Warnung: Illegal offset type in [path]/includes/functions_post_thanks.php (Zeile 110)

Warnung: Illegal offset type in [path]/includes/functions_post_thanks.php (Zeile 110)
SERBEST KÜRSÜ (GENEL) - Sivas - Sivaslilar.Net - Sivashaber - Sivasforum - Sivasların En Büyük Buluşma Merkezi - Yiğidolar
Forum - Ana Sayfa Takvim S?k Sorulan Sorular Arama

Zurück   Sivas - Sivaslilar.Net - Sivashaber - Sivasforum - Sivasların En Büyük Buluşma Merkezi - Yiğidolar > Serbest Alan > Serbest Kürsü
SİTE ANA SAYFA Galeri Kayıt ol Yardım Ajanda Oyunlar Bugünki Mesajlar

Serbest Kürsü Serbest Konular



Son 15 Mesaj : Atatürk'ün Çocukluğu'na Ait Hikayeler           »          Şehzade Osman           »          Hatıra defteri           »          Antilop İle Akrebin Dostluğu           »          Karagöz İle Hacivat Konuşmaları 2           »          Sitemizin Ozanları           »          SEVDİM İŞTE....           »          NEFRET ETTİM İŞTE!!!!!           »          AFORİZMALAR (SAÇMALAMLAR)-1           »          SEÇKİNLER/SEÇİLMİŞLER DÜNYASI           »          Hatalarımızdan Dersler Alabilmek Ümidiyle.           »          Araf Suresi 172-173. Ayetler.( Ben Sizin Rabbiniz Değil Miyim)           »          İnancımızı Kullananların Artık Tuzağına Düşmeyelim.           »          ULAŞ-Yapalı           »          TÜRKİYE TÜRKLERİNDİR PAYLAŞIMAZ
Cevapla
 
Seçenekler Arama Stil
Alt 07.06.2008, 20:02   #1
seva
Usta Yiğido
 
seva - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
seva Şuan seva isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 31.08.2010 21:51

Üyelik Tarihi: 04.02.2008
Yaş: 39
Mesajlar: 15.375
Tecrübe Puanı: 2177 seva kann auf vieles stolz seinseva kann auf vieles stolz seinseva kann auf vieles stolz seinseva kann auf vieles stolz seinseva kann auf vieles stolz seinseva kann auf vieles stolz seinseva kann auf vieles stolz seinseva kann auf vieles stolz seinseva kann auf vieles stolz sein
Standart SERBEST KÜRSÜ (GENEL)

Gelin adayları, o mutlu günlerinde bir kuğu kadar zarif ve güzel olmanın hayalini kuruyor ama bu hayal uğruna kimi zaman sağlıklarından bile olmayı göze alabiliyorlar! Gelinlik içinde incecik görünmek için şok diyetlere başvuran genç kızlar, aslında evlilik sonrasında hızla kilo alma tuzağına düşüyorlar.

ZAYIFLIK MI YOKSA ENERJİK OLMAK MI?

Evlilik öncesi yapılan hızlı diyetlerin, hızlı kilo kayıplarını da beraberinde getirdiğine dikkat çeken Medical Park Bahçelievler Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Emel Unutmaz, "Zaten evlilik genel anlamda çeşitli nedenlerle kilo aldırıyor; bir de çok düşük kalorili diyetler yaptıktan sonra bir anda bu diyetleri bırakmak, diyet öncesi kilonuzu bile özler hale getirebilir. Unutmayın; önemli olan zayıf değil güzel, enerjik ve neşeli bir gelin olmanız ve sağlıklı kalmanızdır" diyor. Diyetisyen Unutmaz; düğün yaklaştıkça gelinlikte ince görünmek için yapılan düğün diyetleriyle ilgili uyarılarda bulundu:

MANTIKLI HEDEFLER KOYUP PLAN YAPIN

"Öncelikli olarak zarar görmeyeceğiniz mantıklı hedefler koyun ve diyetinize zamanında başlayın. Düğüne 2 hafta kala yapacağınız diyet sağlıklı olmak koşulu ile size 2 kilo, hadi çok spor yaptınız maksimum 3 kilo verdirebilir; bu nedenle ayda 4 kilo en fazla 5 kilo vermeyi hedefleyin ve buna göre planlamanızı yapın. Almanız gereken besin öğelerinden ödün vermeyin. Her gün sütünüzü, meyvenizi, bol sebzenizi, salatanızı, etinizi ve ekmek ya da ekmek grubunu (bu grubun miktarına dikkat ederek, ama tamamen kesmeden) ve yağları (yine miktarına ve çeşidine dikkat ederek) mutlaka tüketin.

