Warnung: Illegal offset type in [path]/includes/functions_post_thanks.php (Zeile 110)

Warnung: Illegal offset type in [path]/includes/functions_post_thanks.php (Zeile 110)

Warnung: Illegal offset type in [path]/includes/functions_post_thanks.php (Zeile 110)

Warnung: Illegal offset type in [path]/includes/functions_post_thanks.php (Zeile 110)
Günün hikayesi - Sayfa 27 - Sivas - Sivaslilar.Net - Sivashaber - Sivasforum - Sivasların En Büyük Buluşma Merkezi - Yiğidolar
Forum - Ana Sayfa Takvim S?k Sorulan Sorular Arama

Zurück   Sivas - Sivaslilar.Net - Sivashaber - Sivasforum - Sivasların En Büyük Buluşma Merkezi - Yiğidolar > Serbest Alan > Serbest Kürsü
SİTE ANA SAYFA Galeri Kayıt ol Yardım Ajanda Oyunlar Arama Bugünki Mesajlar Forumlar? Okundu Kabul Et

Serbest Kürsü Serbest Konular



Son 15 Mesaj : Atatürk'ün Çocukluğu'na Ait Hikayeler           »          Şehzade Osman           »          Hatıra defteri           »          Antilop İle Akrebin Dostluğu           »          Karagöz İle Hacivat Konuşmaları 2           »          Sitemizin Ozanları           »          SEVDİM İŞTE....           »          NEFRET ETTİM İŞTE!!!!!           »          AFORİZMALAR (SAÇMALAMLAR)-1           »          SEÇKİNLER/SEÇİLMİŞLER DÜNYASI           »          Hatalarımızdan Dersler Alabilmek Ümidiyle.           »          Araf Suresi 172-173. Ayetler.( Ben Sizin Rabbiniz Değil Miyim)           »          İnancımızı Kullananların Artık Tuzağına Düşmeyelim.           »          ULAŞ-Yapalı           »          TÜRKİYE TÜRKLERİNDİR PAYLAŞIMAZ
Cevapla
 
Seçenekler Arama Stil
Alt 17.01.2010, 13:38   #261
altuntas58
Usta Yiğido
 
altuntas58 - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
altuntas58 Şuan altuntas58 isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 11.10.2012 21:24

Üyelik Tarihi: 29.08.2006
Yaş: 70
Mesajlar: 38.469
Tecrübe Puanı: 4500 altuntas58 isimli Üye Tecrübe Puan?n?zını Kapatmıştır.
Standart Cevap: GÜNÜN HİKAYESİ

Askerliğini bitirmiş olan genç askerliğini yaptığı şehirden ailesini aradı:
-Anne baba, eve dönüyorum, ama sizden bir şey rica ediyorum. Yanımda bir arkadaşımı da getirmek istiyorum.
-Memnuniyetle, onunla tanışmak isteriz, diye cevapladılar.Oğulları,
-Bilmeniz gereken bir şey var diye devam etti.
-Arkadaşım savaşta ağır yaralandı.Bir mayına bastı ve bir koluyla ayağını kaybetti.Gidecek hiçbir yeri yok, ve onun gelip bizimle kalmasını istiyorum.
-Bunu duyduğuma üzüldüm oğlum. Belki onun başka bir yer bulmasına yardımcı olabiliriz.
-Hayır. Anne,baba,onun bizimle yaşamasını istiyorum.
-Oğlum,dedi babası,bizden ne istediğini bilmiyorsun.Onun gibi özürlü biri bize korkunç bir yük olur.Bizim kendi hayatımız var,bunun gibi bir şeyin hayatımıza engel olmasına izin veremeyiz.Bence bu arkadaşını unutup eve dönmelisin.O kendi başının çaresine bakacaktır.Oğlu o anda telefonu kapattı.Ailesi ondan bir süre haber alamadı.Ama birkaç gün sonra,polisten bir telefon geldi.Oğullarının yüksek bir binadan düşüp öldüğünü öğrendiler.Polis bunun intihar olduğuna inanıyordu.
Üzüntü dolu anne-baba oğullarının cesedini tespit etmek için şehir morguna götürüldüler.Onu tanıdılar ve bilmedikleri bir şey daha öğrenince dehşete düştüler:
Oğullarının sadece bir kolu ve bir bacağı vardı
__________________
altuntas58 isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Yukarıdaki Mesaj için Yandaki Kullanıcılar altuntas58'e Teşekkür Ediyor...
Alt 21.01.2010, 10:02   #262
HaZaN
Usta Yiğido
 
