Forum - Ana Sayfa Takvim S?k Sorulan Sorular Arama

Zurück   Sivas - Sivaslilar.Net - Sivashaber - Sivasforum - Sivasların En Büyük Buluşma Merkezi - Yiğidolar > İlçelerimiz ve Köylerimiz (Sivas ilçeler) > İlçelerimiz > Gürün
SİTE ANA SAYFA Galeri Kayıt ol Yardım Ajanda Oyunlar Arama Bugünki Mesajlar Forumlar? Okundu Kabul Et

Gürün Gürün İlçesi ve Köyleri



Son 15 Mesaj : Atatürk'ün Çocukluğu'na Ait Hikayeler           »          Şehzade Osman           »          Hatıra defteri           »          Antilop İle Akrebin Dostluğu           »          Karagöz İle Hacivat Konuşmaları 2           »          Sitemizin Ozanları           »          SEVDİM İŞTE....           »          NEFRET ETTİM İŞTE!!!!!           »          AFORİZMALAR (SAÇMALAMLAR)-1           »          SEÇKİNLER/SEÇİLMİŞLER DÜNYASI           »          Hatalarımızdan Dersler Alabilmek Ümidiyle.           »          Araf Suresi 172-173. Ayetler.( Ben Sizin Rabbiniz Değil Miyim)           »          İnancımızı Kullananların Artık Tuzağına Düşmeyelim.           »          ULAŞ-Yapalı           »          TÜRKİYE TÜRKLERİNDİR PAYLAŞIMAZ
Cevapla
 
Seçenekler Arama Stil
Alt 16.09.2008, 13:10   #1
gul-i_ahmer
Usta Yiğido
 
gul-i_ahmer - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
gul-i_ahmer Şuan gul-i_ahmer isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 27.08.2010 16:43

Üyelik Tarihi: 15.09.2008
Yaş: 35
Mesajlar: 698
Tecrübe Puanı: 641 gul-i_ahmer FAZLA SÖZE GEREK YOKgul-i_ahmer FAZLA SÖZE GEREK YOKgul-i_ahmer FAZLA SÖZE GEREK YOK
Standart GÜRÜN’DE EFSANELER

