|
SİTE ANA SAYFA | Galeri | Kayıt ol | Yardım | Ajanda | Oyunlar | Bugünki Mesajlar | Arama |
Anasayfa Haberler Sivas Haberler |
|
Seçenekler | Arama | Stil |
|
11.02.2009, 20:46 | #1 |
Site Habercisi
Sivaslilar.Net Şuan
Üyelik Tarihi: 03.08.2005
Mesajlar: 1.847
Tecrübe Puanı: 917
|
Bir İl İçin Üniversite Nedir?
Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İlyas Dökmetaş ile çok özel söyleşi. Dökmetaş, Üniversite ile ilgili bilgileri gazetemizle paylaştı. ‘Bir il için üniversite nedir?’ sorusunu yönelttiğimiz Rektör Dökmetaş, oldukça samimi açıklamalarda bulundu, önemli mesajlar verdi. Rektör Dökmetaş'ın Sivas halkına birde müjdesi vardı!.. Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü Prof Dr. İlyas Dökmetaş; “35 yıldan beri üniversitemiz kurulmuş, bizden sonra kurulan üniversiteler yan dallarını tamamlamış biz hala kanser hastalarını Ankara'ya veya Kayseri'ye gönderiyoruz. Onkoloji Bilim Dalı'nda öğretim üyemiz yok. Tıbbi Onkoloji. Bizim önceliklerimizden bir tanesi buydu. Göreve geldik, şuanda 6. ayındayız. Sağlık Bakanımızla iki defa ayrı, ayrı görüştüm. Sağlık Bakanlığı Müsteşarıyla ve müsteşar yardımcılarıyla görüştüm. Siyasetçilerimizden vekillerimizden destek istedim. Bu dönem kısmet olur ise birkaç ay içerisinde üniversitemize ‘tıbbi onkolog' verilecek. Tıbbi onkoloğumuzun gelmesiyle birlikte kanser hastaları artık il dışına gönderilmeyecek, dışarıdan bize hasta gelecek” dedi. Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İlyas Dökmetaş, gazetemizin kısa süre sonra başlatacağı üniversitenin tanıtımı ile ilgili çalışma öncesinde yaptığımız söyleşide oldukça önemli açıklamalarda bulundu. Rektör Dökmetaş, gazetemizin üniversitenin tanıtımı ile ilgili yapacağı çalışmanın son derece yerinde ve olumlu bir çalışma olduğunu dile getirdi. Gazetemizin yerelde takip edildiği kadar Türkiye genelinde de internet sitesi vasıtasıyla büyük kesimlere ulaştığının altını çizen Dökmetaş, “Bizimle ilgili her şeyi Sivas'ımıza ve Türk insanına ulaştıracağınız için sizlere sonsuz teşekkür ediyorum” dedi. Rektör Dökmetaş, Üniversite'nin dünü bugünü ve yarını ile ilgili önemli bilgiler verdi. Dökmetaş; “Ülkemizde kurumların tanıtılması, basın yayın organlarının olayın üzerine eğilmesi, yazılı ve görsel basının insanlara bilgi sunmasıyla oluşmaktadır. Ne kadar verimli çalışmalar yaparsanız dahi, başarılarınız olsa dahi, ülke içerisinde belirli bir yere gelseniz bile veya uluslar arası alanda ileri aşamalara gelseniz bile bunu insanlara anlatamazsanız başarılarınız çok görünmez. Bazı kurumlar gerçekten çok güzel çalışmalar yapıyor ama yeteri kadar bunu sunamıyor. Cumhuriyet Üniversitesi 35. yılına giriyor. 1974 yılında kuruldu 2009'dayız. 