Warnung: Illegal offset type in [path]/includes/functions_post_thanks.php (Zeile 110)
Sivas'ta kanser alarmı! - Sivas - Sivaslilar.Net - Sivashaber - Sivasforum - Sivasların En Büyük Buluşma Merkezi - Yiğidolar
Forum - Ana Sayfa Takvim S?k Sorulan Sorular Arama

Zurück   Sivas - Sivaslilar.Net - Sivashaber - Sivasforum - Sivasların En Büyük Buluşma Merkezi - Yiğidolar > Haberler > Anasayfa Haberler
SİTE ANA SAYFA Galeri Kayıt ol Yardım Ajanda Oyunlar Bugünki Mesajlar

Anasayfa Haberler Sivas Haberler



Son 15 Mesaj : Atatürk'ün Çocukluğu'na Ait Hikayeler           »          Şehzade Osman           »          Hatıra defteri           »          Antilop İle Akrebin Dostluğu           »          Karagöz İle Hacivat Konuşmaları 2           »          Sitemizin Ozanları           »          SEVDİM İŞTE....           »          NEFRET ETTİM İŞTE!!!!!           »          AFORİZMALAR (SAÇMALAMLAR)-1           »          SEÇKİNLER/SEÇİLMİŞLER DÜNYASI           »          Hatalarımızdan Dersler Alabilmek Ümidiyle.           »          Araf Suresi 172-173. Ayetler.( Ben Sizin Rabbiniz Değil Miyim)           »          İnancımızı Kullananların Artık Tuzağına Düşmeyelim.           »          ULAŞ-Yapalı           »          TÜRKİYE TÜRKLERİNDİR PAYLAŞIMAZ
Cevapla
 
Seçenekler Arama Stil
Alt 19.07.2010, 01:16   #1
Sivaslilar.Net
Site Habercisi
NO AVATAR
 
Sivaslilar.Net Şuan Sivaslilar.Net isimli Üye şimdilik offline Konumundadır

Üyelik Tarihi: 03.08.2005
Mesajlar: 1.847
Tecrübe Puanı: 917 Sivaslilar.Net kann auf vieles stolz seinSivaslilar.Net kann auf vieles stolz seinSivaslilar.Net kann auf vieles stolz seinSivaslilar.Net kann auf vieles stolz seinSivaslilar.Net kann auf vieles stolz seinSivaslilar.Net kann auf vieles stolz seinSivaslilar.Net kann auf vieles stolz seinSivaslilar.Net kann auf vieles stolz seinSivaslilar.Net kann auf vieles stolz seinSivaslilar.Net kann auf vieles stolz sein
Standart Sivas'ta kanser alarmı!



Sağlık Müdürlüğü İl Kanser Kontrol Kurulu, Yıldızeli bölgesi ve Sivas'ın kuzey bölgesindeki geniş bir coğrafyada yer alan köylerde Akciğer Zarı Kanseri'ne neden olan asbeste yoğun şekilde maruz kalındığını tespit etti.

Bu bölgede yaşayan vatandaşların büyük çoğunluğu bu kapsamda sağlık taramasından geçiriliyor. Çalışmalar rapor halinde Sağlık Bakanlığı'na gönderilecek. Bu köylerde asbeste maruziyeti önlemek için çeşitli önlemler alınacak.