HaZaN - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
HaZaN Şuan HaZaN isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 14.05.2013 15:36

Üyelik Tarihi: 03.11.2008
Mesajlar: 16.918
Tecrübe Puanı: 2263 HaZaN SITEMIZE IŞIK ŞACIYORHaZaN SITEMIZE IŞIK ŞACIYORHaZaN SITEMIZE IŞIK ŞACIYORHaZaN SITEMIZE IŞIK ŞACIYORHaZaN SITEMIZE IŞIK ŞACIYOR
Standart Cevap: GÜNÜN HİKAYESİ

ADAM ve KELEBEK

İyi kalpli, yalnız bir adam, bir gün bir koza bulur. Kozanın içinde küçük bir tırtıl vardır. Adam çok sever bu tırtılı, onunla tüm yalnızlığını, tüm sevgisini paylaşır.Gel zaman git zaman tırtıl büyür, güzel bir kelebek olur. Adam, kelebeğine hayran... bırakamaz bir türlü...Aslında kelebeğin aklında dağlar, kırlar, çiçekler vardır da; kıyamaz bir türlü adama ve sevgisine, yalnız bırakamaz onu...Üç günlük ömrünü sevildiği ve sevdiği yerde geçirmeye hazırdır... Ama adam bilir ki; "Sevmek bazen vazgeçmeyi de bilmektir" ...Kelebeğine son kez bakar ve onu salıverir özgürlüğüne, kırlarına, çiçeklerine doğru...

Kelebek mutlu olmasına mutlu olur ama hiç bir meltem, hiç bir çiçek yaprağı adamın avucunun sıcaklığını andırmaz... Aklında adam, o çiçek senin bu çiçek benim dolaşır saatlerce... Adam bir kelebeğe sevdalı, bakıp durur boşluğuna.Kelebekse hala konacak sıcak bir avuç aramakta...

Böylece kelebek şunu anlar:
BAZEN AİT OLDUĞUMUZ YER ORASIDIR; SICAK BİR AVUÇTUR BİLİRİZ AMA O YERİN BİZE AİT OLMA İHTİMALİ BİR HİÇTİR ...

Böylece adam şunu anlar:
HİÇ BİR SEVDAYI YALNIZCA SEVGİYLE YAŞATAMAZSINIZ


O günden sonra kelebek, adama duyduğu özlemi gömecek bir dağ aramaya başlar, ama gücü tükenene dek arayıp da bulamayınca anlar ki;

HİÇ BİR DAĞ BİR ÖZLEMİ GÖMEBİLECEĞİNİZ KADAR BÜYÜK DEĞİLDİR ...

Adamsa artık sevdasını koyar sımsıcak avuçlarına; kelebeğin yerine... Sevgili dostum; Herkes bir şeyler yaşar; iyi ya da kötü, doğru ya da yanlış... Yaşadıklarından bir çıkarım yaparak hayatına
bir yol verir; aynı zamanda düşüncelerine de...