GÜRÜN’DE EFSANELER

Türklerde görülen en önemli folklor unsurlarından birisi de at motifidir. Batılılar, bu yüzden Türklere ait kültüre “atlı kültürü” adını vermişlerdir. Çünkü Türkler, atı ilk olarak evcilleştiren millettir. Eskiden Türklerde, At kutsal olarak kabul edilirdi. Eski Türklerde çocuk yaşta ata binmeyi ve kılıç kuşanmayı öğrenmek ata-dede geleneğidir. Atın Türklerde kutsal sayılmasının bir nedeni de Türklerin göçebe olarak yaşamış olmalarıdır. Eskiden olduğu gibi, günümüzde de Anadolu’da at motifi her yerde vardır. “At, avrat, silah” deyimi Türklerin bu konudaki felsefesini anlamaktadır. Atalarımızın yaşadığı her yerde at ve aygır gölleri mevcuttur. Bu efsanelerin kaynağı da Türk mitolojisine dayanmaktadır. Eski Türklere ait efsanelerde, anlatılan rivayetlere den, Kaf dağındaki süt gölünde yüzgeçleri ve kanatlarıyla hem yüzme hem de uçma kabiliyeti olan atlar vardır. Hızır ölüme çare ararken bu atlara rastlamıştır. Atları uyutmaya çalışmış, bunu yapamayınca, süt gölüne şarap dökmüş atları sarhoş ederek yakalamıştır. Tuttuğu bir erkek, bir dişi atın kanatlarını koparak beraberinde götürmüştür. Türkler, atlarının nesillerinin bu atlardan gelmiş olduğuna inanmaktaydılar. Halk arasında at ve aygırla ilgili bulunan bir çok efsane ve hikayeler, hep bu döneme ait efsanelerin günümüze ulaşmış izleridirler. Azerbaycan ve Türkiye’de “Aygır Gölü” adıyla bilinen en az elli tane efsane bulunmaktadır. Bu göllerden bilinenlerden bazıları, Gence, Revan, Tiflis, Ahıska, Bakü, Erzurum, Kars, Bingöl, Malatya, Maraş ve Urfa bölgelerinde bulunmaktadırlar. Bir çok atlaslar da bile bu göller hep “aygır gölü” olarak kayıtlı bulunmaktadırlar. Bunların içinde, göllerin içinde at veya aygırın yaşadığına inanılan bu göllere bir çok yöremizde “Uluğ göl” denmektedir. Bu göller ve bu göllerle ilgili olarak anlatılan rivayetler ve efsaneler, Türk efsanelerinde anlatılan tüm özellikleri taşımaktadırlar.Türk destanlarındaki bir çok kahramanın atının göllerdeki aygırdan geldiğine inanılmaktadır Dede Korkut’un anlattığı Bamsı Beyrek destanında, Beyrek’in atı “Boz aygırdır.” Köroğlu Destanındaki atın sulardan çıkan bir aygırın soyundan geldiğine inanılmaktadır. Aynı zamanda bu atın uçma yeteneğine sahip olduğuna inanılmaktadır. Gürün ilçesi ve havalisinde bilinen Aygır gölü efsanesi de bunlardan sadece birisidir. Burada önemli olan yöremizdeki bu efsanelerin Anadolu’da bulunan diğer efsanelerle aynı olmasıdır. Yazyurdu (Celikanlıyurt) Bucağının kuzeybatısındaki köye bir kilometre uzaklıkta bulunan bir göl bulunmaktadır. Bu göle eskiden beri Aygır Gölü adı verilir. Beypınar Köyü-Yazyurdu Köyleri arasında bulunmaktadır. Derinliği tam olarak ölçülememiştir. Halk arasında anlatılan rivayetlere göre, Aygır Gölü, çok derin olup, en alt kısmında büyük bir su akıntısının ve su kaynağının bulunduğu ve gölün alt kısmından akıp gitmekte olduğu ve bu akan suyun Hurman Çayının ve Seyhan Nehrinin kolu olduğu belirtilmektedir. Bir başka rivayete göre de bu gölün içine atılmış olan Samanların Akdere Irmağından çıkmış olduğu söylenmektedir. Bu göle Aygır Gölü denmesinin nedeni ise, bu gölde Su Aygırı adı verilen bir hayvanın bulunduğu ve birçok kez de Yazyurdu köylüleri tarafından eski tarihlerde görülmüş olduğu belirtilmektedir.

Bu gölde birçok kez insanların boğulması da vukuu bulunmuş ve çok acıklı olayların meydana gelmesine de neden olan bu gölün çok eski tarihlerden beri söylene gelen bir efsanesi vardır ki bu efsaneye de Aygır Gölü Efsanesi adı verilmektedir. Bu efsaneyi bu havalide yaşayan yaşlı insanlar anlatmaktadırlar. Bu efsane nesilden nesile anlatılarak da günümüze değin gelmiştir.

Aygır Gölü Tahtalı Dağlarının (Göğdeli yaylası ve Salyurt) hemen eteğinde bulunmakta adeta Japonlar’ın Fuji Yama Yanardağının efsanesinde anlatıldığı gibi Hakone Gölü’nün, Fuji Yama Dağı’nın gözyaşının burada toplandığı gibi sanki Tahtalı Dağları ve Göğdeli Yaylalarının ya da buraya eskiden gelerek koyunlarını otlatmakta olan Türkmenlerin gözyaşlarının toplandığı bir yer gibi yüzyıllardır aynı konumunu ve özelliğini her birkaç senede burada boğulan insanların acılarıyla da birçok acı ve gözyaşlarına sahne olan bir göldür. Aynı zamanda günümüz insanının Orta Asya Türklüğün izlerini benliğinde binlerce yıldır sürdüğü bir efsanedir.

