Warnung: Illegal offset type in [path]/includes/functions_post_thanks.php (Zeile 110)

Warnung: Illegal offset type in [path]/includes/functions_post_thanks.php (Zeile 110)

Warnung: Illegal offset type in [path]/includes/functions_post_thanks.php (Zeile 110)

Warnung: Illegal offset type in [path]/includes/functions_post_thanks.php (Zeile 110)

Warnung: Illegal offset type in [path]/includes/functions_post_thanks.php (Zeile 110)
Fâtiha sûresi - Sivas - Sivaslilar.Net - Sivashaber - Sivasforum - Sivasların En Büyük Buluşma Merkezi - Yiğidolar
Forum - Ana Sayfa Takvim S?k Sorulan Sorular Arama

Zurück   Sivas - Sivaslilar.Net - Sivashaber - Sivasforum - Sivasların En Büyük Buluşma Merkezi - Yiğidolar > DİN BÖLÜMÜ > Dini Bilgiler > Ayetler
SİTE ANA SAYFA Galeri Kayıt ol Yardım Ajanda Oyunlar Arama Bugünki Mesajlar Forumlar? Okundu Kabul Et



Son 15 Mesaj : Atatürk'ün Çocukluğu'na Ait Hikayeler           »          Şehzade Osman           »          Hatıra defteri           »          Antilop İle Akrebin Dostluğu           »          Karagöz İle Hacivat Konuşmaları 2           »          Sitemizin Ozanları           »          SEVDİM İŞTE....           »          NEFRET ETTİM İŞTE!!!!!           »          AFORİZMALAR (SAÇMALAMLAR)-1           »          SEÇKİNLER/SEÇİLMİŞLER DÜNYASI           »          Hatalarımızdan Dersler Alabilmek Ümidiyle.           »          Araf Suresi 172-173. Ayetler.( Ben Sizin Rabbiniz Değil Miyim)           »          İnancımızı Kullananların Artık Tuzağına Düşmeyelim.           »          ULAŞ-Yapalı           »          TÜRKİYE TÜRKLERİNDİR PAYLAŞIMAZ
 
 
Seçenekler Arama Stil
Alt 25.07.2009, 16:48   #1
seva
Usta Yiğido
 
seva - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
seva Şuan seva isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 31.08.2010 21:51

Üyelik Tarihi: 04.02.2008
Yaş: 39
Mesajlar: 15.375
Tecrübe Puanı: 2174 seva kann auf vieles stolz seinseva kann auf vieles stolz seinseva kann auf vieles stolz seinseva kann auf vieles stolz seinseva kann auf vieles stolz seinseva kann auf vieles stolz seinseva kann auf vieles stolz seinseva kann auf vieles stolz seinseva kann auf vieles stolz sein
Standart Fâtiha sûresi

Kur'an-ı Kerîm'in ilk suresi.

Fâtiha, "açılacak şeylerin başı, ilk açılacak yer" demektir. Mukabili "hâtime"dir. Bu sûreye, Allah kelâmının başında bulunduğu yahut namazda ilk okunan sûre veya tümüyle ilk inen sûre olarak Fâtiha sûresi denilmiştir.

Çoğunluğun görüşüne göre Mekkî'dir ve yedi ayettir. Besmelenin sureden olup olmadığı ihtilâflıdır. Surenin yirmiden fazla adı vardır. En meşhurları: Fâtiha, Ümmü'l-Kitap (Kitabın anası), Ümmü'l-Kur'an, Seb'ul-Mesânî (tekrarlanan yedi), el-Hamd (konuşma dilinde Elham)'dır. Surenin fasılası Nûn ve Mim harfleridir. Bazı âlimlere göre Fâtiha sûresi, Kur'an'ın bir özetidir. Tevhid, âhirette cezâ ve mükâfat, sadece Allah'a ibadet, sırat-ı müstakim yani hidayet ve saadet yolu, geçmiş toplulukların ibret alınacak kıssalarını hedef edinen Kur'ân'ın bu ilk suresinde bütün bunlara temel teşkil eden hususlar vardır. (Muhammed Abduh, Tefsîru'l-Kur'âni'l-Hakım, Mısır 1373 H., I, 37-3. Böylece her namazda (cenaze namazı hariç) Fâtiha'yı okuyan bir müslüman namazın her rekâtında Kur'an'ın bir özetini okumuş olmakta, Kur'an'a tabi olacağına dair Allah'a söz vermektedir.