Bırak SEVGİ seni bulsun...
__________________
Huzuru kendi içimizde bulamassak başka yerde aramak boştur.
HaZaN isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Yukarıdaki Mesaj için Yandaki 2 Kullanıcı HaZaN'e Teşekkür Ediyor...
Alt 21.01.2010, 10:52   #263
ByKaRaM
Yiğido
 
ByKaRaM - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
ByKaRaM Şuan ByKaRaM isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 09.02.2016 23:01

Üyelik Tarihi: 26.01.2008
Yaş: 39
Mesajlar: 129
Tecrübe Puanı: 613 ByKaRaM SITEMIZE IŞIK ŞACIYORByKaRaM SITEMIZE IŞIK ŞACIYORByKaRaM SITEMIZE IŞIK ŞACIYORByKaRaM SITEMIZE IŞIK ŞACIYORByKaRaM SITEMIZE IŞIK ŞACIYORByKaRaM SITEMIZE IŞIK ŞACIYOR
Standart Cevap: GÜNÜN HİKAYESİ

HİÇ BİR DAĞ BİR ÖZLEMİ GÖMEBİLECEĞİNİZ KADAR BÜYÜK DEĞİLDİR ...
ByKaRaM isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Alt 28.01.2010, 15:45   #264
Salim58
Moderator
 
Salim58 - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Salim58 Şuan Salim58 isimli Üye şimdilik offline Konumundadır

Üyelik Tarihi: 11.05.2009
Yaş: 57
Mesajlar: 59.381
Tecrübe Puanı: 10 Salim58 ist jedem bekanntSalim58 ist jedem bekanntSalim58 ist jedem bekanntSalim58 ist jedem bekanntSalim58 ist jedem bekanntSalim58 ist jedem bekannt
Standart Cevap: GÜNÜN HİKAYESİ

Rüyada Verilen Ceza


Mağripte, itibârlı bir âlim olan Ebü'l-Hasan; İmâm-ı Gazâlî Hazretleri’nin İhyâ kitabını okuyunca “Sünnete muhâlif” diye beğenmemiş ve müslümanların elindeki İhyâ kitaplarının toplanıp yakılmasını emretmiş. Cumâ günü yakılmasını kararlaştırmışlar.

Ebü'l-Hasan cumâ gecesi rüyâsında ders okuttuğu câmie girmiş. Bakmış ki câminin köşesinde parlayan bir nûr; Resûlüllâh Efendimiz (s.a.v.), Hz. Ebû Bekr ve Hz. Ömer (r.anhümâ) ile oturuyorlar. Bu arada İmâm-ı Gazâlî de elinde İhyâu Ulûmi’d-Dîn, kitabı ile huzura gelerek:

“Ey Allâh'ın Resûlü! Şu kimse benim hasmımdır.” dedi ve İhyâ kitabını Resûlüllâh'a verip:


“Yâ Resûlallâh, şu kitaba bakınız, eğer bu kimsenin dediği gibi bunda sünnete muhâlif bir şey varsa, ben Allâhü Teâlâ’ya tevbe ettim. Eğer dîne muvâfıksa, bu adamdan hakkımı alıp beni sevindirin.” dedi. Bunun üzerine Resûlullâh (s.a.v.) İhyâ kitabını baştan sona göz gezdirdi ve;

“Vallâhi bu çok güzel bir şeydir.” buyurduktan sonra Hz. Ebû Bekr'e (r.a.) verdi. O da baktıktan sonra


“Seni hak peygamber olarak gönderen Allah’a yemin ederim ki bu kitap güzeldir.” buyurdu. Hz. Ömer’de (r.a.) verdiler. O da inceleyerek, aynı cevabı verdi. Bunun üzerine Resûlüllâh (s.a.v.);

“Ebü'l-Hasan'ın elbisesini soyun, iftirâ edenlere vurulduğu gibi had vurun.” buyurdu. Beşinci sopadan sonra Hz. Ebû Bekr şefâat ederek;


“Yâ Resûlallâh böyle yapması yine senin sünnetini tâzîm içindi, af buyur.” dedi. Ebü'l-Hasan da hatasını anlayıp tevbe edince; İmâm-ı Gazâlî Hazretleri de affetti.