Müstakbel eşinizi bu durumdan haberdar edin, size yardımcı olmasını isteyin. En fazla vakti onunla geçireceğinizi düşünürsek yanınızda pasta, dondurma tüketen biri ile bu programa uymak sizi oldukça zorlar. Evlilik öncesi size uygun beslenme planları oluşturmak, sağlıklı beslenmeyi öğrenmek ve daha kolay hayatınıza geçirebilmek için bir beslenme uzmanından yardım almanız da; tüm bu önerilere uymanıza yardımcı olur ve hedefinize daha kolay ulaşmanızı sağlar.

SPOR İÇİN KENDİNİZE ZAMAN AYIRIN

"Spor ile birlikte vereceğiniz kilolar sizi hem daha fit hem de daha sağlıklı gösterecektir. Zaman sıkıntısı yaşayacağınız kesin ancak kendinize çözümler üretin. İlle de belli bir sporu yapmak zorunda değilsiniz. İmkanlarınız neyi elveriyorsa onu yapın. Ancak süresini çok kısa tutmamaya (10 - 15 dakika gibi) dikkat edin.

DÜĞÜN STRESİNE KARŞI ÇİĞ SEBZE YİYİN

"Bu dönem büyük ihtimalle hayatınızda yaşayacağınız en stresli dönemlerden biri olacak. Bu nedenle stres faktörünü göz önüne alarak hareket edin. Sizi strese sokacak insan ve ortamlardan uzak kalmaya çalışın. Stresinizi yemekle atlatan biriyseniz tek şansınız çiğ yenilebilen sebzeler (miktarını abartmadığınız taktirde havuç da olabilir) ve su. Ayrıca stresinizi tetikleyebilecek kafeinden mümkün olduğunca uzak durup, bunun yerine sevdiğiniz bitki çaylarını tercih edebilirsiniz. Susuz kalmamaya dikkat edebilir, açlığında stresinizi tetikleyeceğini göz önüne alarak mutlaka ufak da olsa ara öğünler yapabilirsiniz (meyve, süt, ayran, yoğurt vb).

Düğün diyeti için örnek mönü

KALKINCA: Bol su içine 1 tatlı kaşığı elma sirkesi

KAHVALTI: 2 dilim esmer ekmek + 2 dilim yağsız peynir veya 1 dilim yağsız peynir + 1 yumurta + şekersiz çay + domates + salatalık + maydanoz

ARA: 1 meyve

ÖĞLEN: ÖRNEK 1: Ton balıklı veya tavuklu salata

ÖRNEK 2: Sebze yemeği + 1 kase light yoğurt + 1 dilim esmer ekmek

ÖRNEK 3: 100-150 gram et + salata ARA: 1 meyve ARA: 1 bardak light süt veya 1 bardak light yoğurt, 2-3 kaşık sade yulaf veya 1 paket diyet bisküvi

AKŞAM: Etsiz sebze yemeği, 1 kase light yoğurt, salata (1 tatlı kaşığı zeytinyağlı), 1 dilim esmer ekmek

ARA: 1 porsiyon meyve
__________________
Allahım gönlümde olanı hakkımda hayırlı eyle,
Hakkımda hayırlı olana gönlümü razı eyle.


[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...]


CANDA ÖZÜR OLMAZ...
seva isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Yukarıdaki Mesaj için Yandaki Kullanıcılar seva'e Teşekkür Ediyor...
Alt 07.06.2008, 20:26   #2
gürün_güzeli
Tatlı Yarışması 1.si
 
gürün_güzeli - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
gürün_güzeli Şuan gürün_güzeli isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 31.01.2014 10:32

Üyelik Tarihi: 05.06.2007
Yaş: 35
Mesajlar: 2.812
Tecrübe Puanı: 930 gürün_güzeli TAM BIR BEYEFENDIgürün_güzeli TAM BIR BEYEFENDIgürün_güzeli TAM BIR BEYEFENDIgürün_güzeli TAM BIR BEYEFENDI
Standart --->: Hayalinizdeki gelinliğe sığabilirsiniz

saol ama henüz erken.........zamanı gelince uygularız bizde:(
__________________
Bak İbret Al Yere Düşen Yaprağa,oda eskiden yukardan bakardı toprağa......



