|
SİTE ANA SAYFA | Galeri | Kayıt ol | Yardım | Ajanda | Oyunlar | Arama | Bugünki Mesajlar | Forumlar? Okundu Kabul Et |
Anasayfa Haberler Sivas Haberler |
|
Seçenekler | Arama | Stil |
05.02.2009, 19:34 | #21 |
Yeni Yiğido
uygur58 Şuan
Son Aktivite: 05.02.2009 23:41
Üyelik Tarihi: 07.11.2008
Mesajlar: 3
Tecrübe Puanı: 0
|
Cevap: Fatih Oldu!
Turkiyenin ic/dis borcunu hesaplayanlar, maliye bakani mi olacaksiniz?? Arkadaslar herkes etki alaniyla ugrassa bu guzelim vatan nerelere gelirdi ama gel gorki bizim insanimiz hep etkisi olmadigi alanlarla ugrasiyor mesuliyeti yok cunku konusmak kolay. Hep sikayet hep sikayet biraz sukretmeyi ogrenelim.
Degistiremicemiz seylere enerji harciyacagimiza yakin cevremize bakalim ve etkileyebilecegimiz seylere enerji harciyalim. Saygilar. |
05.02.2009, 20:35 | #22 |
Usta Yiğido
Merkez_Alperen Şuan
Son Aktivite: 11.09.2012 12:23
Üyelik Tarihi: 03.01.2009
Mesajlar: 676
Tecrübe Puanı: 658
|
Cevap: Fatih Oldu!
muhsin yazıcıoğlunun dediği gibi : tayyip erdoğan konyadaki israilli pilotların eğitim merkezini ortadan kaldırmadığı sürece davostaki tepkisinin hiçbir anlamı yok! inceldiği yerden kopsun!bitir ilişkilerini israille ayakta alkışlayalım dualar edelim..,
Ayrıca FATİH ismi bu kadar kolay bir insana layık görülemezz.ne yaptıki allah aşkına! FATİH ile erdoğanın arasında dağlar kadar fark var... Zamanın dışişleri bakanı abdullah gülü hristiyan dünyasının en büyük papazlarından birinin heykelinin önünde AB bilmem ne anlaşmasını imzalatmaya gönderen Adıyamandaki tütün tarlalarına amerikanların kota koymasına göz yuman,antalyada fransız mahalleleri kurduran,zamanında canciğer olduğu AYDIN DOĞAN ile aralarındaki bir kaç sırrın ortaya çıkması sonucu kanlı bıçaklı olan,en önemliside milletin en büyük kuruluşları olan : petkim,Türk telekom,yibitaş ve nicelerini.. gözünü kırpmadan satan ve sonrada SADECE ÖZELLEŞTİRDİK diyen bir adama kimse Fatih diyemez!!! TEK FATİH : FATİH SULTAN MEHMET'TİR !
__________________
[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...] |
05.02.2009, 22:38 | #23 |
Usta Yiğido
ofgurleyuk78 Şuan
Son Aktivite: 29.01.2010 17:58
Üyelik Tarihi: 26.10.2005
Mesajlar: 593
Tecrübe Puanı: 764
|
Cevap: Fatih Oldu!
Fatih ünvanı Fetheden komutanlara verilir. Halbuki Başbakan Davos'ta bir daha gelmem diye meydanı terketti. Sonrada ben Perez'e demedim Medotöre diye kıvırmaya başladı. O başımıza gelecekleri anında anladı. Siz daha anlayamadınız. Kokusu yakında çıkar.
__________________
ATATÜRK'ÜN GENÇLİĞE HİTABESİ BİR DUVAR SÜSÜ DEĞİL, BİR ERKEN UYARI SİSTEMİDİR!!! |
05.02.2009, 23:06 | #24 |
Usta Yiğido
abircan Şuan
Son Aktivite: 21.01.2015 10:55
Üyelik Tarihi: 03.08.2005
Mesajlar: 3.258
Tecrübe Puanı: 1043
|
Cevap: Fatih Oldu!
