Cevap: Bekir COŞKUN Yazıları
Bekir COŞKUN / Saksı Kadınlar...
Af sürecinde önce kadınları dövenleri
saldılar...
En hafif suç ne de olsa...
... Sıradan hadisedir...
Yobaza göre “caiz” bile, hâkim anlamadı...
“Kocanın vurduğu yerde gül biter” derken suç
bile değil kadın dövmek...
Eziyorsun, gül çıkıyor...
Saksı gibi yani...
Ve elinde kürek, tırmık, hortum ile yanaşan
bahçıvan erkekler...
Önce TBMM’de görüşüldü...
Kadın milletvekilleri “Kadın dediğin hakikaten
okşanmalı yani” dediler itiraz olarak...
Yarısı dul, yarısı bekâr...
“Küresel kadın haklarından” söz edildi
mesela...
“Küresel” sözcüğünü duyan bıyıklı ve kırmızı
kravatlı milletvekillerinin aklına ise haliyle
saksı geldi...
Başkan kızdı:
“Rica ederim sayın üye, eve kadar biraz gül
ekip geleyim ne demek?..”
Yasanın Meclis’ten geçtiği gece kaç kadın
dövüldü, kaçı evinden atıldı, kaçı sokakta
kaldı, bilemeyiz...
Ama duyduğumuz, bıçaklanan yedi...
Birisi öldü...
Cumhurbaşkanı kanunu imzaladı...
Ne yapsın kadın?..
Onlar sizlere benzemez...
Devletten umudu kesip Allah’a sığınmaya
gitse, dinci izin vermiyor...
Ne imam olabiliyor kadın, ne cemaat...
Ve yasa yayımlandı neticede, önce kadınları
dövenleri affettiler...
Geceleri sokakları dinlemek vardır...
Merdiven altlarını, kapı eşiklerini, mutfak
köşelerini...
Ömür boyu mahkûm olduğu bulaşık sularına
gözyaşı damlaya damlaya kaç kadın çaresiz
ağlar kim bilir?..
Eminim yine de koşarak, güleç yüzle, sevinçle
karşılamıştır çoğu...
Bahçıvan geldi...
Belki de doğrusunu söylemişler; saksıdır
dayak yiyen kadınlar...
Dar dünyasında, avluda, balkonda, pencere
kenarında...
Nereye koyarsan orada durur, çoğu gün
yüzüne hasret...
Ne kır çiçekleri gibi özgür, ne papatya
tarlasında hür... Kısıtlanmış bir avuç
toprakta, çiçek olamasa da çiçeğini verir
meleğim...
Sessiz sedasız, razıdır saksı kadınlar...
Bir kavgada düşüp parçalanana kadar...
__________________
BOZUK DÜZENDE SAĞLAM ÇARK OLMAZ!!!
|