Sağlık Bakanlığı Kanser Savaş Daire Başkanlığı'nın akciğer zarı kanserine neden olan ‘Asbeste maruziyet' ile ilgili araştırma yapılması konusunda il sağlık müdürlüklerine gönderdiği yazıyı dikkate alarak geniş kapsamlı bir çalışma başlatan Sivas İl Sağlık Müdürlüğü, çarpıcı sonuçlara ulaştı.
Çalışmaların titizlikle yürütülmesi için Sağlık Müdürlüğü koordinesinde Kanser Danışma Kurulu toplandı. Her biri alanında uzman, 11 kişiden oluşan ve aralarında Cumhuriyet Üniversitesi Jeoloji Bölümü Öğretim Üyesi, Prof. Dr. Hüseyin Yalçın'ın da bulunduğu ekip, geniş bir sahada kapsamlı bir çalışmanın startını verdi.
KANSER TEHTİDİ İLE İÇ İÇE YAŞIYORLAR…
Çalışmalarını asbestin yoğun olarak bulunduğu tespit edilen Yıldızeli bölgesi ve Sivas'ın kuzeyinde bulunan kırsal alanda yoğunlaştıran Sağlık Müdürlüğü İl Kanser Danışma Kurulu, bu bölgelerde yaşayan vatandaşların büyük çoğunluğunun asbeste maruz kaldığını tespit etti.
İl Sağlık Müdür Yardımcısı ve İl Kanser Kontrol Koordinatörü Dr. Abdullah Kurt, bu bölgelerde yapılan çalışmalarda ciddi sonuçlara ulaştıklarını söyledi.
Bölgedeki köylere giderek, yerleşim alanlarındaki topraklardan, evlerin duvarlarının sıvalarından numuneler aldıklarını ve yoğun asbest kullanımını tespit ettiklerini dile getiren Kurt, çok sayıda vatandaşı sağlık kontrolünden geçirdiklerini, çekilen akciğer filmlerinde asbeste bağlı plak oluşumu ve hatta asbeste maruziyete bağlı olarak gelişebilen, ‘Akciğer Zarı Kanseri (Mezotelyoma)'nın da yakalandığını söyledi.
BAKANLIK VE VALİLİK ÇALIŞMA BAŞLATACAK…
Kısa süre sonra tamamlanması planlanan çalışma rapor halinde Sağlık Bakanlığı'na gönderilecek. Sağlık Bakanlığı, elde edilen veriler ve tespitler neticesinde, bölgede yapılabilecek çalışmaları belirleyecek.
Sivas'ta da yerel bazda yapılabilecek çalışmalar Valilik Koordinesinde gerçekleştirilecek değerlendirmelerin ardından uygulamaya koyulacak.
SAĞLIK TARAMASINDAN GEÇİRİLİYORLAR…
Sivas İl Sağlık Müdürlüğü, solunum yolu ile ciğerlere ulaştığında tahribata yol açan ve ileri safhada Akciğer Zarı Kanseri ‘Mezotelyoma'ya neden olan, Asbeste maruziyeti önlemek için çalışmalarını yoğunlaştırdı.
Bölgedeki çalışmalar kapsamında Yıldızeli bölgesi ve Sivas'ın kuzeyindeki bölgelerde yaşayan çok sayıda vatandaş, araçlarla Sivas'taki Alibaba Sağlık Ocağı'nda sağlık taramasından geçiriliyor. Akciğer filmi ve kan örnekleri alınan vatandaşlar, daha sonra Sağlık Müdürlüğü tarafından araçlarla köylerine götürüyor.
“PANİĞE GEREK YOK!.."
Konuyla ilgili olarak gazetemize özel açıklamalarda bulunan İl Sağlık Müdür Yardımcısı Abdullah Kurt, İl Sağlık Müdürlüğü olarak gereken tüm çalışmaların titizlikle yürütüldüğünü, çalışmalar devam ederken bazı önlemlerin uygulamaya koyulduğunu, çalışmalar tamamlandıktan sonra ortaya çıkacak rapor doğrultusunda Valilik ve Sağlık Bakanlığı'nın koordinesinde çeşitli önlem ve çalışmaların uygulamaya koyulacağını söyledi.
Halkın sakin olmasını, paniğe gerek olmadığını, gereken çalışmaların kısa süre içerisinde yapılacağını söyleyen Kurt, Yıldızeli ve Sivas'ın kuzeyini kapsayan asbestin yoğun olarak bulunduğu ve asbeste mağruziyetin tespit edildiği bölgelerde, ciddi calışmalar yapılması gerektiğini ve ilgili makamların değerlendirmesinin arıdan bu çalışmaların mutlaka yapılacağını söyledi.