HayAtıMa qiRen heRkese YasanmıS heRseYe TesekküRLer BüyüYoRm siziNLe...
gürün_güzeli isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Alt 14.02.2009, 14:05   #3
ommy
Yiğido
NO AVATAR
 
ommy Şuan ommy isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 22.08.2013 15:23

Üyelik Tarihi: 07.11.2008
Yaş: 66
Mesajlar: 116
Tecrübe Puanı: 601 ommy FORUMLARA KATILIMI BIRAZ DAHA ARTABILIR
Standart SERBEST KÜRSÜ (GENEL))

Sultanın eşleri *


Bir zamanlar büyük ve güçlü bir sultan varmış, muktedir sultanın dört eşi
varmış. Sultan en çok dördüncü eşini sever, ona özen gösterir, bir dediğini
iki etmezmiş.


Bu en çok sevdiği eşi günün her saatinde yanında, gözünün önündeymiş, sultan
ondan ayrılmayı aklının ucundan geçirmezmiş. Yüreği ve merhameti geniş olan
sultan, üçüncü eşini de severmiş. Ancak nedense bu eşinin günün birinde
kendisini terk edebileceğinden korktuğu için, onu çok kıskanır, üzerine
titrermiş. Öyle de olsa, ona sahip olduğu için gurur duyar, başkalarına
tanıtmaktan özel bir zevk alırmış.


Her sözü ferman olan sultanın ikinci eşine olan sevgisi ve ilgisi de AZ
değilmiş. Kendisine karşı her zaman iyi ve sabırlı davranan eşi, NE zaman
bir derdi olsa daima yanında olur, ona destek verirmiş. Birinci ve ikinci
eşinin kendilerine özgü özellikleri var; AMA sultan en çok kendini üçüncü
eşinin yanında huzurlu ve güvende hissedermiş.


Sarayın kraliçesi, hanım sultan olan kudretli hükümdarın birinci eşiymiş.
Onu en çok seven, karşılık beklemeden sadakat gösteren, sağlığına ve
hükümranlığına en büyük katkıyı sağlayan bu eşi olmasına rağmen sultan,
birinci eşiyle pek ilgilenmezmiş. Farkında olup olmadığı bile kuşkuluymuş.
Oysa o DA hep yanında dolaşır, gölgesi gibi bir an olsun sultanı yalnız
bırakmazmış.


Her ölümlü (fani) gibi sultanın DA bir gün vadesi dolmuş, artık dünyada
yiyeceği lokma, alıp vereceği nefes kalmamış. Ölümcül bir hastalığa
yakalanmış. Kesin olarak öleceğini anlamış. Öldükten sonra yapayalnız
kalmaktan çok korktuğu için, eşlerinden hangisinin ölüm yalnızlığını kendisi
ile paylaşmak isteyebileceğini öğrenmek istemiş.


En çok sevdiği dördüncü eşine, ölüm yolculuğunda kendine eşlik edip
etmeyeceğini sormuş. Aldığı cevap kalbine bıçak gibi saplanmış. Herkesten
çok sevdiği, üzerinde titrediği eşi kısa ve net olarak, "Hükümdarım, mümkün
değil." diye cevap vermiş. Üzülmüş, sarsılmış AMA yine de ümidini yitirmeden
üçüncü eşine sormuş: "Hayatım boyunca seni sevdim, sen benimle birlikte
ölmeyi Kabul eder misin?" Üçüncü eşi de, hiç tereddüt etmeden, "Hayır, hayat
çok güzel. Sen ölünce ben yeniden evleneceğim." diye cevaplamış. Sultan
adeta yıkılmış, ölüm acısı gibi bir acının at kalbine saplandığını
hissetmiş. Çarnaçar ikinci eşine dönmüş ve, "Her zaman yanımda oldun, beni
hiç yalnız bırakmadın, NE zaman yardım istesem elini uzattın, kendimi senin
yanında hep güvende hissettim, ölüyorum. Tek başıma bu yolculuğa çıkmak
istemiyorum, bana eşlik eder misin?" İkinci eşinden de şu cevabı almış:
"İsterdim; AMA bu konuda sana yardımcı olamam. Senin için yapabileceğim tek
şey, sana mezara kadar eşlik etmektir. Senin için yas tutacağımdan DA emin
olabilirsin; AMA elimden başka şey gelmez!"


