SİVAS'A ŞİİRLER

[dumanlı]

abla ellerine gönlüne sağlık....

[muzaffercevik]

Medeniyetler gelip çaldı kapını,
her geçen kervana han’sın Sivas’ım.
DİVRİĞİ de gördüm ulu yapını,
Vatanın bağrına şan’sın Sivas'ım

Sende buldum sevdaların özünü
Sende duydum destanların sözünü
Sen açtın Veysel’in gönül gözünü
ŞARKIŞLA dan gelen nam sın Sivas’ım

Yeşile can verdin bahar gününde
Mest oldum eğildim senin önünde
Derdimi unuttum büyük gölünde
HAFİK’TE bulduğum kan’sın Sivas’ım

Hasreti kokladım kızıl gülünde
Nice hayal kurdum mavi gölünde
Yaşamakta güzel sende ölümde
GÖLOVA da kızıl tansın Sivas’ım


Göllerim sendedir, balığım sende
Şuğul kanyonunda yelin ensemde
Bin kere gelirim yine gelsem de
GÜRÜN de canıma cansın Sivas’ım


Kızıl ırmağımda çorak yüzümsün
Köse dağı gibi mertlik sözümsün
Nasıl bilmem seni iki gözümsün
ZARA yı görmeyen yansın Sivas’ım


Petekten balının lezzeti taşar
Perdahlar atılır davullar coşar
Cümle yiğitlerin meydana koşar
DOĞANŞAR da pehlivansın Sivas’ım

Yayladan bir yanık türkün okunur
Kilimler halılar sende dokunur
Kelkit vadisinden gönül sakınır
KOYULHİSAR sana kansın Sivas’ım


Tecer ırmağının suyundan içtim
Yiğit ataların soyundan geçtim
İlçeler içinden ben seni seçtim
ULAŞ taki sevdam sensin Sivas’ım


Konaklar çeşmeler tarih ağlasın
Sızır şelalesi sende çağlasın
Seni görmeyenler gezdim saymasın
GEMEREK sende uyansın Sivas’ım


Kılıç kaya, çamlı göze, ışıyor
Eski çağdan nice izler yaşıyor
Köse dağı bir evliya taşıyor
SUŞEHRİ’MLE aydınlansın Sivas’ım

Adın saklı durur bir yeni handa
Heybetin uludur yıldız dağında
Pir sultan abdalın gönül bağında
YILDIZELİ seni ansın Sivas’ım


Mergesen yaylası, Tonus ovası
Nice âşıklara gönül yuvası
Bir başkadır yaylaların havası
ALTINYAYLA sana sunsun Sivas’ım

Hastaya şifadır balıklı gölün
Dünyaya nam saldı kangalla ünün
Senden ayrı kalsam geçmiyor günüm
KANGAL da derde dermansın Sivas’ım


Tarlada buğdayın bereket döker
Gurbete göçenler hasretin çeker
Her akşam alnına bir güneş çöker
İMRANLI da sen vatansın Sivas’ım

Meşe ormanında kuşlar ötüşür
Kavunum karpuzum sende yetişir
Senden ayrı kalan gönül tutuşur
AKINCILAR gibi çam sın Sivas’ım


Çifte minarende hayale daldım
Türkü oldun seni sazımla çaldım
Yiğitlik namını ben senden aldım
CUMHURİYET te Atam’sın Sivas’ım


Muzaffer ÇEVİK

[Kardelencicegi]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...]

Sende buldum sevdaların özünü
Sende duydum destanların sözünü
Sen açtın Veysel’in gönül gözünü
ŞARKIŞLA dan gelen nam sın Sivas’ım


[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...]

Sonsuz tsk ederim. Basarilarinizin devamin i dilerim.

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...]

[AKÇAMAGRALI58]

SEN SİVASIN GÜLÜMÜSÜN
Tecer dağlarının kar beyazımı,
İçimdeki hasretlik mi sızımı,
Kader senin ile yazsın yazımı,
Söyle bana sen Kangal, da gül müsün?

Zülüflerin tel, tel olmuş yüzüne,
Kız kurbanım kaş altında gözüne,
Kulak asmaz laf edenin sözüne,
Söyle bana Doğanşar, da gül müsün?

Asildir kendinden emin yürüyor,
Engelleri aşmış bana geliyor,
Yaratana kavuşmamız diliyor,
Söyle bana sen Zara, da gül müsün?

Gezeceğim köy kasaba nerdesin,
Kız aslında hissettiğim yerdesin,
Gözlerime çekilen son perdesin,
Söyle bana Koyulhisar, da gül müsün?

