerini belirten Yıldırım: “Suni tohum merkeziyle Türkiye’de hayvancılık sektörünün ıslahını amaçlıyoruz. Süt ve et verimliği artırma gayesinde olacak merkez, hayvan cinslerinin korunması ve ıslahını da sağlayacak. 40 bin metrekare açık, 5 bin metrekare kapalı alanda bir tesis kuracağız ve yaklaşık 2.5 milyon dolar yatırım yapacağız.” 2001 yılında 2.5 milyon dolar yatırımla kurulan Bio-Vet’in şu an 8 ürün çeşidi bulunuyor.

Özde modüler mobilyaya giriyor
Mobilya sektöründe Sivas’ın en büyük kuruluşları arasında yer alan Özde Mobilya, sadece kendi ürünlerinin yer alacağı mağazalar zinciri oluşturmak için kolları sıvadı.

Özde Mobilya Ortaklarından Ali Aksu, Özde markasıyla A’dan Z’ye bir evin tüm ihtiyaçlarını karşılayacak mağazalar zinciri oluşturacaklarını bu nedenle 2007’de modüler mobilya üretimine başlayacaklarını duyurdu. Modüler mobilya pazarının hızla büyüdüğü gerçeğiyle böyle bir karar aldıklarını söyleyen Aksu, yeni yatırım için 3 milyon doları gözden çıkardıklarını ve yaklaşık 100 kişiye daha istihdam sağlayacaklarını kaydetti. Mobilya alanında Kayseri ile rekabet halinde olduklarını söyleyen Aksu, yarışta Sivas’ın artılarının daha fazla olduğunu savunarak şöyle konuştu: “Sivaslı mobilya üreticilerinin hepsi birinci sınıf malzeme kullanıyorlar ve rakiplerine oranla daha uygun fiyatlı satıyorlar. Sektörde özgün modeller üretiyor ve kendimize özel müşteri kitleleri oluşturuyoruz. Gelişim çizgisini bozmayan Sivas, Türkiye’nin mobilya merkezi olacaktır” açıklamasını yaptı. Sürekli Ar-Ge ve Ür-Ge çalışmaları yürüten Özde Mobilya’nın 30’a yakın koltuk, 8 kanepe, 5 yatak odası ve 3 çeşit baza çeşitliği bulunuyor. Ağırlıklı iç piyasa çalışan Özde Mobilya üretiminin yüzde 25’ini Almanya, Fransa, Belçika, Hollanda, Avusturya’ya ihraç ediyor. Sivas OSB’ye 3.5 milyon dolar yatırıp yapıp 10 bin metrekare kapalı alanda 160 kişiye istidam sağlayan Özde Mobilya’nın Türkiye genelinde 180 bayisi bulunuyor. Lefaxx, Avrupa’da mağazalaşma yolunda.

Teşvik sonrası doğduğu topraklara ahde vefa borcunu ödeyebilmek için yatırım yapan Yaşar Önder, 120 günde faaliyete geçirdiği Lefaxx Tekstil ile yüzde 100 ihracat yapıyor. Denim kumaşı üreten firma, 15 ülkede 58 noktada müşteriyle buluşuyor.

Lefaxx Tekstil Genel Müdürü Mürsel Önder, 120 günde bitirilen fabrikanın 340 kişiye istihdam sağladığını söyledi. Tekstil sektöründeki sıkıntıların yakından takipçisi olduklarını belirten Önder, ayakta kalmak ve başarıl olmak adına yeni yatırımlara yelken açtıklarını belirtiyor. Avrupa’da mağazalar zinciri oluşturmaya çalışan firma, İtalyan ortakla Türkiye’ye denim fabrikası kurmaya hazırlanıyor. Önder, Pavarotti markasıyla satışlar yaptıklarını ve sektörde tercih edilir bir marka olduklarına dikkat çekerek, yeni yatırımlarla büyümeye devam edeceklerini anlattı.

Önder şöyle konuştu: “İtalyan ortakla 16 bin metrekarelik bir alanda yeni bir yatırım düşünüyoruz. Şu an fizibilite çalışmaları sürüyor. Kanaatimce yaklaşık 10 milyon euro yatırım yapacağız. Ayrıca hem Türkiye içinde de mağazalaşarak ürünlerimizi daha fazla müşteriye sunacağız.”

Yuvacı, çorapta üretim kapasitesini artırıyor
Yuvacı Tekstil, Gezgin ve Green line markalarıyla yurtiçi ve yurtdışına kadın, erkek ve çocuk çorapları üretiyor. OSB’ye 2006 yılı içinde taşınan Yuvacı Tekstil, üretimini 25 bin metrekare açık, 9 bin metrekare kapalı alanda sürdürüyor.

