|
SİTE ANA SAYFA | Galeri | Kayıt ol | Yardım | Ajanda | Oyunlar | Bugünki Mesajlar | Arama |
Dini Bilgiler (Ayetler, Hadisler, Dualar ve Muhtelif konular) |
|
Seçenekler | Arama | Stil |
20.11.2009, 17:43 | #1 |
Usta Yiğido
seva Şuan
Son Aktivite: 31.08.2010 21:51
Üyelik Tarihi: 04.02.2008
Yaş: 39
Mesajlar: 15.375
Tecrübe Puanı: 2173
|
Muhteşem Fırsat: Zilhicce'nin On Günü
Ramazanın yarısından sonra başlayan ayrılık hüznü, Kadir Gecesi’nden sonra artar ve son teravih-son oruçla birlikte zirveye çıkar. Artık rahmet ve mağfiret ayı bitmekte, bire bin verilen geceler veda etmektedir. Maneviyata duyarlı nice mü’min gözyaşı döker, hatta bayramı buruk geçirir.
Şevval ayında tutulan altı oruç acılı yüreklerimizi bir derece teskin eder. Sanki Ramazan’ın küçük bir uzantısını yaşarız. Kurban Bayramı’ndan önceki Zilhicce’nin ilk on günü ise, Ramazandaki bol sevaplı ve çok feyizli ibadetlerden ayrılan mahzun gönüllerimize âdeta bir “teselli armağanı”dır. “Keşke Ramazan biraz uzun olsaydı…” ya da “Ah, Ramazanı hakkıyla ihya edebilseydim…” diye yanan gönüllerimize muhteşem bir fırsattır bu on gece. Kur’an-ı Kerim’de Fecr Suresi’nin başında, “On geceye yemin olsun ki…” ifadeleriyle bahsedilen bu on gecenin ne muazzam bir hazine olduğunu ne yazık ki hakkıyla bilemiyoruz. Bazı kaynaklarda bu on gecenin Ramazan’ın son on günü veya Muharrem’in onuncu gününe (Aşure Gününe) kadar olan on gün olduğu kayıtlı olsa da genel görüş ve kabul, bu mübarek on günün Zilhicce ayının ilk on günü olduğudur. Yani her senenin Kurban Bayramından önceki ilk dokuz günü ve Kurban bayramı günü olmak üzere tam “on gün” Zilhicce, umumi af ve bağışlanma ayıdır Kamerî ayların 12’ncisi olan Zilhicce ayı, İslâm’ın beş esasından biri olan hac ibadetinin yerine getirildiği umumi af ve bağışlanma ayıdır. İşte bu mübarek ayın yukarıda da ifade ettiğimiz birinden onuna kadar olan zaman dilimi “leyâli-i aşere”, yani on mübarek gecedir. Onuncu gün Kurban Bayramı’nın ilk günüdür. İşte bu günlerin kıymetini anlatan Sevgili Peygamberimizin (s.a.v.) muhteşem müjdesi: “Allah'a ibadet edilecek günler içinde Zilhicce'nin ilk on gününden daha sevimli günler yoktur. O günlerde tutulan her günün orucu bir senelik oruca, her gecesinde kılınan namazlar da Kadir Gecesine denktir.” (Tirmizi: Savm, 52; İbn Mace: Sıyam, 39) Demek ki, bugünlerde tutulan bir oruç, 360 gün oruca bedel olabilir. Rabbimizin rahmet ve bereketi o kadar coşmaktadır ki, bir günlük oruca bir yıllık oruç sevabı vermektedir. Böyle güzel ve tatlı bir müjdeye ilgisiz kalmak mümkün mü? Bu gecelerin Kadir Gecesine benzetilmesi ise, ayrı bir güzelliktir. Çünkü, Kadir Gecesi bin aydan hayırlıdır ve 83 yıllık ibadete bedeldir. Bugünlerde tesbihi, tahmidi, tehlili ve tekbiri çok söyleyin Yine Efendimizden (s.a.v.) harika bir teşvik cümlesi: “Allah indinde Zilhiccenin ilk on