|
SİTE ANA SAYFA | Galeri | Kayıt ol | Yardım | Ajanda | Oyunlar | Bugünki Mesajlar | Arama |
Arşiv Güncelliğini Yitirmiş Konular |
|
Seçenekler | Arama | Stil |
22.03.2008, 09:31 | #1 |
Usta Yiğido
fertelliyim Şuan
Son Aktivite: 02.10.2011 17:21
Üyelik Tarihi: 12.12.2007
Yaş: 50
Mesajlar: 1.253
Tecrübe Puanı: 728
|
NEVRUZ GELENEĞİ ...
NEVRUZ GELENEĞİ
Mehmet Naci ÖNAL Yrd. Doç. Dr; Muğla Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fak. Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi MUĞLA NEVRUZ ADI Yeni gün anlamına gelen nevruz, Farsça kökenli bir kelimedir. Kelimenin Farsça olması, Fars kültür dairesinden geçmiş olan Türklerin Farsça'dan almış oldukları diğer ödünç kelimelerle birlikte nevruz kelimesini de almış olmaları doğal karşılanmalıdır. [Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...][Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...] Anadolu'da Nevruz'a, Sultan Nevruz, Gün Dönümü, Baba Martı, Mart Dokuzu gibi farklı isimler verilir. Nevruz, Türkiye, Azerbaycan, Türkmenistan, Özbekistan, Kırgızistan, Kazakistan, Başkutistan, Çuvaşistan, Kırım ve Balkanlara dek bütün Türk dünyasında kutlanan bir mevsim bayramıdır. Türk dünyasında, “yeni gün, ulustın uluğ küni” olarak bilinir. Türkmenistan'da “nan ve çörek”, Kırgızistan'da “nan” veya “nouruz”, Uygurlar'da “Aram ay”, Hakas Türklerinde “Mus ay” (muz ay) dır. NEVRUZ VE TAKVİM Nevruz, ilkbaharla gelen yeni bir yılın başlangıç gününe verilen isimdir. Nevruz'da güneş, balık burcundan koç burcuna girer. 21 Mart'a rastlayan bu günün bir özelliği de gece ile gündüzün birbirine eşit olmasıdır. Tarım toplumlarında, takvim doğa koşullarına göre düzenlenir. Nevruz, halk takviminin başlangıcıdır. Nevruz bir tabiat bayramıdır. Rumî takvime göre 9 Mart, Miladî takvime göre 21 Mart nevruz günüdür. On iki hayvanlı Türk takviminin ilk günü 21 Mart, yani nevruzdur. Türkler Müslüman olduktan ve hicrî takvimi kabul ettikten sonra, bu takvime ayak uyduramamışlardır. Selçuklu Sultanı Melik Şah takvimin yeniden düzenlenmesini emretmiştir. Dönemin bilim adamları takvimi güneş yılına göre yeniden düzenler (1079). Anadolu beylikleri de nevruzu yılbaşı olarak kabul etmiş, gelenek Osmanlılar'da da sürmüştür. Bu zamanın bir başka önemi vergi toplama zamanı olmasıdır. Geleneğin Cumhuriyet Türkiyesi'nde de yakın bir zamana kadar devam ettiğini biliyoruz. DÜNYADA NEVRUZ Nevruz, ilkel toplumlardan günümüze dek kutlanan bir mevsim bayramıdır. Arkaik toplumların inanışlarında, zamanın sıradanlığı, yerini mevsim törenleriyle zamanın kutsallığına bırakır. Bu kutsal zaman çeşitli törenlerle bayramlara dönüşür. Nevruz'da efsanevî bir geçmişin başlangıcında meydana gelmiş kutsal bir olay hatırlanır ve bu olay yeniden güncelleştirilir. Nevruz öncesinde zaman, insanın varlığı, toplum ve evren eskimiş olarak kabul edilir. Nevruz'da her şeyin yenilendiğine, yeni bir var oluşun gerçekleştiğine inanılır. İlkbahar ve yeni bir yılın gelişi dünyanın yeniden doğuşu anlamındadır. Yeni yılla birlikte, yaratılış anındaki s af zamanın yeniden ihya edildiğine inanılır. El-Birûnî'nin ifadesiyle, nevruz