Ebü'l-Hasan uyanınca gördüklerini halka anlatıp tevbe etti. Bir ay, rüyâsında yediği sopaların vurulduğu yerler sızladı. Vefat edince sopaların izi sırtında görülüyordu. Bu rüyâsından sonra dâimâ İhyâ kitabını okur, ona hürmet ederdi
__________________
Asil İnsan İdare Eder, Aciz İnsan Şikayet Eder, Basit İnsan İftira Eder, Dürüst İnsan Sabreder...
Salim58 isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Alt 11.02.2010, 13:51   #265
ukba
Usta Yiğido
 
ukba - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
ukba Şuan ukba isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 28.11.2015 17:33

Üyelik Tarihi: 12.03.2009
Mesajlar: 1.039
Tecrübe Puanı: 653 ukba FORUMLARA KATILIMI BIRAZ DAHA ARTABILIR
Standart Dua Almaya Bakın!!!

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...]

Vaktiyle bir ateşperest, oğlunu evlendirmektedir. Düğün günü çok koyun ve inek kesilir. Et kokuları mahalleyi sarar. Ancak evin bitişiğinde, Müslüman,
dul bir kadın, dört yetimiyle yaşamaktadır. Hepsi de günlerdir
açtırlar. Kadıncağız, düğün evinin kapısını çalıp, 'ateş' ister.
Ancak maksadı başkadır. “Belki
yemek verirler” diye gitmiştir. Adam, kadının niyetini anlasa da, bir
şey vermez. Kadıncağız, bir daha gidip 'ateş' ister. Yine eli boş
döner.
Üçüncüde yine öyle. Ama ne olur bilinmez, bu defa acır kadına.
Hallerini anlamak için dehlize iner ve dayar kulağını bitişik evin
duvarına ve dinler.

Yetimcik, annesine yalvarıyor:

— Anneciğim, ne olur bir daha git. Belki bu sefer bir şey verirler.


Kadın ağlamaklıdır:
- Üç defa gittim yavrum! Artık utanıyorum. Adam
bunu duyar. Kalbi sızlar. güzel bir 'Sofra' hazırlatıp, gönderir
evlerine. Ve dehlize inip, dinler yine. Yetimlerin en küçüğü dua
ediyor: - Ya Rabbi! O nasıl bize ikram ettiyse, sen de ona ikram et! Onu imanla şereflendir!
Ardından; - Âmiiiin! sesleri yükselir. O anda, kalbi döner ateşperestin. Ve 'Şehâdet'i getirip imanla şereflenir. Nitekim Sadaka, belâyı önler. Ama dua, kaderi değiştirir! Buyurmuştur büyüklerimiz
Düşüncelerine dikkat et; Sözlere dönüşüyorlar, Sözlerine dikkat et; Eyleme dönüşüyorlar, Eylemlerine dikkat et; Alışkanlıklarına dönüşüyorlar, Alışkanlıklarına dikkat et;
Kişiliğine dönüşüyorlar, Kişiliğine dikkat et; *Kişiliğin kaderin oluyor!'* Ya
Rab! Bize halim bir ahlak, salim bir kalp, zarif bir huy, Gayur bir
ilim, Salih bir amel, abid bir karakter, Muttaki bir gayret, Muhsin bir
suret ver. Âmin…
Ya Rab! Kalpler senin kudretinde evirilip çevrilirken Bizim kalbimizi dinin üzere sabit kıl.


Âmin…
ukba isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Alt 14.02.2010, 20:05   #266
suzii
Usta Yiğido
 
suzii - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
suzii Şuan suzii isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 18.09.2015 18:48

Üyelik Tarihi: 30.03.2009
Mesajlar: 1.738
Tecrübe Puanı: 721 suzii FORUMLARA KATILIMI BIRAZ DAHA ARTABILIR
Standart Cevap: Günün hikayesi

İhtiyar Fakir ve Sultan Melikşah



Yaşlı bir adam, Selçuklu Veziri Nizâmü’l Mülk’ün huzuruna girmek istedi. Nizâmü’l Mülk, ihtiyacını sordu. Adam,

- Ben, Allâh Rasûlünün (s.a.v.) elçisiyim. Sultan Melikşah’la görüşeceğim.” diye cevap verdi. Nizâmü’l Mülk “bu sözün izâhını” istedi.