gününde yapılan amellerden daha kıymetlisi yoktur. Bugünlerde tesbihi, tahmidi, tehlili ve tekbiri çok söyleyin!” (Abd b. Humeyd, Müsned, 1/257) Tesbih, sübhanallah; tahmid, elhamdülillah; tehlil, lâilâheillâllah; tekbir ise Allahu ekber demektir. Tesbih, tahmid ve tekbirin namazın çekirdekleri hükmünde olduğunu düşünürsek, bugünlerde nafile namazları arttırmanın ne kadar büyük sevap olduğunu anlayabiliriz. Yukarıdaki hadisi destekleyen şöyle bir rivayet daha vardır: “Günlerden hiçbiri yoktur ki onlarda yapılan bir iş Zilhicce’nin ilk on gününde yapılan işten daha faziletli ve yüce, Allah’a daha sevimli olsun…” (Tirmizi, Savm: 52; Darimî, Savm: 52) İbni Abbas'ın şu rivayeti ise, bugünlerdeki ibadetin cihattan bile faziletli olduğunu gösteriyor: Resulullah Aleyhissalâtü Vesselam şöyle buyurdu: “Allah katında içinde bulunduğumuz şu günler (Zilhicce'nin ilk on günün)deki salih amelden daha sevimli (salih amelin bulunacağı) başka günler yoktur.” Sahabeler, sordular: “Ya Resulallah, Allah yolunda cihat da mı?” Resulullah (s.a.v.) cevap verdi: “Evet, Allah yolunda cihat da. Meğerki bir adam canıyla ve malıyla cihada çıkıp da kendisine ait mal ve candan hiçbir şeyi geri getiremez olursa, o başka.” (İbni Mâce, Sıyam: 39.İbni Hacer, 5:119) Buna göre, cihada çıkıp malını feda edip kendisi de şehit olan kimsenin ameli bu on gündeki amelden daha faziletlidir. Arefenin yeri başkadır Bugünlerde oruç tutup, gündüzünü ve gecelerini de ibadetle geçirmek hem affa, hem de büyük sevaplar elde etmeye vesile olur. Bu on gün içinde Arefe gününün yeri ise bambaşkadır. Peygamber Efendimiz (s.a.v.), Arefe günü tutulan oruç hakkında şöyle buyurmaktadır: “Arefe günü tutulan oruç, geçmiş bir senenin ve gelecek senenin günahlarına keffaret olur.” (Tergîb ve Terhîb Trc, 2. 457) Hz. Ebu Bekir’in oğlu Abdurrahman, Arefe günü kardeşi Hz. Aişe’nin (r.a.) huzuruna girdi. Hz. Aişe oruçlu olduğu için hararetten dolayı üzerine su dökülüyordu. Abdurrahman ona: “Orucunu boz” dedi. Hz. Aişe: “Resulullahın (s.a.v.), ‘Arefe günü oruç tutmak, kendisinden önceki senenin günahlarına keffaret olur’ dediğini işittiğim halde iftar mı edeyim?” dedi. (Tergîb ve Terhîb Trc, 2. 458) “Keffaret olur”, günahları örter, affettirir, demektir. Bizim gibi neredeyse bir günah denizinde yüzen ahir zaman Müslümanları için bundan daha büyük bir müjde olabilir mi? İşte af ve mağfiret fırsatı! Başka bir rivayette ise Hz. Aişe şöyle demiştir: “Arefe gününün orucu bin gün oruç tutmak gibidir.” (Tergîb ve Terhîb Trc, 2. 