Bu konuda herhangi bir yanlış anlaşılmanın ortaya çıkmasını istemediklerini dile getiren Kurt, şuan köylerin boşaltılması gibi bir durumun söz konusu olmadığını, ön gördükleri şekilde asbestli bölgelerin ağaçlandırılması, asbestle sıvanmış meskenlerin plastik boya ile boyanması, halkın bilinçlendirilmesi gibi dünyada kabul gören ve alınan önlemlerden ibaret olabileceğini söyledi.
Bunun kararını hazırladıkları raporun ardından Valilik ve Sağlık Bakanlığı'nın değerlendirmesinin ardından verileceğini dile getiren Kurt, "Herhangi bir şekilde paniğe neden olabilecek bir durum söz konusu değil. Burada zaten var olan bir asbest maruziyetinin tespiti söz konusu. Bu maruziyet, 3-5 gün birkaç ay içerisinde kansere neden olabilecek diye bir şey yok. Uzun yıllar o bölgede yaşayan, 20-30 yıl asbestli tozlara maruz kalan kişilerde bu tür riskler söz konusu. Ama sağlıkta tabi ki, hiçbir şeyin yüzde yüz söylemek mümkün değil. Vatandaşlarımız kendi sağlıkları ile ilgili tedbirleri alabilmek için gayret sarf etmeliler. Bir sigara dumanından nasıl uzak duruyorsak, kirli hava ve egzoz dumanı gibi, zararlı ve yanlış beslenmeden nasıl uzak durmamız gerekiyorsa burada da asbest tozlarının olduğu yerlerden uzak durmak için çaba harcamalıyız" dedi.
"KAPSAMLI BİR TESPİT YAPMAYA KARAR VERDİK"
Kanser tarama çalışmalarının Sağlık Bakanlığı Kanser Savaş Daire Başkanlığı'nın asbeste maruziyetle ilgili, asbestin coğrafyasında bulunduğu bölgelere göndermiş olduğu bir yazı üzerine başlattıklarını dile getiren İl Sağlık Müdür Yardımcısı ve İl Kanser Kontrol Koordinatörü Dr. Abdullah Kurt, "Bize yazı geldiğinde ben İl Kanser Kontrol Koordinatörü olarak bu yazının muhatabı durumundaydım. Bununla ilgili bir kanser danışma kurulu toplamaya karar verdik.
Kanser danışma kurulunu topladığımızda gerçekleştirdiğimiz toplantı neticesinde asbeste maruziyetin eskiden beri özellikle hastanelerde gelen vakalar üzerinden bilindiğini ama bu konuyla ilgili yoğun bir çalışma yapılmadığını gözlemledik.
Ben de tıp fakültesinde okurken göğüs hastalıkları stajında hocalarımız her zaman Yıldızeli bölgesini ve Sivas'ın kuzey köylerinde yaşayanların asbeste maruz kaldıklarını ve buna bağlı olarak da Akciğer Zarı Kanseri Mezotelyoma'nın daha yoğun olarak bu bölgelerde göründüğünü bize söylemişlerdi. Bununla ilgili o günlerde tıbbi anlamda bilgimiz vardı. Ama yaptığımız ilk araştırmalarda bununla ilgili yoğun bir çalışmanın ilmi anlamda gerekli tedbirlerin alınması anlamında çok ciddi bir çalışmanın yapılmadığını gördük.
Bu nedenle kapsamlı bir çalışma yapılması gereği ortaya çıktı ve bununla ilgili kendilerine de her zaman teşekkür ediğim çok gayretli göğüs cerrahı ve göğüs uzmanı arkadaşlarımızın da katılımıyla, üniversiteden jeoloji profesörü bir hocamızın da katılımıyla bir çalışma başlattık. Bu çalışmada öncelikle sahanın nereler olduğunu, hangi bölgelerde asbeste maruziyetin olduğunu anlamak için gelen vakalardan, hastalardan, hastane kayıtlarından bölgelere ulaşmaya çalıştık."
SİVAS'IN KUZEYİ RİSK BÖLGESİ. ASBESTLE İÇ İÇE YAŞIYORLAR…