Çok eski devirlerde Tahtalı Dağları ve Göğdeli Yaylaları yemyeşil ardıç ormanlarıyla kaplı iken Güneydoğu ve Doğu Anadolu’daki Türkmenler (Yörükler) koyun sürülerini yazları otlatmak için buraya yaylaya gelirlermiş. Kış ayları ise çok sert geçmiş olduğu için bu mevsimde de tekrar güneye inerler ve ertesi yıl karların erimesiyle tekrar bu bölgeye yaylaya gelirlerdi. Bu durum Osmanlı İmparatorluğunun 16. yüzyılların sonuna kadar sürdürmüş olduğu konar-göçer Türkmen oymaklarını çeşitli yerlere iskan etmesiyle sona erdirildiği tarihe kadar sürmüştür. Göğdeli Yaylaları ve Tahtalı Dağları koyun sürülerinin otlatılması için çok elverişli olduğu nedeniyle yaz aylarında çeşitli Türkmen oymakları bu bölgeye gelerek yaylaya çıkarlardı. Kısacası Türkmen boylarından bilhassa yörüklerden çok eskiden beri Halep, Antep, Maraş gibi bölgelerden ve Adana’dan ve Suriye bölgesinden buralara gelerek yaylaya çıkanlar arasından Uzun Abalı Yörük Oymağı da bunlardan birisiydi. Eskiden beridir Türkmenlerde bir söz vardır: Atın iyisi, avradın iyisi er kişide bulunur.” Yani yiğitte bulunmalıdır diye düşünülürdü. Bunun da en iyisinin tatbiki Türkmen boyunun reisinin (beyinin) oğlunda bulunması gerektiğine inanılırdı. Türkmenler arasında böyle inanılır ve böyle kabul edilirdi. Türkmen oymaklarından Uzunabalı aşireti de bu bölgeye gelerek yaylaya çıkmışlardı. Bu aşiretin reisinin de yiğit mi yiğit bir oğlu vardır. Ve beyin oğlunun da saf kan bir kısrak atı vardır. Bilindiği gibi Türkmenlerde atın iyi cinsine Aygır adı verilmekteydi. Yaylaya çıkmış olan Uzunabalı aşiret oymağının reisinin oğlu atına binerek çevreyi dolaşmaya veya av peşinde koşmaya gider. Yolu Aygır Gölüne düşer ve yorgunluğunu gidermek için oymak beyinin oğlu bu gölün kenarındaki çayırlıkta atını çimenlerin üzerine salar ve kendisi de dinlenmek için abasının üzerine abanarak yatar ve bir süre sonrada uyuya kalır. Kısa bir süre sonra aşiret reisinin oğulu, korkunç bir at kişnemesiyle uyanır. Baktığında görür ki bu gölden öyle bir at (Aygır) çıkar ki büyük mü büyük, yelesi ise aynı arslan yelesi gibi, iri yapılı bir aygırdır. Hemen suyun içinden çıkar ve oymak beyinin oğlunun al atının yanına gelerek kişner ve derken onun atıyla çiftleşir. Ardından da aynı kişnemeyle bu aygır tekrar göle girerek gözden kaybolur. Bu olayın heyecanını üzerinden atamayan oymak reisinin oğlu atına binerek hemen aşiretin yanına gider ve olayı anlatır. Oba halkı ise bu olayı kutsal bir olay kabul eder. Bunun için de oba reisinin oğluna ve atına oba halkınca daha iyi bir gözle bakmaya ve sevilmeye başlar. Oba halkı güz ayı olup tekrar güneye inecekleri zaman da Aygır Gölünün çevresinde toplanır burada güzel bir şölen düzenlenir ve bunun her yıl tekrarlanması için de karar alırlar. Derken güz ayının sonunda Türkmen boyu güneye iner. Kışı Halep yöresinden geçirdikten sonra tekrar karların erimesiyle birlikte Tahtalı Dağlarına Göğdeli Yaylasına koyun sürüleriyle gelirler ve bu arada da oymak reisinin oğlunun atı öyle bir tay doğurur ki bakanların gözü onda kalır. Zaten aygırlardır oba halkının beklediği olay olmuş ve kısrak çok güzel bir tay doğurmuştur. Oba beyinin oğlunun anlattığı gibi tay da Aygır Gölünden çıkan ata benzemekteydi. Oba halkına göre bu uğurlu sayılmıştı ve oba halkının da sevincine diyecek yoktu. Altı ay aradan geçen birkaç ay içerisinde normalin üstünde gelişerek büyümüş ve kocaman at olmuştu.