İhtiyar adam

- Eğer beni onun huzuruna çıkarırsanız mesajımı ileteceğim. Aksi halde onu görene ve bende olan şeyi ona nakledene kadar bekleyeceğim, dedi.

Nizâmü’l Mülk, Sultanın yanına çıktı ve ihtiyarın söylediklerini nakletti. İhtiyar adam huzura alınınca Sultan’a şöyle dedi:

- Birçok kızım var; ancak fakir olduğumdan evlilikleri için gereken çeyizi temin etme imkânına sahip değilim. Bu yüzden her gece Allâhu Teâlâ’ya dua edip bana kızlarımın çeyizini hazırlayacak imkânı ihsan etmesini istedim. Filan ayın cuma gecesi, yine onlar için yardım dileyerek uyudum.

Rüyâmda Allâh’ın Rasûlünü (s.a.v.) gördüm. Bana şöyle dedi:

-Kızının çeyizinde gerekli şeyleri ihsan etmesi için her gece Allâhu Teâlâ’ya yalvaran sen misin?” “Evet yâ Rasûlallâh!” dedim. Bana Sultan Melikşah’ın adını verdi. “Ona git, Allâh’ın Rasûlünün (s.a.v.) kendisinden kızların için gerekli çeyizi satın almasını istediğini söyle.” dedi. Ben “Ey Allâh’ın Rasûlü, benden bir işâret isterse ona ne diyeceğim?” diye sordum. O da.

- Ona işaret olarak her gece yatmadan önce Tebâreke sûresini okuduğunu söyle, dedi.

Sultan Melikşah bunu işitince,

- Bu doğru bir işâret, zîrâ bunu Allâhu Teâlâ’dan başka kimse bilmiyor. Hocam bana her gece yatmadan önce bunu okumamı emretmişti. Ben buna hep devam ettim.” dedi. İhtiyara, kızlarının çeyizi için gerekli her şeyin verilmesini emretti. Ayrıca ihtiyara hediyeler verdi.
suzii isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Yukarıdaki Mesaj için Yandaki Kullanıcılar suzii'e Teşekkür Ediyor...
Alt 17.02.2010, 20:42   #267
suzii
Usta Yiğido
 
suzii - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
suzii Şuan suzii isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 18.09.2015 18:48

Üyelik Tarihi: 30.03.2009
Mesajlar: 1.738
Tecrübe Puanı: 721 suzii FORUMLARA KATILIMI BIRAZ DAHA ARTABILIR
Standart Cevap: Günün hikayesi

İki yaşındaki çocuğu hastaneye getirdiklerinde durumu iyi değildi. Anne-babası kaygılı gözlerle, tahlil ve filmlerini inceleyen doktoru beklediler. Sonunda, doktor yanlarına geldi. Tane tane anlattı durumu onlara:

“Kızınızın kurtulması mümkün. Ancak, bunun için, en kısa sürede, bu hastalığı daha önceden geçirmiş birini bulup, ondan kan nakli yapmak gerekiyor.”

Anne-babanın yüzünde birden bir ümit ışığı yandı. Çünkü beş yaşındaki oğulları da bebekken bu hastalığı geçirmişti ve daha sonra mucize eseri iyileşmişti. Bunu doktora söylediler. Doktor da ümitlenmişti.

Ancak, bu kan nakli için minik delikanlının ikna edilmesi gerekiyordu. Doktor, karşısına oturttuğu çocukla, büyük bir adamla konuşuyormuş gibi konuştu ve ona durumu anlattı. Küçük kardeşine kanını vermek ister miydi?
Çocuk bir müddet düşündü, sonra derin bir nefes alıp:

“Kardeşim kurtulacaksa, kanımı veririm.” dedi.