Surenin fazileti ile ilgili birçok rivayet mevcuttur. Bunlardan birisi şöyledir: "Bu surenin benzeri ne Tevrat'ta, ne İncil'de, ne Zebur'da ve ne de Kur'ân'da yoktur" (İbnü'l-Cevzî, Zâdü'l-Mesirî, I, 10; Kurtubî, el-Câmiu'li Ahkâmü'l-Kur'an, I, 10.

Namazda okunması sebebiyle bir ismi de "es-Salât" olan Fâtiha hakkında bir hadis-i kutside şöyle buyurulmuştur: "Namazı kulumla aramda ikiye ayırdım. Bir yarısı benimdir, diğer yarısı kulumundur. Kuluma istediği verilecektir. Kul: "Hamd alemlerin Rabbi Allah'adır" dediği zaman, Allah: "Kulum bana hamdetti" der. Kul: "Rahman ve Rahim olan...'' dediği zaman Allah: "Kulum bana senada bulundu" der. Kul: "Din gününün mâliki" dediği zaman, Allah: "Kulum beni yüceltti" der. Kul: "Ancak Sana kulluk eder, ancak Senden yardım dileriz " dediği zaman, Allah: "Bu benimle kulum arasında iki yarıdır. Kuluma istediği vardır" der. Kul: "Bizi doğru yola ilet. Nimet verdiğin kimselerin yoluna. Kendilerine gazab edilmiş olanların ve sapmışların yoluna değil" dediği zaman Allah: "Bunlar kulumundur, kuluma istediği verilecektir" der" (Müslim, Salât,38, 40; Ebû Dâvûd, Salât, 132).

Besmele:

Berâe suresi dışında Kur'an-ı Kerîm'de bütün sûrelerin basında besmele (Bismillâhirrahmânirrahîm: Rahman ve Rahîm olan Allah'ın adıyla başlarım) yer almaktadır.

Besmeledeki Allah adı yüce Rabbimizin en büyük adıdır. O'nun doksandokuz adı vardır, fakat bunlar Allah adının sıfatlarıdır. Allah ismi ise, Cenab-ı Hakk'ın bütün isimlerini toplamaktadır. Câhiliye Arapları müşrik olarak Allah'a inanırlar, yani O'nun yanında putlara taparlardı. Bunlara ilâh (âlihe) derlerdi ve Allah adıyla yalnız Rabb'i kastederlerdi. İlâh ismi de hem Allah'a hem de putlarına verilen bir isimdi. Bu bakımdan Allah isminin Türkçede karşılığı yoktur. Allah isminin kökü ve çoğulu da bulunmaz.

Bismillâh'daki bâ harfı, "Allah'tan yardım dileyerek başlıyorum" demektir. Rahman ve Rahîm isimleri, Allah'ın isimlerinden olup, "rahmet" kökünden türemişlerdir. Rahman'ın tam karşılığı yoktur; çok merhamet eden, rahmeti her şeyi kuşatan diye çevrilmektedir. Rahîm de çok merhametli demektir; burada rahmet daha çok ahirette müminlere olan rahmeti anlamındadır. Genellikle Rahman: Bütün mahlûkatı rahmetiyle yaratıp besleyen, Rahîm: Ahirette müminlere mükâfat, kâfirlere ceza verendir diye tefsir edilmiştir.

Sure başlarında bulunan Besmelenin Kur'an'dan ayet olup olmadığı hakkında görüş birliğine varılamamıştır. İmam Şâfiî onun başında bulunduğu sûrelerin birer ayeti, İmam Mâlik onun ayet olmadığı, Ebu Hanife müstakil bir ayet olduğu kanaatine varmıştır. Fakat besmelenin Kur'an'dan olduğunda şüphe yoktur. Çünkü Hz. Peygamber: "Onu her surenin başına yazın" demiştir. Besmelenin âyet veya sûreden bir âyet olup olmadığı hakkındaki ictihad farkları onun namazda okunmasında da farklı ictihadlara yol açmıştır. İmam Ebu Hanife besmelenin her rekâtta Fatiha'dan önce okunmasının şart olduğunu, gizlice besmele çekmenin sünnet olduğunu söylemiş, İmam Mâlik farz namazlarda besmele okunmasını caiz görmemiş, İmam Şâfiî ile İmam Ahmed de besmeleyi her sureye dahil bir ayet gördüklerinden açık kıraatli namazlarda açıktan, gizli kıraatli namazlarda gizliden besmele okunmasının farz olduğunu söylemişlerdir.

