|
SİTE ANA SAYFA | Galeri | Kayıt ol | Yardım | Ajanda | Oyunlar | Bugünki Mesajlar | Arama |
Ulaş Ulaş İlçesi ve Köyleri |
|
Seçenekler | Arama | Stil |
18.11.2011, 08:55 | #1 |
Yeni Yiğido
kayaturan58 Şuan
Son Aktivite: 31.07.2016 22:15
Üyelik Tarihi: 01.09.2008
Mesajlar: 47
Tecrübe Puanı: 598
|
GÜRPINAR KÖYÜ / ULAŞ - SİVAS
Gürpınar Köyü çocukluğumun geçtiği yer, baba yurdu demek.
SİVAS-ULAŞ- GÜRPINAR KÖYÜ TARİHİ : 1.Dünya Savası sırasında Osmanlı ordusu KAFKASYA Cephesinde savaşırken , Ermeniler Doğu Anadolu da savunmasız halka saldırdılar. Katliamlara karıştılar çoluk çocuk kadın genç yaşlı ayrımı yapmadan akla gelmeyecek işkencelere maruz kaldılar bir çok vatandaşımız katledildi. Bunların liderleri 24 NİSAN 1915’de İstanbul’da tutuklandı. Mayıs 1915 de devlet Sevk ve İsyan kanunu “Tehcir” kanununu çıkararak Ermenilerden boşaltılan bir çok yer gibi bu köye de; Kars,Ağrı,Erzurum, Malatya ve Kahraman Maraş tarafından yerlerinden ve yurtlarından edilen ermeni mezalimini yaşamış vatandaşları yerleştirildi.Bu nedenle çevre de buraya macir köyü de denirdi. Sivas İli Ulaş İlçesine bağlı olan Gürpınar Köyü bilinen ilk ismi Mağara olup, köy eskiden Kangal İlçesine bağlıyken Ulaş’ın ilçe statüsüne kavuşmasıyla bir çok çevre köyle birlikte Ulaş’a bağlanmıştır. Köyde bulunan ve tarihi bir değeri olan maalesef bugün bakımsız kendi haline terk edilen tüm bir kayadan oyma geniş bir mağara vardır, ismini de ondan almaktadır. 1964 yılında köyün adı İnkonak olarak değiştirilmişse de köy halkı ve çevre tarafından pek benimsenmemiş resmi işler haricinde eski ismiyle anılmıştır. 1974’de köydeki bir çok ev köyün ortasından tren geçecek diye istimlak edilerek köyün ortasına köprüler inşa edildi etrafı dağlarla çevrili olan köyün ortasına da bir dağ D.D.Y. bir dağ oturtturdu ve 5 367 metre uzunluğunda ki Türkiye’nin en büyük dünyanın da bilinen ikinci uzun demir yolu adı Deliktaş Tüneli olan girişi bu köyün arazileri içerisinde başlamakta.Sivas-Kangal- Malatya yolunu kısaltacak, ulaşımı hızlandıracak olan bu yol ne yazık ki bu köyün Gürpınar’ın değil de tünelin altından geçtiği Deliktaş Köyünün adını almaktadır tünel biteli yıllar olmasına nazaran yıl 2010 daha trenin geçtiği görülmedi. 1989’da Halis Tecer’in muhtarlığı döneminde suyu ve çeşmelerinin de bol olduğundan ( çevre köylere nazaran) adının “GÜRPINAR “ olarak değiştirilmesi uygun görülmüştür. Köyün son iki dönemdir köy muhtarlığını Celal SEZER yapmaktadır. Köyde KÖYDES projesi kapsamında kanalizasyon ve içme suyu sorunu yoktur. Köy 100 haneden otuza düşmüş olup köyde kışın gençlerden az sayıda kişiye rastlarsınız geneli yaşlı erkeklerden, kadın ve çocuklardan ibarettir. En son yapılan 2007 nüfus sayımında köyün nüfusu 357 olarak tespit edilmiştir. ULAŞIM : Köy Sivas- Malatya yoluna 1,5 km içeride Ulaş İlçesine 18 km Sivas’a 55 km. mesafede olup ulaşım her zaman mümkün olup bölgede karasal iklim hakimdir. EKONOMİ : Köy halkı geçimini tarım ve hayvancılıkla yapmakta olup gençleri işsizlik nedeniyle yıllarca gurbette çöplerde hurdacılık yaparak geçimini sağlamış şuanda bu mesleği profesyonel olarak hem hijyenik hem de teknolojik olarak “Geri dönüşüm atık toplama merkezi” adı