460) Demek ki, bir günlük arefe orucu, üç yıllık normal günlerde tutulan oruç sevabına denktir. Efendimiz, bugünün faziletini şöyle anlatır: “Arefe günü gelince, Yüce Allah rahmetini saçar. Hiçbir gün o günde olduğu kadar insan cehennemden azat olunmaz. Kim Arefe günü gerek dünya ve gerekse âhiret ile ilgili olarak Allah’tan bir şey isterse, Allah onun dileğini karşılar.” Yine konuyla ilgili bir hadis şöyledir: “Arefe gününden daha faziletli bir gün yoktur. Allahü Teala o gün, yer ehli ile meleklere karşı övünür ve (Arafat’taki hacıları kast ederek) şöyle buyurur: ‘Kullarıma bir bakın. Saçları başları dağınık, toz toprak içinde her uzak ilden bana geldiler. Bu hâlleri ile onlar, rahmetimi ümit etmekteler, azabımdan dahi korkmaktalar. Şahit olunuz, onları bağışladım. Onların yerlerini cennet eyledim.’ Melekler derler ki: ‘Onların arasında biri var ki; yalancıktan bu işi yapar. Falan kadın da öyle.’ Allahü Teâla şöyle buyurur: ‘Onları da bağışladım.’ Arefe günü olduğu kadar, hiçbir gün cehennemden daha çok azat edilen olmaz.” Bu arada şunu hatırlatalım: Hadislerde zikredilen Zilhicce'nin ilk on gününden maksat ilk dokuz günüdür. Çünkü Zilhicce'nin onuncu günü Kurban Bayramı’nın birinci günüdür, bugün oruçlu olmak caiz değildir; ancak o gün de ibadet günüdür. Müstehap olan oruç, Kurban Bayramı’ndan önceki ilk dokuz gündür. On geceye ise, Kurban Bayramı’nın gecesi dahildir. Çünkü geceler önce gelmektedir. Ayrıca Zilhicce'nin sekizinci gününe “terviye günü” dokuzuncusuna “Arefe günü”; Kurban bayramı gününe (onuncu güne) “nahr=kurban günü”, ondan sonraki üç güne de “teşrik günleri” denilmiştir. Bu günlerde kazası olmayanlar, beş vakit namaza ilaveten nafile ibadetlere de ağırlık vermelidirler. Kazası olanlar ise daha çok kaza namazları kılmalıdırlar. Bu on günü hangi ibadetlerle değerlendirmeliyiz? Her şeyden önce her zaman ve zeminde en vazgeçilmez ibadet olan beş vakit namazı asla ihmal etmemeliyiz. Çünkü, hiçbir nafile ibadet farzların yerini tutamaz. Namazlarda cemaate katılmak için gayret etmeli, daha bir dikkat ve huşu ile eda etmeliyiz. Mümkünse bugünlerde oruç tutup zamanımızı Kur’an, istiğfar, salavat, zikir ve dua ile geçirmeliyiz. Her zaman yapamayanlar bile hiç değilse bugünlerde kuşluk, evvabin, teheccüt gibi namazları kılmalı, affa nail olmak için çırpınmalıdır. Hatta affa ve rızaya nail olmayı hedef kabul ederek, bu on günü sanki Ramazan’ın son on günüymüş gibi geçirmeliyiz. Buna güç yetiremeyenler, hiç değilse arefe gününü ve bir gün öncesini oruçla ve ibadetle geçirmelidirler. On gece içinde, bilhassa terviye, arefe ve bayram gecelerini ihya etmenin özel bir yeri vardır. Arefe günü bin İhlâs Suresi okumak çok faziletlidir. Çünkü arefe, tevhidin, azamet ve kibriyanın tam hissedilip ilan edildiği gündür. Bunun için Arefe gününün sabah namazında başlayıp bayramın dördüncü gününün ikindi namazına kadar 23 vakit farzlardan sonra teşrik tekbirlerini getirmek vaciptir. Hatta bu tekbirleri on gün içinde müsait oldukça söylemek büyük sevaptır. Bugünlerde milyonlarca mü’min haccetmek için mukaddes topraklara gitmiş, kimi Kâbe’yi tavaf ediyor, kimi ağlayarak dua ediyor, kimi Medine’de