Yuvacı Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı H. İbrahim Karademir, üretimlerinin yüzde 40’ını ihraç ettiklerini söyledi. Çorapta marka olmanın zorluğuyla baş başa kaldıklarını belirten Karademir, her şeye rağmen büyümeye devam edeceklerini ve şu an günlük 10 bin 250 çift olan çorap adedini 25 bin çifte çıkarmak için çalıştıklarını belirtiyor. Çin ve Uzakdoğu’dan kaynaklı ciddi bir rekabetle karşı karşıya kaldıklarını kaydeden Karademir, ileri ki dönemlerde yatırımları farklı alanlara kaydıracakları sinyallerini veriyor. Çorapta ihracatın kendileri için başarı olduğuna dikkat çeken Karademir şöyle konuşuyor: “Rekabetten korkmak olmaz. Şu anda sektörde dengelerin nasıl değiştiğini izliyoruz. Ama yıkılmadık, ve ayakta kalmaya devam edeceğiz. En az 7-10 yıl bu sektörde faaliyet yürütmek amacındayız. Zorlu bir süreç bizi bekliyor. Bunun farkında olarak maliyetleri azaltmak ve daha fazla ülkeye ihracat yapmak için çalışacağız.“ Sektörde faklılaşma adına bir dizi yenilikler getiren Yuvacı Tekstil sipariş olması halinde organik çorap üretimine başlamayı amaçlıyor.

SBB Vana, çıkışı ihracatta arıyor
Sivas 4 Eylül Sanayi Sitesi’nde küçük bir atölye şeklinde faaliyetlerine başlayan SBB, OSB’deki yeni fabrikasında kelebek vana, küresel vana ve flanş üretimleri yapıyor. SBB Vana ve Armatürleri Sanayi Yetkilisi Sedat Özkan, ürünlerinin her türlü kalorifer tesisatlarında, sıcak ve soğuksu tesisatlarında, sulama hatlarında, akaryakıt, fuel-oil, motorin, benzin depo ve hatlarında yani akışkanın kontrol edilmesi gibi birçok alanda kullanıldığını söyledi.

Yıllık 18 bin vana ve 100 bin adet flanş üretim kapasitesine sahip olan SBB Vana, kapasitesinin yaklaşık yüzde 20’si kullanıyor. Özkan, neden düşük kapasite ile çalıştıklarını şöyle anlatıyor: “Uzakdoğu ürünlerinin ülke piyasasında ciddi anlamda yer bulmuş olması bizi olumsuz etkiliyor. Uzakdoğu ürünleri ucuzlukları sebebiyle tercih edilmektedirler. Bu da haliyle firmamızda kapasite kullanım oranımızı düşürmektedir.” Rekabette ayakta kalmak için ihracata odaklanan SBB Vana, 2005 yılı sonunda Bulgaristan’a yapılan ihracattan olumlu sonuçlar almış. Özkan, bu yıl itibariyle yine Bulgaristan’a ve Ortadoğu ülkelerine, ihracat yapılmasını hedeflediklerini belirtiyor. Hedefleri hakkında bilgi veren Özkan, “Üretim hattımızı güçlendirmek ve kendi dökümhanemizi kurarak kendi ürünlerimizin ve iç piyasanın başka döküm ihtiyaçlarını karşılamak. Ülke genelinde bayi teşkilatını güçlendirerek, yeni pazarlara ulaşmak ve Uzakdoğu ürünlerine karşı satışlarımızı artırmak amacındayız.”

Sivas Alüminyum’un hedefi 40 milyon dolarlık ihracat
Metal işkolunda pazarlama ağırlıklı çalışan Sivas Alüminyum, üretiminin yarısından çoğunu ihraç ederek, 40 milyon dolarlık döviz girdisi sağlamayı hedefliyor. İstanbul’da 1976 yılında kurulan Sivas Alüminyum’un 1996 yılında Sivas Organize Sanayi Bölgesi’nde üretime başladığını belirten Şirket Yönetim Kurulu Başkanı Kadir Saçlı, “Kendi memleketimiz olan Sivas’a yatırım yapmak için çalışmalara başlamış, alüminyum profil üretimi için kolları sıvamıştık. Çalışmalarımız boşa gitmedi. Yıllık üretim miktarımız 4 bin 600 ton. Sivas Alüminyum olarak Sürekli ihracat gerçekleştirdik. Amacımız bu yıl üretimin yüzde 50’sinden çoğunu ihraç ederek, 40 milyon doların üzerinde döviz girdisi sağlamak” dedi.