35 yıllık bir geçmişi var. Nereden nereye geldik. Sadece bugünün fotoğrafını çekerseniz ve değer üniversitelerle karşılaştırırsanız ileride veya geride diyebilirsiniz. Ama 35 yıl öncesini o dönemle kıyaslarsanız, her 10 yılda bir çevreyle kıyaslarsanız bugünü 35 yıl öncesiyle, 5-10-20 yıl öncesiyle karşılaştırırsanız nereden nereye geldiğimizi daha rahat görebilirsiniz. Bu bağlamda yazılı ve görsel basına siz gazetecilere, emekçilere bizim verilerimizi Sivas halkıyla ve Türk insanına, sadece Sivas'ta değil Sivas'ın dışında da gazeteniz takip ediliyor. İnsanlarımızla buluşturacağınız için ben sizlere teşekkür ediyorum. Nereden nereye geldik önce bunu söyleyeceğiz sonra şuan ki durumumuzun bir fotoğrafını çekip gelecekte de hedeflerimiz nedir bunlardan bahsedeceğiz. Ben bu söyleşiye başlarken 34 yıl önce temeli atan bu uğurda çalışan siyasetçilerle koşuşturan Ankara'ya gidip gelen ve benimde çorbada bir tuzum olsun diyen Sivas insanına, emeği geçen herkese kurucu rektörlerimize akademisyenlere çalışanlara hizmet eden personel dairesi başkanına, sağlık kültür daire başkanından memuruna öğretim üyesinden araştırma görevlisine kadar herkese teşekkür ediyorum” dedi. “ÜNİVERSİTE BİR İL İÇİN HERŞEYDİR!” Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İlyas Dökmetaş'a ‘bir il için üniversite nedir?’ diye sorduk. Rektör Dökmetaş, bir il için üniversitenin önemini işte şu anlamlı ve haklı sözlerle ifade etti: “Üniversite bir il için her şeydir. Üniversite olmazsa olmaz olan bir şeydir. Üniversite ekonomi, kültür, canlılık, gelecektir. Üniversite hangi alanda alırsanız alın o bölgenin gelişimini tetikleyen en önemli faktördür. Cumhuriyet Üniversitesi'ni düşünün. Sivas'ın bugün nüfusu 300 bin civarındadır. Cumhuriyet Üniversitesi'nde çalışan personelimiz ve öğrencilerimizin sayısı nedir. 30 bin civarında çalışanlarımızla beraber öğrencilerimiz. Yani Sivas'ın nüfusunun yüzde 10'u üniversitede okuyor. Üniversitenin olmadığını kabul edin, yani Sivas'ın nüfusu yüzde 10 düşecek. Sadece yüzde 10 düşmeyecek öğrencilerimizin bir kısmının başka illere gitmesiyle birlikte belki aileleri de gidecek ve bu oran yüzde 15-20'ye çıkacak. Peki, ekonomi açısından düşünürsek! Sivas'ın girdisinin en az yüzde 10'unu demek ki bu üniversitede çalışanlar yaşayanlar oluşturduğuna göre demek ki bunlar sağlıyor. Hareketliliği bunlar getiriyor. Sadece yüzde 10 olarak bunu kabul etmememiz lazım. Üniversite aktif olan, harcayan bir kurum. Sivas ekonomisinin bu konuda mutlaka çalışmaları olması gerekiyor. Zaman içerisinde bunlar yapılacak. Üniversite Sivas ekonomisinin yüzde 20-30'unu karşılayan bir kurum. Üniversite Sivas'ı sadece nüfus olarak ekonomi olarak kalkındıran geliştiren bir kurum değil. Sivas Cumhuriyet Üniversitesi'nde ağırlıklı olarak Kayseri, Tokat, Yozgat, Erzincan, Konya olmak üzere 60'a yakın ilden gelen öğrencilerimiz var. 60 ilden gelen öğrencilerimiz kendi kültürlerini kendi özelliklerini Sivas'a getiriyorlar. Ve bu öğrencilerimiz Sivas'a artı değer katıyorlar. Yine üniversitemizde çalışan 500'ün üzerinde öğretim üyemiz var. Bu öğretim üyelerimizin üçte bir kadarını Sivaslılar oluştururken üçte ikisini değişik illerden gelen akademik personelimiz oluşturuyor. Bunların içerisinde Yardımcı Doçent, Doçent ve Profesörler de var. Araştırma görevlilerini, uzmanları ve okutmanları ve öğretim görevlilerini de işin içerisine aldığımızda bu sayı dağınıklık çok daha artıyor. Çünkü bunlar belirli bir süre için Sivas'a geliyorlar sınav kazanmış oluyorlar sürelerini tamamlıyorlar. O dalda uzmanlıklarını alıyorlar ve tekrar ülkemizin değişik illerine