![]() |
#111 |
Usta Yiğido
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() abircan Şuan
![]() Son Aktivite: 21.01.2015 09:55
Üyelik Tarihi: 03.08.2005
Mesajlar: 3.258
Tecrübe Puanı: 1068
![]() ![]() ![]() |
![]() allah razı olsun ara sıra güzel şeylerde yazın, tek boyutlu düşünüp insanları korku baskı sindirme yoluna gitmeyin, kendi töre ve inanç ibadet anlayışını herkese şartmış gibi koşma gel canımı ye
__________________
zaman kısa, dünya herkese yeter, mühim olan insanlık KANIMIZIN KIRMIZISI ALNIMIZIN AKIYLA SİVASSPORLUYUZ |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#112 |
Usta Yiğido
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() sonbahar5803 Şuan
![]() Son Aktivite: 21.09.2009 13:57
Üyelik Tarihi: 26.09.2005
Mesajlar: 1.078
Tecrübe Puanı: 845
![]() ![]() ![]() |
![]() Rica ederim.
Tepkiler hep böyle yumuşak olsa (zıt görüşlerde bile) ortada sorun kalmaz.
__________________
İnsan yaklaştığınca yaklaştığından ayrı Belli ki, yakınımız yoktur ALLAH’tan gayrı... |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#113 |
Usta Yiğido
![]() ![]() ![]() ![]() puar Şuan
![]() Son Aktivite: 29.04.2010 14:08
Tournaments Won: 1Üyelik Tarihi: 03.08.2005
Yaş: 45
Mesajlar: 803
Tecrübe Puanı: 819
![]() |
![]() Üç günlük dünyada Birbirimizi kırmamıza değmez.
![]()
__________________
Gönülleri fetheden, beyan talâkatı değil hareket talâvetidir.
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#114 |
Yasaklı
![]() Esengül Şuan
![]() Son Aktivite: 02.09.2010 23:31
Üyelik Tarihi: 16.12.2007
Mesajlar: 520
Tecrübe Puanı: 0
![]() |
![]() Kapımız 72 millete açıktır
![]() . . .. . . |
![]() |
![]() |
![]() |
#115 |
Yasaklı
![]() Esengül Şuan
![]() Son Aktivite: 02.09.2010 23:31
Üyelik Tarihi: 16.12.2007
Mesajlar: 520
Tecrübe Puanı: 0
![]() |
![]() Pir Sultan Abdal, bir Muhammedîdir; bu onun için bir iftihar ve üstünlük vesilesidir. Müslüman olmaktan, Hz. Muhammet’in getirdiği dinin ilkelerine sarılmaktan onur duymaktadır, Pir Sultan Abdal. Bunun içindir ki, şöyle anlatmaktadır Hz. Muhammet’in getirdiği dine bağlılığını.
Din Muhammet dini, taptığım tapı Yıkılır mı Hakk’ın kurduğu yapı’ ‘Muhammet dinidir, bizim dinimiz Tarikat altından geçer yolumuz’ ‘Mürşidim Muhammet buldum yolumu’ ‘Muhammet Ali’nin kurduğu yola Kalmamış sıdkile nazar kılıcı’ Peygambere karşı duyduğu coşkun sevgiyi mısralarla dile getirir. Kimi zaman sabahın seherinde coşa gelir dağlarla, güllerle, sularla, yüreğiyle... Muhammet’i çağırır; kimi zaman günahlarından dertlenir ve Muhammet’e imdada gider. Karlı dağlar gibi yığdım günahı Ya Muhammet sana imdada geldim’ Pir Sultan Abdal’a göre Hz. Muhammet temizliktir. Sadece ruhen değil, bedenen de temizdir Hz. Muhammet. Üstelik Onun temizliği sadece kendisini temizlemesinden değil, bizahiti kendisinden, kendi vücudundandır. Öyle ki Muhammet’in teri gül kokusudur, hem de ak gül kokusu. Gül kokusu Muhammet’in teridir’ ‘Ak gül Muhammet’in alın terinden Kerem Muhammet’ten, mürvet Ali’den’ Bu dünyada benim gönül verdiğim Birisi Muhammet, birisi Ali Adına, şanına kurban olduğum Birisi Muhammet, birisi Ali’ Pir Sultan Abdal, çoğu yerde Hz. Muhammet ile Hz. Ali’nin isimlerini yan yana ve bazı kereler tek bir isim imiş gibi kullanır. Çünkü İslam’ı Hz. Muhammet getirmiş ve Hz. Ali de İslam’ı korumakla görevlendirilmiştir. ‘Ay Ali’dir, gün Muhammet’ ‘Tenimiz Muhammet, canımız Ali’ Rehber Muhammet’tir, mürşit Ali’dir’ Pir Sultan’ım eydür şad olup güldü Kabe-i şeriften bir nida geldi Hakk’ın emri ile dört kitap indi Okuyan Muhammet, yazan Ali’dir’ |
![]() |
![]() |
Yukarıdaki Mesaj için Yandaki Kullanıcılar Esengül'e Teşekkür Ediyor... |
![]() |
#116 |
Yasaklı
![]() Esengül Şuan
![]() Son Aktivite: 02.09.2010 23:31
Üyelik Tarihi: 16.12.2007
Mesajlar: 520
Tecrübe Puanı: 0
![]() |
![]() Ya Allah Ya Muhammed Ya Ali
Allah Aşkına ulaşan aşıklar dile Geldi Pir Elinden dolu icen talibler Coşa Geldi Talib oldu Mest,Cumlesi ikrarın Güde Geldi Demle Ya Allah Ya Muhammed Ya Ali Diyerek Sakin oldu kimi Zaman,bazen taştı bu Gönül Erenlerin yolunda Kırk makamı Gördü GönüL Sır Acıldı perde kalktı ,Aşka Bulandı Gönül Dostla Ya Allah Ya Muhammed Ya Ali Diyerek Kandil nuru Muhammed Sahibidir İmam Ali Urum Erenlerin Piri 'dir Hacı Bektaş Veli Varınca bu sırra Talibler olmuşlardır Deli Canla Ya Allah Ya Muhammed Ya Ali Diyerek Bak Dermani Soyler Dogru Piri Abdal Murad'dır Dunya gümüş ise,Gerçek Altın İnce Figandır Verselerde Degişme dost Bu yolun Hakikattır Aşkla Ya Allah Ya Muhammed Ya Ali Diyerek |
![]() |
![]() |
Yukarıdaki Mesaj için Yandaki Kullanıcılar Esengül'e Teşekkür Ediyor... |
![]() |
#117 |
Yasaklı
![]() Esengül Şuan
![]() Son Aktivite: 02.09.2010 23:31
Üyelik Tarihi: 16.12.2007
Mesajlar: 520
Tecrübe Puanı: 0
![]() |
![]() Alevilik, İslamdır.