Sivas Organize Sanayi Bölgesi’nde 22 bin metrekare açık alan ve bu alan üzerinde oluşturulan 8 bin metrekare kapalı sahada 50 dolayında çalışanı ile yörenin ihtiyacı olan alüminyum profil ve alüminyumdan mamul diğer ürün çeşitlerini imal ettiklerini söyleyen Saçlı, Almanya, Avusturya, Hollanda ve İsviçre gibi birçok Avrupa ülkesine de ihracat yaptıklarını söyledi. Sivas Alüminyum, ana ürünü olan perde kornişinde Türkiye gereksiniminin yüzde 60’ını karşılıyor. Müşteri memnuniyetini ilke edinmiş olarak bugün tüm ürün yelpazesinin yanı sıra müşteri talepleri doğrultusunda ivedilikle özel kalıplar da hazırlayan Sivas Alüminyum, uzman kadrosuyla hizmet veriyor. Saçlı, şunları söyledi: “2001 yılından itibaren ISO 9001 kalite sistemi kurgulandırma çalışmalarını başlattık. 2005 yılında lak tesisi fizibilitesini sonuçlandırdık. Personel istihdamını en üst düzeye çıkardık. Amacımız, Sivas Alüminyum’u dünya markası yapmak.”

Anadolu Tıp: Türkiye’nin ilk lens fabrikası
Türkiye’nin ilk lens üretim tesisi Sivas Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Osman Yıldırım ile emekli diş hekimi Abdürrahim Kılınç tarafından 50 milyon dolarlık bir yatırımla hayata geçirildi. Anadolu Tıp Yönetim Kurulu Başkanı ve projenin fikir babası olan Abdürrahim Kılınç, 2 yıllık bir hazırlık sürecinde TÜBİTAK MAM ve Türk Teknoloji Geliştirme Vakfı’ndan (TTGV) Ar-Ge çalışmalarında destek aldıklarını ve Zaraccom markasıyla üretim yapacaklarını duyurdu.

Yıllık 1 milyon adet lens üretmeyi hedefleyen Anadolu Tıp, intraoküler lens ithalatının tamamını durdurmayı hedefliyor. Kılınç, kapasiteye bağlı olarak başlangıçta ithal edilen kontakt lensin yüzde 20, tam kapasiteye ulaşıldığında ise yüzde 50’lik kısmını karşılayacakları bilgisini veriyor. Anadolu Tıp A.Ş. Yönetim Kurulu Başkan vekili H.Osman Yıldırım da, Ekim ayı sonunda Zarraccom markası ile Türkiye’de lens satışına başlayacaklarını söyledi. Türkiye, yılda bir milyon adetin üzerinde kontakt lens, 400 bin adetin üzerinde de intraokular lens ithal ediyor. Lens ithalatı, Almanya, Hollanda, Fransa, ABD ve İsrail gibi ülkelerden Türkiye’de faaliyet gösteren 10 büyük distribütör tarafından gerçekleştiriliyor. Amerika’nın Alcon ve Lol, Fransa’nın Dr. Smith, Almanya’nın Ciba, İsrail’in Hanita ve Hollanda’nın Netherland markaları, Türkiye ve dünya lens pazarlarına hakim markalar arasında yer alıyor.

Net-Bor, Anadolu’da yaygınlaşıyor
Dizayn Boru ortaklığı ile 2004’te Sivas’ta kurulan Net-Bor, kırılmaz atık su borusu üretimi yapıyor. OSB içinde bin 300 metrekare kapalı alanda üretim yapan Net-Bor, Mayıs 2006’dan bu yana HDPE 100 (PE100) temiz su borusu üretimine başlamış. Her ürünü Dizayn teknolojiyle ürettiklerini belirten Net-Bor Yönetim Kurulu Başkanı Emin Aydın, pazardaki boşluğu değerlendirerek bu alanda yatırım kararı aldıklarını belirtti. Aydın, “Aslında dizayn Grup’un böyle bir amacı vardı. Ortaklık teklifini onlardan aldık. Dizayn Grup’un teknolojisinden yararlanarak yaklaşık 1 milyon 100 bin euro yatırım yaparak tesisi kurduk. Ürünlerimizi Sivas’ın doğusu, batısı kuzey ve güney hattına gönderiyoruz” diye konuştu. Üretim kapasitesi hakkında bilgi veren Aydın, “Yıllık bin ton hammadde kullanarak yaklaşık 60 çeşit atık su ve içme su borusu üretiyoruz. Dizayn Boru’nun kalitesi ve teknolojisini artık tüm dünya kabul etmiş. 2006 sonu ile 2007’in ilk yarısında PPRC temiz su borusu ile korige boru üretmeyi hedefliyoruz” şeklinde konuştu. Net-Bor, kapasiteyi yüzde 100 artırarak Anadolu’nun boru sektöründe aranan firması olmayı amaçladıklarını söyledi.

