Forum - Ana Sayfa Takvim S?k Sorulan Sorular Arama

Zurück   Sivas - Sivaslilar.Net - Sivashaber - Sivasforum - Sivasların En Büyük Buluşma Merkezi - Yiğidolar > Haberler > Anasayfa Haberler
SİTE ANA SAYFA Galeri Kayıt ol Yardım Ajanda Oyunlar Bugünki Mesajlar

Anasayfa Haberler Sivas Haberler



Son 15 Mesaj : Atatürk'ün Çocukluğu'na Ait Hikayeler           »          Şehzade Osman           »          Hatıra defteri           »          Antilop İle Akrebin Dostluğu           »          Karagöz İle Hacivat Konuşmaları 2           »          Sitemizin Ozanları           »          SEVDİM İŞTE....           »          NEFRET ETTİM İŞTE!!!!!           »          AFORİZMALAR (SAÇMALAMLAR)-1           »          SEÇKİNLER/SEÇİLMİŞLER DÜNYASI           »          Hatalarımızdan Dersler Alabilmek Ümidiyle.           »          Araf Suresi 172-173. Ayetler.( Ben Sizin Rabbiniz Değil Miyim)           »          İnancımızı Kullananların Artık Tuzağına Düşmeyelim.           »          ULAŞ-Yapalı           »          TÜRKİYE TÜRKLERİNDİR PAYLAŞIMAZ
 
 
Seçenekler Arama Stil
Alt 03.09.2008, 16:57   #1
Sivaslilar.Net
Site Habercisi
NO AVATAR
 
Sivaslilar.Net Şuan Sivaslilar.Net isimli Üye şimdilik offline Konumundadır

Üyelik Tarihi: 03.08.2005
Mesajlar: 1.847
Tecrübe Puanı: 937 Sivaslilar.Net kann auf vieles stolz seinSivaslilar.Net kann auf vieles stolz seinSivaslilar.Net kann auf vieles stolz seinSivaslilar.Net kann auf vieles stolz seinSivaslilar.Net kann auf vieles stolz seinSivaslilar.Net kann auf vieles stolz seinSivaslilar.Net kann auf vieles stolz seinSivaslilar.Net kann auf vieles stolz seinSivaslilar.Net kann auf vieles stolz seinSivaslilar.Net kann auf vieles stolz sein
Standart Baro Başk. Av. Mustafa Coşkun İle Röportaj



Sivas Barosu Başkanı Avukat Sayın Mustafa Coşkun ile yapmış olduğumuz röportajı yayınlıyoruz.

Mustafa Bey öncelikle bize kendinizi kısaca tanıtır mısınız ?

1961 Sivas doğumluyum. İstanbul Üniversitesi Hukuk fakultesini bitirdim.1987’den bu yana fiilen avukatlık yapmaktayım. Uzun yıllar Baro yönetim kurulunda görev yaptım, Baro genel sekreterliği, Baro başkan yardımcılığı ve şu an da Sivas Barasu Başkanıyım, 2 dönemdir bu görevi yürütüyorum.

Hukukçu gözüyleyle baktığınızda ülkemizde insan haklarına gereğince uyuluyor mu ?

Bu alanda ülkemizde büyük gelişmeler var. 1960,70 ve 80’li yıllara göre kıyaslarsak çok daha ileri noktadayız. Temel insan hakları deyince en önemlisi can ve mal emniyeti,kötü muameleye maruz kalmak, işkence görmek Türkiye’de temel bir sıkıntıydı. Özellikle 1970’li ve 80’li yıllarda işkence şikayetleri zirvedeydi. Avukatların ülkeye en büyük hizmeti CUMUK uygulamalarında oldu, Barolar yakalandığı anda kişiye avukat temin etme imkanı sundu. Avukatların bu 24 saat hizmeti en azından bu işin dedikodusunu ortadan kaldırdı. Polisimizin ve emniyet amirlerimizin eğitim derecelerin yükselmesi, Avrupa Birliği ile uyum yasalarının hayata geçirilmesi ve vatandaşın AHİM yoluna başvurabilmesi bu alanda ki sıkıntıları asgari noktaya düşürdü. İnşaallah İnsan Hakları konusunda gelecekte çok daha iyi noktalara ulaşacağız.

Türkiye'de demokrasinin tam manasıyla işlediğine inanıyor musunuz ?