altında yapanlar mevcuttur. EĞİTİM : Okuma oranı 1990’dan sonra hızla armış olup yurdun çeşitli yerlerinde değişik mesleklerde görev alanlar olmakla birlikte istenilen düzeye erişememiştir. Kaynak : Gürpınar Köyü / Şevki KAYATURAN GÜRPINAR Özlemim sanadır, hayalim düşüm Burnumda tütüyor, madımak aşın Olsa da bir dürüm, yapsam lavaşın Hasretim ben sana, hasret Gürpınar. Davar gelir, koyunları sağarlar Kuzuları, ayrı dama koyarlar En vururlar, ayrı renge boyarlar Hasretim ben sana, hasret Gürpınar. Baharla birlikte, yağan yağmurda Ayakkabım çıkar idi, çamurda Mantar da toplardım, çayırda kırda Hasretim ben sana, hasret Gürpınar. Sabah kahvaltıda, bal kuymak yersin Çayır biter, ekinlere girersin Başakları yakıp, firik edersin Hasretim ben sana, hasret Gürpınar. Aşık çok oynadım, harman yerinde Kozalar doluydu, iki cebimde Ağustos da, kar yerdim deresinde Hasretim ben sana, hasret Gürpınar. Yaz gelince, koyunları kırkarlar Yünlerini, derelerde yıkarlar Tokacını, sele verir sakarlar Hasretim ben sana, hasret Gürpınar. Bahçelerde çoktu, erik ağacı Olmadan yedin mi, başlardı sancı Kenger sakızının, ilk tadı acı Hasretim ben sana, hasret Gürpınar. Kavak ağacından, düdük yapardım Top peşinde, akşamaça koşardım Çelik çomak, çalma topu oynardım Hasretim ben sana, hasret Gürpınar. Kapının önünde, dibek taşına Tokmak vurmak için, sıra başına Yarma yapılırdı, ayran aşına Hasretim ben sana, hasret Gürpınar. Su değirmeninde, un öğütmeyi Dedem gilin, yün kilimden tepmeyi Loğ taşını, dam üstünde çekmeyi Hasretim ben sana, hasret Gürpınar. Hasret kaldım baharına yazına Sulak, Sincan, Gölyeri’ne, düzüne İmkan olsa dönmez miyim özüne Hasretim ben sana, hasret Gürpınar. Kayaturan kara, kışı da olsa Samanı tezeği, var ise bolsa Günlerce de yollar, kapalı kalsa Hasretim ben sana, hasret Gürpınar. (22.02.2009 Saat: 10.33) Şevki KAYATURAN Aşık: hayvanın ayağındaki oynak kemik Firik: yeşil başakları kavrulması Koza: Ceviz gibi içi boş Tepme: Büyük yün çuval Loğ Taşı: Silindir biçiminde taş Kenger: Sakız türü Sulak,Sincan, Göl yeri: Yer, mevki ___ SEN MİSİN BENİM KÖYÜM ___ Çocukluğum geçtiği, yerler gözüm önünde Dolaştım baştan başa, şaşırttı beni köyüm Yıkılmış viran olmuş, evim saray gönlümde Yollarında koştuğum, sen misin benim köyüm... Irmak gibi akardı, köyümüzdeki dere Otuz sene önceki, bıraktığım köy nere Nerde bağlar bahçeler, dökülürlerdi yere Ağaç bile kalmamış, sen misin benim köyüm... Karamık da yok olmuş, nerde alıç ağacı Üç beş kişi kalmışlar, hepsinin beyaz saçı İşsizlik büyük bela, durduramamış göçü Boşalmış viran olmuş, sen misin benim köyüm... Dili olsa sorardı, işte budur suçunuz Zengin olan buralı, ne yaptınız kaçınız Giden geri gelmedi, kalana da göçünüz Diyerek boşaltılan, sen misin benim köyüm. İki okul yetmezdi, olsa lisesi derdik Ezan okunduğunda, camisine giderdik Namazı ede edip, orda sohbet ederdik Üç beş kişi ya var-yok, sen misin benim köyüm. Geçmişe sünger çektin, önce adın değişti Kangal’a bağlı iken, Ulaş’a çabuk geçti Demiryolu yok amma, köyü ortadan biçti Tüneli var rayı yok, sen misin benim köyüm. Sanki gidene inat, bahar gelmiş yeşermiş Hani nerde ağalar, hani kimler beyimiş Gürpınar dedikleri, yüz