Öte yandan her iyi ve güzel şeyde besmele ile başlamak İslâm'ın prensiplerindendir. Besmele bütün işlerin basıdır, onsuz iş eksiktir. Besmele çekmek, Allah'ın birliğini, rahmetini anmak ve O'na karşı gereken edep dairesinde İslâmî esasların ilk rüknünü ifa etmek demektir. Yine, hayvan keserken kasten besmele çekilmezse o hayvanın eti yenilmez.

Tefsir:

"Andolsun ki biz sana tekrarlanan yediyi ve şu büyük Kur'an'ı vermişizdir " (el-Hicr, 15/87) ayetinde Fâtiha suresi anılmıştır. Surenin umûmî tefsiri şöyledir: Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım. Rahman ve Rahîm olan Allah'ın adıyla başlarım. "Alemlerin Rabbi olan Allah'a hamdolsun "(1). er-Rabb; Mâlik, mutasarrıf demektir; yalnız Allah'ın adıdır. el-Alemin, âlem'in çoğuludur, Allah'tan başka bütün varlıklardır. Hamd yalnız O'nadır. Her şeyde mutlak rububiyet O'nadır, O bütün kâinatın terbiyecisi, hâkimidir. Azamet, şeref, ululuk, yaratıcılık, icad O'na aittir. Allah'ın rahmeti her şeyi kuşatmıştır. Mükâfat ve cezayı yalnızca O verir.

O, Rahman ve Rahîmdir (2), Dünyada bütün yaratıkları ve âhirette yalnız mü'minleri esirgeyen, bağışlayan O'dur.

Din gününün sahibidir (3), Mâlik; sahip demektir, mâliki veya meliki şeklinde okunabilir. Din, burada ceza demektir. O'ndan başka kimsenin hükmünün geçmediği Din günü, âhirette hesaba çekilme günüdür. O günde amellere ceza ve mükâfat vermek sadece O'na mahsustur. En güzel isimler ve sıfatlar O'nundur.

Yalnız sana ibadet eder ve yalnız senden yardım dileriz(4). Yalnız sana kulluk ve itaat eder, ancak sana boyun eğeriz; zira sen her türlü yüceliğe layıksın. Senden başka hiçbir güç kulluğa ve muhtaçlığa cevap veremez. Dilediğimiz her şeyi yalnızca senden dileriz, zaten senden başka yardımcı da bulunmaz.

Bizi doğru yola ilet (5). Bizi Kur'ân yoluna, İslâm yoluna ilet. Sana yaklaştıracak, bize hürriyetimizi kazandıracak yolu. Sen kimi dilersen onu hidayete erdirirsin. Bizi dosdoğru yolunda iman üzere sabit kıl, cennete gidenlerden eyle. Doğru yol hakkında Hz. Peygamber (s.a.s.): "Doğru yol Allah'ın kitabıdır, İslâm'dır" buyurmuştur (Tirmizî, Fedâilü'l-Kur'ân, 14; Ahmed b. Hanbel, Müsned, IV, 1).

Nimet verdiğin kimselerin yoluna (6). Yani peygamberler, sıddıklar, şehidler, salih mü'minlerin yoluna ilet (bk. en-Nisâ, 4/69) Onlar ne güzel arkadaştır, ne güzel müminlerdir.

Kendilerine gazab edilmiş olanların ve sapmışların yoluna değil (7). Yani Yahudiler ve Hıristiyanların (Tirmizî, Tefsir, 2; el-Mâide, 5/60, 77) veya İslâm'dan sapanların yoluna değil.

Onlar gibi bizi de helâk etme. Doğru yoldan sapan azgınlardan değil, Resulunün dosdoğru yolundan gidenler kıl. Bizi heva ve hevesine uyan, büyüklenen, haktan sapân münâfıklardan ve kâfirlerden ayır, onlardan duaların en güzeli ile sana sığınıyor, sana dua ediyor ve yardımını bekliyoruz. duamızı kabul et.