İlk üç eşine karşı hayatı boyunca cömert davranan, sevgisini, ilgisini hiç
eksik etmeyen sultanın durumunu, uğradığı derin hayal kırıklığını tahmin
edebiliriz. Aklına birinci eşi gelmiş; AMA ona sormamış. Hem üç eşinden
aldığı olumsuz cevaplardan hem de zaten ömrü boyunca ona gerektiği, hak
ettiği ilgiyi göstermediğinden ona sormaya cesaret edememiş. Ama birinci eşi
her şeyin farkında, ilk üç eşten aldığı cevapları duymuş. Yatağının ucuna
ilişmiş, büyük bir sevgi ve metanetle, "Sultanım, ben yanındayım, nereye
gidersen git seninle olurum, seni takip ederim." demiş. Sultan, çok
şaşırmış, üzülmüş, içini derin bir pişmanlık duygusu kaplamış. Yakınarak ve
utanarak: "Keşke bir şansım daha olsaydı, sana hakkını verirdim." demiş.


Gerçek hayatta hepimiz dört eşi olan bir sultanız: Dördüncü eşimiz
bedenimizdir; güzel görünmesi için NE kadar zaman, kaynak ve çaba harcarsak
harcayalım öldüğümüzde bizi terk edecektir. Üçüncü eşimiz sahip olduğumuz
servetimiz ve statümüzdür. Ölür ölmez başkalarının eline geçer. İkinci eş
ailemiz ve dostlarımızdır. Tüm sorunlarımızı onlarla paylaşırız, ölünce
bizim için gözyaşı dökerler; AMA bizimle ahirete gelmezler. Birinci eşimiz
ise ruhumuzdur. Kıssadaki sultan gibi gafillerden isek onu ömrümüz boyunca
ihmal ederiz.







KÖLE AYAZ VE SULTAN

Bir zamanlar Ayaz adli bir köle varmis. Taktir bu ya, köle bir gün Sultan Mahmud'un kölesi olmus.
Sultan, köleyi tasidigi asil karakteri sebebiyle cok sevmis.
Derken Sultan'in öylesine itimadini kazanmis ki, bütün sultanligin haznedâri tayin edilmis ve en kiymetli ve zarif mücevherler, taslar ona emanet edilir olmus.

Bu gelismeyi gören saraylilar ise durumdan pek rahatsiz olmuslar.

Hasetleri ve kibirleri yüzünden, sözüm ona basit bir köleye böyle bir mevki verilmesini ve kendi rütbelerine cikarilmasini bir türlü hazmedememisler.
Bu duygular icinde, özelikle Sultan yakinlardaysa ondan gün gectikce daha cok sikayet etmeye baslamislar ve asil ruhlu kölenin itibarini zedelemek icin ellerinden geleni yapmislar.

Bir gün Sultanin huzurunda bir saraylinin bir diger sarayliya söyle dedigi duyulmus:

"Köle Ayaz'in sık sık hazineye gittigini biliyor musun?
Aslinda her gün gidiyor;
hatta izinli günlerinde bile gidip orada saatlerce kaliyor.
Onun mücevherlerimizi caldigindan adim gibi eminim"

Sultan kulaklarina inanamamis.

"Isin aslini kendi gözlerimle görmeliyim"
demis.

Böylece o da hazine dairesine gidip Ayaz'i gözlemek istemis. Duvara kücük bir delik yaptirip, icinde olanlari seyretmeye hazirlanmis.
Ayaz hazine dairesine bir daha ki sefer geldiginde Sultan disarida beklemeye koyulmus. Kölenin sessizce iceri girdigini, kapiyi kapattigini ve sandiga gittigini görmüs.


Köle Ayaz, sandigin önünde diz cökmüs, kapagi usulca kaldirmis ve icinden bir sey cikarmis. Orada sakladigi kücük bir bohcaymis bu. Bohcayi öpmüs alnina koymus ve sonrada acmis.
Icinden cikan köleyken giydigi yirtik pirtik bir elbise! Iste köle Ayaz, sarayli giysilerini çikarmis bu elbiseyi giymis ve sonra aynanin karsisina gecmis.