gidiyorlar. Bunlar hem bulundukları ilin artılarını kültürlerini özelliklerini Sivas'a taşıyorlar hem de Sivas'ta yaşadıkları bu süre içerisinde aldıkları bilgileri ve Sivas'ın özelliklerini gittikleri yerlere taşıyorlar. Yani bir yerde Sivas'ın fahri tanıtıcıları, Sivas'la ilgili çevreye pozitif bilgi verecek insanlar. Ama biz bu insanları Sivas'ta mutlu edememişsek, bu insanlar Sivas'ta huzurlu olmamışlarsa gittikleri yerlerde Sivas'la ilgili negatif bilgilerde sunabilirler. Ama benim gözlemim şu, Sivas'a insan bir gelirken ağlıyor, birde giderken ağlıyor. Gelirken “niye geldim ben buraya” diyor çünkü Sivas'ı tanımıyor. Giderken “ben Sivas'ta yaşamak istiyorum neden başka bir yere gideyim” diye ağlamaya başlıyor. Sivas, her yönüyle gerçekten artıları olan bir il.” “ŞEHİR ÜNİVERSİTEDEN,ÜNVERSİTE ŞEHİRDEN YETERİ KADAR FAYDALANAMİLİYOR MU?” İşte bu soru beklide en önemli soruydu. Çünkü Sivas için oldukça önemli bir değer olan üniversite maalesef hak ettiği ilgiyi ve değeri yeterince göremiyordu. Rektör Dökmetaş'a, Sivas'ın üniversiteden, üniversitenin de Sivas'tan yetir kadar faydalanıp, faydalanamadığını sorduk. Samimi ve olumlu yaklaşımıyla anlamlı ifadeler kullanan Rektör Dökmetaş, üniversitenen beklentiler kadar faydalanılamadığını dile getirdi. Rektör Dökmetaş şu şekilde konuştu: “Üniversiteden beklentiler kadar faydalanılamıyor. Veya biz kendimizi yeteri kadar tanıtamamışız. Söyleşiye başlarken ben şehre açılan ülkeye açılan penceremiz sizlersiniz, sizlerin sayesinde basın yayın organlarımızın sayesinde kendimizi tanıtabiliyoruz dedim. Sadece kurumlar basın yayın kuruluşları aracılığıyla kendisini tanıtmıyor yaptığı işlerle de kendisini tanıtıyor. Sivas'a gelen öğrenciler öğretim üyeleri bulundukları süre içerisinde Sivas ile ilgili anılarını gittikleri yerlerde anlatıyorlarsa, Sivas'la ilgili güzellikleri sunabiliyorlarsa. Mutlu olmuşlar ve mutluluklarını anlatabiliyorlarsa buda önemli bir artı olarak ön plana çıkıyor. Üniversitemize gelen hastalarımızda da durum aynı biz hastaya iyi bir hizmet sunmuşsak, burada iyi ve kısa süreli bir tedavi imkânı sunmuşsak, burada bulunduğu süre içerisinde sağlığını tekrar eski haline getirip düzenli bir şekilde evine gönderebilmişsek bunlarda bizim fahri elçilerimiz. Bir yerde üniversitemizi tanıtan hastanemizi tanıtan bizim adımıza propaganda yapa gönüllü elçiler. Ama tersi olmuşsa biz gelen hastalarla yeterince ilgilenememişsek, onları mutlu edememişsek gittikleri yerde aman ha bir daha gitmeyin diyecekler. Bu sadece Cumhuriyet Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi için değil bütün kurumlarda aslında böyle. Kişi buradan kalkıp Ankara'ya, İstanbul'a gidiyor orada çektiği sıkıntıları gelip anlatıyor. Kuyruklardan bahsediyor, hekime ulaşamamaktan bahsediyor, kalacak yer bulamadığından bahsediyor. Hastanenin çok yoğun olmasından dolayı ilginin az olmasından bahsediyor. Diğer kurumlar içinde insanlar bunlardan bahsedebiliyor. Bizim hedefimiz şu olmalı: gelen her bireyi, bu öğretim görevlisi olabilir, öğrenci olabilir, hasta olabilir, üniversitemizi ziyaret eden bir birey olabilir onun yerine kendimizi koyarak ona cevap vermek, onu