hanelik köyümüş Şimdi otuza düşen, sen misin benim köyüm. Kayaturan; kurbanım, toprağına taşına Rastlamadım dünyada, şu Sivas’ın eşine Gelsin bir hafta köye, gitsin sonra işine Düşlerimi süsleyen, sen misin benim köyüm. (22.05.2009 Saat: 10.55) Şevki KAYATURAN SÖYLE GÜRPINAR'DAN SEN KİMLERDENSİN ? Yolum düştü gurbet elde bir yere, Kazma kürek, çalışırlar gel hele, Dedim ki gardaşım memleket nere? Dedi Ulaş, Gürpınar bilir misin… Bilmem mi gardaşım oradan mısın? Hangi sülaleden, sen kimlerdensin? Hele yaklaş, adın nedir, sen kimsin? Söyle Gürpınar’dan, sen kimlerdensin… Kayaturan olsan, özüm bilirim, Bir ses versen gece duysam gelirim, Doğduğum topraklar orda ölürüm, Söyle Gürpınar’dan, sen kimlerdensin… Selam versen, Hakk’tan bilir alırım, Şimşek’leri Şevket’leri tanırım, Kulmaç’lardan sorsan belki bilirim, Söyle Gürpınar’dan, sen kimlerdensin… Tecerler’in, bir çoğunu tanırım, İrfan’ıyı dedeyi, komşu bilirim, Kara kişi aynı kökten gelirim, Söyle Gürpınar’dan, sen kimlerdensin… Yoksa Polatlar’dan, Karataş’tan mı? Mirze’lerden, Karayılan’lardan mı? Paşa gilden, Sülümer soyundan mı? Söyle Gürpınar’dan, sen kimlerdensin… Demiröz mü soyun, Emrah’gilden mi? Çeşmenin altından, Tamer’lerden mi? Karşıda yamaçta, Zafer’lerden mi? Söyle Gürpınar’dan, sen kimlerdensin… Kepenek soyundan, Haco’gilden mi? Soyadı Deliktaş, Resul’gilden mi? Sarıkaya yoksa, Şahbaz’gilden mi? Söyle Gürpınar’dan, sen kimlerdensin… Nurettin Karakoç, İsa’gilden mi? Savcı mı… Cıbıllar, Veli’lerden mi? Yıldırım’lardan mı… Tahar’gilden mi? Söyle Gürpınar’dan sen kimlerdensin… Arat’lara benzer bir çala huyun, Tahar’lardan mısın Irmak mı boyun, Memmet Şirin, Motge Yıldız mı..soyun, Söyle Gürpınar’dan sen kimlerdensin… İbrahim’gilden mi… Sezer’lerden mi? Külte’lerden yoksa, Ziya’gilden mi? Sükan’lardan Hamza, Sefil’lerden mi? Söyle Gürpınar’dan sen kimlerdensin… Çoban Mustafa Özer’lerden mi? Garip oğlu yoksa Yılmaz’lardan mı? Keklik’lerden misin…Aydın’lardan mı? Söyle Gürpınar’dan sen kimlerdensin… Kayaturan soyum dedem Ahmet’i Oğlu Mahmut, Hümmet, Ali, Mehmet’i Özlüyorum köyümdeki milleti Söyle Gürpınar’dan sen kimlerdensin… (12.02.2009 Saat: 22.40) Şevki KAYATURAN |
Yukarıdaki Mesaj için Yandaki Kullanıcılar kayaturan58'e Teşekkür Ediyor... |
18.11.2011, 11:48 | #2 |
Moderator
Salim58 Şuan
Üyelik Tarihi: 11.05.2009
Yaş: 58
Mesajlar: 59.381
Tecrübe Puanı: 10
|
Cevap: GÜRPINAR KÖYÜ / ULAŞ - SİVAS
Eski ismi Mağara olan bu şirin köy bizim yakın köyümüz olduğu için çok iyi bilirim..
__________________
Asil İnsan İdare Eder, Aciz İnsan Şikayet Eder, Basit İnsan İftira Eder, Dürüst İnsan Sabreder... |
Konuyu Toplam 1 Üye Okuyor. (0 Kay?tl? Üye Ve 1 Misafir) | |
|
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
SİVAS ŞİVESİ İLE NOSTALJİ | Melankolia | Sivas Tarihi | 50 | 01.01.2013 02:22 |
ULAŞ [MAĞRA] GÜRPINAR KÖYÜ | kasparix | Köylerimiz (Sivas Köyleri) | 29 | 29.05.2012 09:49 |
Kaleden Sivas Manzarası | _DuMaN_58 | Sivas ile İlgili Fotoğraf Paylaşımı | 4 | 06.09.2011 23:34 |
Sivas'ta ulaşım ve ekonomik yapı | EyüphanAydın | Karayolu | 1 | 09.12.2010 13:37 |
Sivas'ta Gül Coşkusu ! | Sivaslilar.Net | Anasayfa Haberler | 19 | 09.09.2008 18:44 |