‘Hakk-Muhammed-Ali’ yolunun ‘Kırklar Meclisi’nde olgunlaştığı ve Oniki İmamlarla devam eden; İmam Cafer-i Sadık’ın akıl ölçüsünü rehber olarak alan, Horasan erenlerinin himmetleriyle Anadolu’ya gelen Hazret-i Pîr’le ve ulu ozanlarımızın nefesleriyle hayat bulan inancın adıdır. Alevilik inancı, hayatın amacını insanın ham ervahlıktan çıkarak insan-ı kâmil olup özüne dönmek olarak tanımlar. Bunun için de; ‘Mürşid’, ‘Pîr’ ve ‘Rehber’ huzurunda ikrar verilerek ‘Dört Kapı Kırk Makam’ aşamasından geçilir. İnancımızın uygulandığı mekân cemevidir. |
![]() |
![]() |
Yukarıdaki Mesaj için Yandaki Kullanıcılar Esengül'e Teşekkür Ediyor... |
![]() |
#118 |
Yasaklı
![]() Esengül Şuan
![]() Son Aktivite: 02.09.2010 23:31
Üyelik Tarihi: 16.12.2007
Mesajlar: 520
Tecrübe Puanı: 0
![]() |
![]() Dedemoğlu
Kalbi kara Yezit ne tan edersin Er, Muhammet meydanında bell’olur Ben müminim deyu dava kılarsun Er, Muhammet meydanında bell’olur. Ta ezelden ezel aduvsün bize İşin gücün gıybet mesavi söze, Sizin kendi belanız yetişir size Er, Muhammet meydanında bell’olur. Bir gün olur şu fenadan geçilür Melekütmevt dolusundan içilür Yarın andan yahşi yaman seçilür Er, Muhammet meydanında bell’olur. Biliri korsun da bilmezi yazan, Benlik getirüp de yolunu azan, Koy düşsün deyü kuyular kazan Er Muhammet meydanında bell' olur. Dedemoğlu der ki hey yüzü kara Varlıktan geçüp de gelmezsin dara Size bundan başka bulunmaz çare Er, Muhammet meydanında bell'olur. (Kaynak: Ahmet Özdemir, Cönklerden Günümüze Halk Şairlerimiz, Veli Yayınları, Istanbul 1993, s. 67.) Sözcük Açıklamaları:tan eylemek: lanetlemek aduv: düşman gıybet: dedikodu mesavi: kötülük (mahâsin’in zıt anlamlısı) melekütmevt: ölüm âlemi/dünyası |
![]() |
![]() |
Yukarıdaki Mesaj için Yandaki Kullanıcılar Esengül'e Teşekkür Ediyor... |
![]() |
#119 |
Yasaklı
![]() Esengül Şuan
![]() Son Aktivite: 02.09.2010 23:31
Üyelik Tarihi: 16.12.2007
Mesajlar: 520
Tecrübe Puanı: 0
![]() |
![]() Eğildimde bir dolu içtim gel gel
Pirin elinden elinden Yandı yürek kebab oldu Narın elinden elinden Dostun bahçesinde güller gel gel Ne bilir halimden eller Şakıyıp öten bülbüller Gülün elinden elindn Dostun bahçesinde gezdim gel gel Hem okudum hem yazdım Ben o yardan ayrı gezdim Elin dilinden dilinden çayır çimen dom bürüdü gel gel lale sümbüller yürüdü dağların karı eridi yelin elinden eilnden yine geldi bahar yazlar gel gel ötüşür turnalar kazlaz süzülüyor ela gözler ölüm elinden elinden gerçeklere ölüm olmaz gel gel müminlere sorgu olmaz burda ölen orda ölmez korkmam ölümden ölümden tutmuşam pirin elinden gel gel korkmazam sırat yolundan sakın kul hüseynim saın adu dilinden dilinden |
![]() |
![]() |
Yukarıdaki Mesaj için Yandaki Kullanıcılar Esengül'e Teşekkür Ediyor... |
![]() |
#120 |
Usta Yiğido
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() seva Şuan
![]() Son Aktivite: 31.08.2010 20:51
Üyelik Tarihi: 04.02.2008
Yaş: 40
Mesajlar: 15.375
Tecrübe Puanı: 2207
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() HZ. ALİ'DEN ÖZ DEYİŞLER(*)
KAZIM BALABAN (**) GAZETECİ - YAZAR 1. Acelenin meyvesi yanlışlıktır. 2. Aç kalmak, alçalmaktan hayırlıdır. 3. Açık kalpli, mert düşman, içinden pazarlıklı dosttan iyidir. 4. Adalet için en büyük talihsizlik, devleti idare edenin zalimliğidir. 5. Adalet, halkın dirliği ve düzeni, idarecilerin ise süsü ve güzelliğidir. 6. Adalet ve eşitliği gözetme, siyasetlerin en iyisidir. 7. Adil ol, kudretin sürekli olsun. 8. Adilane davranış siyasetlerin (yönetimlerin) en iyisidir. 9. Affedilmeyecek günah, insanların bir birlerine olan zulmüdür. 10. Affetmekten utanmayın. Cezalandırmada acele etmeyin. Emriniz altında bulunanların hataları karşısında hemen öfkelenip kendinizi kaybetmeyiniz. 11. Ahdini bozmak Allah’ı ve halkı gazaplandırır. 12. Ahmak, her lafın başında yemin eder. 13. Akıl, gurbette yakın bulmaktır; ahmaklık vatanda gurbete düşmektir. 