Sivas Sünger, sert süngerde iddialı
Özyıldızlar Petrol, Sivas Sünger markasıyla mobilya sektörüne yönelik alanında ilk olarak sünger üretimi yapıyor. OSB içinde 3 bin metrekarelik alanda üretim yapan Sivas Sünger, yıllık 72 bin metreküp sünger üretim kapasitesine sahip.

Özyıldızlar Petrol Yönetim Kurulu Başkanı Muammer Yıldız, Yozgat ve Sivas’a yönelik üretim yaptıklarını ve kapasiteyi artırma çalışmaları içinde olduklarını söyledi. OSB içinde 1 milyon 750 bin dolar yatırım yaparak kurulan Sivas Sünger, sektörün gelişiminden memnunluk duysa da vadeli satışlardan oldukça rahatsız. Özellikle sert süngerde büyük başarı elde ettiklerini belirten Yıldız, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Mobilya alında yatırıma hazırlanıyoruz. Böylece kendi süngerimizi de kullanmış olacağız. Yurtdışına yönelik kurulacak mobilya üretim tesisi yine OSB içinde yer alacak.” Sünger satışından sorun yaşanmaz ise mobilya sektöründeki yatırımı erteleyebileceklerini belirten Yıldız, özellikle sert sünger alanında büyük başarı elde ettiklerini söylerken bu alanda her türlü sünger ihtiyacını karşılayabilecek seviyeye geldiklerini düşünüyor. Sivas’ın aylık 6 bin metreküp sünger tüketimi bulunduğunu açıklayan Yıldız, Sivas’ın sünger ihtiyacını Sivas Sünger olarak karşılayabilecek kapasitede olduklarını ve kendilerinin pazarda boşluğu doldurduğuna vurgu yapıyor.

Sektörün ilk üretici olarak başlangıçta büyük sorun yaşadıklarına dikkatleri çeken ve yeni yatırımcıları uyarma gereği duyan Yıldız, “Kalifiye eleman sorununu ciddi eğitimler alarak kapattık. Kalitede sorunuz yok. Bu nedenle pazarımızda oldukça iddialıyız. Sivas’ta faaliyet yürüten mobilya üreticilerinin ihtiyacını karşılayacak potansiyele sahibiz. Sünger alanında da yeni ürünleri çıkarmak gayretindeyiz” diye konuştu.

STM, bisiklet üretiyor e-ticaretle satıyor
Sivas Ticaret Merkezi (STM), ticaret hayatına 20 yıl önce bisiklet yedek parçası üretmek amacıyla başlamış. Daha sonra bisiklet toptancılığına başlayan firma, şu an OSB’de 12 farklı modelle bisiklet üretimi yapıyor.

Sivas Ticaret Merkezi (STM) Dayanıklı Tüketim Mamulleri Bisiklet Çocuk Gereçleri Sanayi Yönetim Kurulu Üyesi Ekrem Kurt, yeni tesislerinde 2006 yılında 6-7 bin bisiklet üretimi yaptıklarını, Türkiye’nin ulusal bisiklet markasını yaratmaya çalıştıklarını anlattı. Bisiklet pazarının gün geçtikçe büyüdüğünü kaydeden Kurt, Sivas merkezinden 20 şehre bisiklet satışları yaptıklarını açıklıyor. Uzman oldukları alanda üretim yapmalarının büyük başarı getirdiğini kaydeden Kurt, “Üretimden sonra yurtdışına ihracat da hedefliyoruz. Şu anda bisiklet parçalarının Çin’den gelmesi çok büyük sorun değil. Ürün olarak biz de Tayvan menşeli ürünleri kullanmaya çalışıyoruz. Ancak Çin’den komple bisiklet gelmesi sektörün gelişimini olumsuz etkileyecektir. Sektörün gelişimini sürdürmesi halinde gelecek yıl 35 şehre bisiklet satmayı amaçlıyoruz” dedi. Sipariş üzerine özel bisiklet üretimi STM, bebekten, ceptelefonuna yaklaşık 2 bin çeşit ürünü e-ticaret yöntemiyle satarken Anadolu’nun e- ticaret alanında önemli kuruluşlarından biri olmayı amaçlıyor. Kurt, 2.5 aylık süreçte Türkiye’de 70’e yakın şehre e- ticaret yöntemiyle ürün satışı yaptıklarını belirtiyor. STM’nin e-ticaret sitesi günlük 3 bin kişi tarafından ziyaret ediliyor.