Türkiye'de darbeler ve darbe teşebbüsleri olmasaydı, 1960’dan 28 Şubat'a ve geçtiğimiz yıl yaşadığımız e-muhtıra ve en son Ergenokon adı verilen bir çetenin sorgulanması da var, dava devam ediyor halen işte bu teşebbüsler olmasaydı şu anda Türkiye demokrasi adına çok daha ileri noktalarda olurdu.
Ne zamanki Türk vatandaşları, Türk parlementosu yani seçilmişler oturup kendileri yepyeni bir anayasa yapabilirlerse , dünya standarlarında ve Türkiye’ye has, milletinin değerlerine de uygun bir anayasa yaptığımızda o gün Türk demokrasisi belli bir seviyenin üstüne çıkmış demektir. Bunu yapamadığımız her anda demokraside eksiklikler var demektir.

Sizce Türkiye de yargı bağımsız mı? Ve yargıçlar tarafsız davranabiliyor mu ?
Yargı bağımsızlığı konusunda bir takım tereddütler ve şikayetler var. Geçmişten bu yana siyasetin yargıya müdahalesi, diğer taraftan yargının siyasallaştığı iddiaları var. Yargı mensuplarının özelliklede yüksek yargı mensuplarının siyasi otoriyeye yada meclisin yetkilerine müdahale anlamına gelebilecek kararlar verdikleri yolunda şikayetler var. Nitekim bu konuda yayınlanan bildiriler var, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun, Danıştay Başkanlar Kurulu'nun bildirileri oldu. Biz bunlarada gerekli eleştiriyi yapmıştık. Bu olaylar yargının siyasete müdahalesi olarak örnek verilebilecek davranışlar.
Bazende siyasiler yargıya müdahalesi olabiliyor, 367 meselesinin olduğu yani Anayasa Mahkemesi'nde dava açıldığı gün 27 Nisan gecesi bir muhtıra yayınlandı, işte bu bir yargıya müdahaleydi. Biz buna yargıya müdahale boyutunda karşı çıktık. Daha sonra Ana Muhalefet Partisi Genel Başkanı bir beyanat verdi, eğer yargı iptal davasını kabul etmezse kaos çıkar dedi. Yani yargıyı adeta yönlendirdi ve yargıya büyük bir müdahalede bulundu. Bu örnekler çoğaltılabilir, siyasilerde, bürokratlarda yetkilerini aşarak yargıya müdahale edebiliyorlar. Ne yargıya müdahale edilsin, nede yargı siyasallaşsın . Çünkü Türkiye de kuvvetler ayrılığı sistemi var.

Parti kapatmalar konusunda ki fikirleriniz neler ?

Ben partilerin kapatılması yerine başka tedbirlerin alınmasından yanayım. Birbirine bağlı konular var, örneğin dokunulmazlık konusu halledilmeden yani bu isterse memur dokunulmazlığı olsun, bürokrat dokunulmazlığı ve milletvekili dokunulmazlığı olsun yeniden gözden geçirilirek tüm dokunulmazlıklar kaldırılmalı. Sınırlama sadece milletvekillerinin kürsü dokunulmazlığı ile tutulmalı. Bu konu halledilmeden siyasi partilerin kapatılma davalarının önü alınamaz çünkü parti kapatmaların kesinleşmiş yargı kararlarına bağlanması gerekiyor. Kapatma yerine suçu işleyen kişinin cezalandırılması ve bu kişiye siyasi yasak getirilmemesi gerekiyor. Dokunulmazlık devam ettiğinde bu kişiler yargılanamaz ve kesinleşmiş yargı kararları bulunmadan işlem yapılır bu da keyfi uygulamalarla karşılaşmamıza sebep olur. Bu arada parti içi demokrasiyi sağlamalı, ve temsil adaleti için barajın düşürülmeside lazım. Bunlar hep bir birine bağlı olaylar, genel bir bakışla çözüm üretilmeli.

Başkanım siz bir sivil toplum örgütü başkanısınız. Sizce STK’lar yönetim üzerinde yeterince söz sahibi olabiliyorlar mı ?

Gerçek manada sivil toplum örgütü çok az. Barolar özgün kuruluşlar, yargı içinde resmi kurumuz , bir yandan da meslek kuruluşuyuz ve insan hakları konusunda düzenlemeleri takip etmek gibi görevlerimiz de var. Üç boyutlu bir sivil toplum kuruluşuyuz. Bağımsız sivil toplum örgütü yok gibi Türkiye de, bunada fırsat verilmiyor. Henüz idarecilierimiz buna alışamadı, lafa geldiğinde sivil insiyatifden söz ederler, özelliklede bürokratlarımız STK'lardan rahatsız oluyorlar. Biz bunu yıllardır Sivas’ta da yaşıyoruz. En ufak bir olayı nezaket içerisinde eleştirdiğinizde dahi hemen hoşnutsuzluk oluyor, hemen kem bakılıyor size, yani teşekkür almıyorsunuz.