Ravza-yı Mutahhara’da gözyaşı döküyor, kimi zikir ve dua ile sa’y ediyor, kimi Makam-ı İbrahim’de gözyaşıyla namaz kılıyor, kimi Mültezem’de af için yalvarıyor… Hepsi kendileri ve mü’minler için af, mağfiret, rıza, tevfik ve hidayet istiyor. Arefe günü ise, hepsi Arafat’a gelmiş, “Lebbeyk, Allahümme Lebbeyk” sadalarıyla asumanı inletiyor, gözyaşıyla kıldıkları namaz ve ettikleri dua ile Rabbimizin rahmetine sığınıyor. İşte kendimizi hayalen hacda hissetmek, onları izleyerek kendimizi onların içinde saymak yoluyla manevî bir hâl kazanabiliriz. İnşallah dua ve ibadetlerimizin hacıların yaptıkları ubudiyete dahil olmasını ümit ederek ibadet edelim. Şunu da unutmayalım ki, hadislerde verilen müjdelere nail olmak için o günleri nicelik ve nitelik olarak en üst seviyede değerlendirmemiz gerekir. Böylece bambaşka bir halete bürünür, ibadetin hazzını yaşar, inşallah Kurban Bayramı’na affedilmiş olarak girebiliriz. -“Allah indinde Zilhiccenin ilk on gününde yapılan amellerden daha kıymetlisi yoktur. Bugünlerde tesbihi, tahmidi, tehlili ve tekbiri çok söyleyin!” (Abd b. Humeyd, Müsned, 1/257) - Kamerî ayların 12’ncisi olan Zilhicce ayı, İslâm’ın beş esasından biri olan hac ibadetinin yerine getirildiği umumi af ve bağışlanma ayıdır. Bu mübarek ayın birinden onuna kadar olan zaman dilimi “leyâli-i aşere”, yani on mübarek gecedir. Onuncu gün Kurban Bayramı’nın ilk günüdür. - Bu on günde beş vakit namazı asla ihmal etmemeliyiz. Namazlarda cemaate katılmak için gayret etmeli, daha bir dikkat ve huşu ile eda etmeliyiz. Mümkünse bugünlerde oruç tutup zamanımızı Kur’an, istiğfar, salavat, zikir ve dua ile geçirmeliyiz. Her zaman yapamayanlar bile hiç değilse bugünlerde kuşluk, evvabin, teheccüt gibi namazları kılmalı, affa nail olmak için çırpınmalıdır. On Günlük İhyanın Püf Noktaları - Birçok insan bugünlerin kıymetini bildiği halde günlük işlerin ve ilişkilerin içinde tam bir ihya programı yapamıyor. Ya unutuyor ya dünya işlerine zaman ayırıyor ya da tam istifade edemiyor. Bunun için şu basit, ama etkili tavsiyelere dikkat edin: - Her yılın Kurban Bayramı öncesi 9 günü ile Kurban Bayramı gününü yani Zilhicce’nin ilk on gününü ajandanıza veya her gün gördüğünüz bir yere not edin. Bu on gün içinde sizi meşgul edecek misafirlik, yolculuk ve yorucu işlerden uzak durun. Bu tür programları ya öne alın veya erteleyin. - Seçici olmadan maç, dizi, haber izlemek gibi boş ve sizi ilgilendirmeyen işlere zaman ayırmaktan her zaman kaçının; bu on günde ise daha bir titiz olun. - Bugünlerde sağlığınıza özel bir önem verin ki, ibadet ve zikirden geri kalmayın. Ameliyat ve uzun tedavileri bugünlere denk getirmeyin. -Eğer ev hanımı, emekli, yaşlı gibi mesaiye bağlı bir işiniz yoksa bu on günü sanki i’tikafa girmiş gibi dolu dolu geçirin. - Öğrenci, memur, işçi gibi belirli bir uğraşınız varsa, mümkün