Warnung: Illegal offset type in [path]/includes/functions_post_thanks.php (Zeile 110)
İSLAM TARİHİNİN MİRAS ŞEHRİ BUHARA.... - Sivas - Sivaslilar.Net - Sivashaber - Sivasforum - Sivasların En Büyük Buluşma Merkezi - Yiğidolar
Forum - Ana Sayfa Takvim S?k Sorulan Sorular Arama

Zurück   Sivas - Sivaslilar.Net - Sivashaber - Sivasforum - Sivasların En Büyük Buluşma Merkezi - Yiğidolar > Serbest Alan > Kültür-Sanat-Tarih
SİTE ANA SAYFA Galeri Kayıt ol Yardım Ajanda Oyunlar Bugünki Mesajlar

Kültür-Sanat-Tarih Kültür, Sanat ve Tarih Paylaşımları...



Son 15 Mesaj : Atatürk'ün Çocukluğu'na Ait Hikayeler           »          Şehzade Osman           »          Hatıra defteri           »          Antilop İle Akrebin Dostluğu           »          Karagöz İle Hacivat Konuşmaları 2           »          Sitemizin Ozanları           »          SEVDİM İŞTE....           »          NEFRET ETTİM İŞTE!!!!!           »          AFORİZMALAR (SAÇMALAMLAR)-1           »          SEÇKİNLER/SEÇİLMİŞLER DÜNYASI           »          Hatalarımızdan Dersler Alabilmek Ümidiyle.           »          Araf Suresi 172-173. Ayetler.( Ben Sizin Rabbiniz Değil Miyim)           »          İnancımızı Kullananların Artık Tuzağına Düşmeyelim.           »          ULAŞ-Yapalı           »          TÜRKİYE TÜRKLERİNDİR PAYLAŞIMAZ
 
 
Seçenekler Arama Stil
Alt 03.11.2011, 12:05   #1
YILDIZDAĞ
Usta Yiğido
 
YILDIZDAĞ - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
YILDIZDAĞ Şuan YILDIZDAĞ isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 10.06.2016 11:50

Üyelik Tarihi: 11.02.2010
Mesajlar: 1.257
Tecrübe Puanı: 666 YILDIZDAĞ FORUMLARA KATILIMI BIRAZ DAHA ARTABILIR
Standart İSLAM TARİHİNİN MİRAS ŞEHRİ BUHARA....

Sadece müslüman Türklerin değil,İslam Dünyasında büyük itibar gören Alimlerin yetiştiği şehirdir BUHARA...

Tarihin Mirası: Buhara

Zengin bir kültür mirasına sahip olan Buhara şehri, hem mimarisiyle hem de yetiştirdiği âlimlerle meşhur...




Türk İslam dünyasının en önemli bilginlerinin yetiştiği şehirlerden biri olan Buhara, Özbekistan sınırları içinde yer almaktadır.

Semerkand ve Buhara’da İslam dünyasının en ünlü ve dünya çapındaki düşünürleri, edebiyatçıları, matematikçileri ve bilim adamları yetişmiştir. Bu kültürel yapının zenginliği günümüze miras olarak gelen muhteşem yapıların izlerinde de görebilmek mümkün. Arkeolojik bulgular şehrin tarihinin en az 2500 yıl olduğunu göstermektedir.




Şehir stratejik önemini, Kızıl Kum Çölünde bir vaha kenarında ve İpek yolu güney güzergâhı üzerinde olmasına borçludur.

Buhara, 9. yüzyılın ortasından 10. yüzyılın sonuna kadar Samanîlerin başkenti oldu. Samanî Devletinin yıkılmasından sonra Karahanlıların yönetimi altına girdi. Daha sonra Kara Hıtay'ların eline geçince, siyasi ehemmiyetini kaybetti. Buhara, Samanîler ve Karahanlılar zamanında kültürel altın çağını yaşamıştır, o dönemden kalan Büyük Minare (kitâbesinde inşaa tarihi olarak 1127 kaydı var) ve Mağâk-i Attârî Camii sayılır.




Samanî hükümdarları âlim, edip ve şairleri himaye ettikleri için çok sayıda edip ve şair Buhara’da toplandı. Birçok saray, medrese, cami ve mescidler inşaa edildi. Buralardan yetişen âlimler İslamiyet’in yayılmasına hizmet ettiler.

İlmin yanında sanayi de gelişti. Özel kumaşlar dokunan Darü’t-Tıraz yaptırıldı. Buhara’da dokunan kumaşlar, halılar, kilimler, yünlü ve pamuklular, seccadeler çeşitli ülkelere ihraç edildi. Buhara ve etrafında ziraat, ticaret ve sanayi çok gelişti, çok büyük çarşılar inşa edildi.




Alaeddin Muhammed Tekiş 1207’de Buhara’yı Harzemşah Devletine dahil etti. Bu dönemde Buhara mâmur hale getirildi. Şehrin çeşitli yerlerine medreseler, kütüphaneler ve camiler yapıldı, şehrin kalesi tamir ettirildi. Harzemşahların idaresi bir müddet daha devam etti. Muhammed Tekiş 1217-18’de Buhara’da Abbasî halifesi Nasır adına okunmakta olan hutbeye son verdi.

1220 yılında, Cengiz Han'ın oğlu Çağatay Otrar'ı zapt edip yağmalarken, bu sırada Cengiz Han da kendi komutasındaki ordu ile Buhara'yı tamamen yaktı. 30.000 kişi katledildi. Bu, tarihin gördüğü en zalimâne hadiselerden biridir. Şehir tamamen yağma edilirken, insanlığın kültürel hazinesi sayılacak önemdeki eserler yakıldı.




