Cevap: _EYLÜL AKŞAMI_
çok güzel bir yazı......
eylül
Ayaklarımın altında sarı eylül yaprakları çıtır çıtır... Her tarafı sarmış eylül, farkındayım. Sarı ayrılık rengidir, akrılıksa eylüle yakışır hep.
İçimde garip bir duygu, daha önce hiç yapmadığım gibi tanımadığım bir yerde yalnız yürüyorum. Önüme benim kadar yalnız, kırık dökük bir bank çıkıveriyor. Dayanamıyorum, eşlik ediyorum ona. Eskimiş, sarı boyaları dökülmüş bir kaç tahtadan ibaret. Bir ayağı da biraz kısa sanki. İstemsiz her hareketimle sallanıyorum, ama kalkamıyorum yine de onu bırakıp...
Oturduğum yerden bambaşka görünüyor hayat; evler, sokaklar, insanlar küçülüyor, sıcak midemi bulandırırken her yer sarıya boyanıyor. Tek tek aklımdan geçen anılar anlamını yitiriyor. Toprağa o kadar yakınım ki, kokusu ciğerlerimi dolduruyor... Elime bir avuç toprak alıyorum, okşuyorum gereksiz. Sonra parmaklarımın arasından kayıp gitmesini izliyorum. Canım sigara içmek istiyor. Sarıya boyalı ellerimle sigaramı yakıyorum. İçimden kayıp giden duman iz bırakıyor. Sarı...
Eylül böylece sarı bir hüzne boğuyor beni. Ellerim, ciğerlerim, gözlerim... Sarı hüznü kucaklıyorum bir müddet daha o bankta. Sonra kalkıp yavaşça gidiyorum. Mesleğim olan toprağa baka baka. Onu seviyorum uzun uzun. Bu sarı eylül günlerini seviyorum. Uzun uzun sarıyı seviyorum... İlk kez...
mine şiren.
__________________
 DESELERKİ, 'İSLAMIN PINARINDAN İÇMEK SUÇ'
O SUÇU KABULLENİR İÇERİM AVUÇ AVUÇ
|