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...]


Terminal arasizi konusunda Belediye ile yaşadığınız polemiğin içeriği nedir?

Bizim aslında bu konuda belediye ile bir ihtilafımız yok, bir yanlış anlaşılma var. Ben aslında bu konuda açıklama yapmak dahi istemiyordum ancak bir çok kişi arayıp sorunca açıklama yaptım. Biz satışa karşı olmadığımızı, ancak daha geniş kitlelere duyurulmasını gazete ve televizyonlara reklam verilsin sadece resmi ilanla yetinilmesin dedik. Mümkün olduğunca burası iyi pazarlansın, bu Sivas’ın malıdır ne kadar yüksek fiyata satılırsa belediyenin geliri o kadar çok olur ve belediye o kadar çok hizmet verir bize dememize rağmen Belediyenin Basın danışmanı olan arkadaşımız ezbere bir yazı kaleme almış ve bizi itham etmiş. Bu bizi çok üzdü ve bunun üzerine açıklama yaptık. Yani belediye ilgili bir sorun yok bir kişinin yanlış anlaması ve ezbere yazısı sorun. Basın Danışmanı olan bu arkadaşımızın daha dikkatli olması gerekiyor.



Başkanım Sivas’a yapılacak yeni Adliye Sarayı konusundaki gelişmeler ne aşamada ?

Baro olarak bu konuyu takip ediyoruz. Şu anda arsa değişikliği nedeni ile gecikme yaşanıyor, bu proje iptal edilmiş değil. Şu anda ki son durum yeni tahsis edilen alana eski proje uyarlanıyor. Önümüzdeki ay içerisinde zannediyorum proje tamamlanır. Kışa doğru ihaleye çıkartılır ve baharda da inşaallah temeli atılır. Yeni yer Atatürk Endüstri Meslek Lisesi'nin yanında yani eskisine göre şehre daha yakın bir yerde. Bizim mücadelemizde şehre yakın olması yönündeydi.

Bu bölgeye bütün okulların taşınması sizce doğru mu ?

Bu bir tercih meselesi, şimdi bu konuda yorum yapsam diyecekler ki Baro Başkanı okullar konusunada el attı. Kampüs konusunda ben bir veli olarak böyle bir uygulamaya karşıyım. Çok sayıda okulun bir arada olması kargaşaya sebep olabilir tabi tesisler konusunda kolaylık da getirse öğrenci piskoloji açısından ben bir veli olarak doğru bulmuyorum.

Kısa süre önce AB Parlemontosu'nu ziyaret ettiniz. Avrupa'dan Türkiye nasıl görülüyor ?

Daha çok siyasi söylemlerle karşılaştık. Bir kısım üyeler burada Türkiye’nin yeri olabilir, Türkçe'de konuşabilinir derken bir kısmıda işte Kıbrıs meselesi var, Ermeni meselesi var gibi bir takım şeyleri sıraladılar. Tabi biz bunlara itiraz ettik., başkalarında aramadığınız şartları neden bizde arıyorsunuz dedik.Perde arkasında sizi zorlayacağız ancak AB’ye alacağız diye bir söylem vardı. Asıl önemlisi Avrupalılar itilaflarını bitirmişler, geçmişde yaşadıkları kanlı savaşları bırakmışlar ve demişlerki ortak paydalarda bir araya gelelim, güçlerimizi birleştirelim demişler. Bu Avrupa için büyük bir başarı, ben asıl bu konuya dikkat ettim, bakın Ortadoğu kan gölü, keşke bizde Ortadoğu da yaşayan insan olarak bizde Avrupa gibi ders çıkarıp işbirliğini gerçekleştirsek. Sınırlarımız güvenli olsa, bizde ekonomik, sosyal gelişmemizi sağlasak.

Avrupa'daki izlenimlerize göre Türkiye’nin gerçekten orda yeri var mı ?

Gelinen şu aşamada onlar çok istekli değiller. Biraz korku, biraz endişede var doğrusu,bizim nüfus yapımızdan korkuyorlar, insanımızın genç olmasından endişe duyuyorlar. Serbest dolaşım hakkı olduğunda yaşlı nufusa sahip olan Avrupa'nın sıkıntı yaşacağını düşünüyorlar.
Şahsen ben eşit şartlarda olmak kaydıyla Türkiye'nin AB üyeliğinin faydalı olduğuna inanıyorum. Tabi geleneğimizden , tarihi haklarımızı saklı tutarak üye olmalıyız.