olduğu kadar izin ya da tatil günlerinde oruç ve ibadete ağırlık verin. - İş, okul vs. sizi mutlaka meşgul etse bile aralardaki “ölü zamanları” değerlendirin. Bunlardan kastımız, iş ve okula gidip gelirken, teneffüs, sıra bekleme gibi durumlardaki boş zamanlardır. Bu zamanları Kur’an, salavat, dua, istiğfar ve zikirle değerlendirin. - Yanınızda sürekli küçük ebatlı bir Kur’an veya bir evrad kitabı taşıyın. Boş zamanlarda birkaç sayfa bile okusanız kârdır. - Kur’an okumasını bilmeseniz bile, ezberinizde olan sureleri okumanız büyük sevaptır. - Kur’ân-ı Kerîm’in mealini ,tefsirleri okuyup tefekkür edin. - Bu on gecede daha az uykuyla idare edin. - On günün tümünde oruçlu olamadıysanız fırsat bulduğunuz gün Cuma’ya denk gelse bile yine oruç tutun. Çünkü, başka günlerde tutmaya imkanı olduğu halde Cuma günü tutmak mekruhtur. Öyle bile olsa, mekruh sevabından biraz eksilir demektir, yoksa hiç tutmayan zaten hiç sevap kazanmamış olur. - Zaman kazanmak için bayramlık ve kurbanlık alış verişini önceden yapmaya çalışın. Kaynak: Moral Dünyası Dergisi
__________________
Allahım gönlümde olanı hakkımda hayırlı eyle, Hakkımda hayırlı olana gönlümü razı eyle. [Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...] CANDA ÖZÜR OLMAZ... |
Yukarıdaki Mesaj için Yandaki Kullanıcılar seva'e Teşekkür Ediyor... |
28.11.2011, 20:27 | #2 |
Navigator
Kardelencicegi Şuan
Üyelik Tarihi: 27.10.2008
Yaş: 57
Mesajlar: 48.623
Tecrübe Puanı: 5462
|
Cevap: Muhteşem Fırsat: Zilhicce'nin On Günü
( Zilhicce ayının son günü ile Muharrem ayı içerisindeki çok faziletli ibadetler ) ● Zilhicce ayının son günü muhakkak oruçlu olmak lazımdır, zira geçen senenin günahlarına kefaret olur. Gecesinde ise (hicri yılın son gecesi oluyor) tesbih namazı kılınmalıdır. ● Yine bu son gece akşam ve yatsı namazı arası 10 rekat namaz kılınır; Niyet: “Ya Rabbi, geçen seneyi benden razı olarak ayır. Sadır olan isyanımı hasenata tebdil eyle. Beni hidaye-i İlahine ve Rıza-i İlahine mahzar eyle” diyerek yapılır. Her rekatta: Sübhaneke’den sonra, 7 Fatiha, 7 Ayet-el Kûrsi, 7 İhlâs okunur. İki rekatta bir selâm verilir. Namazdan sonra, 11 Kelime-i Tevhid, 11 İstiğfar, 11 Salavat-ı Şerife okunur. ● Muharrem ayının birinci gününde(hicri yılın ilk günü) muhakkak oruçlu olmak lazımdır, bu sene işlenecek günahlardan korunmak ve işlenecek günahlarında afvedilmesi için. Muharrem ayının ilk gecesi akşam ve yatsı arası 2 Rekat namaz kılınır. Niyet: “Ya Rabbi, bizi yetiştirmiş olduğun bu seneyi, hakkımızda mübarek kılman; Afv-ı İlahine mahzar kılman, dünyevi ve Uhrevi saadetlere nail eylemen için, ALLH’u Ekber…” Her rekatta: Sübhaneke’den sonra, 7 Fatiha, 7 Ayet-el Kûrsi, 7 İhlâs okunur. Namazdan sonra 11 defa; “Lâ İlahe illALLAHü vahdehu lâ şerikeleh, lehül mülkü ve lehül hamdü yuhyi ve yumit ve hüve Hayyul lâ yemüt biyedihil hayr, ve hüve âla külli şey-in kadir.” 