|
SİTE ANA SAYFA | Galeri | Kayıt ol | Yardım | Ajanda | Oyunlar | Arama | Bugünki Mesajlar | Forumlar? Okundu Kabul Et |
İslami Soru - Cevap (Hazır soru-cevaplar ve sizden gelen sorular) |
|
Seçenekler | Arama | Stil |
05.09.2008, 00:26 | #1 |
Usta Yiğido
sonbahar5803 Şuan
Son Aktivite: 21.09.2009 14:57
Üyelik Tarihi: 26.09.2005
Mesajlar: 1.078
Tecrübe Puanı: 816
|
Oruç - Soru ve Cevaplar
Soru: Oruç Tutmamayı Mübah Kılan Haller Nelerdir?
Cevap: a) Yolculuk. Yolculuk, Ramazan ayında orucu tutmamak için ruhsat olarak kabul edilmiştir. Yolculuk esnasında tutulmayan oruçlar, daha sonra kaza edilir. Kur'an'da "Ey inananlar! Oruç sizden öncekilere farz kılındığı gibi, Allâh'a karºi gelmekten sakinasiniz diye, size de sayili günlerde farz kilindi. Içinizden hasta olan veya yolculukta bulunan, tutamadigi günler sayisinca diger günlerde tutar. Oruca dayanamayanlar, bir düºkünü doyuracak kadar fidye verir. Kim gönülden iyilik yaparsa, o iyilik kendisinedir. Eger bilirseniz, oruç tutmaniz sizin için daha iyidir." buyurulmaktadır (Bakara 2/183-184). Geceden oruca niyetlenip de, gündüz yolculuğa çıkan kimse, dilerse bu orucunu bozar, dilerse tamamlar. Ancak, ayette de belirtildiği gibi orucunu tamamlaması daha iyidir. Hz. Peygamber, Mekke'nin fethi için sefere çıktığında oruçlu iken, Kedîd denilen yere varınca orucunu bozmuştur (Buharî, Sıyam, No: 1808, Müslim, Sıyam, No: 1113). Bu da sefere çıkılınca başlanmış orucun bozulabileceğinin delilidir. b) Hastalık. Oruç tuttuğu zaman, hastalığının artmasından veya uzamasından endişe edilen kimse ile, hastalığı sebebiyle orucu tutmakta zorlanan kişilerin Ramazan ayında oruç tutmayıp, iyileştikten sonra bunları kaza etmelerine izin verilmiştir. Biraz önce zikredilen ayet buna işaret etmiştir. Tıbben oruç tutması halinde hasta olacağı bildirilen kimse de hasta hükmündedir. c) Gebelik ve Çocuk Emzirme. Gebe olan kadınların, oruç tuttukları takdirde kendilerine veya çocuklarına bir zarar gelmesinden korkulması halinde oruçlarını tutmayabilirler. Emzikli kadınlar da, sütlerinin kesilmesi ve çocuklarının zarar görmesi tehlikesi bulunması halinde oruçlarını tutmayabilirler. Hz. Peygamber hadislerinde buna müsaade etmişlerdir (Nesâî, Sıyam, 50-51, 62; İbn Mace, Sıyam,3). d) Yaşlılık. Oruç tutamayacak kadar yaşlı olan kimseler de, oruç tutmayıp yerine fidye verebilirler. Bakara suresinin 184. ayetinde, bu şekilde olup da oruca güç yetiremeyenlerin, orucu tutmayıp fidye vermeleri gerektiği hükme bağlanmıştır. İyileşme umudu olmayan hastalar da aynı hükme tabidir. e) İleri derecede açlık, susuzluk. Oruçlu bir kimse, açlıktan veya susuzluktan dolayı beden ve ruh sağlığının ciddi derecede bozulması tehlikesi ile karşılaşması halinde orucunu bozup daha sonra kaza edebilir. Böyle bir kimsenin orucuna devam etmesi ölümüne sebep olacak nitelikte ise, orucunu açmaması haram olur. f) Zor ve meşakkatli işlerde çalışmak. Esas itibariyle bir insanın ibadetlerini normal bir şekilde yapmasını engelleyecek zor ve ağır işlerde çalışması veya çalıştırılması doğru değildir. Ancak kişisel veya toplumsal zorunluluklar, bazılarının böyle işlerde çalışmalarını gerektirmektedir. Böyle bir durumda bulunan kişi, oruç tuttuğu takdirde sağlığına bir zarar gelmesinden korkuluyorsa, oruçlarını tutmaya bilirler. Bunlar, izin günlerinde tutamadıkları oruçları kaza etmelidirler. Yıllık izninin bulunmaması ve haftalık izninin de yeterli olmaması gibi mazeretlerle buna da imkanı yok ise, fidye vermelidirler.