14. Akıl gibi mal, iyi huy gibi dost, edep gibi miras, ilim gibi şeref olmaz. 15. Akıl gibi zenginlik cehalet gibi yoksulluk yoktur. Edebe uymak bir kazanç, danışmak bir güçtür. 16. Akıllı bir insan fakir olabilir. Fakat o hiç kimsenin sadakasına muhtaç değildir. 17. Akıllı kişi, tecrübelerden ibret alan kimsedir. 18. Akıllı olan kemal, cahil olan mal ister. 19. Akıllı, düşmanınsa bile danış, bilgisiz dostun fikrini geç. 20. Akıllı insan edeple öğüt alır. Dayaktan başka bir şeyle terbiye edilemiyenler hayvanlardır. 21. Akıllı, insanların en mutlusudur. 22. Akıllının dili kalbindedir, ahmağın dili ise ağzındadır. 23. Akıllının tahmini, cahilin kesin bilmesinden daha doğrudur. 24. Akıllı insanlar az konuşur. Çok söyleyenler, yalnız ahmaktırlar. 25. Akil kişi, kemâl taleb eder. 26. Akraba düşmanlığı, akrep sokmasından beterdir. 27. Alçak gönüllülük, ilimin meyvesidir. 28. Alçak gönüllülük, en büyük şereftir. 29. Aleyhine kesin delil olmayan kişiyi mazur tutun; o kişi benim. 30. Alışkanlık, insana musallat olur ve onu kontrolu altına alır. 31. Alışkanlık insanın ikinci tabiatı gibidir. 32. Amellerin en zoru üçtür. Bunlar; nefsin hakkını verebilmek, her halde Allah’u Teâlâ’yı hatırlayabilmek, kardeşine bol bol ikramda bulunabilmektir. 33. Amelsiz sevâb dileyen, yaysız ok atmaya kalkan kişiye benzer. 34. Aptallığın en büyüğü medh ve zemde ifrada kaçmaktır. 35. Allah dostları o kişilerdir ki, insanlar dünyanın görünüşüne baktıkları zaman, onlar dünyanın iç yüzünü görürler. 36. Allah katında insanların en kötüsü, hayatında midesini ve şehvet güdüsünü doyurmaktan başka hedefi olmayan kismedir. 37. Allah seni özgür yaratmışken, başkasının kölesi olma. 38. Allah’ın hışmından kurtulmuş olan, bir tek zâlim yoktur. 39. Allah’ü Teâlâya yemin ederim ki, beni yalnız mü’min sever ve bana yalnız münafık buğzeder. 40. Arkadaşın hayırlısı, sana doğru yolda iyi delil olandır. 41. Asıl yetimler, anadan ve babadan yoksun olanlar değil, akıldan yoksun olanlardır. 42. Aslını inkar eden haramzadedir. 43. Aş verirsen doyur. 44. Aşağılık insanlarla yakınlaşmaktan kaçın, onlar ki yapmacık sevgilerini gösterip içlerinde kötülüğü sakladılar. Onları hoşnut tuttuğun sürece sana sevgi duyarlar verili olmaktan geri kalırsan sana zehirlerini akıtırlar. 45. Aşırılık gösterme sevgide. Çünkü insan ne zaman o sevgiden hoşnut kalmayacağınızı bilemez. Hoşnutsuzluk duyar da insana nefret duyarsan, nefretinde de aşırılık olmasın. Nefretinden ne zaman döneceğini bilemezsin. 46. Atamalarda araştırma yapmayı ihmal etmeyiniz. 47. Ayıbın en büyüğü, ona benzer bir ayıp sende de varken, başkasını ayıplamandır. 48. Ayılması çok güc olan zenginlik sarhoşluğunda Allah”a sığınınız. 49. Aynı Anadan babadan doğanlar, senin miras kardeşlerin, uzak yerlerden gelen, huyu suyu sana benziyenler ise senin öz kardeşlerin sayılırlar. 50. Az ilmi olup da onunla amel eden, çok ilmi olup da amel etmeyenden hayırlıdır. 51. Az ibadet edip çok çalışmak, çok ibadet edip az çalışmaktan üstündür. 52. Az yemek yemek sağlıktır. 53. Azarlamada aşırılık inat ateşini alevlendirir. 54. Azim ve sebat, insanların en büyük yardımcısıdır. 55. Azgınlığın sonu ya rezil veyahut yok olmaktır. 56. Azla yetinen kimse zengindir. 57. Babana saygılı ol ki, oğlun da sana saygılı olsun. 58. Babana riyet edersen, sende oğlundan hürmet ve riayet bekleyebilirsin. 59. Bağışlamak, büyüklüğün şanındandır. 60. Bâtıla yardım eden, Hak’ka zûlmeder. 61. Başa kakmak suretiyle iyiliğini boşa giderme. 62. Başkalarına kulluk etme; Allah seni hür yaratmıştır. 63. Başkalarını çekiştireni, ister Hakk üzere olsun, ister batıl yalanlayınız. 64. Başkalarını ıslah etmek istiyor isen önce kendini ıslah etmelisin. Kendin fasid olduğun halde başkalarını ıslah etmeye kalkışman en büyük ayıplardandır. 65. Başkalarının felaketinden hisse kapanlar, geçmiş musîbetlerden ders alanlar, cidden bahtiyar insanlardır. 