Kendi kendine:

"Daha önceleri bu elbiseyi giydigin zamanlar kim oldugunu hatirliyor musun? diye sormus.
"Bir Hictin sen.

Hepsi,... hepsi satilacak bir köleydin ve Allah, Sultanin eliyle sana rahmetinden belki de hic hak etmedigin nimetler lutfetti.
Iste Ayaz, simdi burdasin, ama asla nereden geldigini unutma!
Cünkü mal mülk insanin hafizasini ucurur, unutuluslara sürükler.
Simdi sen de, nimetce senden asagi olanlara kibirle bakma ve daima hatirla Ayaz,... hatirla!

Sandigi kapatmis, kilitlemis ve sessizce kapiya dogru yürümüs.
Hazine dairesinden cikarken birden Sultanla yüzyüze gelmis.
Sultan gözlerini Ayazin yüzüne dikmis dururken, yanaklarindan asagi yaslar süzülüyormus ve bogazi öyle dügümlenmis ki, konusmakta güclük cekmis.

"Bugüne kadar mücevherlerimin hazinedâriydin, ama simdi... Kalbimin hazinedârisin.
Bana benim de önünde bir hic oldugum kendi Sultanimin huzurunda nasil davranmam gerektigini ders verdin




Affet Babacığım
Evlendiğinden beri evinde kalan babası yüzünden eşiyle sürekli tartışıyordu. Eşi babasını istemiyor ve onun evde bir fazlalık olduğunu düşünüyordu. Tartışmalar bazen inanılmaz boyutlara ulaşıyordu. Yine böyle bir tartışma anında; eşi, bütün bağları kopardı ve "Ya ben giderim, ya da baban bu evde kalmayacak" diyerek rest çekti... Eşini kaybetmeyi göze alamazdı.

Babası yüzünden çıkan tartışmalar dışında mutlu bir yuvası, sevdiği ve kendini seven bir eşi ve birde çocukları vardı. Eşi için çok mücadele etmişti evliliği sırasında. Ailesini ikna etmek için çok uğraşmış ve çok sorunlarla karşılaşmıştı. Hâlâ onu ölürcesine seviyordu.

Çaresizlik içinde ne yapacağını düşündü ve kendince bir çözüm yolu buldu. Yıllar önce avcılık merakı yüzünden kendisi için yaptırdığı kulübe tipi dağ evine götürecekti babasını. Haftada bir uğrayacak ve ihtiyacı neyse karşılayacak,böylelikle eşiyle de bu tür sorunlar yaşamayacaktı.

Babasına lâzım olacak bütün malzemeleri hazırladıktan sonra yatalak babasını yatağından kaldırdı ve kucakladığı gibi arabaya attı. Oğlu Can, "Baba bende seninle gelmek istiyorum" diye ısrar edince onu da arabaya aldı ve birlikte yola koyuldular.

Karakışın tam ortalarıydı ve korkunç bir soğuk vardı. Kar ve tipi yüzünden yolu zor seçiyorlardı. Minik Can, sürekli babasına "Baba nereye gidiyoruz ?" diye soruyor ama cevap alamıyordu. Öte yandan; nereye götürüldüğünü anlayan yaşlı adamsa gizli gizli gözyaşı döküyor oğlu ve torununa belli etmemeye çalışıyordu.

Saatler süren zorlu yolculuktan sonra dağ evine ulaştılar. Epeydir buraya gelmemişti. Baraka tipindeki dağ evi artık çürümeye yüz tutmuş, tavan akıyordu. Barakanın bir köşesini temizledi hazırladı ve arabadan yüklendiği yatağı oraya itina ile serdi.Sonra diğer malzemeleri taşıdı en son da babasını sırtlayarak yatağa yerleştirdi.

Tipi, adeta barakanın içinde hissediliyordu. Barakanın içinde fırtına vardı adeta. Çaresizlik içinde babasını izledi. Daha şimdiden üşümeye başlamıştı.Yarın yine gelir bir yorgan ve birkaç battaniye getiririm diye düşündü.