Gerekli işlemler hemen yapıldıktan sonra, çocuğu kardeşinin yattığı odaya götürdüler. Kanı alınıp doğrudan hasta kardeşine aktarılacaktı. Kan nakli sırasında minik delikanlı kardeşinin yüzüne baktı sürekli. Onun yanaklarına renk gelirken, kendisinin yüzü soldukça soluyordu. Sonunda gülümsemesi de söndü.

“Hemen mi öleceğim?” diye sordu titrek bir sesle doktora.

Doktor ona, ölmesinin söz konusu olmadığını anlattı.

Ama odayı dolduran büyükler, küçük çocuğun küçük yanlış anlamasının gerisindeki büyük ruhu görerek gözyaşlarına engel olamadılar.

Minik delikanlı, vücudundaki bütün kanın alınıp kardeşine verileceğini zannetmiş, buna rağmen kardeşini kurtarmak için kendi canını feda etmek istemişti…
suzii isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Yukarıdaki Mesaj için Yandaki Kullanıcılar suzii'e Teşekkür Ediyor...
Alt 22.02.2010, 08:50   #268
sibelYILMAZ
Usta Yiğido
 
sibelYILMAZ - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
sibelYILMAZ Şuan sibelYILMAZ isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 05.09.2014 10:55

Üyelik Tarihi: 13.12.2007
Yaş: 35
Mesajlar: 2.927
Tecrübe Puanı: 892 sibelYILMAZ FAZLA SÖZE GEREK YOKsibelYILMAZ FAZLA SÖZE GEREK YOKsibelYILMAZ FAZLA SÖZE GEREK YOK
Standart Buzağının ipi...

Buzağının ipi




ÖYKÜ bu ya, dünyadaki her türlü kötülüğün sorumlusu olarak gösterilen şeytan, üstüne yüklenen bu ağır suçlamadan bıkmış, Bir gün bir fırsat yaratayım da insanlar ne kadar iyiliksever olduğumu anlasınlar demiş.

Günlerden bir gün şeytanın yolu bir köye düşmüş. Keyfi yerinde olan şeytan, sırtını bir ağaca dayamış ve buzağısı kazığa bağlı olan ineği sağan genç bir kadını uzaktan izlemeye başlamış.
Şeytan, kadını epeyce izledikten sonra yerinden kalkıp kazığa bağlı buzağının ipini biraz gevşetmiş. Buzağı bu, az ötede annesinin sütünün kovaya sağılmasını aç karnına izlemeye daha fazla dayanamamış. Buzağı yerinde debelendikçe boynundaki ip biraz daha gevşemiş ve sonunda yular hepten çözülmüş.
Koşarak annesini emmeye giden buzağı, süt kovasına çarpmış ve bütün sütler yere dökülmüş.
Sağdığı süt ziyan olunca siniri tepesine çıkan genç kadın, eline geçirdiği odunu buzağının kafasına vurmasıyla yavru kan içinde yere yıkılmış. Yavrusuna saldırılmasına kayıtsız kalmayan inek bir tekmede kadını yere serip öldürmüş.
Uzaktan geçmekte olan kadının kayınpederi, ineğin gelinini öldürdüğünü görüp, elindeki tüfekle ateş ederek ineği öldürmüş.
Silah sesini duyan koca koşup gelmiş. Karısını yerde cansız yatar, babasını da elinde tüfekle görünce, belinden silahını çekip, tek atışta babasını öldürmüş.
Kısa bir süre sonra gerçeği öğrenen genç adam bu kadar acıya dayanamayacağını düşünüp, bir kurşun da kendi kafasına sıkarak canına kıymış.
Bütün bu olayları bir kenardan izleyen şeytan, Bu felaketi de bana yüklerler. Buzağının ipini gevşetmekten başka ben ne yaptım şimdi demiş.
__________________
"Çöplüğe attılarda mukaddes emaneti, Hak bellettiler Hakka en büyük ihaneti."
sibelYILMAZ isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Alt 16.03.2010, 12:41   #269
ibo00058
Yiğido
 
ibo00058 - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
ibo00058 Şuan ibo00058 isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 30.06.2016 13:54