11 defa; İstiğfar, 11 defa; Salavat-i Şerife okunup Geçmiş senenin günahlarının afvı gelecek seneye günahsız girmek için dua edilir. ● Muharrem ayının ilk günü, her birinde besmele ile 1000 İhlâs-ı Şerif okuyanları, Cenab-ı Hakk lütfu Keremiyle huzuruna bu âlemden kul borcu ile götürmeyecektir. Gecesini de ibadetle ihya etmek lazımdır. ● Muharrem ayının ilk gecesi şu niyetle tesbih namazı kılmak gerekir. Niyet: “Ya Rabbi, bu sene beni Mağfiret-i İlahine, Rıza-i İlahine mahzar eyle. Yeni açılan amel defterimi Rıza-i İlahine muvafık amel ile doldurmayı bana nasib eyle. Beni Gadab-ı İlahine düçar olacak amellerden muhafaza buyur.ALLAH’u Ekber.” 1. Rekatta: 1 Fatiha, 1 Ayet-el Kûrsi 2. Rekatta: 1 Fatiha, 1 Amene’r Rasûlü (Mümkünse, Sûre-i Al-i İmrân’ın ilk iki Ayeti Kerimesi ilave edilerek) 3. Rekatta: 1 Fatiha, 1 HüvELLAHüllezi (Yani Haşr Sûresinin son 3 ayeti) 4. Rekatta: 1 Fatiha, 1 İhlas’ı Şerif (Namazdan sonra, istiğfar edilir ve Salavat-ı Şerife getirilerek dua edilir.) ● Muharrem ayının birinci gününden onuncu gününe kadar 10 gün oruç tutmak ve 10. günü aşure pişirmek lazımdır. "Muharrem'in onuncu günü olan Aşure gününe kadar oruçla geçiren, Firdevs-i Âlâ'ya varis kılınır."Hadis-i Şerif ● "ALLAH'u Teâlâ C.C. ; Aşure gününü oruçlu geçirene; 1000 Hac, 1000 Umre ve 1000 Şehid sevabı yazar ve kendisine doğu ile batı arasındakilerin ecri verir. Bu kişi Hz. İsmail'in (A.S.) çocuklarından 1000 köle azad etmiş gibi olur. Kendisi adına Cennet'te 70.000 köşk kaydedilir. Ve ALLAH C.C. ONUN CANINI CEHENNEME HARAM KILAR. ● Rivayete göre "Aşura gününü oruçlu geçirene 10.000 Melek sevabı verilir. O gün, İhlâs Sûresini 1000 kere okuyana ALLAH'u Teâlâ C.C. Rahmet nazarı ile bakar ve o kişi Sıddıklardan yazılır" ● Muharrem ayının ilk Cuma gününü (tek tutulmaz Perşembe yada Cumartesi günü ile tutmak gerekir) oruç tutanın geçmiş günahları afvedileceği bildirilmiştir. ("Muharrem ayının ilk cumasını oruçlu geçirenin geçmiş günahları afvolunur." Hadis'i Şerif, Enes'den) (Perşembe,Cuma,Cumartesi tutmak ise günahlara kefaret olur ve 900 sene ibadet sevabı kazandırır.) ● Bu ay içinde herhangi bir Cuma günü, önceki ve sonraki günüyle beraber (Yani Perşembe, Cuma, Cumartesi) oruç tutana 900 sene ibadet sevabı verileceği bildirilmiştir. ("Her kim haram aydan, üçgün , Perşembe, Cuma ve Cumartesini tutarsa, ALLAH C.C. ona 900 sene ibadet (sevabı) yazar." Hadis'i Şerif / İbn-i Şahin, İbn-i Asâkir, İhya(İmam-ı Gazali), Gunye(A.Kadir Geylani) ) ● Ayrıca Ramazan orucundan sonra en faziletli oruç bu ayda tutlan oruçtur. "Her kim Muharrem'den bir gün oruç tutarsa, ona, hergüne karşılık otuz gün (oruç sevabı) vardır." Hadis'i Şerif, Taberani ● Muharrem ayının biri ile onu arasında bir defa olmak üzere, 2 rekatta bir selam vererek, 6 rekat namaz kılınır. Bu namaz akşamla