Beyin oğlu atına binerek bir gün yine ava gider ve dönüşte de yine Aygır Gölüne uğrayarak burada biraz dinlenmeye karar verir. Atını çayırlığa salar ve kendisi de uyumak için abasının üzerine uzanır. Bu arada yine gölden aygır kükreyerek ve kişneyerek gölden çıktı. Bunun üzerine oba beyinin oğlu heyecanla ve merakla bu olayı seyretmek için yattığı yerden doğrulur. Bu arada da aygır gölden çıkıp al atın yanına geldi ve tayını da yanına alarak geri gölün içerisine doğru hızla girmeye başladı. Bu olayın dehşetinden oba beyinin oğlu da atı da şaşırmış ve ne yapacağını bilemez hale gelmişti. At sağa sola kişneyerek üzüntüsünü belirtirken oba beyinin oğlu da tayı kurtarmak için ve aygırın elinden almak için göle doğru hücum etti. Bunun üzerine gölün içinde oba beyinin oğlu ve atının tayı da aygır ile birlikte gölün içinde kaybolmuşlardı. Aşiret reisinin oğlunun atı kısrak ise gölün kenarında ne yapacağını şaşırmış vaziyette kişniyor yerleri eşiyordu. Akşam karanlığı çökünceye kadar al kısrak bu gölün çevresinde döndü durdu nafile yerleri eşerek kişnemeye çalıştı. Bu arada da oba halkı beyin oğlunun gelmediğini görünce aramaya başlamışlardı. Al kısrak ümidini yitirmiş oba halkının bulunduğu yere kişneyerek dört nala giderek adeta beyin oğlunun suda kaybolduğunu kişnemesiyle ve yerleri eşmesiyle anlatmak istiyordu. Oba halkı arkada al kısrak önde Aygır Gölünün bulunduğu yere kadar geldiler. Al kısrak hem acı acı kişniyor ve hem de birtakım hareketle olayı anlatmaya çalışıyordu. Adeta oba halkına dile gelmiş tayın da beyin oğlunun da suda kaybolduklarını ima ediyordu. Atın bu durumdan oba halkı acı olayı anlamışlar ve oba beyinin oğluyla birlikte aygır tarafından bu gölün içerisi çekilmiş olduğunu istemeyerek de kabul etmişlerdi. Oba halkı binbir türlü acıyla gerisin geriye çadırlarının bulunduğu yere gittiler. Bu arada da oba beyinin oğlunun atı al kısrak sahibinden ayrı kalmanın ve tayından mahrum bırakılmanın acısıyla oba halkından ayrılarak uzaklara gitmiş ve gözden kaybolmuştu. ışte bu tarihten ve olaydan sonra ne oba beyinin oğlundan ve ne de onun al kısrağından ve ne de onun tayından oba halkı hiçbir haber alamamışlardı. ıster istemez oba halkı yine güz ayı gelince çadırlarını söküp koyun sürülerini alarak tekrar güneye Halep bölgesine indiler. ınerken de herkesin ağzından söylenen ve benliklerinde acı izler bırakan oba beyinin oğlu için söylenen bu efsaneyi hatırlar ve beyin oğlu için söylenen ağıtlarla her yıl buraya geldiklerinde yine bu acı tazeleniyordu. Yörükler yıllar sonra da bu olayın etkisinden kurtulamamışlardı. Yörükler ne zaman bu bölgeye her defasında geldilerse oba beyinin oğlunun al kısrağının acı acı kişnemesini Tahtalı Dağlarının doruk noktalarında duyarlar ve bazen de yaşlı kocalar tarafından bu al kısrak görülür ve bu atın kişnemesiyle irkilirlerdi. Oba halkı her sene bu al kısrağı aramalarına rağmen yine de bulamazlar fakat kişnemesine de herkes duyarmış. Hala bugün bile bilhassa da yayla zamanında Göğdeli Yaylasında ve Tahtalı Dağının eteklerinde bu atın kişnemesinin duyulduğu söylentileri mevcuttur. Bu olay nesilden anlatıldığı gibi o acı olayın olduğu zaman oba beyin oğlunun ardından söylenen ağıtlar da dilden dile söylenerek bugüne kadar bulunmaktadır.