Çalışmalar kapsamında önemli verilere ulaştıklarını dile getiren İl Sağlık Müdür Yardımcısı DR. Abdullah Kurt, çalışmalar kapsamında gittikleri bölgelerdeki yerleşim evlerden, topraklardan numuneler aldıklarını söyledi. Bu kapsamda bölgede yoğun bir asbest maruziyeti olduğunu tespit ettiklerini söyleyen Kurt, "Gördük ki asbeste maruziyet Sivas'ın Kuzey-Kuzey Batı bölgelerinde, yani Yıldızeli ve Sivas'ın kuzey köylerinde yoğunluklu olarak görülüyor. Bu birinci aşamasıydı.
Bölgesel tespiti yaptıktan sonra ikinci aşama olarak bölgeye gittik. Bölgede jeoloji profesörü hocamızın da katkılarıyla asbest içeren kayaçlardan, topraklardan numuneler aldık ve bu numuneleri analiz ettiğimizde bu bölgelerde, bu bölgelerdeki toprak yapısında, toprağın yaklaşık 25-30 cm altında kalan diğer kayaçlarda toprak yapısında asbestin olduğunu gördük.
Yani toprak sıyrıldığında üstteki kırmızı toprak çıktığında altta kalan, belki stabilize yol yapımında kullanılan topraklarda asbest olduğunu gördük. Bu bir dışsal maruziyeti gösteriyor.
Bir de ayrıca yaşam alanı içerisinde bizzat kapalı alan maruziyeti var. Kapalı alan maruziyeti de evlerde yalıtım amacıyla insanların toprak evleri bu topraklardan özellikle bunları arayarak bulup bunlardan sıva yaptıklarını gördük. Yani vatandaşımız bunun zararını görmeden yıllar öncesinden tespit etmiş. Asbest bugün yalıtım malzemesi olarak kullanılıyor. O günde insanlar bu asbest içeren toprakları özel olarak en fazla asbest içerenini bulmuşlar ve evlerinin sıvasında kullanmışlar. Neden? Çünkü çok daha kaliteli sıva malzemesi olmuş ilk bakışta. Çok iyi yalıtım elde etmişler. Bu da zamanla tüm bölgelerde daha kaliteli sıva malzemesi olarak bölgelerde herkesin rağbet ettiği alanlar haline gelmiş. Halk asbest olduğunu bilmiyor. Sadece bu toprak sıva için daha uygun diyor. Mesela biz bir köye gittiğimizde köyde yaşlı bir amcayla sohbet ederken, 'Amca toprak evlerinizi, ahırlarınızı, samanlıklarınızı ne ile sıvarsınız' diye sordum. Bana söylediği şuydu, 'Bizim birkaç tane köy içinde toprak aldığımız yerler var. Kaliteli sıvaya uygun topraklar var. Ama en kalitelisi de Yıldız bölgesinde Yıldız Köyü civarında bir toprak' olduğunu söyledi. 'Yıldız bölgesindeki bu toprak çok daha iyi ve kalitelidir' dedi.
Nasıldır bunun kalitesini dedim nereden anlıyorsunuz dedim. 'Bundan yapılan sıvalar çatlamaz, son derece dayanıklıdır. Ve çok iyi ısı yalıtımı sağlar' dedi. Burada gördük ki bu bölgede yaşayan insanlar, özellikle gidip Yıldız bölgesindeki bu toprağı alıyorlar. Buna benzer yerler var. Subaşı, Köyü'nün yakınlarında yine insanların gidip toprak aldıkları yerler var. Oralardan toprak aldıklarını gördük. Yani orada yaşam alanına giren bir asbest maruziyeti söz konusu. Sivas'ın Kuzey Bölgesi'nde Yıldızeli bölgesinde insanlar asbesti kendi yaşam alanlarında kullanıyorlar. Asbesti yaşam alanlarında kullanmak suretiyle de bunun tozlarına çok daha fazla maruz kalıyorlar.
Burada daha tehlikeli olan, bilimsel olarak da kanıtlanan iç alanda olan maruziyet. Toprak evlerde yaşayan kişilerin buna çok daha fazla maruz kaldıkları kesin. Bu maruziyet neticesinde yani asbestin solunması neticesinde Akciğer Zarı'na asbest tozları yapışıyor, orada önce plak gelişimi, arkasından da kalsifikasyon ve kanser gelişimine neden olabiliyor. İkinci aşaması buydu. Asbest birçok evin sıvasında bulundu."
