|
SİTE ANA SAYFA | Galeri | Kayıt ol | Yardım | Ajanda | Oyunlar | Bugünki Mesajlar | Arama |
|
Seçenekler | Arama | Stil |
09.06.2008, 13:37 | #1 |
Usta Yiğido
Kaptan-58 Şuan
Son Aktivite: 06.08.2013 11:28
Space pacman Champion!Üyelik Tarihi: 03.08.2005
Yaş: 38
Mesajlar: 3.049
Tecrübe Puanı: 1016
|
Doğru iman ve imanı korumak
Sual: Ahirette kurtulmak neye bağlıdır?
CEVAP Bazıları Allah’a inanan herkesin Cennete gideceğini sanıyor. Bu çok yanlıştır. Amentü’deki altı esastan birine inanmayanın imanı geçersizdir. Bunun için inanmak değil, doğru inanmak önemlidir. Ahirette kurtulmak, ibadetin çok olmasına değil, doğru imana bağlıdır. İhlaslı ameli az da olsa, hatta hiç ameli olmasa, zerre kadar doğru imanı olsa yine Cennete girer. Bir hadis-i şerifte buyuruluyor ki: (Kalbinde zerre kadar imanı olan Cehennemde kalmaz.) [Buhari, Müslim] Dünyadan herkes ahirete yolculuk yapıyor. Herkes bir vasıtaya binip gidiyor. Bir vasıtaya binmek değil, doğru vasıtaya binmek önemlidir. Yanlış vasıtaya binen, istediği yere değil, vasıtanın gittiği yere gider. Kâbe’ye gitmek için niyet edip Paris’e giden uçağa binen, niyeti halis olsa da Kâbe’ye varamaz. Allahü teâlâ, doğruyu azcık merak edene, doğruyu arayana doğru yolu yani hakiki İslamiyet’i nasip edeceğine söz vermiştir. [Ankebut 69, Şûra 13], Allah sözünden dönmez. (Al-i imran 9) Demek ki bâtıl yollardaki insanlar istemek bir yana merak bile etmiyorlar. Allahü teâlâ rızka kefildir ama imana kefil değildir. Doğru iman sahibi olmaya çalışmalıdır. İtikadı düzeltmeden önce ibadet etmenin faydası olmaz. Doğru itikad, ehl-i sünnet itikadıdır. Doğru itikad 1 rakamı gibidir. İhlaslı ibadetler sağına konan sıfır rakamı gibidir. Bir sıfır konunca 10, iki sıfır konunca 100 olur. Sağına ne kadar 0 konursa değeri artar. 1 çekilirse hepsi 0 olur. İhlassız, yani riya ile yapılan ameller de, soldaki sıfır gibi yani 1 rakamının soluna konan sıfır gibi değersizdir. İtikad doğru olunca ibadetleri arttırmak, insanın gayretine, ihlasına, ilmine bağlıdır. İstediği kadar artırır. Ancak, doğru itikadı, yani ehl-i sünnet itikadı yoksa ibadetlerinin hiç faydası olmaz, soldaki sıfır gibi değersizdir. Mutezile ve benzeri akılcı gruplara göre ibadetler imandan bir parçadır. Onlara göre günah işleyen ve farzları yapmayan kâfir olur, yani iman X amel diyorlar. Bunlardan birisi sıfır olursa netice de sıfır olur diyorlar. Yani imansız amel de amelsiz iman da makbul değil diyorlar. Ehl-i sünnet, Amelsiz iman makbul, imansız amel makbul değildir. Ehl-i sünnete göre amel X ihlas denebilir. Ancak amel işlemeden, (Param olsaydı şu fakire yardım ederdim diye ihlasla düşünen de, vermediği halde, amel işlemediği halde ihlaslı niyetinden dolayı sevaba kavuşur. Bir kimsenin ihlası ne kadar çoksa, amel ile çarpılınca netice büyük olur. Bizim ihlasımız 1 ise, bin fakire birer ekmek versek, 1x1000 = bin sevap eder. Eshab-ı kiramın ihlası çok kuvvetli olduğu için, mesela onların ihlası 1 milyon olsun, bir fakire bir ekmek verse bir milyon sevap alır. Nitekim hadis-i şerifte buyuruluyor ki: (Yemin ederim ki, bir kimse, Uhud dağı kadar altın sadaka verse, eshabımdan birinin bir avuç kadar arpa sadakasının sevabına kavuşamaz.) [Buhari] Eshab-ı kiramın imanları çok kuvvetli ve ihlasları çok fazla olduğu için böyle sevaplara kavuşuyorlar. Eshab-ı kiramdan biri diğerinden daha yüksek idi. Bunun için Hazret-i Ebu Bekir’in verdiği bir avuç hurmanın sevabı, diğer sahabeden birinin vereceği sevap arasında dağlar kadar fark vardır. Bir hadis-i şerifte de buyuruluyor ki: (Benden sonra, Eshabımın ihtilaf edecekleri meseleler hakkında sual ettim. Rabbim bana “Senin eshabın benim yanımda gökteki yıldızlar gibidir. Bazısı diğerinden daha parlaktır. Onlardan birisine uyan hidayet üzerindedir” buyurdu.) [Deylemi] Sual: İmanın doğru olması için gerekli şartlar nelerdir? CEVAP İmanın doğru olması için gerekli şartlardan bazıları: 1- İmanda sabit olmak: Üç yıl sonra dinden çıkacağım diyen, o anda dinden çıkar. 