__________________
İnsan yaklaştığınca yaklaştığından ayrı Belli ki, yakınımız yoktur ALLAH’tan gayrı... |
05.09.2008, 02:38 | #2 |
Usta Yiğido
Sweetgirl Şuan
Son Aktivite: 02.05.2015 00:50
Üyelik Tarihi: 13.08.2005
Mesajlar: 3.307
Tecrübe Puanı: 1060
|
Cevap: Oruç Tutmamayı Mübah Kılan Haller Nelerdir?
Allah razi olsun bu bilgileri bizimle paylasdigin icin cok sagol
__________________
GÜLÜ SEVEN DIKENINE KATLANIR |
05.09.2008, 17:54 | #3 |
Usta Yiğido
sonbahar5803 Şuan
Son Aktivite: 21.09.2009 14:57
Üyelik Tarihi: 26.09.2005
Mesajlar: 1.078
Tecrübe Puanı: 816
|
Niçin Oruç Tutuyoruz?
Soru: Niçin Oruç Tutuyoruz?
Cevap: Layıkıyla tutulan bir oruç, mü’minde tarifsiz güzelliklere vesile olur. Sadece beden değil nefse de rahmani hava hakim olur. Ancak, sıhhat ve afiyete vesile olsa da biz bu faydalar için değil orucu Rabbimiz emrettiği için tutarız. Biz, herhangi bir menfaat düşüncesi ile değil yalnız Allah’ın emri olduğu için ve onun rızasını kazanmak maksadıyla oruç tutarız. Hz. Ali (Allah ondan razı olsun) diyor ki: “Karşılığında bir menfaat umarak yapılan ibadet, ticaretçinin ibadetidir. Korku sebebiyle yapılan ibadet kölenin ibadetidir. Allah’ın nimetlerine şükretmek maksadıyla yapılan ibadet, hür olan kimsenin ibadetidir.” Makbul olan ibadet, Hz. Ali’nin de belirttiği gibi Allah’ın nimetlerine karşı şükran borcunu yerine getirerek onun rızasını kazanmak maksadıyla yapılan ibadettir. Allah, ancak böyle samimi bir düşünce ile yapılan ibadetleri kabul eder. Rabbimiz’in emri olan oruçta pek çok güzellikler ve sıhhate dair ince noktalar da saklıdır. Ama biz orucumuzu bu nimetler için değil, dediğimiz gibi Rabbimizin emri olduğu için tutarız. Alimler demişlerdir ki: oruç ve açlıkta 10 güzel özellik vardır: 1. Açlıkta kalp safası, gönlün hakka teslimiyeti, göz keskinliği vardır. Tokluk ise aptallık ve tembellik verir, basireti kör eder. 2. Açlıkta kalp inceliği artar. Kalbin ve duyguların incelmesi de insanı Rabbine yakarışındaki lezzeti idrak etmeye hazırlar. 3. Lüzumsuz rahatlık, gamsızlık ve Allah’a isyanın başlangıcı ve aynı zamanda büyük mahrumiyetlerin sebebi olan iftihar ve böbürlenme duygusu gider. Nefis açlıkla kırıldığı kadar hiç bir şeyle kırılmaz. 4. İnsan kendisi açlığın acısını yaşarken, başkalarını daha iyi anlar. Aç olanlar, fakirleri ve zayıfları unutmazlar. 5. Açlık bütün günaha dönük arzuları kırar, devamlı kötülüğü emreden nefsi (nefs-i emmareyi) dizginler. 6. Açlık, kişinin üzerindeki gafleti atar. Bu sebeble büyük veliler sevenlerine, “Çok yemeyiniz, çok içmeyiniz, bu sebeple çok uyursunuz ve hüsrana uğrarsınız” diye tavsiyede bulunmuşlardır. 7. Açlıkta ibadete devam kolaylaşır. Toklukta insana çöken miskinliği atmak daha zordur. Aç insanın Rabbine yönelişi daha samimidir. 8. Açlıkta sıhhat vardır. Hastalıkların çoğunun sebebi çok yemek, çok içmek, çok uyumaktır. 9. Az yemeğe alışanlar, az mala da kanaat eder. Bu sebeble Rasûlullah (sas) : “İktisada riayet eden fakirliğe düçar olmaz.” buyurmuşlardır. 10. Aç insan açlığın ne olduğunu bildiği için, yemeğinin artanını, ya da sadakasını verirken daha bir yüksek gönüllü olur. Kıyamette de bu fazileti vesilesiyle sadakası altında gölgelenir. ÖMER ÖZVEREN Ailem Dergisi Sayı:249
__________________
İnsan yaklaştığınca yaklaştığından ayrı Belli ki, yakınımız yoktur ALLAH’tan gayrı... |
05.09.2008, 17:55 | #4 |
Usta Yiğido
Kaptan-58 Şuan
Son Aktivite: 06.08.2013 11:28
Space pacman Champion!Üyelik Tarihi: 03.08.2005
Yaş: 38
Mesajlar: 3.049
Tecrübe Puanı: 1019
|
Cevap: Niçin Oruç Tutuyoruz?
ben sanki ailemin dergisinin bu sayısını okumuştumm
__________________
Bir moderatör kendi görüşü karşısındaki görüşlere saygı duymuyorsa artık böyle bir sitede bulunmak benim için bir anlam ifade etmiyor. Tarafsız moderatör şart....
|
05.09.2008, 18:06 | #5 |
Usta Yiğido
sonbahar5803 Şuan
Son Aktivite: 21.09.2009 14:57
Üyelik Tarihi: 26.09.2005
Mesajlar: 1.078
Tecrübe Puanı: 816
|
Oruç Nasıl Tutulur?
Soru: Oruç Nasıl Tutulur?
Cevap: Oruç imsak vaktinden güneşin batmasına kadar geçen zaman içinde yeme, içme ve cinsî birleşmeyi ibadet niyetiyle terketmektir. Buna göre oruç tutacak kimsenin önce oruca niyet etmesi gerekir. Niyetin sözle olanı, "Yarın Allah rızası için oruç tutmaya niyet ettim" gibi bir ifade ile yapılmış olur. Bunu dili ile söylemeyip kalbinden geçirmek de kafidir. Oruç tutmak niyetiyle kalkıp sahur yiyen kimse de fiil ile niyet etmiş olur. Niyetin oruç günü, güneşin tepe noktasına gelmesinden önce yapılmış olması şarttır. İmsak vaktinden maksat fecir; yani tan yerinin ağarmasıdır. Oruca niyet eden kimse imsaktan itibaren yeme ve içmeyi eşi ile cinsî birleşmede bulunmayı terkeder. Bunların dışında terk etmesi farz olan bir şey yoktur; normal, günlük işleri ile meşgul olabilir. Akşam olup güneş batınca oruç yasaklarından birini işleyerek orucunu açar. İftarın geciktirilmemesi matlûptur. İftardan önce şöyle bir dua okunması uygundur: "Allahım senin için oruç tuttum, sana iman ettim, sana güvendim ve dayandım, senin lûtfettiğin rızık ile orucumu açıyorum, geçmiş ve gelecek günahlarımı bağışla Rabbim!" Şu da Peygamberimizin yaptığı dualardan biridir: "Allahım! Her şeyi kuşatan rahmetinle senden beni bağışlamanı diliyorum!" "Susuzluk gitti, damarlar ıslandı ve inşaallah sevap kazanıldı." "Allahım senin için oruç tuttum ve senin rızkınla orucumu açtım." Hayrettin Karaman
__________________
İnsan yaklaştığınca yaklaştığından ayrı Belli ki, yakınımız yoktur ALLAH’tan gayrı... |
05.09.2008, 18:11 | #6 |
Usta Yiğido
sonbahar5803 Şuan
Son Aktivite: 21.09.2009 14:57
Üyelik Tarihi: 26.09.2005
Mesajlar: 1.078
Tecrübe Puanı: 816
|
İftar Sofrası Nasıl Olmalı?
Soru: İftar Sofrası Nasıl Olmalı?
Cevap: Oruç tutmanın faziletlerinden bir tanesi de , açın halinden anlamak ve Rabbimizin verdiği nimetlein kıymetini bilmektir. Bu bakımdan iftar sofralarımızın da bu anlatıma uygun olması gerekir. Fazla abartı ve ihtişamdan uzak durmalı. İftarımızı akraba-eş-dost birlikte açmaya özen göstermeli. Ama en önemlisi fakir-fukara birileri de o sofrada bulunmalı. Yoksa zengin aile dostlarıyla açılan iftarın pek de anlamı olmaz.
__________________
İnsan yaklaştığınca yaklaştığından ayrı Belli ki, yakınımız yoktur ALLAH’tan gayrı... |
05.09.2008, 18:36 | #7 |
Usta Yiğido
sonbahar5803 Şuan
Son Aktivite: 21.09.2009 14:57
Üyelik Tarihi: 26.09.2005
Mesajlar: 1.078
Tecrübe Puanı: 816
|
Diş Tedâvisi orucu bozar mı?
Soru: Diş Tedâvisi orucu bozar mı?
Cevap: Oruçlu bir kimsenin morfinli veya morfinsiz olarak diş çektirmesi, kanla karışan tükürüğün yutulmaması kaydıyla orucu bozmaz. Aynı şekilde, kan veya başka bir şey yutulmaması şartıyla diş tedavisi de yaptırılabilir. Ancak, tedavi sırasında tükürüğü yutma ihtimali olduğundan orucu tehlikeye düşüreceğinden, diş tedavisinin oruçlu olmadığı saatlerde yapılması daha uygundur.
__________________
İnsan yaklaştığınca yaklaştığından ayrı Belli ki, yakınımız yoktur ALLAH’tan gayrı... |
05.09.2008, 18:38 | #8 |
Usta Yiğido
sonbahar5803 Şuan
Son Aktivite: 21.09.2009 14:57
Üyelik Tarihi: 26.09.2005
Mesajlar: 1.078
Tecrübe Puanı: 816
|
Parfüm ve Kolonya Orucu Bozar mı?
Soru: Parfüm ve Kolonya Orucu Bozar mı?
Cevap: Yenilmesi mutad olmayan şeyler orucu bozmadığı için parfüm veya kolonya sürünmek ve koklamak da orucu bozmaz.
__________________
İnsan yaklaştığınca yaklaştığından ayrı Belli ki, yakınımız yoktur ALLAH’tan gayrı... |
05.09.2008, 18:45 | #9 |
Usta Yiğido
sonbahar5803 Şuan
Son Aktivite: 21.09.2009 14:57
Üyelik Tarihi: 26.09.2005
Mesajlar: 1.078
Tecrübe Puanı: 816
|
Sakız Çiğnemek orucu bozar mı?
Soru: Sakız Çiğnemek orucu bozar mı?
Cevap: Günümüzde üretilen sakızlarda, ağızda çözülen katkı maddeleri bulunduğundan, ne kadar itina edilirse edilsin bunların yutulmasından kaçınılması mümkün değildir. Bu sebeple bu tür sakız çiğnemek orucu bozar. Ancak kenger sakızı gibi katkısı bulunmayan ve çiğnendiğinde hiçbir eksilme olmayan, daha önce çiğnenmiş ve tadı kalmamış sakızların çiğnenmesi orucu bozmamakla birlikte, oruçlu iken böyle bir sakızı çiğnemek mekruhtur.
__________________
İnsan yaklaştığınca yaklaştığından ayrı Belli ki, yakınımız yoktur ALLAH’tan gayrı... |
05.09.2008, 18:47 | #10 |
Usta Yiğido
sonbahar5803 Şuan
Son Aktivite: 21.09.2009 14:57
Üyelik Tarihi: 26.09.2005
Mesajlar: 1.078
Tecrübe Puanı: 816
|
Akan suya, yahut nehir ve denize girip yıkanmak orucu bozar mı?
Soru: Akan suya, yahut nehir ve denize girip yıkanmak orucu bozar mı?
Cevap: Buralarda yıkanmak orucu bozmaz. Ancak bu yıkanma sırasında ağız ve burundan su kaçmasına pek engel olunamaz, orucu bozucu duruma mâruz kalınır. Bu bakımdan oruçlu iken böyle yerlerde mecburiyet olmadan yıkanmamalı, orucun hikmeti olan mahrumiyete göğüs germelidir. Şâyet yıkanılacak olursa ağız ve burundan su kaçmamasına azamî dikkat göstermelidir. Eğer su kaçarsa o gün yine tutularak sonra kaza etme gereği hatırdan çıkarılmamalıdır.
__________________
İnsan yaklaştığınca yaklaştığından ayrı Belli ki, yakınımız yoktur ALLAH’tan gayrı... |
Konuyu Toplam 2 Üye Okuyor. (0 Kay?tl? Üye Ve 2 Misafir) | |
Seçenekler | Arama |
Stil | |
|
|