KANSER ÖRNEKLERİ BULUNDU…
Bölgede yaşayan vatandaşlardan çok sayıda kişiyi sağlık taramasından geçirdiklerini ve ciddi sonuçlara ulaştıklarını söyleyen İl Sağlık Müdür Yardımcısı ve İl Kanser Kontrol Koordinatörü Dr. Abdullah Kurt, çok sayıda kişinin ak ciğerlerinde asbeste maruziyet nedeniyle plak oluşumu tespit edildiğini hatta Akciğer Zarı Kanseri Mezotelyoma'ya da rastladıklarını söyledi.
Kurt şu şekilde konuştu:
"Üçüncü aşama, bölgedeki maruziyetin hangi aşamada olduğunu anlamak açısından tarama yapmak. Bu da nasıl yapılıyor, kan numunesi alınarak ve akciğer filmi çekerek. Bu taramalarda da gördük ki o bölgedeki insanlar uzun yıllar o bölgede yaşayarak asbest tozlarına maruz kalmışlar. Akciğer filmlerinde diğer asbeste maruz kalmayan insanlara göre çok daha fazla plak gelişimi dediğimiz tıp anlamında, işte kalsifikasyonlar, hatta hatta tarama sırasında bizzat Mezotelyoma yakalandı. Akciğer kanseri ve mezotelyoma örnekleri de bulundu.
Asbeste uzun süre maruz kalındığında, o asbestli tozlar uzun süre solumada oluşabiliyor. Ama bu asbest tozunun yoğunluğuna ve süresine bağlı olarak değişiyor. Çok yoğun bir asbest tozuna maruzsanız daha kısa sürede gelişiyor, daha az ise daha az zamanda gelişiyor.
Ama şu kesin ki o bölgelerdeki yaşayan insanlar bir şekilde toprak evlerden vazgeçmek, varsa toprak evleri mecburen kullandıkları onları plastik boya ile boyanmasını sağlayarak, oradan tozmayı önleyecek basit tedbirler ilk etapta alınabilir. Dış ortam asbest maruziyetini önlemek için de dünyada kabul edilen öngörülen, o bölgedeki yolların stabilize ise asfaltlanması, toprak üzerinden sıyrıldığında açığa çıkan alanlarda asbest daha fazla açığa çıkıyor dedik. O alanlarda ağaçlandırmanın daha hızlandırılması, dünyanın kabul gördüğü çeşitli tedbirler."
"VALİBEY YAKINDAN İLGİLENİYOR"
Konuyu Vali Ali Kolat ile paylaştıklarını ve Vali Kolat'ın bu konuya yakın hassasiyet gösterdiğini dile getiren İl Sağlık Müdür Yardımcısı ve İl Kanser Kontrol Koordinatörü Dr. Abdullah Kurt, "Biz bu konuyla ilgili yaptığımız araştırmanın belirli bir aşamasında grup olarak Sayın Valimizi ziyaret ettik. Sayın Valimiz konuyla çok yakından ilgilendi. Çok büyük hassasiyet gösterdi ve Sayın Valimiz bu konuyla ilgili sonuçta ne gerekiyorsa halk sağlığı adına yapılacağını ve yapılması gerektiğini bizlere bildirdi.
Bu aşamada bu konu sadece sağlık müdürlüğü ile ilgili değil, diğer kurum ve kuruluşları da ilgilendiren boyutları da olabilir, olacaktır da. Burada medeni toplumlarda, batı toplumlarında ön görülen sağlık standartlarına ulaşmakta bizim, hedeflerimizden biri. Halk sağlığı anlamında yapılması gereken tedbirler ne ise biz de onları yapmak durumundayız. Öncelikle maruziyetin en aza indirilmesi önemli. Maruziyetin hangi alanlardan ve nasıl gerçekleştiğini araştırıyoruz. Birçok bölgede bu sonuca ulaştık. Hali hazırda insanlar kendi fırınlarını, daha dayanıklı oluyor diye ısı yalıtımı açısından son derece kullanışlı diye o bölgeden toprak alıp kullanıyorlar.