66. Başkalarının iyi hareketlerini takdire çalışınız. Derhal dostlarınızın çoğaldığını göreceksiniz. 67. Başkasında gördüğün fena bir huyu hemen nefsinde ara ve ondan kaçın. 68. Beceremeyeceğin bir iş için söz verme. 69. Ben Cehennem’in taksimcisiyim, Kıyamet Günü’nde Cehennem’e bu senin, bu da benim diyeceğim. 70. Ben konuşan Kur’anım. 71. Ben mü’minlerin emîriyim; onların en yoksulunun geçindiği gibi geçinmek zorundayım. 72. Benim 3 türlü Dostum vardır. Benim Dostlarım, Dostlarımın Dostları ve Düşmanlarımın düşmanı. 73. Benim izzet ve ikramım yemin ederim ki atalardan mirastır ve onlar benden önceliklidir. 74. Bencillik kimde olursa, helak olur. 75. Bedenin orucu, irâde ve ihtiyarla azaptan korkup sevâba girmeyi, ecre nâil olmayı dileyerek yemekten kesilmektir. Nefsin orucu, 5 duyuyu öbür suçlardan çekmek, kalbi de bütün şer sebeplerinden ayırmaktır. Kalbin orucu, dil orucundan; dilin orucu, karnın orucundan hayırlıdır. 76. Bırak bu içindeki ikililiği atıl ateşe, sönmeye yüz tutsa da onu alevlendir. 77. Bildiği halde susmak, bilmediği halde konuşmak kadar çirkindir. 78. Bilge insan çalışmasına, bilgisiz de boş hayallerine güvenir. 79. Bilgi gibi hazine olamaz. 80. Bilgi, tükenmeyen bir hazinedir; akıl eskimeyen, yıpranmayan bir elbisedir. 81. Bilgin bir söz ehli olamıyorsan, hiç olmazsa dikkatli bir dinleyici ol. 82. Bilgin kişinin rütbesi rütbelerin en üstünüdür. 83. Bilgin ölü olsa bile diridir. Cahil ise diri olsa bile ölüdür. 84. Bilgin ölse de yaşar; cahil ise yaşarken de ölüdür. 85. Bilginlerin toplantısı mutluluk getirir. 86. Bilgisiz, bilmediğini sormaktan utanmasın. Alim, içinden çıkamayacağı bir meselede en iyisini Allah’u Teâlâ bilir’ demekten sakınmasın. 87. Bilgisiz kişiyi bir işte, bir düşüncede ya pek ileri gitmiş görürsün, ya da pek geri kalmış. 88. Bilgiyi ehli olmayana veren, o bilgiye zulmetmiştir. 89. Bilgiyle dirilen ölmez. 90. Bilmediğiniz sözü söylemeyin, çünkü gerçeğin çoğu, inkâr ettiğiniz şeylerdir. 91. Bilmediğin şey hakkında konuşmayı ve üzerine düşmediği halde söz söylemeyi terk et. 92. Bilmiyorum demeyi bırakan kişi, öleceği yerden yaralanır, gider. 93. Bin defa mazlum olsan da bir defa zalim olma. 94. Bin kere mazlum olmak, bir kere zalim olmaktan iyidir. 95. Bin kapıdan, yüz bin kaleden içeri girebilirsin de küçücük bir gönülden içeri giremezsin. 96. Babanın, çocuğu için bıraktığı en iyi miras onu güzel edeble yetiştirmesidir. 97. Bir devletin başı, sahip olduğu iktidardan; bilgin, ilimden; iyilik sever, yaptığı iyiliklerden; ihtiyar da yaşından ötürü saygı görür. 98. Bir devletin çökmesi şu dört sebebe bakar: Esas prensiplerinden ayrılma, ikinci planda olan şeylere önem verme, aşağılık kimselerin ön safa geçmesi ve erdemli kişilerin arka plana atılması. 99. Bir gerceği savunurken, ona önce kendimiz inanmalıyız sonrada başkalarını inandirmaya çalışmalıyız. 100. Bir hikmet ve hakikatı bulmak, müminler için büyük bir ganimettir. 101. Bir insana başkaları yanında verilen öğüt, öğüt değil, hakarettir. 102. Bir insanda güzel bir huy varsa o huya benzer başka huylarını da bekleyin. 103. Bir işi yapmadan önce tedbir almak, insanı pişmanlıktan kurtarır. 104. Bir sanat eserini yıkmak, cinayetlerin en büyüğüdür. 105. Bir hakikatı müdafaa ederken, ona evvelâ kendimiz inanmalıyız. Sonra da, başkalarını inandırmaya çalışmalıyız. 106. Bir hata işlediğiniz vakit, onu itiraftan çekinmeyiniz. Eğer böyle yaparsanız, o hatayı görmüş olanların, aleyhinize verecekleri hükmün önüne geçersiniz. 107. Birisini övmede aşırı gitmeyin ve abartmayın. 108. Bir kişiyi lâyığından fazla övmek riyâdır, dalkavukluktur; lâyığından az övmek ise ya dilsizlikten ileri gelir, ya hasedden. 109. Biri sana sırtını çevirirse üzülme, böylece dostunla düşmanını ayırt etmiş olursun. 110. Birinin aleyhinde söylenen sözü dinleyen, o sözü söyleyen gibidir. 111. Birbirine aykırı olarak çağrılan iki yoldan biri mutlaka yanlıştır. 112. Birisinin suçunu bağışladıktan sonra pişman olma, Cezalandırdığın zamanda sevinme. 113. Borçların çokluğu, doğru adamı yalancı, şerefli adamı da yemininden dönek yapar. 114. Boş vakitlerini okumakla değerlendiren kimse, fikir rahatlığını kaybetmez. 115. Bütün insanlar Allahın kuludur. Lakin hiç bir kimse, diğer bir kimsenen kulu değildir. 116. Bütün varımızı sunarız sadece, ekmek ve sirke olsa da. 117. Büyük günahların kefareti, zulme düşünlere yardım etmek, acze düşünleri ferahlandırmaktır. 118. Büyüklere karşı saygılı olun ki çocuklar da size karşı saygılı olsunlar. 119. Cahil dosttan ziyade akıllı düşmanına güven. 120. Cahil ile sakın Latife (şaka) etme. Dili zehirli olduğundan gönlünü yaralar. 121. Cahil, ne kendi eksiğini görür, ne de öğütlere kulak asar. 122. Cahilden uzak kalmak, akıllıya yaklaşmakla eşittir. 123. Cahiller çoğalınca bilginler garip olurlar. 124. Can gözü kör olunca, gözle görüşün bir yararı yoktur. 125. Cehaleti ilimle geri çevirin. 126. Cehalet ve gaflet alimin kalbinde olmaz. Fakat alimler, zengin cahillerin karşısında, ancak ilim sayesinde yükselirler. 127. Cenabı Hak, Kibir edenleri bayağı ve aşağılık kılar. 128. Cimri zengin, cömert yoksuldan daha yoksuldur. 129. Cimri, her zaman aşağılıktır, kıskanç olan her zaman işkencededir. 130. Cimrinin dostu bulunmaz. 131. Cömertlik alışkanlıkların en üstünüdür. 132. Cömertlik, istemeden önce vermektir. İstendikten sonra vermek utançtandır ve kötüdür. 133. Çalışan kötülük düşünemez, çalışmayan da kötülükten kurtulamaz. 134. Çalışıp da bir şey elde edemeyen, oturunca hiç bir şey elde edemez. 135. Çalışmak kadar dinlenmeyi de görev bil ihmâl etme. Sağlığınıza eza etmeyin, sağlığın bozulması kolaydır da onu elde etmek zor. 136. Çobanların en kötüsü, sürüsünde kötüleri barındırandır. 137. Çocuk açısından, hiç bir süt anne sütünden iyi değildir. 138. Çocuklara sevgi ve büyüklere saygı gösteriniz. 139. Çocuklara söz verdiğinizde kesinlikle sözünüzde durunuz. 140. Çocuğun kalbi hiç ekilmemiş bir tarla gibidir. Ona ne verilirse kabul eder. 141. Çocuğunuza yedi yıl oyun oynamasına müsade edin ve yedi yıl ona yaşam edebini öğretiniz. 142. Çoğu insanlar medhedilip övüldüğü için gurura kapılırlar. 143. Çoğu sözler hamleden daha serttir. 144. Çok akıllı kimseler, başkalarının hatalarından öğrenirler ve hata yapmazlar, akıllı insanlar hata yapar ve ders çıkararak bir daha yapmazlar. Ahmak insanlar da sürekli hata yapar gene ders çıkarmazlar. 145. Çok kimseler varisleri kavga etsinler diye mal toplamaya çalışırlar. 146. Çok şakacı insanı ciddiye almazlar. 147. Çok yaşayanın ömrü, dostlarına ağlamakla geçirecektir. 148. Dert ve gam, ihtiyarlığın yarısıdır. 149. Dert ve sıkıntının şiddetine sabır göster, bunun da sonu gelecektir. Bil ki sabır bir asalet göstergesidir. 150. Dil, aklın tercümanıdır. 151. Dil, insanın terazisidir. 152. Dil yırtıcıdır; yuları bırakıldı mı salar, parçalar. 153. Dili tatlı olanın arkadaşı çok olur. 154. Dilini söğüp saymaya alıştırma. Tatlı dilli ol. Kötü söz alışkanlığı, insanı soysuz yapar. 155. Dilini küfre alıştırma. Tatli dilli ol. Yoksa önüne gelene havlayan köpeklere dönersin. Halkı zorla kendine nefret ettirirsin. 156. Dilsiz ol, yalancı olma. 157. Dilinizi dâimâ iyi kullanınız. O sizi saadete götürdüğü gibi, felâkete de götürebilir. 158. Dindarlığın en üstünü, dindarlığı gizlemektir. 159. Dinle, öğrenirsin. Sus esen kalırsın. 160. Doğru, dürüst ve nazik kişileri seçin, ve çıkar ummadan ve korkmadan acı gerçekleri söyleyebilenleri tercih edin. 161. Doğru her zaman yüce, yalancı her zaman aşağı ve cücedir. 162. Doğru söz söyleyenin delili kuvvetli olur. 163. Doğruluk en iyi yol, bilgi en iyi kılavuzdur. 164. Doğruluk, hakkın dilidir. 165. Dost, sen yokken dostluk şartını yerine getiren kimsedir. 