KIBRIS FATİHİNE BURADA ALTINA YAPAN DİYE HAKARET EDENLER VARKEN VE BUNLAR DAVOSTA TÜKÜRDÜĞÜNÜ YALAYANLARA ''(CEMİL ÇİÇEKİN SON BİR HAFTAKİ ÇARKLARI VE BAŞBAKANIN GRUPTAKİ SON KONUŞMASI, ÇARKÇILARA ÖRNEKTİR) FATİH MUAMELESİ YAPMALARI ÇOK KOMİK
KIBRISA ÇIKANMI FATİH DAVOSTA PARDON DİYEN Mİ YOKSA İSTANBULU ALANI MI FATİH HER ZAMAN BİŞEY VARDIR, ALTIN ALTINDIR, GÜMÜŞ GÜMÜŞ, TENEKE TENEKEDİR, HEPSİNİ ALTIN SUYUNA BATIRSANDA FARKETMEZ ÖZLER DEĞİŞMEZ
__________________
zaman kısa, dünya herkese yeter, mühim olan insanlık KANIMIZIN KIRMIZISI ALNIMIZIN AKIYLA SİVASSPORLUYUZ |
05.02.2009, 23:09 | #25 |
Usta Yiğido
abircan Şuan
Son Aktivite: 21.01.2015 10:55
Üyelik Tarihi: 03.08.2005
Mesajlar: 3.258
Tecrübe Puanı: 1043
|
Cevap: Fatih Oldu!
EZBERE KONUŞMAYALIM YAŞANAN OLAY BU
ÇEVİRİLER TAMAMEN YUMUŞATILMIŞ ANLAM DEĞİŞTİRİLMİŞ 3 GÜNDÜR YAZILIYOR OKUYUN BİRAZ, DÜNYA DALGA GEÇİYOR ERDOĞANLAŞMAYIN DİYE SİZ FATİH İLAN ETTİNİZ Can DündarAda can.dundar@e-kolay.net'Tayyipçe'den tam çeviri şöyle olabilirdi! “Sana da teşekkür ederim”i İngilizceye nasıl çevirirsiniz? 5 Şubat Perşembe 2009 Arkadaşına gönder Sitene ekle Sayfayı yazdır Önceki gün bu köşede “Davos bandını yeniden izleyince...” gördüğüm kimi tercüme eksiklerine dikkat çekmiştim. “Çevirideki bu eksiklikler sayesinde dünya, Başbakan’ın diklenişini bizimle aynı dozda hissetmedi” demiştim. Birleşik Konferans Tercümanları Derneği, yazım üzerine bir açıklama yaptı. Diyorlar ki: “Tercüman, konuşmaları kendi siyasi kaygılarına göre eksik, fazla, farklı aktarmaz, söyleneni özüne sadık kalarak aktarır.” “Ancak” diyorlar, “...sözlü çeviri, söylenenin kelimesi kelimesine aktarılması da değildir. Dolayısıyla bir konuşmanın tek bir doğru çevirisi yoktur. ‘Anında’ çeviri yapan, o an bulabildiği en doğru karşılığı kullanır. O gün Davos’ta görev yapan meslektaşımız da meslek kuralları açısından hata yapmamıştır.” * * * Derneğin meslektaşlarını korumasını anlayış ve saygıyla karşılıyorum. Ayrıca yapılan işin ne kadar zor olduğunu da teslim ediyorum. Dahası, bu görevi yapan tercümanların, bazen diplomatlarla yarışacak bir gayret ve iyi niyetle çaba gösterdiklerine de tanığım. Yine de yazdıklarımın arkasındayım. Konuyu uzatmak istemezdim ama dernek, “Yorum doğruları yansıtmıyor” dediği için bu açıklama zorunlu oldu. Gelin Erdoğan’ın konuşmasını ve bu konuşmanın İngilizce tercümesini birlikte okuyalım; çevirinin ifadeyi doğru yansıtıp yansıtmadığına okurlar karar versin. * * * ERDOĞAN: “Sesin yüksek çıkıyor. Sesinin çok yüksek çıkması bir suçluluk psikolojisiyledir.” TERCÜME: “You have a very strong voice. I feel that you perhaps feel a bit guilty and that’s why perhaps you have been so strong in your voice, so loud. (“Çok güçlü bir sesiniz var. ‘Belki de’ ‘biraz’ suçluluk hissettiğinizi sanıyorum. O yüzden ‘belki de’ sesiniz böyle güçlüydü; böyle yüksek...”) ERDOĞAN: “Siz insan öldürmeyi iyi bilirsiniz.” TERCÜME: “You killed people...” (“Siz insanları öldürdünüz”.) ERDOĞAN: “Sana da teşekkür ederim. Sana da teşekkür ederim. Benim için Davos bitmiştir. Bir daha da gelmem.” TERCÜME: “Thank you very much. Thank you. So I don’t think I will come back to Davos after this.” (“Çok teşekkür ederim. Teşekkür ederim. Bundan sonra Davos’a geleceğimi sanmıyorum.”) * * * Derneğin açıklaması diyor ki: “Toplantıdan