Öyle üzgündü ki, dünya başına göçüyor gibiydi. O, bu duygular içindeyken babası, yüreğine bıçak saplanmış gibiydi. Yıllarca emek verdiği oğlu tarafından bir barakaya terk ediliyordu. Gururu incinmişti, içi yanıyordu ama belli etmemeye çalışıyordu. Minik Can ise olanlara hiçbir anlam veremiyordu. Anlamsızca ama dedesinden ayrılacak olmanın vermiş olduğu üzüntüyle sadece seyrediyordu.

Artık gitme zamanıydı. Babasının yatağına eğildi, yanaklarını ve ellerini defalarca öptü.Beni affet der gibi sarıldı, kokladı. Artık ikisi de kendine hakim olamıyor ve hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Buna mecburum der gibi baktı babasının yüzüne ve Can'ın elini tutup hızla barakayı terketti. Arabaya bindiler.

Can yola çıktıklarında ağlamaya başladı, neden dedemi o soğuk yerde bıraktın diye. Verecek hiçbir cevap bulamıyordu, annen böyle istiyor diyemiyordu.

Can: "Baba, sen yaşlandığında ben de seni buraya mı getireceğim?" diye sorunca dünyası başına yıkıldı. O sorunun yöneltilmesiyle birlikte deliler gibi geri çevirdi arabayı. Barakaya ulaştığında "Beni affet baba." diyerek babasının boynuna sarıldı. Baba oğul sıkı sıkı sarılmış çocuklar gibi hıçkıra hıçkıra ağlıyorlardı.

Oğlu: "Baba beni affet! Sana bu muameleyi yaptığım için beni affet!" diye hatasını belli ediyordu...Babası oğlunun bu sözlerine en anlamlı cevabı veriyordu..."Geri geleceğini biliyordum yavrum. Ben babamı dağ başına atmadım ki, sen beni atasın... Beni bu dağda bırakamayacağını biliyordum.


ommy isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Yukarıdaki Mesaj için Yandaki Kullanıcılar ommy'e Teşekkür Ediyor...
Alt 14.02.2009, 14:09   #4
Kardelencicegi
Navigator
 
Kardelencicegi - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Kardelencicegi Şuan Kardelencicegi isimli Üye şimdilik offline Konumundadır

Üyelik Tarihi: 27.10.2008
Yaş: 57
Mesajlar: 48.623
Tecrübe Puanı: 5466 Kardelencicegi ist ein wunderbarer AnblickKardelencicegi ist ein wunderbarer AnblickKardelencicegi ist ein wunderbarer AnblickKardelencicegi ist ein wunderbarer AnblickKardelencicegi ist ein wunderbarer AnblickKardelencicegi ist ein wunderbarer Anblick
Standart Cevap: ERKEK SEVERSE BÖYLE SEVER

Ellerinize saglik. Güzel di................
Kardelencicegi isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Alt 23.03.2009, 18:01   #5
seva
Usta Yiğido
 
seva - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
seva Şuan seva isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 31.08.2010 21:51

Üyelik Tarihi: 04.02.2008
Yaş: 39
Mesajlar: 15.375
Tecrübe Puanı: 2177 seva kann auf vieles stolz seinseva kann auf vieles stolz seinseva kann auf vieles stolz seinseva kann auf vieles stolz seinseva kann auf vieles stolz seinseva kann auf vieles stolz seinseva kann auf vieles stolz seinseva kann auf vieles stolz seinseva kann auf vieles stolz sein
Standart Cevap: KLAVYEME TAKILAN HİKAYELER:))

çok güzel anlam kazanan hikayeler..
__________________
Allahım gönlümde olanı hakkımda hayırlı eyle,
Hakkımda hayırlı olana gönlümü razı eyle.


[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...]


CANDA ÖZÜR OLMAZ...
seva isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Alt 21.08.2009, 10:00   #6
sibelYILMAZ
Usta Yiğido
 
sibelYILMAZ - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
sibelYILMAZ Şuan sibelYILMAZ isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 05.09.2014 10:55

Üyelik Tarihi: 13.12.2007
Yaş: 36
Mesajlar: 2.927
Tecrübe Puanı: 919 sibelYILMAZ FAZLA SÖZE GEREK YOKsibelYILMAZ FAZLA SÖZE GEREK YOKsibelYILMAZ FAZLA SÖZE GEREK YOK
Standart Kimsede müebbet kalmayacaksın !!!!!