Bu ağıtın sözleri ise aşağıdadır:

Dumanlıdır Tahtalı’nın tepesi

Nereden geliyor Al Tay”ın sesi

Kurbanım komşular bu neyin nesi?

Aygır gölü yaktı bizi kül etti

Soralım bu göle oğlumu netti?



Olmaz olsun böyle yayla

Göle giti oğul tayla

Koca genci tüm obayla

Aygır gölü yaktı bizi kül etti

Soralım bu göle oğlumu netti?



Yüce dağlar dumanlıdır kış olur

Oba gider her tarafı boş olur

O derin sularda yavrum taş olur

Aygır gölü yaktı bizi kül etti

Soralım bu göle oğlumu netti?



Eşinir dağlarda al at

Başımıza geldi afat

Gelin hasta baba sakat

Aygır gölü yaktı bizi kül etti

Soralım bu göle oğulu netti?



Yıkıldı obamız çadır bozuldu

Gencecik gelinim saçını yoldu

Bir taneydi yavrum gölde boğuldu

Aygır gölü yaktı bizi kül etti

Soralım bu göle oğulu netti?



Al at yücelerden kişner

Oba enginlerde kışlar

Konu komşu, arkadaşlar

Aygır gölü yaktı bizi kül etti

Soralım bu göle oğulu netti?

MEHMET ALİ ÖZ

gul-i_ahmer isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Alt 16.09.2008, 13:26   #2
haythuyt
Usta Yiğido
 
haythuyt - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
haythuyt Şuan haythuyt isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 13.08.2012 14:55

Üyelik Tarihi: 14.01.2008
Yaş: 35
Mesajlar: 1.647
Tecrübe Puanı: 759 haythuyt isimli Üye Tecrübe Puan?n?zını Kapatmıştır.
Standart --->: GÜRÜN’DE EFSANELER

eline saglık gardas...................
__________________
[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...]

MEKANIN CENNET OLSUN REİS
haythuyt isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Alt 16.09.2008, 13:29   #3
gürün_güzeli
Tatlı Yarışması 1.si
 
gürün_güzeli - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
gürün_güzeli Şuan gürün_güzeli isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 31.01.2014 10:32

Üyelik Tarihi: 05.06.2007
Yaş: 34
Mesajlar: 2.812
Tecrübe Puanı: 903 gürün_güzeli TAM BIR BEYEFENDIgürün_güzeli TAM BIR BEYEFENDIgürün_güzeli TAM BIR BEYEFENDIgürün_güzeli TAM BIR BEYEFENDI
Standart --->: GÜRÜN’DE EFSANELER

emeğine sağlık.......................
__________________
Bak İbret Al Yere Düşen Yaprağa,oda eskiden yukardan bakardı toprağa......



HayAtıMa qiRen heRkese YasanmıS heRseYe TesekküRLer BüyüYoRm siziNLe...
gürün_güzeli isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Alt 16.09.2008, 13:31   #4
gul-i_ahmer
Usta Yiğido
 
gul-i_ahmer - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
gul-i_ahmer Şuan gul-i_ahmer isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 27.08.2010 16:43

Üyelik Tarihi: 15.09.2008
Yaş: 35
Mesajlar: 698
Tecrübe Puanı: 641 gul-i_ahmer FAZLA SÖZE GEREK YOKgul-i_ahmer FAZLA SÖZE GEREK YOKgul-i_ahmer FAZLA SÖZE GEREK YOK
Standart Cevap: GÜRÜN’DE EFSANELER

TEŞEKKUR EDERİM HEMŞOLAR SİZİNDE OKUYAN GÖZLERİNİZE SAĞLIK...
gul-i_ahmer isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye Okuyor. (0 Kay?tl? Üye Ve 1 Misafir)
 
Seçenekler Arama
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesaj?n?z? De?i?tirme Yetkiniz Yok

BB Code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hizli Erisim

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
AYRINTILARIYLA GÜRÜN albina58 Gürün 9 01.01.2009 17:38


WEZ Format +2. ?uan Saat: 11:13.


Powered by: vBulletin. Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

Copyright © - Bütün Haklar Sivaslilar.net'e aittir.