Fimar Mermer geçmişten geleceğe bakıyor
Mermer sektöründe ticari hayatına 1986’da adım atan Fimar Mermer, 2005’te yeni bir şirket organizasyonuna giderek kendine yeni bir sayfa açtı. Mehmet, Ahmet ve İbrahim Emmioğlu kardeşlerin girişimleriyle kurulan Fimar Mermer, kısa sürede sektördeki tecrübesini kullanarak Sivas’ın önde gelen mermer kuruluşu arasında yerini aldılar.

İbrahim Emmioğlu, kuruluş öykülerini şöyle anlattı: “Amasya’da mermer fabrikamızın temelini atıp kısa süre içinde inşaatı tamamladık. Hemen ardından fabrikada üretimde kullanılmak üzere gerekli olan Makine ve teçhizatların temini sağlanarak 2005’in son çeyreğinde üretime geçtik. Ayrıca fabrikada iş gücünü sağlamak amacıyla 70-80 personeli istihdam ettik.” Amasya’daki fabrikanın yanı sıra Sivas OSB’de ikinci fabrikanın temellerini atan Fimar Mermer, yeni fabrikanın inşaatını da yine 2005’in sonunda tamamlayarak 2006’da üretime başlamış. Sivas’taki fabrikada yaklaşık 35 kişiye iş sağlanırken, üretim kapasitesini artırmak adına çalışan şirket, Amasya’daki üretim faaliyetlerini hızlandırarak modernizasyon çalışmalarını hızla sonuçlandırmış. Emmioğlu, tüm yatırımlar devam ederken Sivas’tan ihracat yapan ilk 5 şirket arasında yer almalarının kendileri için gurur kaynağı olduğunu anlatıyor. 2005 yılında Türkiye ve dünya da mermer sektöründeki gelişmeleri takip etmek, yeni pazarlar bulmak adına sıkı bir araştırma süreci geçiren Fimar, yerli ve yabancı ihtisas fuarlarını kaçırmıyor. 2005 sonrası yaklaşık 10 milyon YTL’lik yatırıma imza atarak hızla geliştiklerinin altını çizen Emmioğlu, üretimlerin yüzde 60’ını başta ABD olmak üzere Çin, Singapur, Endonezya, Malezya gibi ülkelere ihraç ettiklerini açıklıyor.

İsmail Gülle: Sivas’a sahip çıkmalıyız
Gülle Entegre Tekstil İşletmeleri’nin Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Gülle, Sivas dışında iş yapan sanayiciler olarak Sivas’a her zaman sahip çıkmaları gerektiğini söyledi. Sivaslı sanayici olarak görüş bildiren Gülle, “Sivas yıllar boyunca dışarıya en çok göç veren birkaç ilden biri olmuştur. Ama Sivaslı işadamları Sivas dışında başarılı olmuş, ticaret ve sanayide başarılı işler yapmış, kurdukları dernek, vakıf ve şirketler kanalıyla Sivas'a dışarıdan hizmet etme imkanını sağlamışlardır. Sivas, teşvik bölgesi içindedir ve bu fırsatı değerlendirmek zorundadır. Tarım toplumundan sanayi toplumuna geçişte yerini almalı, bölgenin sahip olduğu avantajları iş hayatına kazandırmalı, Sivas ve Sivaslı bu işten karlı çıkmalıdır” diye konuştu.

2001 yılında enerji yatırımı ile kendi ihtiyacı olan elektriği üreterek temiz ve rekabet edebilir maliyet avantajına sahip bir kuruluş olan Gülle Tekstil, tekstil sektöründeki son dönemlerdeki gelişmeleri de bertaraf etmeye çalışıyor. Bünyesinde sürekli yenilikler yapan Gülle Tekstil’in vizyonu içinde; denemeler ve araştırmalar sonucu farklı ürün yaratma, İTKİB'in ve diğer fuar organizasyonlarına katılarak, yurtdışı firma tanıtımı, ürün tanıtımı, yeni pazarlara, ülkelere açılma ve yeni müşteriler bulma yer alıyor.

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...]
__________________
SİVAS VE SİVASLILAR İÇİN PROJE YAPALIM
doganay isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla