"GÖNÜLDEN DİLE" üyelerimizin kendi şiirleri

[Arif Coşkun]

--------İNTERNET---------

Eskiden bilmezdik nedir net, met
Güler, oynar ederdik muhabbet
Gençler fikirleriyle yapardı siyaset
Fikirleri baştan aldın sen internet

Toplarsın insanları çevirmeli ağına
Başlayan bırakmaz doymaz tadına
Saatler nasıl geçer varılmaz farkına
Zaman hırsızı oldun sen internet

Toplantılar, sohbetler vardı eskiden
Kitaplar okurduk Yaşar Kemal’den
Aileler bağlıydı birbirine yürekten
Ayıran, bir bölen oldun sen internet

Çıkmazsın akıldan beyinler sende
Düşürürsün insanları olmadık derde
Çocuğu, büyüğü dedesi sende
Esir aldın insanları sen internet

Sezerim elbet vardır bir hile
Ablaya hep yalan söyler enişte
Çok yuvalar yıkılr bu gidişle
Evdeki huzuru bozdun sen internet

Beğenmedik gavur icadı dedik
Windows’u her eve konuk ettik
Günah mı, sevap mı biz bilemedik
Hacı, hocada kullanıyor seni internet

Çağımız teknoloji atladık çağı
Acep ne kapatır bu kırık çatlağı
Her şeyin çoğu zarar azdır yararı
Doğru kullanınca harikasın sen internet

Sözlerim latifedir böyle biline
Adresler değişti [Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...] ne diye
Her şey sanal olmuş aşklar bile
Gerçekleri hayal ettin sen internet

Arif COŞKUN-2009

[HasreT]

Benim hiç sapanım olmadı anne
Ne kuşları vurdum ne kimsenin camını kırdım
Çok uslu bi çocuk degildim ama;
Seni hiç kırmadım hep boynumu kırdım
Ben hayatım boyunca birtek kendimi vurdum
Suskun görünsemde fırtınalı ve mahurdum anne
Bir mızrak gibi aynada hep dik durdum anne
Ben sana hiç birgün laf getirmedim leke sürmedim
Ama gögsümü çok hırpaladım kalbimi çok yordum
Ben hayatım boyunca en çok kendimi sordum

Benim hiç sevgilim olmadı anne
Ne bir yuva kurdum nebirgün şansım güldü
Öpemeden bir bebeğin gıdısını tükendi gitti çagım
Bir muhabbet kuşum vardı oda yalnızlıktan öldü
Sen beni gögsün de hep acılarlamı sögürdün anne
Yoksa evlet diye koca bir taşmı dogurdun anne
Eziyet degilim zahmet degilim musibet hiç degilim
Bir seninmi balına sinek kondu söylesene
Dogurdunda beni ne ile yogurdun anne

Benim hiç hayalim olmadı anne
Ne seni rahat ettirdim ne kendim ettim rahat
Bir mutluluk fotografı bile çektirmedi bu hayat
Kaybolmuş bir anahtar kadar sahipsizim anne
Ne omuzumda bir dost eli ne saçımda bir şevkat
Sanki yollardan akan şu faydasız çamurdum anne
Sanki ıslanmaktım üşümektim sanki yagmurdum anne
Bunca yıldır göz yaşını hangi denizlere sakladın
OYY BEN ÖLEYİMM SEN BENİ NE DİYE DOGURDUN ANNEMM..


Hayat nedir nedir ki anne
Bir oyun bir masal degilmi
Kırıldı bak oyuncaklarım
Ömrüm bitti sevdam gitti
İnan ben hiç büyümedimki..........

Y. HAYALOĞLU

[sandalli]

________Ağlama________

Kurban olam yarim gözün yaşına,
Yüreğimi üzüp üzüp ağlama,
Yaş değmesin senin kalem kaşına,
Gözlerini süzüp süzüp ağlama.

Gönlünden ümitler eksik olmasın,
Dert, keder, acılar seni bulmasın,
Ela gözlerine hüzün dolmasın,
Melûl mahzun gezip gezip ağlama.

Yüreğim yanıyor aşkın harından,
Düşürmem sevdanı dertli serimden,
Ağlayıp kalbimi sökme yerinden,
Bu sinemi ezip ezip ağlama.

Silinmez ki sevdan yanar döşümde,
Gündüz hayaldesin, gece düşümde,
Sen uzak olsan da, aşkın içimde,
Dudağını büzüp büzüp ağlama.

Gül yüzüne hüzün nedir konmasın,
Seni bu hallere koyan onmasın,
Aşkın içte kalsın gönül yanmasın,
Yaşamından bezip bezip ağlama.

Hıçkırığa boğma ela gözünü,
Çevirme öteye benden yüzünü,
Bağladım aşkına garip özümü,
Siyahi´ye kızıp kızıp ağlama.


Hasan Ilter

[tulina]

arif abi siirin harika olmus eline yuregine saglik

[sandalli]

.......Hüzün Bahçesi.......

Benim bu yüreğim hüzün bahçesi,
Yaz baharda boran kar ile dolu,,
Çatıktır aşkların bana çehresi,
Gülmez ki yüzüme zar ile dolu.

Diyemem kimseye gizlidir derdim,
Benden ne istese severek verdim,
En sonunda aşksız çileye erdim,
Kalbim yangın yeri kor ile dolu.

Derdime dermanı hiç bulamadım,
Yalan dünya senden zevk alamadım,
Terkettim sılamı kök salamadım,
Gittiğim tüm yerler zor ile dolu.

Bir kahve gözlünün oldum kölesi,
Bilmiyor halimi, yoktur bilesi,
Aklım şaşkın oldu gelir ölesi,
Herşeylerden uzak yar ile dolu,

Siyahi diyor ki geldim giderim,
Dünyayı verseler O´nsuz n´ederim,
Benim için dünya yarimdir derim,
Yüreğimin içi sır ile dolu.

Hasan Ilter

[gönlüm58]

Kankam şiiri çok begendim,yüregıne emegıne saglık...

Ne malda, ne mülkte olmadı gözüm,
Bir aşkın elinden kavrulur özüm,
Terketsin herkesler, kış olsun yazım,
Bir tek dileğim var yar kalsın yeter.
　

Gidişin aklımı başımdan aldı,
Giderken ben sana kal diyemedim,
O şirin sözlerin aklımda kaldı,
Dudak şerbet, dilin bal diyemedim


Aklımdan hiç çıkmyor, böyle ayrılık olmaz,
Bu dünya fanidir sana da kalmaz,
Sen yoksan yüreğim huzuru bulmaz,
Sen de benim gibi ol diymedim.

[HaZaN]

Arif abim öncelikle böyle bir konuyu ve bu güzel şiirnle çok güzel bir şekilde dile getirdiğin için teşekkür ederim, yüreğine, kalemine ve ellerien sağlık.

Senin şiirlerine bende birkaç dörtlük ekliyeyim dedim; umarım begenirsiniz.


SANAL ALMEDE


Sanal yaşıyoruz gerçekten uzak.
Bizlere yeni bir tarz açtı internet,
Bir kere düşene çıkılmaz bir tuzak.
Başımıza ne işler açtı internet.


Baş köşeye taht kurarsın.
Şuur koymaz gözleride yorarsın,
Demiyorum hep ekranın kararsın.
Derim sensiz yaşanırmı internet.


Öğrenciler kitap okumaz oldu.
Eşler birbirine bakmaz oldu,
Genç kızlar kanevçe dikmez oldu,
Bizleri orta yerden biçti internet.


Arif abim gözel söyler yazarsın.
İnternetten kurtulmayı nasıl önerirsin.
Her karşına çıkanı kendin gibi bilirsin,
Nerden nereye geltirdi internet.

[Arif Coşkun]

HaZaN Nickli Üyeden Al?nt?

Arif abim öncelikle böyle bir konuyu ve bu güzel şiirnle çok güzel bir şekilde dile getirdiğin için teşekkür ederim, yüreğine, kalemine ve ellerien sağlık.

Senin şiirlerine bende birkaç dörtlük ekliyeyim dedim; umarım begenirsiniz.


SANAL ALMEDE


Sanal yaşıyoruz gerçekten uzak.
Bizlere yeni bir tarz açtı internet,
Bir kere düşene çıkılmaz bir tuzak.
Başımıza ne işler açtı internet.


Baş köşeye taht kurarsın.
Şuur koymaz gözleride yorarsın,
Demiyorum hep ekranın kararsın.
Derim sensiz yaşanırmı internet.