Kimi seversen sev, nasıl seversen sev, unutma ki bilinmeyecek değerin.
Ne yaptığın ya da nasıl yaptığın değil, yapamadıkların sorgulanacak, suçlanacaksın.
Yıllarca döktüğün gözyaşına bakmadan, belki “bir an yaşadığın tebessüm” batacak birilerine, nasıllar sorulmadan, nedenlerle yargılanacak,
ağlayacak, belki çok ağlayacaksın ya da ağlamak istemiyorsan;
Kimsede müebbet kalmayacaksın!...



Çektikçe çekecek ve çektikçe uzayacak lastik misali, uzatacaksın ömrünü umutların.
Oysa beyhude bir uğraştır, yalandır bu kavgalar, değer verdikçe, “değersizleşecek gönlünde yaşattığın”
Yaşatacaksın, o; seni acımasızca katlederken, ufuk çizgisini yakalamak mümkün değil, değil ama bilirim ki; Sen yakalamak için var gücünle koşacaksın, ya da yaşamak istiyorsan, inadına yaşamak,
Kimsede müebbet kalmayacaksın!..



Gitmişse yalandır ve yalandır gelmemişse…
Beklemekse, neyi? , niye? Oysa ecel daha yakındır gidenlerden, bekledikçe alırlar bir parçanı, bekledikçe paramparça ederler her parçanı..
Sen; “Gel!..” dediğin için gelmezler, senin kadrini bilmezler, ceza almışsan, bunu sonsuzluğa mal etme!..
Zindanlarda infazın kadar kalır, kaldığın kadar yatarsın ve çıkarken, “mazinden” tahliye olacaksın. Hürriyete susadıysan ve susadıysa yüreğin,
Kimsede müebbet kalmayacaksın!...



Verdiğini geri almanın hesabını bırak, bırak bir kenara, harcanmıştır bozuk para gibi, “değer bildiğin, feda ettiğin” ne varsa..
Gözyaşlarını görsen bile, şahit olsan bile, tekrarlama aldanmışlığını, her sabah yaşadığın o; yıkılmışlığın, hüsranın, azabın depreminden kurtul!..
Bir hata yapmışsın ya hani!.., Onlar öyle der!.. Hata!.. Sen tekrarlamayacaksın!.. Yanıldıysan; Bir daha inanmayacaksın, hatta adını bile anmayacaksın!..
Düşmeni beklerler belli ki!.. Sen; “Dimdik duracaksın” ve tükürebilmek için yüzüne,
Kimsede müebbet kalmayacaksın!..



Sevgiyi bildiğin gibi, küfretmeyi de öğren.. Bu güne kadar seni rahatsız eden ne varsa ve “ne varsa acı çektiğin” iade et!..
Küfürleri sırala ve kalayla, Türkçe ve mealen!.. Bırak kırılıp dökülsün, üstüne titrediğin, bırak öğrensin, değersizliğin ne olduğunu, o heybesini doldururken dertlerle sen boşalt yüreğini, onun sırtında ki kambur büyürken sen rahatlayacaksın!.
Belki ikinci baharın vardır kim bilir? Yüreğine taş basacaksın, ama
Kimsede müebbet kalmayacaksın!...



Onlar” üç oda, bir salon” sanırlar aşk dediğini, ne mecnunu duymuşlardır, ne de bilirler Leyla’nın kimliğini..
Şuh bir kahkaha ve hesabını yapmadan yarınların, yaşamaktır ve celladı oldukları mahkumla, utanmadan barışmaktır!..
Sen; Gönül bankanda açtığın o limitsiz hesabı kapatacak, alacak ve borçları sıfırlayıp, aşk-ı İlahiye varacaksın!.. Kula kul olmuş çulsuz ve korkakları, ait oldukları çöplüğe atacaksın!..
Ve kurtulmak için çöplüklerden,
Kimsede müebbet kalmayacaksın
__________________
"Çöplüğe attılarda mukaddes emaneti, Hak bellettiler Hakka en büyük ihaneti."
sibelYILMAZ isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Alt 21.08.2009, 10:18   #7
Salim58
Moderator
 
Salim58 - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Salim58 Şuan Salim58 isimli Üye şimdilik offline Konumundadır

Üyelik Tarihi: 11.05.2009
Yaş: 58
Mesajlar: 59.381
Tecrübe Puanı: 10 Salim58 ist jedem bekanntSalim58 ist jedem bekanntSalim58 ist jedem bekanntSalim58 ist jedem bekanntSalim58 ist jedem bekanntSalim58 ist jedem bekannt
Standart Cevap: Kimsede müebbet kalmayacaksın !!!!!