kardeşimiz, annemiz, babamız, arkadaşımız olarak görüp onun derdini dert edinmek, ona yardım etmek, onun problemlerini çözmek. Bu anlamda yaklaşıldığında Üniversitemizin de hastanemizin de yeri şuanda bulunduğu yerden daha üst noktalarda olabilir. Bizim amacımız mümkün olduğu kadar pozitif enerjiyi dışarıya vermek, gerekli hizmeti ve bilgiyi sunarak yaşamı kolaylaştırmak.” ŞEHİR İLE ÜNİVERSİTE ARASINDA BİR KOPUKLUK VAR MI? Bu soruya da oldukça olgun bir tavırla yaklaşan Rektör Dökmetaş, kimseyi incitmeyecek ifadeler kullanarak yapılması gerekenler hakkında bilgiler veriyor. Bu ve bunun gibi çok sayıda söylemin yıllardan beri duyulduğunu ve bu sözlerin haklılık payının da bulunduğunu dile getiren Dökmetaş, bu konuda da oldukça önemli mesajlar verdi. Dökmetaş, şu ifadeleri kullandı: “Üniversitemiz halkla kopuk mu? Sivas ile üniversite arasında Kızılırmak var mı? Daha fazla yakınlık olabilir mi? Gibi sözleri yıllardan beri duyuyoruz. Bunların doğruluk payı mutlaka var. Ama gerçeklik oranı nedir? Yani yüzde 1'de doğrudur, yüzde 99'da doğrudur. Bunlardan hangisi? Bazen biz olayı olduğundan daha fazla büyütüyoruz. Üniversiteyle şehir arasında bir kopukluk yok. Ama yeteri kadar iletişim yok belki. Söyleşimizin başında söyledim. Neyi değerlendireceğiz biz, kriterimiz ne? Eğer şehrin üniversiteye olan yatırımlarını, şehrin üniversiteye olan ilgisin ele alacak olursak ve Kayseri ile kıyaslayacak olursak evet doğru şehir üniversiteye yeteri kadar kaynak aktarmamış, üniversiteye yeteri kadar sahip çıkmamış. Neden? Kayseri'de her bir hastanenin yüksekokulların, bölümlerin, fakültelerin bir hayırsever tarafından yapıldığı ve isminin verildiği görülür. Yani Kayserili üniversitesine büyük bir destek sağlamış. Her yıl Kayserililer toplanmışlar 'Kayseri için neler yapabiliriz' denilmiş. 'Üniversitemiz için neler yapabiliriz' denilmiş. Bunu Ticaret Odası, Kayserili iş adamları, dönem başında biz bu yıl üniversitemizde şu kadar yatırım planlıyoruz. Nerede kullanalım diye gelip direk rektörle görüşüyor. Bu bağlamda bakarsanız evet, Sivas'ta üniversiteye yeteri kadar destek yok. 'Üniversitenin de şehre desteği yok' deniliyor. Ama konuşmamın başında bahsettim, nüfusuyla, sosyoekonomik durumuyla, ekonomisiyle, kültürel özellikleriyle üniversite ve şehir birbirinden ayrılmaz, birbirinden uzaklaştırılamaz etle tırnak gibidir. Bu bağlamda düşündüğümüzde üniversitemiz belirli bir yerde. Bazı bilgileri belki biz sunamıyoruz. İşte orada problem var, Sizde bahsettiniz bende bahsediyorum. Üniversitemizin başarısı nedir? Bu konuyu tek, tek ele almamız gerekiyor. Mesela, Diş Hekimliği Fakültesi… Ankara'nın daha doğusunda olan diş hekimliği fakültelerinin bir çoğundan çok çok iyi bir noktada. Bir ara öğretim üyesi elemanı değerlendirmesinde, kadro almada sıkıntılar oldu. Ama birçok ilde olmayan ve Sivas'ta olan artı bir özelliğimizdir. Şimdi başarı durumunu karşılaştıracak olursak tek başına diş Hekimliği Fakültesi'ni ele almak gerekiyor. İlahiyat Fakültesi'ni ele almak gerekiyor. İlahiyat Fakültesi öğretim üyeleri ile beraber ele aldığımızda iyi bir öğretim üyesi gurubu var. Şehir-üniversite iş birliğinde iyi rolleri