Forum - Ana Sayfa Takvim S?k Sorulan Sorular Arama

Zurück   Sivas - Sivaslilar.Net - Sivashaber - Sivasforum - Sivasların En Büyük Buluşma Merkezi - Yiğidolar > Serbest Alan > Köşe Yazıları
SİTE ANA SAYFA Galeri Kayıt ol Yardım Ajanda Oyunlar Bugünki Mesajlar

Köşe Yazıları Köşe Yazarlarının Yazıları



Son 15 Mesaj : Atatürk'ün Çocukluğu'na Ait Hikayeler           »          Şehzade Osman           »          Hatıra defteri           »          Antilop İle Akrebin Dostluğu           »          Karagöz İle Hacivat Konuşmaları 2           »          Sitemizin Ozanları           »          SEVDİM İŞTE....           »          NEFRET ETTİM İŞTE!!!!!           »          AFORİZMALAR (SAÇMALAMLAR)-1           »          SEÇKİNLER/SEÇİLMİŞLER DÜNYASI           »          Hatalarımızdan Dersler Alabilmek Ümidiyle.           »          Araf Suresi 172-173. Ayetler.( Ben Sizin Rabbiniz Değil Miyim)           »          İnancımızı Kullananların Artık Tuzağına Düşmeyelim.           »          ULAŞ-Yapalı           »          TÜRKİYE TÜRKLERİNDİR PAYLAŞIMAZ
Cevapla
 
Seçenekler Arama Stil
Alt 06.06.2009, 23:08   #1
GuNaY
Super-Moderator
 
GuNaY - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
GuNaY Şuan GuNaY isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 03.11.2013 23:42
Pool Jam Champion!
Üyelik Tarihi: 03.08.2005
Yaş: 42
Mesajlar: 1.475
Tecrübe Puanı: 10 GuNaY hat eine strahlende ZukunftGuNaY hat eine strahlende ZukunftGuNaY hat eine strahlende ZukunftGuNaY hat eine strahlende ZukunftGuNaY hat eine strahlende ZukunftGuNaY hat eine strahlende ZukunftGuNaY hat eine strahlende ZukunftGuNaY hat eine strahlende ZukunftGuNaY hat eine strahlende ZukunftGuNaY hat eine strahlende ZukunftGuNaY hat eine strahlende Zukunft
Standart Sen Hz. Ali misin ki...??

Çok güzel bir yazı. Mutlaka okuyun.
______________________________ ____

İçimden geçenleri tek tek anlatacaktım ona;

Onunla ikimiz bir dalın iki kirazı, bir kurnanın yan yana akan iki musluğu
olacaktık.

Hayat denilen bu köhne mahallede; yıkılmak üzere olan taraçalarımı,
balkonumu onun sağlam ve dik duvarına dayayacak ve istimlâk görmemiş iki
ahşap ev gibi bitişik nizam yaşayıp gidecektik.

Dışarının tarrakasından bezip dumanlı başımla saadet yuvamıza girdiğim an,
onun boynunu bir gelincik gibi büküp, ok kirpiklerini kırpıştırarak "hoş
geldin" deyişinde felah bulacak ve mükerreren rabbime şükür duaları
edecektim: "rabbim bana iliği mundar bir hatun vermediğin için sana
hamdolsun"

İnsanlar avaz avaz, bar bar bağırıp sokaklarda zift ile sıvanmış gemiler
gibi yol alırken mehpare yüzlü sevdiceğimle şal desenli koltuklarımızda
oturup ayaklı fincanlarımızla kahvelerimizi yudumlayacaktık ve ben
çocukluktan kalma bir alışkanlık ile fincanın dibindeki telveyi yalamaya
çalışırken bir an onun müstehzi yüz ifadesi ile karşılaşıp utanacaktım.

Sinirden morardığım, eski bir taka gibi yalpaladığım anlarda marifetli
zevcemin yaptığı balıksırtı desenli cevizli tarçınlı kurabiyelerle kendime
gelecek; tüm çakralarım açılacak, ruhumda tarçın çubuklarından saraylar
yükselecekti.

Geçim yoluna koymuşuz ya başımızı efendim. Benim kazdığım çukurları o
dolduracak, onun ördüğü zindanları ben yıkacaktım. Benim yaktığım ateşi o
söndürecek, onun çattığı darağacını ben yakacaktım. O giderken ben
dönecektim, ben kaybederken o bulacaktı. İşte böylece yirmi dört saat mesai
yapan iki işçi gibi saadet sarayımızı inşa edecektik.

Ufak tefek tartışmalar da yaşayacaktık elbette. Rica ederim. Elbet biz de
hataya namzet bir beşeriz. Misal "LCD televizyona zekât düşüp düşmeyeceği",
"pazar arabasına önce sebzelerin mi meyvelerin mi konulacağı", "yumurtanın
sarısının mı yoksa beyazının mı daha faydalı olduğu" mevzularında elbette
sağlıklı beyin hücrelerine sahip her birey gibi biz de tartışacaktık.