yatsı arası kılınabileceği, bu vakitte kılınamadığı takdirde yatsıdan sonra da kılınabilir. Niyet: “Niyet eyledim Ya Rabbi, Senin Rıza-i Şerifin için namaza, Herhangi bir komşumun ve din kardeşimin veya herhangi bir kimsenin bana hakkı geçmiş ise, bu hakkın ödenmesi için, ALLAH’u Ekber…” 1. Rekatta: 1 Fatiha, 1 Ayet-el Kûrsi, 11 İhlâs’ı Şerif 2. Rekatta: 1 Fatiha, 10 İhlas’ı Şerif 3. Rekatta: 1 Fatiha, 1 Tekâsür Sûresi, 11 İhlâs’ı Şerif 4. Rekatta: 1 Fatiha, 10 İhlas’ı Şerif 5. Rekatta: 1 Fatiha, 3 Kâfirun Sûresi, 11 İhlâs’ı Şerif 6. Rekatta: 1 Fatiha, 10 İhlas’ı Şerif (Namaz kılındıktan sonra, dua edilir.) ● Bu ayda ve her zaman ALLAH’u Teâlâ dille ve kalple devamlı zikredilmelidir. ALLAH’u Teâlâ’yı zikretmek en büyük ibadettir. Rahman ve Rahim olan ALLAH’ın Adıyla « "ALLAH'I ANMAK ELBETTE EN BÜYÜK (İBADET) TİR." ANKEBUT/45 » SENE SONU DUASI: Her kim Zilhicce’nin sonunda; “Ey ALLAH’ım C.C. ! Bu sene, Senin razı olmayıp beni nehyettiğin şeylerden her ne yaptıysam ben onları unuttum, Sen ise unutmadın. Bana ceza vermeye kadirken mühlet verdin ve ben, ' Sana karşı gelme cüreti göstermişken beni tevbeye davet ettin. Ey ALLAH’ım C.C.! Ben bütün bunlardan dolayı senden mağfiret diliyorum. Beni mağfiret eyle! Ey Kerem sahibi! Ey Celâl ve İkram sahibi! Bu sene, Senin razı olup bana sevap vaad ettiğin hangi amelleri işlediysem, Senden dilerim ki onları benden kabul edesin ve Senden ümidimi kesmeyesin! Ey Kerem Sahibi, kabul eyle! Efendimiz Muhammed’e (SAV) ve âl-i Ashabına Salât-ü Selâm eyle! ” derse, şeytan: “Biz, bu sene yorulup bu günahları işletmek için zahmet çektik, o bir anda hepsini sildirdi” diyerek yüzüne toprak saçar. SENE BAŞI DUASI: Her kim Muharrem’in evvelinde; “Ey ALLAH’ım C.C. ! Sen Ebedi ve kötülüğü çokça emreden bu nefse karşı yardım ve beni Sana yaklaştıran amellerle meşgul olmayı isterim. ' Ey Kerem Sahibi, kabul eyle! ” derse, şeytan: “Biz bu kişiden ümidi kesdik” der, ve ALLAH C.C. ona, kendisini sene boyunca koruyacak iki Melek görevlendirir. (Hadis’i Şerif, Kaynak: Alemle Safûrî, Nüzhetü’l-mecâlis, 1/156) Önemli not: İSLAM’a göre gece önce gelir, gün sonra gelir. Hesaplarımızı ona göre yapalım. Yani Perşembe günü akşam ezanı okunduğunda Cuma gününe giriyoruz, ertesi gün akşam ezanı okununca Cuma günü bitiyor. C)alinti
__________________
|
Konuyu Toplam 1 Üye Okuyor. (0 Kay?tl? Üye Ve 1 Misafir) | |
|
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Zilhicce Orucu | Dilsad Hatun | İslami Konular | 3 | 18.11.2009 21:33 |
Cuma günü bir müslümanın yapması gereken işler nelerdir? | spainloco | İslami Soru - Cevap | 0 | 23.10.2009 16:59 |
Aşura Gününün Faziletleri | HaKaaN | Muhtelif konular | 4 | 31.12.2008 12:18 |
Arefe Gününün Faziletleri | EyüphanAydın | Dini Bilgiler | 1 | 06.12.2008 23:42 |
ZİLHİCCE AYI | seva | Dini Bilgiler | 1 | 04.12.2008 14:52 |