var. Aktif çalışmaları var ve çok büyük bir kütüphanesi var. Birçok ilde olmayan çok büyük bir kütüphane merkezi burada var. Burada rol alan bu kütüphaneyi hazırlayan ve kitap bağışlayan arkadaşlarımıza ben buradan sonsuz teşekkür ediyorum. Gerçekten çok iyi bir yerdeler. Fen Edebiyat Fakültesini göz önüne aldığımızda Tarih Bölümü, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü, Kimya Bölümü, Fizik Bölümü bölgedeki birçok üniversiteye göre yaptıklar çalışmalarla da çok iyi bir durumdalar. Mühendislik Fakültesi yine böyle. Tıp Fakültesi'ni göz önüne aldığımızda birçok alanda çok, çok iyiyiz ama bazı alanlarda eksikliklerimiz de var. SİVAS'A MÜJDE! Eksikliklerin tamamlanması konusunda yoğun bir çaba sarf ettiklerini dile getiren Rektör Dökmetaş, Sivas halkına güzel bir müjde verdi. İşte Rektör Dökmetaş'ın o önemli müjdesi: “35 yıldan beri üniversitemiz kurulmuş, bizden sonra kurulan üniversiteler yan dallarını tamamlamış biz hala kanser hastalarını Ankara'ya veya Kayseri'ye gönderiyoruz. Onkoloji Bilim Dalı'nda öğretim üyemiz yok. Tıbbi Onkoloji. Bizim önceliklerimizden bir tanesi buydu. Göreve geldik şuanda 6. ayındayız. Sağlık Bakanımızla iki defa ayrı, ayrı görüştüm. Sağlık Bakanlığı Müsteşarıyla ve müsteşar yardımcılarıyla görüştüm. Siyasetçilerimizden vekillerimizden destek istedim. Bu dönem kısmet olur ise birkaç ay içerisinde üniversitemize 'tıbbi onkolog' verilecek. Tıbbi onkoloğumuzun gelmesiyle birlikte kanser hastaları artık il dışına gönderilmeyecek, dışarıdan bize hasta gelecek. Tokat'tan Erzincan'dan. Ama bugün kadar biz hastalarımızı ya Kayseri'ye ya da Ankara'ya gönderiyorduk. Yine bazı alt dallarımız var, çocuk bölümü ve erişkin hasta gurubunda, pediatri ve dâhiliye de yoktu. Örneği pediatri ve kemoterapi de bir hocamız vardı ayrılmıştı. Bu hocamızı biz tekrar Sivas'a kazandırdık. Geldikten sonra da Sivas'ımızın ihtilacı olduğunu söyledik. Yeniden Sivas'ta görev yapmasını arzu ettiğimizi belirttik. İlanını verdik ve göreve başladı. Düne kadar, başlayalı üç gün oldu, bu hastalarımız yine Ankara'ya Kayseri'ye gidiyordu bu hastalarımız bugün (dün) itibariyle yine Sivas'ta kaldı ve çevre illerden de bize hasta gelmeye başladı. Buna benzer ilave dallarda da yine hekimlerimizi tamamlamaya eksikliklerimizi gidermeye çalışacağız. Yani kıyaslama yaparken direk genel olarak ele almak ve diğer üniversitelerle kıyaslamak bazı alanlarda mümkün. Örneğin kaç öğretim üyeniz var, kaç yayınınız var, yurt dışında yayınlanan kaç yayınınız var. Bunların kaç tanesi refere edilmiş. Bunları tek, tek ele aldığımızda bazı konularda bizimle birlikte kurulan üniversitelerden geride kalmışız. Yani biz öğrenci sayısıyla yayın sayısıyla aktivasyonlarıyla bizimle aynı dönemde kurulan Konya'dan, Kayseri'den, Eskişehir'den, Konya'dan geride kalmışız. Bu dönemde biz bu aradaki mesafenin daha fazla açımlamamasını, daha yakınlaşmasını belki onların seviyesini yakalayamayız ama yakınlaşması için çalışmalarımızı yürüteceğiz.” Sivas'ın Sesi Gazetesi |
11.02.2009, 21:55 | #2 |
Usta Yiğido
LaEdri Şuan
Üyelik Tarihi: 12.06.2006
Mesajlar: 6.011
Tecrübe Puanı: 1281
|
Cevap: Bir İl İçin Üniversite Nedir?