Şeyh Sadi'nin "on derviş bir kilime sığar da iki sultan bir saraya sığmaz"
sözünü kaidemiz belleyecek ve sultanlar gibi değil etekleri zikir rüzgârları
ile uçuşan dervişler gibi gezinecektik saadethanemizde.

Yaralı geyikler gibi titreyecektik mukaddes kitabımızdan sözler işitince...

Şeytanla, sırçalı sıpalar gibi inatlaşacaktık...

Sabah namazına paçalı güvercinler gibi guruldayarak uyanacaktık.

Kertenkelelerin korkudan kuyruğunu bırakıp kaçması gibi biz de "rabbimizin
azametini" ensemizde her hissedişimizde günahlarımızı bırakıp kaçacaktık.

Her yanlış bir nakış demiş eskiler. Biz de hayat denilen kilimi işte böyle
nakış nakış dokuyacaktık. Bozulmuş bir nesil ters nallanmış at gibi yeldir
yepelek dolanırken, biz sağrısı terli, yeleleri rüzgârlı atlar gibi her daim
rıza-i ilahi ye doğru koşacaktık.

Vay hormonlu gıdalarmış, vay kansorejen maddelermiş... Uzun kış gecelerinde
saç sobamızın tavana vuran ışığında oynaşan renk fevvarelerinde huzur bulmak
varken, patlamış mısırlar eşliğinde sobanın üzerindeki bakır demlikten
yayılan o musikiyi dinleyerek uyuklamak varken, bu tür mevzulara dalıp asla
mekâna kesafet katmayacaktık.

Pencereden bakınca bir top akasya bir iki akçakavak muhakkak görecektik.
Tevazu, tevekkül, kanaat ve feragat adına ne varsa ağaçların dallarından
okuyacaktık. Şövalye kitabı okuya okuya kendini şövalye sanan Don Kişot gibi
biz de ağaçlara baka baka onlar gibi mütevekkil olacaktık. Köklerimiz
sağlamlaştıkça dallarımıza abı hayat yürüyecekti. Damarlarımızda sabır öz
suyu dolaşacaktı. Yüzümüz ağacın gövdesi gibi nasırlaşsa da bedenimiz her
daim meyveye duracaktı. Sonbahar gelip yaprağımızdaki son klorofili de
içine çekinceye kadar bu böyle devam edip gidecekti.

Asla plaza adamı, cafe müdavimi, İstanbul enteli, vitrin aylağı
olmayacaktık. Zamanı geçmiş fraksiyonlardan bize ne? Markasını yitirmiş
şehirlerden, gudubet fikirlerden, küfür fıçısına batmış şiirlerden bize ne?
Ne yapacağını iyi bilen kurnaz kadınlardan, ne yaptığını bilmeyen mandagöz
adamlardan bize ne?

Biz iki mümin olacak, iki mümin gibi yaşayacak ve iki mümin gibi ölecektik....


Lafı çok uzattım farkındayım. İşte bütün bunları ona anlatacak ve desti
izdivacına talip olacaktım. Eğer ki tam ona yetişmişken köşeyi dönmeseydi. O
meymenetsiz adamın koluna bir piknik sepeti gibi takılmasaydı. Şuh
kahkahaları onu bir azize olarak gören ruhumun duvarlarında yankılanmasaydı.
Hz. Fatıma asaleti diye nitelendirdiğim o duruşunu bir mazgalın kenarına
bırakıp şehrin lağımına karışmasaydı. İçkili bir kafeden içeriye girerken
ardında bıraktığı gönül mabedimi elleriyle yakıp yıkmasaydı.

Tüm bu düşüncelerimle o menevişli siluetin ardından bakışlarımı çekip kendi
ruhuma doğru yeniden yola çıkarken içimde bir sesin yankılandığını
hissettim. Diyordu ki bu ses; "Sen Hz. Ali misin ki Hz. Fatıma istedin, sen
Mecnun istidadında mısın ki Leyla aradın karşında?"
İşte bu içsel hesaplaşma ile o an Obama gibi irkilmişim. Ayaklarım birbirine
karışırken düşmemek için duvardan sarkan elektrik kablosuna sımsıkı
tutunmuşum. Ufak bir çarpıntı ve titreme ile üzerinize afiyet kendimi karşı
kaldırımda buldum. O an çevreye yayılan yanık kokusunun elimden mi
yüreğimden mi geldiğini tam anlayamadım. Ama anladığım bir şey vardı ki;
ortada Leyla ve Mecnun yoksa Züleyha ve Yusuf yoksa Ali ve Fatıma yoksa
elektrik melektrik bir işe yaramıyor.