Amin. Duamızı kabul et. Cemaatle namazda İmam sureyi bitirince cemaat Ebu Hanife'ye göre gizlice, Şâfii'ye göre açıktan âmin der (Alûsî, Rûhu'l-Meânî, I, 59-137; Kurtubî, Câmiu'l-Ahkâm, I, 133-149; Seyyid Kutub, Fi Zılâli'l-Kur'ân, I, 3646; M. Hamdi Yazır, Hak Dini Kur'an Dili, 56-145; İbn Kesir, Tefsiru'l-Kur'âni'l-Azım, I, 29).

Fâtiha ve Namaz:

Fâtiha'yı her gün her müslüman en az onyedi defa farz olan beş vakit namazda okumaktadır. Kütüb-i Sitte ve Ahmed b.Hanbel'de Ubâde b. es-Sâmit'ten rivayet edilen ''Fâtiha'yı okumayanın namazı olmaz" ve Ebu Hüreyre'den rivayet edilen "Kim kıldığı namazda Fâtiha okumazsa onun namazı eksiktir, eksiktir, eksiktir." hadisleri namazda Fâtiha okumanın şart olduğunu göstermektedir. Cumhûr'un bu şekildeki ictihadına karşı Ebû Hanife. namazda üç kısa veya bir uzun âyet okumanın farz olduğunu, Fâtiha'nın ise vacip olduğunu söylemiştir. Cumhûr da kendi arasında namazın her rekâtında Fâtiha'yı farz (Şâfiî, Mâlik) veya yalnız bir rekâtında farz olduğunu söylemişlerdir. Ebû Hanife, "Kur'an'dan kolayınıza geleni okuyunuz" hadisine göre amel etmiştir (Buhâri, İman, 15; Müslim, Salât, 38, 41; Ebû Dâvûd, Salât, 132; Tirmizî, Salât, 1 10, 1 16; Nesâi, İftitah, 1 23, 7; İbn Mâce, İkâme, 11, 72; el-Müzemmil, 73/20). Geçerli olan görüş Cumhûr'un görüşüdür.

İmama tabi olan, Şâfiî veya Hanbeli'ye göre İmam sesli yahut sessiz de okusa Fâtiha'yı okur; Hanefi'ye göre susar; Mâliki'ye göre sesli okumada susar, sessiz okumada o da içinden okur.

Fâtiha sûresini Arapça lafzıyla bilmeyen, en kısa zamanda öğreninceye kadar İmam Azam Ebû Hanife'ye göre kendi dilinde tercümesiyle namaz kılabilir (İbnü'l-Cevzî, Zâdü'l-Mesir, 7-8; Cessâs, Ahkâmu'l-Kur'an, I, 18-20; Kurtubî, a.g.e., 119).

Sait KIZILIRMAK
__________________
Allahım gönlümde olanı hakkımda hayırlı eyle,
Hakkımda hayırlı olana gönlümü razı eyle.


[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...]


CANDA ÖZÜR OLMAZ...
seva isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Yukarıdaki Mesaj için Yandaki Kullanıcılar seva'e Teşekkür Ediyor...
 


Konuyu Toplam 1 Üye Okuyor. (0 Kay?tl? Üye Ve 1 Misafir)
 
Seçenekler Arama
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesaj?n?z? De?i?tirme Yetkiniz Yok

BB Code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hizli Erisim

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
CEHENNEM NASIL BİR YERDİR? kaanansay İslami Konular 5 02.10.2009 07:54
Maide Suresi 51.ayet Şöyle Meal Edilmiştir. seva Ayetler 0 15.05.2009 10:07
Müslüman Evrimcilerin Cevaplamaları Gereken Konular kaanansay Muhtelif konular 3 27.04.2009 15:17
Güzel Kur'an Okumanin Sırları sonbahar5803 Kuran-ı Kerim 11 22.12.2008 23:14
ZINA bulutbey1978 Muhtelif konular 24 24.04.2008 17:00


WEZ Format +2. ?uan Saat: 11:37.


Powered by: vBulletin. Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

Copyright © - Bütün Haklar Sivaslilar.net'e aittir.