Üyelik Tarihi: 02.03.2009
Mesajlar: 66
Tecrübe Puanı: 557 ibo00058 FORUMLARA KATILIMI BIRAZ DAHA ARTABILIR
Standart Üğrünü Üğrünü Gelir Dereden(BEDİR)

Bedir)

Şarkışla'da çiftçilik yapan bir ailenin Bedriye isminde çok güzel kızları vardır. Bedir derler kısaca.Birde Ömer vardır yanlarında çalışan. Ömer güçlü kuvvetli yakışıklı bir delikanlıdır. Ömer'le Bedir aynı yaştadırlar. Ömer küçük yaşta başlamıştır bu ailenin yanında çalışmaya. Çocuklukları beraber geçer. Ömer'le Bedir büyüdükçe o çocuksu sevgileri aşka dönüşür. İçten içe gizli duygularla severler birbirlerini. İkisi de duygularını açığa vurmazlar. Ömer zaman zaman diyecek olur sevgisini. Bedir'in yayına varınca cesareti kırılır. Söyleyemez bir şey yutkunur kalır. Ömer bir şey dese karşılık verecektir ama, çaresiz oda bir şey söyleyemez. Günler ayları yıllar yılları kovalar. Şarkışla'da hayvanları sürüleri olanlar, her yıl yaz aylarında yaylaya çıkarlar. Sürülerini daha geniş otlaklarda yaylarken,tertemiz havayı teneffüs edip buz gibi suyunu içerek, tabiat'ın bütün güzelliklerinden doya doya faydalanırlar.

Bedir'in ailesi de yaz aylarını Kızanandı denilen yaylada geçirmektedirler. Kızanandı, tertemiz havasıyla buz gibi sularıyla tipik bir Anadolu yaylasıdır. Fazla kalabalık olmadığı içinde,insanlar çok iyi ilişki içerisindedirler. Akşamları bir yerde toplanırlar masal anlatırlar, türkü söylerler, halay çekerler. Yaz mevsiminin nasıl geçtiği anlaşılmaz bu topraklarda. Bir sonraki yaz mevsimi iple çekilir. İşte bu yaylada kaldıkları zamanların birinde! Daha fazla yalnız kalma imkanı bulurlar. Ve bir gün, Ömer Bedir'e duygularını açar. Ne söyleyeceğini tam anlatamaz ama; Bedir'de heyecandan anlayacak durumda değildir zaten. Sözlerden çok bakışlar konuşur sade. Karşılıklı olarak aşklarını ilan ederler. Sonra, gizli gizli buluşmaya başlarlar. Sözde gizlice buluşurlar ama, gören görür bilen bilir onların aşklarını. Ve kısa zamanda herkes tarafından konuşulur olur Ömer ile Bedir'in aşkları. Ama kimse yadırgamaz bunu. Herkes yakıştırıverir birbirlerine ve evlenmelerini isterler. Ömer Allah'ın emriyle istetecektir Bedir'i. Dünürcüler belirlenir. Bedir ailesinden geleneklere uygun bir şekilde istenir. Kızın ailesinin kararı olumsuzdur. Özellikle Bedirin annesi Gürcü hatun, Ömer'in fakirliğini bahane ederek bu evliliğe karşı çıkar.Araya girenler ne kadar ısrar etselerde kara dediğine ak demez gürcü hatun.Aşıkların evlenmesine mani olur.

Bir süre sonrada Bedir'i Şevki adında yaşlı ve zengin birine verirler.Düğün günü Ömer'le çok yakın bir arkadaşı yaylaya çıkarlar. Ve gelin alayını çok üzgün bir şekilde orada seyrederler.Ömer çok içlenir ve ağlayarak türkü söylemeye başlar. Bedir'in yaşlı kocası evlendikten bir süre sonra ölür.

Ömer henüz evlenmediği için ahali tekrar araya girip,bunları evlendirmek isterler ama, Bedriye Ömer'i çok sevdiğini fakat, evlenirse dedikoduların çıkabileceğini söyleyerek, aşkını kalbine gömer ve teklifi kabul etmez. İki kere kaybettiği aşkı için Ömer'in yaktığı türkü dilden dile söylenir oldu.