Başkanım sitemizden haberdar mısınız ?

Elbette haberdarım, özellikle baromuzun haberleri olduğu dönemde yorumları sık sık takip ediyorum. Güzel bir düşünce, ileride daha kapsamlı daha güncel olacağına inanıyorum. Özellikle dünyanın dört bir tarafında ki Sivaslıların gönüllü muhabirlik yapacağı bir siteye dönüşürse ki bu potansiyel var çok daha büyük ses getirecektir.

13 Temmuz da yapılan SivasTuning konusunda ki düşünceleriniz nelerdir ?

Güzel bir çalışma, isterimki Sivas’taki yetkililerimiz, sivil toplum örgütleri bu tip çalışmalara daha çok yardım etsinler. Çünkü bunlar özgün teşebbüsler ve Sivas’ın da bu tür faaliyetlere çok ihtiyacı var.

Sivasspor’un Sivas’a kattığı değer sizce nedir ?

Sivas için çok büyük önemi var. Sivasspor Sivaslı'ların bir araya gelmesi, ortak değerler etrafında daha çok kaynaşmalarını sağlıyor. Gerek yurt içi gerekse yurt dışı ziyaretlerimde bunu yakinen gözlemledim. Sivasspor bir marka olma yolunda, inşaallah ileride de Sivasspor Sivas’ın ekonomisinede büyük katkı sağlayacaktır. Sivasspor üzerine yoğunlaşmamız lazım, tabi diğer kurumlarında Sivasspor’u örnek alarak Sivas dışına açılması lazım. Biz mesala Sivasspor’un örnek aldık, Sivas Barosu Türkiye çapında tanınan bir kaç barodan biri haline geldi. Biz herkesin bildiği, faliyetlerinin ulusal boyutta takip edildiği bir kaç barodan biri olduk. Diğer kuruluşlarımız da Sivasspor gibi olmalı, her birimiz Türkiye çapında yıldızlaşmalıyız, markalaşmalıyız. Bu manada Sivas için Sivasspor büyük bir aşamadır bunuda istikrarlı bir şekilde devam ettirmeliyiz. Tabi bütün Sivaslı'ların takıma destek olması gerekiyor, yavaş yavaş şirketleştirmek, markalaştırarak ürünlerin pazarlanması ve Sivasspor’a maddi kazanç sağlanması gerekiyor. Bunu yapabilirsek hem Sivasspor hep zirveye oynar hem de Sivas hep gündemde kalır buda bir şehir çok önemli.


Üyelerimize mesajınız var mı ?

Ben bütün Sivaslilar.Net üyelerine, hemşerilerime saygılar sunuyorum. Sivas binlerce yıldır medeniyetleri yaşatmış ve medeniyetlerin beşiği halini almıştır. Bu geçmişime sahip çıkmalıyız, Sivas’ın ortak değerlerine sahip çıkmalıyız. Günümüzde de öncüler yetiştirmemiz, gençlerimizi her alanda öncü insan olarak yetiştirmemiz gerekiyor. Sivas’ın temel sıkıntısı değişik alanlarda liderlere sahip olmamasıdır. Sürükleyci liderlere yani ticarette, siyasette, kültürde,sanatta, sporda, edebiyatta her alanda liderlere ihtiyacımız var. Bugün ön plandaki illeri incelediğimizde sürükleyici liderlerle, bürokratlarla bu konuma gelmişlerdir. Birbirimizi her zaman kollamalıyız, varsa bir takım insanımızda kıskançlık, hasetlik duygularınıda bir kenara bırakarak kenetlenmeliyiz. İylikte yarışmalıyız,memleketimize, ülkemize hizmet etme yolunda birbirimize destek olmalıyız. Biz bu uğurda çalışırsak, ön yargılarda kırılacaktır. Ben yılmamayı ve daha çok çalışmayı öneriyorum hemşerilerime.

Başkanım röportaj teklifimizi kabul edip bize vakit ayırdığınız için teşekkür ederiz.

Rica ederim, bende size çalışmalarınızda başarılar diliyorum.

Röportaj : FurkaN
Sivaslilar.Net isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
 


Konuyu Toplam 1 Üye Okuyor. (0 Kay?tl? Üye Ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesaj?n?z? De?i?tirme Yetkiniz Yok

BB Code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Açık

Hizli Erisim


WEZ Format +2. ?uan Saat: 20:28.


Powered by: vBulletin. Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.

Copyright © - Bütün Haklar Sivaslilar.net'e aittir.