Alınacak tedbirlerden birisi de bu toprağın mümkün mertebe kullanılmamasını sağlamak. Halkı bilgilendirmek, bilinçlendirmek. Bunu da biz herhangi bir gereksiz infiale yada problem oluşturmadan halk arasında sağlık personeli aracılığıyla bunu yapmayı planlıyoruz. Sağlık personeli bu konuyla ilgili kendisi özellikle bilinçlendirildikten sonra vatandaşa bunun gereklerini, alınması gereken tedbirleri, o toprakların kullanılmaması gerektiğini anlatacak. İlk etapta toprak evlerin üzeri plastik boya ile boyanacak, ahırlar, samanlıklar gerekirse. Durumu iyi olmayan vatandaşların bu boyaları tedarik etmesi açısından biz Valiliğimiz koordinesinde danışma kurulumuzu toplayarak ilgili kararları almak suretiyle başvurumuzu yapmayı planlıyoruz.
Sayın Vali Yardımcımız Veysel Bey ile de görüştüm ben o da bu konuyla ilgili mevzuat çerçevesinde yapılması gereken ne ise onun mutlaka yapılacağını bildirdi.
Dışsal maruziyeti önlemek için ilgili kurumlara bildiride bulunacağız. Ağaçlandırmanın daha yoğunlaştırılması için sayın valimiz de bu konuda bilgi sahibi oldu. Ama bu dünyada bilinen kabul edilen, maruziyeti önleme ile ilgili kullanılan tedbirler. Bunları bildireceğiz.
Alınması gereken tedbirlerin birçoğu uygulamaya konuldu. İlgili kurumlara şuanda resmi yazışmalar henüz yazılmadı ama halkın bilgilendirilmesi, bilinçlendirilmesi, asbestli toprağın kullanılmaması toza maruz kalınmaması için tozlu ortamdan uzak kalınmaması, gerektiğinde maske kullanılması gibi önlemler, tedbirler bilgi olarak bilgilendirme olarak halka verimleşe başlandı. Bunu sağlık personeli de anlatıyor, bizlerde gittiğimiz yerlerde anlatıyoruz. Yine gittiğimiz yerlerde o bölgenin belde belediye başkanları ile toplantı yapıp onlara da bu konuyla ilgili bilgi verip alınması gereken tedbirler konusunda bilgilendirdim.
Bu konuyla ilgili raporumuzu Sağlık Bakanlığı'na sunacağız. Çünkü asbest, bölgemizin, Türkiye'nin birçok coğrafyasında bulunan, bize çalışma grubunda yer alan Hüseyin Yalçın hocamızın da belirttiği gibi asbest yönünden Türkiye maruziyet anlamında şanssız bir ülke. Birçok yerinde var. Onun haritası da elimizde. Başka bir yerde bu kapsamda bir çalışma yapıldı mı bilmiyoruz ama yapılmamışsa da bu çalışma diğer yerlerlerde de örnek alınarak mutlaka yapılacaktır" şeklinde konuştu.

Ersan Arslan / Sivasın Sesi
Sivaslilar.Net isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Yukarıdaki Mesaj için Yandaki 2 Kullanıcı Sivaslilar.Net'e Teşekkür Ediyor...
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye Okuyor. (0 Kay?tl? Üye Ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesaj?n?z? De?i?tirme Yetkiniz Yok

BB Code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Açık

Hizli Erisim

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
SİVASIMIZIN TARİHÇESİ Sivaslilar.Net Sivas Tarihi 26 13.05.2016 18:51
2 Temmuzda Sivasta 100 bin kişi olacak abircan Serbest Kürsü 24 02.07.2010 19:25
Sivas'ta kanser vakaları yüzde 30 arttı Sivaslilar.Net Anasayfa Haberler 4 03.03.2010 17:28
Sivas' ın kanser haritası çıkarılacak! Sivaslilar.Net Anasayfa Haberler 0 22.01.2010 00:55
SİVASTA ASAYİŞ ABDULLAH DUMAN Haberler 0 19.08.2008 09:44


WEZ Format +2. ?uan Saat: 05:57.


Powered by: vBulletin. Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

Copyright © - Bütün Haklar Sivaslilar.net'e aittir.