gününde yaratılış yenilenir. [Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...] Nevruz kutlamalarını, dünyanın muhtelif bölgelerinde; çeşitli toplumlarda ve milletlerde görmek mümkündür. Bu kutlamalardan bazıları büyük dinlerin bayramlarına denk düşürülüp yeniden güncelleştirilerek, yeniden isimlendirilerek devam ettirilmiştir. Hıristiyanlıkta Paskalya Yortusu, Yahudilerde Pesah Bayramı bu tür bayramlardandır. İran'da Nevruz, diğer pek çok inanışın yanı sıra, dünyanın ve insanın yaratılış günü olduğu için kutlanır. Sasaniler döneminde İran'da hükümdarlar, Nevruz günü büyük şenlikler düzenlerler, halk ateş yakıp birbirine su serper. İran Tatarları ilk baharda toprak dolu bir kaba buğday tohumları ekerler. Bunu yaratılışı anmak için yaparlar. İlk bahar kutlamaları, Sümerlerden, Dante'nin İtalya'sına, eski Yunan'dan Çin'e kadar uzanır. Demeter, ilk baharın başlangıcında yeni sürülmüş toprak üzerinde çiftleşir. 19. yüzyıla kadar kuzey ve orta Avrupa'da devam eden bu geleneğin anlamı berekettir. Sümerlerde ilâhların birleşmesi sonucu doğurganlığın ve bereketin artacağına inanılır. Yapılan bu şenlikler, bütün dünyada zihnî yapıları ve dokularıyla hâlâ devam etmektedir. NEVRUZ GÜNÜ İNANIŞLARI Nevruz, Türkler arasında İslâmiyet öncesinden beri kutlanagelen bir bayramdır. İslâmiyet öncesi, ozanlar kopuzlarıyla şiirler söyler, kamlar (çoğu kez ozan ve kam aynı kişidir) dinî törenler tertip ederlerdi. İslâmiyeti kabulden sonra Nevruz bayramı kutlamaları birtakım dinî sebeplere bağlanmıştır. Bunlardan bazıları şunlardır: 1- Dünyanın yaratılış günü olması, 2- Hz. Âdem'in Nevruz'da yaratılması, 3- Hz. Âdem ile Havva'nın Arafat'ta buluştukları gün olması, 4- Yusuf Peygamberin kuyudan kurtarıldığı gün olması, 5- Yunus Peygamberin balığın karnından kurtulup karaya çıktığı gün olması, 6- Tufan'dan sonra Nuh Peygamberin Cudi Dağına varması, aşure yaptığı gün olması, 7- Hz. Muhammed'in 360 putu kırdığı gün olması, 8- Hz. Muhammed'e peygamberlik verildiği gün olması, 9- Hz. Ali'nin doğum günü olması, 10- Hz. Ali ve Hz. Fatma'nın doğum günü olması, TÜRKLERDE NEVRUZ Çin kaynaklarında, her yılın başında Hun hakanının karargâhındaki tapınakta âyinler düzenlediği belirtilir. Bu âyinlere 24 Hun boyunun başbuğlarının katıldığı anlatılır. Marko Polo da seyahati sırasında, Türklerin ilk baharda “Ak Bayram” dedikleri bir bayram kutladıklarını, bayramda aklar giyinerek yemekler yediklerini anlatır. Dede Korkut hikâyelerinden “Dirse Han Oğlu Buğaç Han Boyunı Beyan İder Hanım Hey” adlı hikâyede, Bayındır Han'ın bir yazın bir de güzün boğayla buğrayı savaştırdığı ifade edilir. Burada geçen yaz ve güz, mevsim bayramlarını imâ etmektedir. Ebu'l Gazi Bahadır Han'ın yazmış olduğu Şeçere-i Türk adlı eserde Ergenekon Destanı anlatılır. Ergenekon'dan çıkış Türkler için bayram olarak kutlanır. [Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...] Komşularıyla yaptıkları savaş sonucu yenilen Kök Türklerin çoğu kılıçtan geçirilir. Kalanlar esir edilir. Esir olanlar arasında İl-Han'ın küçük oğlu Kıyan (Kayan) ile yeğeni Tukuz (Negüş) da vardır. Kıyan