günler sonra rahat bir ortamda oturup en mükemmel karşılığın hangisi olabileceğini tartışmak mümkündür, ancak anında çeviri koşullarında görev yapan meslektaşımız, bir iki saniye içinde neyi, nasıl aktaracağına karar vermek durumundadır”. Çok doğru! Bunun ne kadar zor bir iş olduğunu kabul ediyoruz. Basit bir örnek vereyim: Başbakan öfkeden kıpkırmızı bir halde moderatörün eline yapışıyor; biraz “diplomatik davranmasa” kalkıp kafayı gömecek. Ve o an, kendi özgün üslubuyla “Sana da teşekkür ederim. Sana da teşekkür ederim” diyor. Bu teşekkürün içerdiği küfrü biz çok iyi anlıyoruz da tercümesi zor. “Tayipçe”den tam çeviri şöyle olabilirdi: “Sen de ananı al git! Sen de ananı al git!” Oysa tercüman haklı olarak bunu “Size de çok teşekkür ederim. Teşekkür ederim” diye çeviriyor. Yabancılar da “Ne nazik adam. Her şeye rağmen teşekkürle bitirdi” diye düşünüyor. Demem o ki, tercümanın bir kusuru yok. İş zor... Çok zor...
__________________
zaman kısa, dünya herkese yeter, mühim olan insanlık KANIMIZIN KIRMIZISI ALNIMIZIN AKIYLA SİVASSPORLUYUZ |
05.02.2009, 23:11 | #26 |
Usta Yiğido
abircan Şuan
Son Aktivite: 21.01.2015 10:55
Üyelik Tarihi: 03.08.2005
Mesajlar: 3.258
Tecrübe Puanı: 1043
|
YAŞANANIN DÜNYADA ALGILANIŞI
Kayıtlardaki sürpriz
Davos bandını yeniden izleyince... 3 Şubat Salı 2009 Arkadaşına gönder Sitene ekle Sayfayı yazdır Televizyonda tartışma programı yöneten biri olarak, farklı görüşten konuklara adil davranma zorunluluğunu ve ateşli bir tartışmada eşit süre ilkesine sadık kalmanın zorluğunu iyi biliyorum. Bu gözle, Gazze oturumunu Davos’un resmi sitesinden bir kez daha, dikkatle izledim. ([Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...]) Gözlemlerimi aktarayım: Planlı bir çıkıştı 1) Paneli Türkiye istemiş. Erdoğan’ın hem dünyaya hem de “içeriye” yönelik bir çıkışı önceden planladığı anlaşılıyor. 2) Oturumu, Dünya Ekonomik Forumu Başkanı Schwab’ın yönetmesi planlanmış. İki gün önce Ignatius adı ortaya çıkmış. Türkiye itiraz etmiş, ama üstelememiş. Erdoğan’ın ilk hatası, hakkaniyetinden emin olmadığı bir moderatörle yola çıkması... 3) İkinci hata; süre... Böyle netameli bir konu ve önemli konuklar için 1 saat, çok az... 4) Genelde âdet, konukları ilk turda kısa konuşturmak, ikinci turda birbirlerini yanıtlamaları için yeniden söz vermektir. Moderatör öyle yapmadı; ilk turda uzun konuşmalarına fırsat verdi; tartışmaya zaman bırakmadı. Süre hesabı yanlış 5) Erdoğan, moderatörü haşlarken “Peres 25 dakika konuştu, ben 12 dakika konuştum” demişti. Kronometreyle ölçtüm. Durum şu: Ban Ki-moon 7 dakika 20 saniye konuşmuş. Erdoğan 16 dakika konuşmuş. Amr Musa 12 dakika 45 saniye konuşmuş. Peres 21 dakika konuşmuş. Yani Erdoğan kendi konuşma süresini olduğundan 4 dakika az, Peres’inkini ise olduğundan 4 dakika çok söylüyor. 8 tane “One minute” 6) Peres’in kendisini eleştiren diğer 3 konuşmacıya birden cevap vermeye çalıştığı düşünülürse bu süre adil sayılır. 7) Oturum tam 1 saatte tamamlanıyor. Moderatör, “Bu tartışma gece boyu sürebilir” diyerek kapatırken, Erdoğan söz isteyince, koluna dokunarak (evet, ilk o dokunuyor) engellemeye çalışıyor. Bunun üzerine Erdoğan da onun kolunu tutarak “one minute”lere başlıyor. Ve 8 kez (saydım; tam sekiz kez) “Bir dakika” diyerek söz istiyor. 8) Ama “1 dakika”da kalmıyor. 