Rasulullah`a Ittibanin Sart Oldugu

[Naksidamlasi]

Rasulullah`a Ittibanin Sart Oldugu

RASULULLAH(Sallallahu Aleyhi Vesellem)E INANMANIN CENNETE GIRMEK ICIN YETERLI OLMADIGI,BUNUNLA BIRLIKTE ONA VE KURAN`A ITTIBA`IN DA SART OLDUGU

Yahudi ve Hristiyanlarin cennete gireceklerini savunanlar büyük tenkitlere maruz kalinca,cagdas diye tanimladiklari tefsirlerinde bir yorum degisikligi yaparak:"Biz:`Bütün peygamberlere inanmak sart degildir` demek istemedik,inanmak sartsa da uymak sart degildir.

Dolaysiyla Muhammed (Aleyhisselam)in peygamber olduguna inanmayan bir Yahudi ve Hristiyan cennete giremeyecekse de,onun hak olduguna inanmakla beraber ona uymayip kendi dininde kalanlar cennete girebilirler.`demisler ve böylece bir batakliktan kurtulalim derken daha büyük ucuruma düsmüslerdir.Cünkü Mevla Teala:

"Rahmetim (dünyada mümin-kafir dahil) herseyi kaplamistir.

Yakinda (ahirette) Ben onu özellikle o kimseler icin yaz(ip ayir)acagim ki onlar(kafirlik ve günahlardan) hakkiyla sakinmaktadirlar,zekati vermektedirler ve yine o kimseler ki kendileri (indirdigimiz kitaplardaki tüm) ayetlerimize inanmaktadirlar!"

O kimseler ki,yanlarindaki Tevrat ve Incil`de kendisini(n acik tarifini) yazili olarak bulduklari o Rasul`e,o (okuma-yazma bilmeyen,ancak Ilahi talimle egitilmis olan Muhammed (Sallallahu Aleyhi Vesellem) namindaki)Ümmi Nebi`ye hakkiyla uymaktadirlar."(Araf Suresi;56-57)buyurmaktadir.

Görüldügü gibi;bu ayet-i kerimelerinde Mevla Teala rahmetini ve cennetini,ayetlerine inanan ve ahir zaman peygamberine uyanlara tahsis etmistir ve sadece inanmak sartiyla yetinmeyip uymayi da sart kosmustur.

Nitekim ayet-i kerimenin sonunda:

"Artik o kimseler ki ona inanmislardir,ona (saygi ve)tazimde bulunmuslardir,(davetini ulastirma yolunda) kendisine yardim etmislerdir ve indirilmis olan o(Kuran) nur(un)a onunla birlikte hakkiyla uymuslardir;iste sana! (Dünyada ve ahirette umduklarina kavusup,korktuklarindan krtularak) felah bulanlarin ta kendileri ancak onlardir!" (Araf Suresi;57) buyurarak,kurtulus icin peygambere inanmakla yetinmeyip,ona uymayi da sart kosmus,bununla da iktifa etmeyip Kuran`a uymayi da sart kosmustur.

Yine böylece Mevla Teala:

"(Habibim! Seninle diger pegamberler arasinda bulunan farki aciklamak üzere tüm kullara) de ki:"Ey insanlar! Süphesiz ki ben, O ALLAH`in sizin hepinize (göndermis oldugu) elcisiyim ki,göklerin ve yerin (saltanat ve) mülkü sadece Kendisine aittir,O`ndan baska hicbir ilah yoktur,O diriltir ve öldürür!

O halde ALLAH`a da,o Nebiyy-i Ümmi olan Rasulüne de iman edin ki,o da ALLAH`a ve (hem kendisine,hem de diger peygamberlere indirmis oldugu) kelimelerin(in tümün)e inanmaktadir.

Bir de(kuru bir tasdikle yetinmeyip,dinini yasamakla yükümlü oldugunuzu kabullenerek) ona hakkiyla tabi olun,ta ki siz (hakka ve hakikate) hidayet bulabilesiniz!" (Araf Suresi;158) buyurmustur.

Bu ve bir önceki ayet-i kerimelerden acikca anlasildigi üzere;hidayet ve felaha erisebilmek ve neticesinde cennete girmek icin,sadece Allaha ve ahirete inanmak gibi sartlar yeterli olmadigi gibi,Rasulullah (Sallallahu Aleyhi Vesellem)in ve dininin dogruluguna inanmak da yeterli degildir.