ve Tukuz bir gece hanımları ile birlikte kaçarlar. Her tarafta düşmanlar olduğu için, onlardan uzak bir yere gitmek zorundadırlar. Savaştan arta kalan deve, at, koyun sürülerinden de yanlarına alarak dağlara tırmanırlar. Dağlar arasında hiç kimsenin bulunmadığı bir yere gelirler. Geçtikleri yerler öyle sarp yerlerdir ki, buralara sarp anlamında gelen ergene derler. Buraya konarlar. Kök Türkler burada nesiller boyu yaşarlar. Artık bu dağlar arasına sığamaz hâle gelirler. Atalarından dışarıda güzel yurtlarının olduğunu işitmişlerdir. Demirci “Demir Dağı”nı eritmeyi teklif eder. Dağın etrafına kat kat odun ve kömür dizerler. Yetmiş yere körük döşerler. Dağı eritir ve dışarı çıkarlar. Çıktıkları günü, ayı ve saati belleyip her yıl o günü bayram olarak kutlarlar. Süryani tarihçisi Mihail, Türklerin M.Ö. 510 yılında Ergenekon'dan çıktıklarını söyler. TÜRKLERDE NEVRUZ KUTLAMALARI Nevruz kutlamaları hem sarayda hem de halk arasında kutlanmıştır. Selçuklu sultanlarının saraydaki bu kutlamalarını Nizamülmülk'ten öğreniyoruz. Osmanlı sarayında da Nevruz, büyük törenlerle kutlanmaktaydı. Sarayda hekimbaşı misk, amber ve çeşitli baharatlardan macun hazırlar ve Nevruz günü padişaha sunardı. Nevruziye töreni denen törenlerde padişaha donanmış atlar, silahlar, kumaşlar vs. hediyeler takdim edilirdi. Buna “Nevruziye pişkeşi” denirdi. Bu pişkeş saraydaki diğer mühim şahsiyetlere de verilirdi. Nevruz macununun yanısıra o gün “s” harfi ile başlayan yedi çeşit yiyecek (susam, simit, sarımsak, süt, salep, su, safran vd.) yenir, bunların şifa vereceğine inanılırdı. Manisa'da Kanunî zamanında Merkez Efendi'nin başlattığı gelenek, Nevruz günlerinde devam etmektedir. Kayı boyu mensubu Karakeçili aşireti 12 Mart'ta Ertuğrul Gazi türbesi etrafında toplanıp burada şenlikler yaparlar. At yarışları, ciritler, güreşler tertip ederler. Anadolu'da cemre düşmesi baharın gelmesi anlamına gelir. Havaya, toprağa ve suya düşen cemre üç hafta sürer, son cemre Nevruz'dur. İlkbaharda Nevruz çiçeği veya kardelen (Tatar Türkçesinde ‘Akbardak') bayramın müjdecisi olur. İbibik kuşları ötmeye başlar. Nevruz'da bitkiler, hayvanlar, insanlar yani bütün canlılar âdeta yeniden canlanır. Göçmen kuşlar gelmeye başlar. Hacı Leylekler görülür. Mezar ziyaretleri yapılır. Herkes en güzel elbiselerini giyer. Nevruz günü günahlardan arınmak için ateş üzerinden atlanır. Çocuklar Nevruz günü ev ev dolaşıp fındık, fıstık, şeker toplarlar. Evlerde pişiler pişirilip dağıtılır. Nevruz'da fakirler doyurulur. Ayrıca Nevruz günü çeşitli seyirlik oyunlar düzenlenir. Arap oyunu, köse oyunu gibi halk tiyatroları oynanır. Çeşit çeşit yemekler hazırlanır. Yumurtalar boyanır. O gün çocukların uçurtma uçurması ve yumurta yemeleri gerekir. Nevruz gecesi Allah'ın rızkları dağıttığına inanılır. Aile fertleri sayısınca evin bacasına taş dizilir. Ertesi gün taşın altına bakılır. Kimin taşına kırmızı böcek gelmişse ona o yıl uğurlu geleceğine inanılır. Kızlar “gılık” denen tuzlu hamuru yatmadan önce yerler. Su içmeden uyurlar. Rüyalarında onlara su veya çorba ikram eden adamla evleneceklerine inanırlar.