Bakışları can evimi alıyor,
Dudakları gamzelerle gülüyor,
Sevgimizi cümle âlem biliyor,
Söyle bana Divriği, de gül müsün?

Uzamış saçların aşar belinden,
Anlıyor mu acep aşkın dilinden,
Şiirler yazayım türkü telinden,
Söyle bana Gemerek de gül müsün?

Dokunmayın efkârlıyım bu gece,
Adın ezberlerim gör hece, hece,
Bulamadım sanki oldun bilmece,
Söyle bana Şarkışla, da gül müsün?

Yüreğimi hayalinle süslerim,
Bilsem ki ismini öyle seslerim,
Seviyorsun hiç yanılmaz hislerim,
Söyle bana sen Hafik, de gül müsün?

Ok olmuş kirpikler çatılmış kaşın,
Sorsam söyler misin kaç ola yaşın,
Beni görüp n,olur eğdirme başın,
Söyle bana Yıldızelde gül müsün?

Döndürdün sonunda aşkın çölüne,
Düşürsen gam değil elin diline,
Ver kokun getirsin seher yeline,
Söyle bana A,yayla da gül müsün?

Sıraladım bitti kalem tükendi,
Âşık maşukuna hasret çekendi,
Ele pembe güller bize dikendi,
Söyle bana Gölova, da gül müsün?

Toplansınlar tüm güzeller buraya,
Kim tuz basar içimdeki yaraya,
Dönerdi seninle gönlüm saraya
Söyle bana Suşehri, n de gül müsün?

Tarif ile arasam da bulamam,
Sarılmadan nefes bile alamam,
Vuslat uzak bu ellerde kalamam,
Söyle bana sen Ulaş, ta gül müsün?

Adım, adım gezdim sultan şehrini
Durdururum Kızılırmak nehrini
Ver elinden içim aşkın zehrini
Söyle bana Akıncı, da gül müsün?

Çaresizim dara düşürme başım
Seninle tat bulsun ekmeğim aşım
Bu senede çetin geçmesin kışım
Söyle bana İmranlı, da gül müsün?

Yetmedi mi bana çektirdiklerin,
Ardından gözyaşı döktürdüklerin,
Yüreğim yerinden söktürdüklerin,
Söyle bana sen Gürün, de gül müsün?

Söyle hele hangi elden bileyim
Fiz an dersen ta oraya geleyim
Öl diyorsan yar seninle öleyim
Söyle bana sen Sivas, ta gül müsün?
Vallahi kız Sivasi, ye ölümsün…!
20.05.11.Orhan KIZLARKAYASI

[YILDIZDAĞ]

Halil İbrahim Bacak (Hıdırnalı köyü/Sivas, 1924-)

Sivas’ım

Fatih’in gemisi yüzmüş karada,
Osmanlı turası altın parada,
Selçuklunun eserleri burada,
Türkiye’de deste başı Sivas’ım.

Sivaslı düşmana dost gibi bakar,
Aslan gibi kükrer, ayağa kalkar,
Akrep küçük sanma, hasmını sokar.
Türkiye’de deste başı Sivas’ım.

Yorganı sırtlanır gurbete gider,
Çalışır kazanır, borcunu öder,
Sivas’ın yüzüne gülmüyor kader,
Türkiye’de deste başı Sivas’ım.

Sivas’ın halkının çoktur hüneri,
Güzel olur kavurması döneri,
Dünya şampiyonu, altın kemeri,
Türkiye’de deste başı Sivas’ım.

HALİL’im yokluktan gurbete düşte,
Sene elli beşte Sivas’a göçtü,
Fırında çalıştı, lokanta açtı,
Türkiye’de deste başı Sivas’ım.


Hitabî (Nazım Sakal, Hanlı Köyü-Sivas, 1930-1993)

Kışı Sivas’ın

Coşkundur suları, serin havası,
Her zaman çok olur, kışı Sivas’ın.
Burada yetişir, buğdayın hası,
Bol olur, ekmeği aşı Sivas’ın.

Mereküm dağından çimento çıkar,
Coşkun Kızılırmak yanından akar,
Gururla şerefle dünlere bakar,
Tarihe dayanır, başı Sivas’ın.

Nicedir mektepler, nicedir yerler?
Selçuklu devrinden kalan eserler,
Dolar camilere dua ederler,
Arasan az olur, eşi Sivas’ın.

Gayeten dost olur, her bir ademi,
Geriye kalmanın yoktur nedeni,
Divriği dağları demir madeni,
Cevherdir, toprağı taşı Sivas’ın.

Açıktır, her yana gider yolları,
Bunu söyler HİTABÎ’nin dilleri,
Dört Eylül Parkı’nın açar gülleri,
Ötüşür dalında kuşu Sivas’ın