1.5 dakika konuşup önündeki kâğıtları açınca, moderatör “Süremiz doldu” diye uyarıyor. “Sözümü kesmeyin” diyor Erdoğan ve 2 dakikayı buluyor. Ignatius’un eli o zaman omuza konuyor. Erdoğan bu kez ona patlıyor. Ve 3 dakika sonunda duruyor. Tercümedeki eksik 9) Gelelim asıl sürprize: Bandı İngilizce izleyince simültane tercümanın belki telaştan, belki diplomatik bir skandala engel olmak için bazı sert sözleri atladığı ya da dozunu düşürdüğü anlaşılıyor. Mesela Erdoğan Peres’e, “Sesin yüksek çıkıyor. Sesinin çok yüksek çıkması bir suçluluk psikolojisiyledir” diyor. Çeviri şöyle: “Çok güçlü bir sesiniz var. Belki de kendinizi biraz suçlu hissettiğinizden sesiniz güçlü çıkıyor.” Erdoğan’ın “Siz insan öldürmeyi iyi bilirsiniz” sözü tercüme edilmemiş. “Benim için Davos bitmiştir” sözü de... Dolayısıyla, Peres ve Türkçe bilmeyen dünya, Erdoğan’ın diklenişini bizimle aynı dozda hissetmemiş. 10) Son bir gözlem: Erdoğan paneli terk ederken Arap Birliği Genel Sekreteri Amr Musa onu ayakta tebrik ediyor, sonra da peşinden gitmeye teşebbüs ediyor. Tam gidecekken BM Genel Sekreteri’nin “Gel otur” işaretiyle koltuğuna dönüyor. Futboldaki gibi, bazı pozisyonlarda kimin kime faul yaptığı, hakemin nerede şaştığı, bandı başa sarıp yeniden izleyince daha iyi anlaşılıyor.
__________________
zaman kısa, dünya herkese yeter, mühim olan insanlık KANIMIZIN KIRMIZISI ALNIMIZIN AKIYLA SİVASSPORLUYUZ |
05.02.2009, 23:18 | #27 | |
Usta Yiğido
albina58 Şuan
Son Aktivite: 14.08.2016 21:40
Üyelik Tarihi: 03.08.2005
Mesajlar: 552
Tecrübe Puanı: 780
|
Cevap: Fatih Oldu!
Alıntı:
DİE,Devlet İstatistik Ensitüsü verilerine göre. Vatana ihanetin belgesi,DİE arşivlerinde mevcuttur. 2003 yılında iktidara gelen hükümet, Genelde % 66 dış borç, %33 iç borç Düzeninde,zira bu 55 yıllık dış borçlanmada OECD ve IMF kuruluşlarına borçlanma şeklidir.Tamamı dış borçlanma olurken,1984 özal hükümeti tarafından dış piyasaya açılmak,döviz serbestisi ve benzer ekonomik hamleler neticesinde,içerde oluşan yabancı sermaye ve devlet bankaları başta olmak üzere iç borçlanma olmuştur. AKP hükümeti,iktidara geldikten sonra,özelleştirme adı altında bankaları yabancı sermayedarlara satılmıştır. Yine AKP hükümeti tarafından alınan karar gereği,iç borç-dış borç dengesinde yeni ayarlamalara gidilmiş,kısa sürede; % 66 dış borç, % 33 oranına çekilmiş, %33 iç borç, % 66 oranına çıkarılmıştır. Buraya kadar herşey normal,Düzenli işleyen ekonomilerde bu durum her zaman ülke lehine gelişir ve kalkınmış ülkeler tarafından devlet döviz rezervlerinin,bu ve benzeri şekilde elden çıkarılması öngörülür. Ancak konumuza gelirsek,burda iki husus dikkati çekmektedir. 1-Yabancı sermayeye satılan bankalara,bu tartışılabilir serbest ekonomilerde 2-Hükümetin devraldığı dönemde % 66 dış borç,IMF ye % 4.5 faiz ile geri ödemesi yapılırken %33 iç borç Yerli bankalara %5.6 faiz ödemesi ile yapılırken, Şimdi yazdım ama kimse anlamadı galiba açıklayayım,66 lira borcunu 4.5 faiz ödemesi yaparken, 5.4 faiz ödemesine çevirirseniz, Bir yılda ki 2006 DİE verilerine göre devletin cebinden çıkan fazladan faiz ödemesi 50 milyar dolar$ .............50 milyar dolar$ Bu benim halkımın cebinde kalması gereken paradır, Halkımın ihtiyaçlarına,hastalarına,eğit ime muhtaçlara,dağıtılması gereken paradır. Başka açıklayıcı olabilirmiyim.