Öğrenciler kitap okumaz oldu.
Eşler birbirine bakmaz oldu,
Genç kızlar kanevçe dikmez oldu,
Bizleri orta yerden biçti internet.


Arif abim gözel söyler yazarsın.
İnternetten kurtulmayı nasıl önerirsin.
Her karşına çıkanı kendin gibi bilirsin,
Nerden nereye geltirdi internet.

Tek kelimeyle mükemmel valla seninki daha güzel olmuş, Emeğine,yüreğine sağlık,alkışlıyor ve kutluyorum ablacığımı

[sandalli]

Kestane Kebap

Sivas´ta hükümet meydanında bir adam, kalın ve kirli paltosuyle sandalyeye oturmuş,
bir zemheri akşamında soğuğa kafa tutuyor,
Önünde yanan mangalın üzerinde ki, küçük bir maşayla çevirrdiği kesataneleri tanıtırken,
Kestane kebap, kestane kebap çığlığı ayazı yarıyor.
Her geçende bir ümidi var,
Her geçeni ekmek parası görüyor,
Kendisinin bile yemeye kıyamadığı kestaneleri, bilmeden ne kadar da ucuza satıyor oysa.
Akşamın telaşında evine bir an önce ulaşmak isteyenlerin, dikkatini bile çekmiyor, karanlığa yayılan kestanenin nefis kokusu.
Ama o adam, o paltosuna mangal kömürünün isi sinmiş adam,
Hiç birşeye aldırış bile etmeden, satabileceği birkaç kestaneye,
Çoktan bağlamış ümitlerini. Sıvas´in o meşhur soğuğu yanaklarını kızartmiş,
kalın ve ıslak bıyıklarında oluşmak üzere olan buzları kömür işiyle kararmış
elleriyle gideriyor.
Biri yaklaşıyor yavaşça tezgaha, buyur abi diye doğruluyor birden, ne kadar olsun? Diye soruyor ve sattığı kestanelerin yerine yanında ki torbadan çıkardığı kestaneleri diziyor. Kazandığı birkaç kuruşun verdiği güvenle daha gürleşiyor, karanlıkta kaybolan sesi.
Kestane kebap, yemesi sevap diye inletip gidiyor Sivas meydanını.
Saat beşi çoktan geçmiş, zabıta korkusu yok artık. Ne gelip geçenlerin şaşkın bakışları umrunda ne de üzerine sinen kömür kokusu, yarını ümit ediyor, birkaç kestane daha satıp,
fırından taze birkaç ekmek ve seyyar satıcılardan meyve alıp evine dönmeyi hayal ediyor.
Kalabalık yavaş, yavaş dağılmaya başılıyor sonra. Meydan sessizleşiyor, artık geceyi yaran sesde kalabalığın azamasıyla yok oluyor, sonra sönen mağal gibi ümitlerini de söndürüyor,
bugünlük.
Kazandığı paraya bakip, boynunu sağa sola bükerken, sanki ehh işte diyor, idare eder. şükretmesini bilenler için, çok bile.

Hasan Ilter

[Arif Coşkun]

………KARIŞTI……..

Gönüller bir olsun, olalım hak aşığı
Haram bilmez bak sallıyor kaşığı
Nasıl geçer tıkanmıyor boğazı
Helalı, haramı birbirine karıştı

Herkesin bir işi var gider işine
Küpesini takmış, saçlar belinde
Kadın mı, erkek mi bakılmıyor tipine
Kadını erkeği birbirine karıştı

Dost görünür bakar güler yüzüne
Halaylar çeker gider her düğüne
Mezarlar kazar kazma, kürek elinde
Dürüstü, sahtesi birbirine karıştı

Olandan bitenden kafam karışır
Lafta geri durmaz senle yarışır
Bayram gelir küsülüler barışır
Bayramlar, tatiller birbirine karıştı

Olmasın içimizde hiçbir hers
Kalleşlik, intikam bana ters
Hayat aslında bize verir ders
Hocası, imamı birbirine karıştı

Arif der kalp gözüyle bakalım
Öfkeyi, kini içimizden atalım
Kardeşçe, dostça birlikte olalım
Dostu, düşmanı birbirine karıştı

Arif COŞKUN-2009