166. Dost, kardeşini üç hâlde korumadıkça tam dost olamaz. Düşkünlüğünde, kendisi bulunmadığı vakit, ölümünden sonra. 167. Dostun olmayışı, bir çeşit gariplik ve yalnızlıktır. 168. Dostuna kanat ger ve ona bir babanın oğullarının üstüne eğilmesi, onları korumasına alması gibi davran. 169. Dostları yitirmek gurbete düşmektir. 170. Dostlarıma dost olanları çok severim. ve onların kıymetlerinide dostlukların dereceleriyle ölçerim. 171. Dostların çoğalsın diye çırpınma. Onları bir gün ihmal etmeğe kalksan çabucak düşmanın olurlar. Dostlar ateş gibidir. Pek çoğalırlarsa yakarlar. 172. Dostlarının kötüsü, seni iyi gününde arayıp sıkıntılı zamanında yüz üstü bırakandır. 173. Dostluk, en yakın akrabalıktır. 174. Dostluk, elde edilmiş akrabalıktır. 175. Dostlukta aşırı gitme, kim bilir belki o dostun bir gün düşmanın olur, düşmanlıkta da aşırı gitme, kim bilir belki o düşmanın bir gün dostun olur. 176. Dostunu ihtiyâtla sev, olabilir ki bir gün sana düşman olur; düşmanınla da ihtiyâta riâyet ederek düşmanlıkta bulun, olabilir ki bir gün sana dost kesilir. 177. Dostunun düşmanını, kendine dost seçme. 178. Dünya geçici gölgedir. 179. Dünya sana cömert davrandığından sen de malına cömert davran, herkesin durumu değişebilir. 180. Dünyada yoksulu doyurmak kadar büyük iyilik yoktur. Bunu yapanlar, âhirette mutlaka mükafatını bulur. 181. Dünyanın en değerli hazinesi öğüttür, ama ondan ucuzu da yoktur. 182. Dünyayı yutsa, yoksul kalacak biri var: Aç gözlü. 183. Düşene sevinme, zamanın sana ne sakladığını bilmezsin. 184. Düşmanı kovalamayınız, onların yaralananlarının yarasını sarınız, esirlerini tedavi ediniz. 185. Düşmanlık, kalbi meşgul eder. 186. Düşünce akılların cilasıdır. 187. Düşünce ve prensiplerini kendi hayatlarında da uygulayan kimselerin bilgi ışıklarıyla aydınlanınız. 188. Düşünün, sonra konuşun, yanılmalardan kurtulacaksınız. 189. Edep, aklın suretidir. 190. Edep, en iyi mirastır. 191. Edeb, had tanımaktır. 192. Edep insanın kemalidir. 193. Edep insan için güzel elbise menzilesindedir. 194. Edepsiz olan kimsenin ayıpları çok olur. 195. Eğer ararsak kendimize kolayca düşman bulabiliriz, ama ne kadar ararsak dost bulmak kolay değil. 196. Eğer başkalarını ıslah etmek istiyorsan önce kendini ıslah et. Kendin fasid olduğun halde başkalarını ıslah etmekle çalışmak çok büyük bir kusurdur. 197. Eger bilgiyi hak edene vermezseniz o kişiye zulmetmis olursunuz; hak etmeyene verirseniz bilgiye zulmetmis olursunuz. 198. Eğer bir seyahete çıkarsanız, gittiğiniz yerlerin adetlerine uymaya çalışınız. 199. Eğer yoksullaşırsan, yoksulluğunu gönül zenginliği ile tedavi et. 200. Eğer sırlarınızı birbirinize açarsanız, artık onu gizleyemezsiniz. 201. Eğer giriştiğin herhangi bir davada haklı isen korkma. Hakkı müdafaa edenin yardımcısı Allah’tır. 202. Eğer hayırlı bir iş görmek istersen, bugünün işini yarına koyma. Çünkü, yarına kadar ne olacağı belli değildir. Fena bir işe başlayacağın zaman da acele etme. Belki hayırlı bir düşünce, sana o fenalıktan gelecek olan tehlikeye mani olur. 203. Eğer talihin açık ise Kusurların kapalı kalır. 204. Eğlence ve zevke kapılan, akıldan kaybeder. 205. Elbiseleriniz eskide olsa, kalpleriniz yeni ve temiz olsun. 206. El işlerine yardım edin; çünkü bu yoksulluğu azaltır, hayat standardını artırır. 207. Emanetin en feyizlisi ‘ahde vefa’dır. 208. En ahmak insan, kendini herkesten en akıllı sanandır. 209. En akıllı insan, öğütleri dinlemekten vazgeçmeyen insandır. 210. En büyük Sıddık benim. 211. En büyük yardım, en çabuk yapılan yardımdır. 212. En büyük zenginlik Akıl, en şiddetli yoksulluk Ahmaklıktır. 213. En faydalı bilgi, uygulanabilendir. 214. En güzel ahlak, tevazu, yumuşaklık ve tatlı dilde bulunur. 215. En güzel edep kendinden başlamandır. 216. En kötü dost, seni şak şaklayıp eksiklerini örtendir. 217. En kötü düşmanlık insanlara yönelendir. 218. En kötü şey, insanın kendisini beğenmesidir. 