Üniversite hastahanesindeki rezillikten haberiniz var mı sayın rektörüm?
Üniversite öğrencilerinin ulaşım noktasında ciddi manada sorunları var..Bu konuda herhangi bir girişiminiz oldu mu? Üniversite ana durağındaki çamur deryasından haberiniz var mı?
__________________
Hani o, babasına ve kavmine, “Ne bu tapınıp durduğunuz heykeller?” demişti.(Enbiya-52) |
12.02.2009, 02:20 | #3 |
Usta Yiğido
kasparix Şuan
Son Aktivite: 01.07.2011 17:53
Üyelik Tarihi: 19.04.2008
Yaş: 36
Mesajlar: 1.196
Tecrübe Puanı: 724
|
Cevap: Bir İl İçin Üniversite Nedir?
ÖNCELİKLE ÜNİVERSİTENİN TEKNOLOJİK ALT YAPI EKSİKLİKLERİNİN(kablosuz ağ bağlantısı,,hiç değilse hızlı internet erişimi ...) GİDERİLMESİ TARAFTARIYIM,,,ULAŞIM SORUNUN DA TABİİKİ ,,İSTANBULDAN GELMİŞ BİRİ OLARAK O ULAŞIMIDA SORUN ETMEYIZ AMA OLSUN GENEDE SİVASDA EKSİ DERECELERDE DURAKALRDA BEKLEMEK ZOR OLUYO,,BİRDE İKİNCİ ÖĞRETİMLER İÇİN NEDEN YEMEK ÇIKARTILMIYO ????BUDA Bİ EK GELİR OLMAZ MI????MESCİT FİLAN İSTEMİYORUZZ NAMAZ KILINCAK Bİ YER MUHAKKAK BULUNUODA....SU BAYAN KARDEŞLERİMİZ İÇİN BASLARINI DÜZENLİYCEKELRİ Bİ KÜÇÜK PREFABRIK ODA GİBİ Bİ YER KULUBE AYARLANSA İYİ OLUR SANIRIM.....
.REKTÖRÜMÜZE BASARILAR DİLERİM...SİVASSPOR,,SİVASLILA R ,C.Ü,REKTÖRÜMÜZ EL ELE ...SİVAS ZİRVEYE... |
13.02.2009, 02:44 | #4 |
Yiğido
sarissa_58 Şuan
Son Aktivite: 07.09.2011 01:39
Üyelik Tarihi: 31.01.2009
Mesajlar: 50
Tecrübe Puanı: 581
|
Cevap: Bir İl İçin Üniversite Nedir?
HAdi ordan HOCAM HADİ ORDAN !!!
sivasspor standı acmamıza izin vermedınız ertesı hafta adları " sivaslı aslanlar " olan galatasaray taraftarına stand ıznı verdınız... gelecegımden korkmasam sıze yuz yuze soyluceklerımı bılıyorum ama neyse tarih sizi de affetmeyecek |
Konuyu Toplam 1 Üye Okuyor. (0 Kay?tl? Üye Ve 1 Misafir) | |
|
|