BEDİR

Uğrunu uğrunu gelir dereden
Benlerini sayamadım kareden
Sevdiğimi bana yazsın yaradan
Şen ol yaylam şen ol Bedir geliyor.

Şu dereden cıvıl cıvıl kuş gelir
Armağanlar dolu gider boş gelir
Sevda bilmeyene hayal düş gelir
Şen ol yaylam şen ol Bedir geliyor.

Boğazımda lira Alnımda altın
Bedir'i vermiyor şu Gürcü hatun
Param çok değil alayım satın
Şen ol yaylam şen ol Bedir geliyor.

Kırık boğazında ardından yettim
Kız yandığın yere kadar bende gittim
Bedir'i yaylaya emanet ettim
Şen ol yaylam şen ol Bedir geliyor.


dinlemek isterseniz linke tıklayabilirsiniz.


[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...]
ibo00058 isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Alt 20.03.2010, 18:00   #270
Salim58
Moderator
 
Salim58 - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Salim58 Şuan Salim58 isimli Üye şimdilik offline Konumundadır

Üyelik Tarihi: 11.05.2009
Yaş: 57
Mesajlar: 59.381
Tecrübe Puanı: 10 Salim58 ist jedem bekanntSalim58 ist jedem bekanntSalim58 ist jedem bekanntSalim58 ist jedem bekanntSalim58 ist jedem bekanntSalim58 ist jedem bekannt
Standart Cevap: Günün hikayesi

Bir gelincik hikayesi


Günün birinde uzaklarda bir köyde çocuğu doğmadan kocası ölmüş ve tek başına yaşayan hamile bir kadın kendisine arkadaş olması için dağda yaralı olarak bulduğu bir gelinciği evinde beslemeye başlar.

Gelincik vefalıdır. Kadının yanından bir an bile ayrılmaz.

Her ne kadar evcil bir hayvan olsamasa da zamanla oldukça uysallaşır. Bir kaç ay sonra kadının çocuğu doğar Tek başına tüm zorluklara göğüs germek ve yavrusuna bakmak zorundadır.

Günler geçer ve kadın bir gün bir kaç dakikalığına da olsa evden ayrılmak zorunda kalır. Gelincikle bebek evde yanlız kalmışlardır. Aradan biraz zaman geçer ve anne eve gelir. Gelinciği ve kanlı ağzını görür.

Anne çıldırmışcasına Gelinciğe saldırır ve oracıkta hayvanı öldürür.

Tam o sırada içerdeki odadan bir bebek sesi duyulur. Anne odaya yönelir. Ve odada beşiği, beşiğin içindeki bebeği ve bebeğin yanında duran parçalanmış bir yılanı görür.
__________________
Asil İnsan İdare Eder, Aciz İnsan Şikayet Eder, Basit İnsan İftira Eder, Dürüst İnsan Sabreder...
Salim58 isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye Okuyor. (0 Kay?tl? Üye Ve 1 Misafir)
 
Seçenekler Arama
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesaj?n?z? De?i?tirme Yetkiniz Yok

BB Code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hizli Erisim

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Günün, Ayet ve Hadisi altuntas58 Serbest Dini Konular 19 13.11.2011 17:09
-CUMA SOHBETLERİ- Abdurrahman 58 Dini sohbet 50 28.08.2009 09:50
Peygamber Efendimizin tüm Ramazan boyunca okuduğu dua:)) seva Dualar 0 19.08.2009 18:02
Acıklı bir aşk hikayesi :) gürün_güzeli Hertelden 0 27.06.2008 19:09
Bİr Gelİncİk Hİkayesİ bayatlı kenan58 Arşiv 0 23.05.2008 17:58


WEZ Format +2. ?uan Saat: 16:04.


Powered by: vBulletin. Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

Copyright © - Bütün Haklar Sivaslilar.net'e aittir.