__________________
<<Ömür Dediğin Bir Gündür O da Bu Gündür...>> "Her Kim Hakkımda Ne Düşünürse Allah İki Katını Versin" [Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...]
|
22.03.2008, 09:37 | #2 |
Usta Yiğido
fertelliyim Şuan
Son Aktivite: 02.10.2011 17:21
Üyelik Tarihi: 12.12.2007
Yaş: 50
Mesajlar: 1.253
Tecrübe Puanı: 728
|
--->: NEVRUZ GELENEĞİ ...
Şimdi Köyde Olmak Vardı Bizim Köyün dağları rengarektir Çiğdemler Nevruzlar Koyun Gözleri (çiğdemin sarı değilde Mor renkli olanı) Açmıştır
__________________
<<Ömür Dediğin Bir Gündür O da Bu Gündür...>> "Her Kim Hakkımda Ne Düşünürse Allah İki Katını Versin" [Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...]
|
22.03.2008, 09:52 | #3 |
Usta Yiğido
fertelliyim Şuan
Son Aktivite: 02.10.2011 17:21
Üyelik Tarihi: 12.12.2007
Yaş: 50
Mesajlar: 1.253
Tecrübe Puanı: 728
|
--->: NEVRUZ GELENEĞİ ...
Nevruz
[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...] Çiğdem [Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...] Biz bunada Koyun Gözü diyoruz [Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...]
__________________
<<Ömür Dediğin Bir Gündür O da Bu Gündür...>> "Her Kim Hakkımda Ne Düşünürse Allah İki Katını Versin" [Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...]
|
22.03.2008, 10:57 | #4 |
Yeni Yiğido
fatihada58 Şuan
Son Aktivite: 11.07.2014 21:11
Üyelik Tarihi: 03.08.2005
Mesajlar: 48
Tecrübe Puanı: 693
|
--->: NEVRUZ GELENEĞİ ...
Bilgiler için saol.Global bir bilgi olmuş doğrusunu istersen ben zaten türklerdede bahrın kutlandığını yazmıştım.Ancak bu şekliyle değil.Ki bunun adı nevruz değil türklerde.Anlatmaya çalıştığım şey o.Neyse ya herkes istediğini yapsın baharın gelmesi ayrı bir şey ayrıca bizim köyünde çiğdemleri,navruzları açmıştır(bizim köyde nevruz denmez navruz denir o çiçeğe)
|
22.03.2008, 11:30 | #5 |
Usta Yiğido
asitane3458 Şuan
Son Aktivite: 06.02.2010 12:59
Üyelik Tarihi: 05.02.2008
Yaş: 33
Mesajlar: 699
Tecrübe Puanı: 668
|
--->: NEVRUZ GELENEĞİ ...
nevruz herkesın geleneği fakat gunumuzde sankı pkk lıların bi çesit bayramıymıs gibi gelıo bana.. her 21 martta bi ton terorıst çıkıp kutluo .
|
22.03.2008, 11:33 | #6 |
Usta Yiğido
fertelliyim Şuan
Son Aktivite: 02.10.2011 17:21
Üyelik Tarihi: 12.12.2007
Yaş: 50
Mesajlar: 1.253
Tecrübe Puanı: 728
|
--->: NEVRUZ GELENEĞİ ...
Onlar kendilerininmiş gibi göstermeye calışıyorlar
__________________
<<Ömür Dediğin Bir Gündür O da Bu Gündür...>> "Her Kim Hakkımda Ne Düşünürse Allah İki Katını Versin" [Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...]
|
Konuyu Toplam 1 Üye Okuyor. (0 Kay?tl? Üye Ve 1 Misafir) | |
|
|