Moğol istilası öncesi dönemde Buhara, İslam medeniyetini derinden etkileyecek büyük bilginler yetiştirmiştir ki, bunların en meşhuru İmam el-Buhari’dir. Buhara’ya yolu düşen ve yetişen diğer âlimlerden bazıları: Hakim Tirmizî, Muhammed bin Selam el-Bikendî, Abdullah bin Muhammed el-Müsnedî, Muhammed bin Yusuf el-Bikendi, İbrahim bin el-Eş’as, İmam-ı Muhammed Şeybani, Yusuf-i Hemedani, Abdülhalık-ı Goncdüvanî, Şah-ı Nakşibend Behaeddin Muhammed bin Muhammed Buhari, Hace Muhammed Parisa, Seyyid Emir Külal, Mahmud Buhari.




Müslümanlar Buhara’yı fethettikten sonra, pek çok cami, medrese ve kütüphane gibi mimarî eserler yaptılar. Yuvarlak tuğla payeler üzerine sivri kemerli ve kubbeli bir yapı olan ve zamanımıza kadar ulaşan Hazer Degaron Camii, Karahanlılar tarafından yaptırılmıştır. Her kubbenin etrafı tonozlarla çevrili olan cami, 1121 senesinde inşaa edilmiştir. Kuli Hatun ve Hakim Tirmizî türbeleri de zamanımıza kadar ulaşan eski eserler arasında olmakla birlikte, bakımsızlıktan yıkılmaya yüz tutmuşlardır.

Ayrıca Uluğ Bey tarafından yaptırılan Uluğ Bey Medresesi, on beşinci asır mimarisinin güzel bir örneğidir. 1536 senesinde yapılan Mir Arab Medresesi ile 1652 senesinde yapılan Abdülaziz Han Medresesi, on altıncı asır mimarisini çok güzel temsil eder. Buhara’da son medrese, 1807 senesinde Niyazi Kul tarafından yaptırılan Dört Kuleli Medresedir.

Rusya’da komünist rejim, iktidarı ele geçirdikten sonra, Maveraünnehr’de birçok ibadet yerlerini yıktılar. Yalnız Buhara vilayetinde 360 cami ve mescid yıktırıldı. Uluğ Bey Medresesini bıraktılar ki, o da din aleyhtarlığı için müze olarak kullanıldı. Buhara kütüphanelerinde bulunan binlerce Kur’an-ı kerim ve hadis-i şerif kitapları başta olmak üzere, bütün dini eserleri toplayıp yakan komünistler, sokaklarda yırtarak ayaklar altında çiğnediler. Halkın evlerinde bulunan dini, milli ve tarihi kitaplara varıncaya kadar toplayıp imha ettiler. Kitapları teslim etmek istemeyen binlerce Müslümanı da hunharca şehid ettiler.




Rus işgalinden sonra başkenti Taşkent olan Özbekistan, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetinin bir şehri haline gelen Buhara’da Sovyet idaresine karşı başlatılan silahlı mukavemet 1926 yılına kadar sürdü. 1923 sonunda Buhara hükümeti tamamen Rus kontrolü altına alındı. Halkın büyük bir kısmı Afganistan’a, geri kalanı da kırsal alanlara ve Özbekistan şehirlerine kaçtı. 1930 ve 1940’lı yıllarda da baskılar sebebiyle bir göç daha yaşandı. Şehrin nüfusu tamamen azaldı.

Buhara topraklarından elde edilen doğal gazın boru hattıyla Urallara, Avrupa’nın bir kısmına ve diğer Orta Asya ülkelerine nakledilmesi, şehrin ticarî ve ekonomik yönden önemini arttırmaktadır. Buhara’nın bugünkü nüfusu; Özbekler, Türkmenler, Kırgızlar, Kazaklar, Tatarlar, Uygurlar, Tacikler, Ruslar, Kafkasyalılar, Ukraynalılar ve Yahudilerden meydana gelmektedir. Buhara şehri Özbekistan’ın bağımsızlığını kazanmasından sonra tekrar ilim, kültür ve ticaret merkezi olmaya namzet görünmektedir.

alıntıdır.
YILDIZDAĞ isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Yukarıdaki Mesaj için Yandaki 2 Kullanıcı YILDIZDAĞ'e Teşekkür Ediyor...
 


Konuyu Toplam 1 Üye Okuyor. (0 Kay?tl? Üye Ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesaj?n?z? De?i?tirme Yetkiniz Yok

BB Code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hizli Erisim

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Allah Yolunda Mücadele ve Karşılığı kaanansay İslami Konular 3 24.03.2010 11:18
İslam dünyasının mucitleri seva Serbest Dini Konular 1 23.02.2010 10:16
ANADOLU’DA TÜRKLÜK –ATATÜRK-CUMHURİYET cebe Serbest Kürsü 36 01.10.2009 21:53
ALLAH YOLUNDA ÖLENLER ÖLÜ DEĞİLDİR kaanansay Dini Bilgiler 4 01.04.2009 22:42
kardeslıgımızı yenıleme kahramanlıgına varmısınız ? bayatlı kenan58 Arşiv 2 02.03.2008 09:42


WEZ Format +2. ?uan Saat: 12:40.


Powered by: vBulletin. Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

Copyright © - Bütün Haklar Sivaslilar.net'e aittir.