219. En kuvvetli kişi, kendi nefsine galip olan kişidir 220. En talihsiz memleket, insanlarının her türlü güvenlikten yoksun yaşadıkları memlekettir. 221. En yakını yitiren en uzağı yardımcı olarak bulamaz. 222. En yakışıklı elbise, erdem elbisesidir. 223. Erdemin başı ilimdir. 224. Erkeklerin süsü edeptir, kadınların süsü de altındır. 225. Esnaf ve tüccara dikkat edin; onlara gereken önemi gösterin, fakat ihtikâr, karaborsa ve mal yığmalarına izin vermeyin. 226. Evim gelen herkesin kendi ortamıdır. Kilerimiz yiyecek alana açıktır. Bütün varımızı sunarız. Sadece ekmek ve sirke olsa da. 227. Evlâtlarınızı yaşayacakları zamana göre, terbiye ediniz. 228. Evlâtlarınızı yaşayacakları zamana göre yetiştiriniz 229. Ey Âdemoğlu, ihtiyacından fazla kazandığın şeyi, başkası için biriktirmedesin. 230. Ey Allah’ım, kaç evin önünden geçtiğimde zevk ve yapay mutlulukla şenlenmişti. 231. Ey insanlar! Bilgi edindiğiniz zaman hidayet´e ermeniz için bilginize uyunuz. Çünkü ilminin tersine hareket eden alim, cehlaletten ayrılmaz, yolunu kayıp etmiş cahile benzer. 232. Ey karamsar; bilmelisin ki, bu devranın değişmeyen tek bir kanunu var o da değişmektir. 233. Eziyet etme, eziyete engel ol. Diline sahip ol, can feda olsun sana yardımcı olan dost arkadaşlığına. 234. Fasık ve günahkâr kimselerle arkadaş olmaktan kaçının, çünkü kötülük kötülüğe kavuşur. 235. Fazîletlerin başı ilimdir. 236. Fazîlet sahibinin kıymetini, ancak fazîlet sahibi bilir. 237. Fazla yemek ve yemek üstüne yemekten kaçının. Zira fazla yiyen kimse fazla hasta olur 238. Fırsat karınca yürüyüşü ile gelir, yıldırım hızı ile gider. 239. Fırsat yaz bulutu gibi gelip geçer, elinize geçtiğinde faydalanmasını bilin. 240. Fikir çatışmalarından hakikat çıkar. 241. Fikir çatışmalarında dikkat çıkar. 242. Fikir sahibi her şeyden ibret alır. 243. Gayb sırlarından bana sorunuz, Mürsel peygamberlerin tüm ilimlerine varisim ben. 244. Garip, dostu olmayan kimsedir. 245. Gazap ve öfkeden kaçınınız. Çünkü onun başlangıcı delilik ve sonu ise pişmanlıktır. 246. Gece ile gündüz seni işlerler. Onları sen işle. Onlar her gün senden bir şey koparıyor, sen de onlardan bir şey koparmaya bak. 247. Geçimini mertce kazanmaya çalış. Nefsini alçaklıktan koru ki, fakir olsan bile şerefli kalasın. 248. Gençlik günlerini düşünmek, hasrettir. 249. Gerçek bilgin, bildiklerinin bilmedikleri yanında daha az olduğunu anlayandır. 250. Gerçek dost, sıkıntı zamanında imdada yetişendir. 251. Gerçek dostlar, çok vücutlu, tek kalpli varlıklardır. 252. Gerçek karşısında öfkelenmek ayıptır. 253. Gerçekle savaşan, elbette alt olur gider. 254. Gerçekleri söylemekten korkmayınız. 255. Gereksiz şeylerin peşinden koşan gerekli şeyleri kaçırır. 256. Görmediğim Allah’a ibâdet etmedim, tapmam. 257. Gözleri kör olan birisine doğanın ne kadar güzel olduğunu anlatamazsınız. 258. Güler yüz göstermek, cömertlik yerine geçer. 259. Güler yüz, dostluk yaratır. 260. Günah işlememek, tövbe etmekten daha iyidir. 261. Günaha alt olarak üstünlük bulan, üstünlük elde etmemiştir, şerle üst olan alt olmuştur. 262. Günahın en kötüsü, hafife alınan günahtır. 263. Güzel bir hayat sürdürmek istiyorsan kıskanma, cimri olma ve hırslı olma. 264. Güzel bir siyaset, iktidarı sürekli kılar. 265. Güzel huy, bir ganimettir. 266. Güzellik giyinenlerin süslüğü ile oluşmaz; bilgi ve terbiye ile güzel olunur. 267. Haddini bilen kimse, hakaret görmez. 268. Hain kişilere vefâda bulunmak, Allah’a hıyânette bulunmaktır; hainlere gadretmekse, Allah’a vefâ etmek demektir. 269. Hakkı bilirsen, Hakkın ehlinide bilirsin. 270. Halka karşı daima içinizde sevgi ve nezaket besleyin. Onlara bir canavar gibi davranmayın ve onları azarlamayın. 271. Halka istemediği, hoşlanmadığı şeyleri söyleyen kişi hakkında halk da, istemediği şeyleri söyler. 272. Halkın güvenini kazanın ve onların iyiliğini istediğinize kendilerini inandırınız. 