Genç dergisi. Mayıs 2009
__________________
Kızıl Bir Güneşin Önünde Mavi Bir Yelkendir Hayat,

Alır Götürür Seni Bilinmeyen Derinliklere.

Sevda Mavidir, Mavi ise Umut,

Sen Yüreğini Hep MAVİ Tut...
GuNaY isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Alt 06.06.2009, 23:18   #2
beyza66
Tecrübeli Yiğido
NO AVATAR
 
beyza66 Şuan beyza66 isimli Üye şimdilik offline Konumundadır

Üyelik Tarihi: 03.04.2009
Mesajlar: 247
Tecrübe Puanı: 578 beyza66 FORUMLARA KATILIMI BIRAZ DAHA ARTABILIR
Standart Cevap: Sen Hz. Ali misin ki...??

Biz iki mümin olacak, iki mümin gibi yaşayacak ve iki mümin gibi ölecektik....

Sen Hz. Ali misin ki Hz. Fatıma istedin, sen
Mecnun istidadında mısın ki Leyla aradın karşında?

sen gül gibi ol ki gül gibiler çıksın karşına....
__________________
zaman gösterdi ki, cennet ucuz değil; cehennem dahi lüzumsuz değil.
beyza66 isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 06.06.2009, 23:32   #3
Cley
Moderator
 
Cley - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Cley Şuan Cley isimli Üye şimdilik offline Konumundadır

Üyelik Tarihi: 03.08.2005
Mesajlar: 8.021
Tecrübe Puanı: 10 Cley isimli Üye Tecrübe Puan?n?zını Kapatmıştır.
Standart Cevap: Sen Hz. Ali misin ki...??

Alıntı:
GuNaY Nickli Üyeden Al?nt? Mesajı Göster
...
Biz iki mümin olacak, iki mümin gibi yaşayacak ve iki mümin gibi ölecektik....


...
İnşallah İnşallah Olacağız Yaşayacağız Öleceğiz
__________________
Edep ile gelen Saygı ile karşılanır
Cley isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Alt 06.06.2009, 23:57   #4
kronik
Alt Forum Yöneticisi
NO AVATAR
 
kronik Şuan kronik isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 14.12.2020 17:41

Üyelik Tarihi: 01.05.2008
Mesajlar: 7.292
Tecrübe Puanı: 1343 kronik kann auf vieles stolz seinkronik kann auf vieles stolz seinkronik kann auf vieles stolz seinkronik kann auf vieles stolz seinkronik kann auf vieles stolz seinkronik kann auf vieles stolz seinkronik kann auf vieles stolz seinkronik kann auf vieles stolz seinkronik kann auf vieles stolz seinkronik kann auf vieles stolz sein
Standart Cevap: Sen Hz. Ali misin ki...??

Kertenkelelerin korkudan kuyruğunu bırakıp kaçması gibi biz de "rabbimizin
azametini" ensemizde her hissedişimizde günahlarımızı bırakıp kaçacaktık.

inşallah ..............................
__________________
ummadıklarım adam olurken, adam dediklerim insan bile olamamış!
kronik isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Alt 07.06.2009, 06:21   #5
Salim58
Moderator
 
Salim58 - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Salim58 Şuan Salim58 isimli Üye şimdilik offline Konumundadır

Üyelik Tarihi: 11.05.2009
Yaş: 57
Mesajlar: 59.381
Tecrübe Puanı: 10 Salim58 ist jedem bekanntSalim58 ist jedem bekanntSalim58 ist jedem bekanntSalim58 ist jedem bekanntSalim58 ist jedem bekanntSalim58 ist jedem bekannt
Standart Cevap: Sen Hz. Ali misin ki...??

bu güzel paylaşımlarınız için teşekkürler ellerinize sağlık
__________________
Asil İnsan İdare Eder, Aciz İnsan Şikayet Eder, Basit İnsan İftira Eder, Dürüst İnsan Sabreder...
Salim58 isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye Okuyor. (0 Kay?tl? Üye Ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesaj?n?z? De?i?tirme Yetkiniz Yok

BB Code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hizli Erisim

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
DÜNYANIN EN BÜYÜK MUCİZESİ yağmur58 Dini sohbet 4 23.05.2010 15:15
SANAL ALEMDE GERÇEK AŞK OLUR MU? *AHISKALI* Anketler 522 30.03.2010 01:36
Biliyormusun Sen Kimsin..? HaZaN Menkıbeler & Dini Hikayeler 5 14.11.2009 02:34
Sakın Açma Bu Mesajı..... HaKaaN Muhtelif konular 38 09.03.2009 11:42
ALİ İBN EBİ TÂLİB HaKaaN Peygamberler Tarihi 2 28.02.2009 23:07


WEZ Format +2. ?uan Saat: 20:40.


Powered by: vBulletin. Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

Copyright © - Bütün Haklar Sivaslilar.net'e aittir.