__________________
.............BU TECRÜBE BU ÖMRE YETMEZ...... |
|
05.02.2009, 23:23 | #28 |
Usta Yiğido
LaEdri Şuan
Üyelik Tarihi: 12.06.2006
Mesajlar: 6.011
Tecrübe Puanı: 1291
|
Cevap: Fatih Oldu!
Evet çeviri işinde sıkıntı var..
O İngilizce çeviri sert bir tavır içinde çevirilmemiş..Büyük ihitmal Can Dündar haklı..
__________________
Hani o, babasına ve kavmine, “Ne bu tapınıp durduğunuz heykeller?” demişti.(Enbiya-52) |
05.02.2009, 23:35 | #29 |
Usta Yiğido
sandalli Şuan
Son Aktivite: 21.04.2016 19:58
Üyelik Tarihi: 20.02.2006
Mesajlar: 38.277
Tecrübe Puanı: 4531
|
Cevap: Fatih Oldu!
Elestirmekten kolay hic birsey yok, siz memleket icin ne yapiyorsunuz onu söyleyin yada yapmak istiyorsunuz. Vatanini sevmek elestirmekle degil vatan icin calismakla olur. Siz daha iyisini biliyorsaniz fikirlerinizi ortaya koyun, nasil yapilmasi gerektigini anlatin. Sadece elestirmek gercekten cok kolay ve siz kolaya kaciyorsunuz.
__________________
Yağmurlar Islanıyor
|
06.02.2009, 09:29 | #30 |
Usta Yiğido
ErdalGüler Şuan
Son Aktivite: 28.01.2010 17:37
Tournaments Won: 5 Üyelik Tarihi: 27.08.2005
Mesajlar: 967
Tecrübe Puanı: 807
|
Cevap: Fatih Oldu!
Biz her şeyi biliriz siz bişey bilmiyorsunuz mantığı, hep bizim dediğimiz doğru, burda bağırıp çağırmakla zırvalamakla olmuyor bu işler, ülke menfaatlerini devletin içinde yaşananları kimse bilemez, öyle ülke yönetmek forum köşelerinde sallamakla olmaz, ama bir kez olsun destek vermek dururken insanımız ne yapıyor ya aslında doğruyduda, eee işşte çevirisi yanlış oldu, kardeşim ajanslar bunu izlemiyormu tekrara çeviri yapmıyormu insanlar ordan tavrı görmüyormu, yok efendim adamı dövseydi, Allah Allah barbarmı bu yav insanız biz insan ne için gittik insanlık için, yok işte anlaşmalar varmışta hepsini kesnmek gerekiyormuş. oldu emredersin sizin için kolay tabi, içeriğini bilemiyorsun çünkü, ya boş eleştirilerle ancak muhalefet olunur. bak arabistana seni nasıl karşılıyor. ve krizden etkilenmeyen arap sermayesi bizi bekliyor bunları düşünen yok, çünkü bardak nerde boşsa bizimkiler oraya bakıyor. dolu bardaklar onlar için önemli değil...
__________________
Bir moderatör kendi görüşü karşısındaki görüşlere saygı duymuyorsa artık böyle bir sitede bulunmak benim için bir anlam ifade etmiyor. Tarafsız moderatör şart....
|
Konuyu Toplam 1 Üye Okuyor. (0 Kay?tl? Üye Ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | Arama |
Stil | |
|
|