Bununla birlikte Rasulullah (Sallallahu Aleyhi Vesellem)e inanmak,ona saygi göstermek,destek cikmak,getirdigi dine ve kitaba hakkiyla uymak gibi sartlar da öne sürülmüstür.

Demek oluyor ki;Rasulullah (Sallallahu Aleyhi Vesellem)in dinini inkar eden Yahudi ve Hristiyanlar cennete giremeyecektir.

[Naksidamlasi]

Beyzavi ve Alusi gibi muteber tefsirlerin beyani vechile;bu ayet-i kerimede hidayetin,Rasulullah (Sallallahu Aleyhi Vesellem) e iman ve ittiba sartlarina baglanmis olmasi sunu acikca ortaya koymaktadir ki,ittibasiz sade bir iman hidayet kazandirmamaktadir.Hidayetin olmadigi yerde ise dalalet kacinilmazdir.

Demek ki bir insan Rasulullah (Sallallahu Aleyhi Vesellem)in dogrulugunu tasdik etse,fakat onun seriatinin hükümlerini uygulamayi üzerine borc bilip ona tabi olmasa,o dalalet vadilerinde bocalamakta olup,hidayet ve felah (kurtulus) ehlinden degildir.(Beyzavi,Alusi,Ilgili ayet-i kerime)

Müfessirlerin bu beyanlari gercekten yerli yerincedir.Nitekim Islam disindaki tüm dinlerden ve inanclardan uzaklasip,Kuran-i Kerim`e tabi olunmadan mücerred bir imanla yani sadece;"Muhammed ALLAH`in elcisidir,dogru bir insandir,dini de dogrudur" demek kurtulus icin yeterli olsaydi,o zaman Ebu Talib`in kurtulmus olmasi lazim gelirdi.

Cünkü o ölümünden önce:

"Gercekten ben sunu iyice bildim ki Muhammed`in dini,din olma acisindan yaratiklarin sahip oldugu tüm dinlerin en hayirlisidir" (Ibni Hacer,el-Isabe,7/236) demisti.

Fakat tenkit olunmaktan ve "Ölüm korkusuyla din degistirdi" denilerek aleyhine konusulmasindan cekindigi icin Islam`a girmeyi kabullenemedi.Bu yüzden de cennete giremedi.Ancak cehennemde ehven bir azap ile cezalandirilacagi beyan edildi.

Nitekim Abbas ibni Abdiltalip (Radiyallahu Anh):

"Ya Rasulullah!Ebu Talib`e hicbir fayda saglayabildin mi? Cünkü o seni himaye ediyordu ve senin icin (düsmanlarina) kiziyordu"diye sordugunda Rasulullah (Sallallahu Aleyhi Vesellem):

"Evet! O!,cehennemin azabi en hafif olan yerindedir,eger ben olsaydim (benim icin yaptigi bu gayret olmasaydi),elbette o,cehennemin en asagi tabakasinda olurdu."buyurdu.(Buhari,Edeb:1 15,no:5855,5/2293)

Bu sahih rivayetten de acikca anlasildigi üzere;peygamberin dogruluguna ve Islamin hayirli olusuna inanmak,hatta peygamberin dönemine kavusup ona fiili destekte bulunmak bile insanin cennete girmesini temin etmez.

Hal böyle iken sadece Rasulullah (Sallallahu Aleyhi Vesellem) hakkinda: "Hazret-i Muhammed`de de göksel ilham vardir" demekle bir Hristiyanin cennete girebilecegi nasil iddia edilebilir.

Demek ki yanlis fikirli bazi ilahiyatcilarin iddia ettigi gibi;Bakara Suresi:62 ve Maide Suresi:69.ayet-i kerimelerinde: "Sadece ALLAH`a ve ahiret gününe iman sartiyla cennete girecekleri" beyan edilen Yahudi ve Hristiyanlardan maksat;Islam`i kabullenmeyen günümüzdeki Ehl-i Kitap olmayip,kendi peygamberleri döneminde hak olan dinlerine tabi olan Ehl-i Kitap`tir.


"Yahudi ve Hristiyanlar Cennete Girecek Diyenler" Cennete Giremez-sayfa 83-89-

/Ahmet Mahmut Ünlü,Mehmet Talu,Hüseyin Avni,Ali Eren

itibarhaber