273. Halkın en mutlusu, insanlarla iyi geçinen kimsedir. 274. Hakiki dost; sıkıntılı zamanlarda, senin gurur ve izzet-i nefsini kırmadan, sana yardım edenlerdir. 275. Hakkı ayakta tutmak için yardımlaşmak emanet ve dindarlıktır. 276. Haktan sonra delaletten başka ne vardır ki...! 277. Haksız kazanç ve ahlâksızlıklara düşmemeleri için memurlarınıza yeterince maaş ödeyiniz. 278. Haksızlık önünde eğilmeyiniz. Çünkü haksızlıkla beraber şerefinizi de kaybedersiniz. 279. Haksızlıklara isyan etmeyenler, onlardan gelecek her musibete katlanmalıdır. 280. Halk için en büyük felaket, düşünce ve bilim adamlarının düşük ahlaklı kimseler oluşudur. 281. Halka hürmet edenler, hürmete mazhar, halkı tahrik edenler hakarete layık olurlar. Halka saygınlık veren kişi, saygın tutulmuştur. Halkı küçümseyenlerse saygı görmemişlerdir. 282. Halkın güvenini kazanınız ve onların iyiliğini istediğinize kendilerini inandırınız. 283. Halkın önderi olmak isteyen biri önce kendisini ıslah etmeli, daha sonra başkalarını ıslah etmeye başlamalı ve söz ile diğerlerine edep öğretmeden önce güzel davranışı ile onlara edep öğretmelidir. 284. Hayat kötülüklerle insan arasında perdedir. 285. Hayatın, karşısına çıkardığı müşkül hadiselere sabır ve tahammül et. Onları, hiç kimseden bilme ve hiç kimseye karşı kalbinde bir buğz ve adâvet besleme; hiç kimseye hiddet ve şiddet gösterme. Bu suretle hareket edersen, en büyük müşkülleri bile yenersin ve sen de “İnsân-ı kâmil” mertebesine erersin. 286. Hayrı yapan, hayırdan da hayırlıdır; şer isteyense şerden de kötüdür. 287. Her hangi bir işde acele etme hataya düşersin. 288. Her hangi bir mücadelede son çabasını harcayan, mutlaka zafer kazanır. 289. Her huyun en iyisini kendin için seç. 290. He insan senin gibi yaradılışa sahiptir. 291. Herkesin değeri, onun himmeti kadardır. 292. Her kim, bana bir harf öğretse, ben ona kul, köle olurum. 293. Her kim kötüyü yasaklar, fesata kızar ve Allah’ın yasaklarının hududu çiğnendiği zaman öfkelenirse, Allah’ü Tealada o kulunun lehine öfkelenir. 294. Her kişinin değeri, yaptığı güzel işiyle ölçülür. 295. Her nereye baksam Allahı görürüm. 296. Her sorunu kolay yönünden ele al, hayatında rahat edersin. Çünkü sen sorunları kolaylıklarıyla ele aldıkça çözümleri de kolaylaşacaktır. 297. Her şey akla muhtaçtır, akıl da eğitime. 298. Her şey olması gereken zamanda oluşup elde edilir. Bunu bilmeyen cahil, yorgunluğuyla mahzun kalır. 299. Her şeye ibretle bakınız. Ve gördüklerinizden ibret alınız. 300. Her şeyi layık olduğu yere koyan Allah’tır. 301. Her şeyin bir belası vardır ve iyiliğin belası da kötü arkadaştır. 302. Her şeyin sonunu uzun uzun düşünen ve bir türlü karar veremeyenlerden, şecâat ve cesaret namına, hiçbir şey beklenemez. 303. Her şeyin en büyüğü İlim ve Bilimdir. Çünkü ilim ile Hakk’a yol bulunur, bilim ile halka tahammül edilir. 304. Her şeyin en iyisi, en yeni olanıdır; ama dostların en iyisi, en eskileridir. 305. Herkes için tatlı, acı bir son vardır. 306. Hırs seni kul etmesin, Allah seni hür yarattı. 307. Hırs ve tamah, yorgunluk ve meşakkatin anahtarıdır. 308. Hızlı yükselenlere imreniliyor. Oysa en hızlı yükselenler toz, duman. saman ve tüydür. 309. Hiç bir süs edep kadar güzel değildir. 310. Hiç bir şey görmedim, meğer ondan evvel ve onunla, ondan sonra gördüğüm hep Cenâb-ı Hak’tır. 311. Hiç bir zaman vaadinizden ve sözünüzden dönmeyiniz. 312. Hiç kimsenin hatasını yüzüne vurmayınız. O hatayı işleyene hatasını, başka birini misal göstererek anlatınız. 313. Hiçbir işte lüzumundan fazla aceleci olma. Dikkatli davranma sahibi olanlar, kendilerini bir çıkmaza girmekten muhafaza etmiş olurlar 314. Hikmet sahibi kişilerin sözleri doğruysa ilaçtır, yanlışsa hastalıktır. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye Okuyor. (0 Kay?tl? Üye Ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | Arama |
Stil | |
|
|