güzel bi paylaşım teşekkürler ellerine sağlık sibel sağol
__________________
Asil İnsan İdare Eder, Aciz İnsan Şikayet Eder, Basit İnsan İftira Eder, Dürüst İnsan Sabreder...
Salim58 isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Alt 21.08.2009, 10:32   #8
HaZaN
Usta Yiğido
 
HaZaN - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
HaZaN Şuan HaZaN isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 14.05.2013 15:36

Üyelik Tarihi: 03.11.2008
Mesajlar: 16.918
Tecrübe Puanı: 2290 HaZaN SITEMIZE IŞIK ŞACIYORHaZaN SITEMIZE IŞIK ŞACIYORHaZaN SITEMIZE IŞIK ŞACIYORHaZaN SITEMIZE IŞIK ŞACIYORHaZaN SITEMIZE IŞIK ŞACIYOR
Standart Cevap: Kimsede müebbet kalmayacaksın !!!!!

Aslında bu paylaşım içinden çıkartılacak o kadar çok yorum var ki sayfalarca yazsan bitmez ,

Emeğine sağlık Sibel kardeşim paylaşım için teşekkürler.
__________________
Huzuru kendi içimizde bulamassak başka yerde aramak boştur.
HaZaN isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Alt 21.08.2009, 12:31   #9
altuntas58
Usta Yiğido
 
altuntas58 - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
altuntas58 Şuan altuntas58 isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 11.10.2012 21:24

Üyelik Tarihi: 29.08.2006
Yaş: 70
Mesajlar: 38.469
Tecrübe Puanı: 4527 altuntas58 isimli Üye Tecrübe Puan?n?zını Kapatmıştır.
Standart Cevap: Kimsede müebbet kalmayacaksın !!!!!

Çektikçe çekecek ve çektikçe uzayacak lastik misali, uzatacaksın ömrünü umutların.
Oysa beyhude bir uğraştır, yalandır bu kavgalar, değer verdikçe, “değersizleşecek gönlünde yaşattığın”
Yaşatacaksın, o; seni acımasızca katlederken, ufuk çizgisini yakalamak mümkün değil, değil ama bilirim ki; Sen yakalamak için var gücünle koşacaksın, ya da yaşamak istiyorsan, inadına yaşamak,
Kimsede müebbet kalmayacaksın!..

güzel paylaşımınız için sağolun
__________________
altuntas58 isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Alt 21.08.2009, 13:11   #10
65serdal58
Usta Yiğido
 
65serdal58 - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
65serdal58 Şuan 65serdal58 isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 07.05.2016 11:20

Üyelik Tarihi: 17.04.2009
Yaş: 42
Mesajlar: 7.612
Tecrübe Puanı: 1335 65serdal58 FORUMLARA KATILIMI BIRAZ DAHA ARTABILIR
Standart Cevap: Kimsede müebbet kalmayacaksın !!!!!

Onlar” üç oda, bir salon” sanırlar aşk dediğini, ne mecnunu duymuşlardır, ne de bilirler Leyla’nın kimliğini..
Şuh bir kahkaha ve hesabını yapmadan yarınların, yaşamaktır ve celladı oldukları mahkumla, utanmadan barışmaktır!..


paylaşım için saol
65serdal58 isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye Okuyor. (0 Kay?tl? Üye Ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesaj?n?z? De?i?tirme Yetkiniz Yok

BB Code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hizli Erisim

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
MERKEZ ÇAYGÖREN KÖYÜ (CİRİN) iozgur Köylerimiz (Sivas Köyleri) 1367 26.05.2012 09:25
Çarşaflı partililer CHP rozetlerini iade etti ErdalGüler Dünya ve Türkiye'den Haberler 31 24.05.2011 10:07
Sivas, bize Başkan'ımızın emaneti H_Turan Röportajlar 0 27.05.2009 19:32
Sivas Bize Başkanımızın Emaneti Sivaslilar.Net Anasayfa Haberler 10 16.04.2009 17:23


WEZ Format +2. ?uan Saat: 22:32.


Powered by: vBulletin. Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

Copyright © - Bütün Haklar Sivaslilar.net'e aittir.