2- Havf ve reca arasında olmak: Yani Allah’ın azabından korkup, rahmetinden ümit kesmemek. 3- Can boğaza gelmeden iman etmek: Ölürken, ahiret hallerini gördükten sonra kâfirin imanı geçerli olmaz. Fakat o anda da, müslümanın günahlardan tevbesi kabul olur. 4- Güneş batıdan doğmadan önce iman etmek: Güneş batıdan doğunca tevbe kapısı kapanır. 5- Gaybı yalnız Allahü teâlâ bilir: Fakat Allah’ın bildirdiği peygamber veya evliya da bilebilir. 6- Kâfirliğe sebep olan bir şeyi kullanmamak ve söylememek gerekir: Mesela haç takmamak, şakadan da olsa, ben kâfirim dememek gerekir. 7- Dini bir hükümde şüphe etmemek: Mesela namaz farz mı, şarap haram mı diye tereddüt etmemek. 8- İtikadını İslam dininden almak: Tarihçilerin, felsefecilerin değil, Muhammed aleyhisselamın bildirdiği şekilde iman etmek gerekir. 9- Hubbi fillah, buğdi fillah üzere olmak: Sevgi ve nefreti yalnız Allah için olmak. Allah düşmanlarını sevmek, onları dost edinmek, Allah dostlarına düşman olmak küfrü gerektirir. Mesela Sokratı sevmek, imam-ı Gazali hazretlerine düşman olmak gibi. 10- Ehl-i sünnet vel cemaate uygun itikad etmek. Bu itikattan bazıları şunlardır: 1- Allahü teâlâ zamandan, mekandan münezzehtir. Hiçbir şeye benzemez. 2- Cennetteki Müslümanların Allahü teâlâyı göreceğine inanmak. 3- Muhammed aleyhisselam son peygamberdir. Ondan sonra peygamber gelmez. 4- Ehl-i kıbleye [namaz kılan Müslümana], işlediği günahlardan dolayı kâfir dememek. 5- İbadetler, imandan parça değildir. Yani ibadet etmeyen ve günah işleyen mümine kâfir denmez. Allahü teâlâ, küçük günaha azap edebilir, büyük günahları affedebilir. 6- İman ya vardır ya yoktur, artıp eksilmez. [Parlaklığı, kuvveti artıp eksilir.] 7- Mest üzerine mesh etmek caizdir. 8- Miracın ruh ve bedenle birlikte olduğuna inanmak. Miracın Mescid-i aksaya kadar olan kısmını inkâr eden dinden çıkar. Bundan sonrasına inanmayan ise, bid'at ehli, sapık olur. 9- Mucize ve keramet haktır. 10- Eshab-ı kiramın tamamını sevmek, hiçbirini kötülememek. 11- Kabir ziyareti caizdir. 12- Kabirde yatan peygamber ve evliyadan yardım istemek caizdir. 13- Okunan Kur'an-ı kerimin ve verilen sadakanın sevabını ölülere bağışlamanın caiz olduğuna, bu sevapların ve duaların ölülere ulaşarak, azaplarının azalmasına sebep olacağına inanmak. 14- Kabir suali haktır. 15- Kabir azabı ruh ve bedene olacaktır. 16- Sırat köprüsü vardır. 17- Şefaate, hesaba ve mizana inanmak. 18- Cennet ve Cehennem şu anda vardır. 19- Günahkâr müminler, Cehennemde sonsuz kalmaz, kâfirler sonsuz kalır. 20- Cennet ve Cehennem ebedidir yani sonsuzdur. 21- Kıyamet alametlerinden olan Deccal, Dabbet-ül-arz, Hazret-i Mehdi’nin geleceğine, Hazret-i İsa’nın gökten ineceğine, güneşin batıdan doğacağına ve diğer bildirilenlere inanmak. (R. Nasıhin, Feraid, İtikadname
__________________
Bir moderatör kendi görüşü karşısındaki görüşlere saygı duymuyorsa artık böyle bir sitede bulunmak benim için bir anlam ifade etmiyor. Tarafsız moderatör şart....
|
Yukarıdaki Mesaj için Yandaki Kullanıcılar Kaptan-58'e Teşekkür Ediyor... |
10.10.2008, 18:52 | #2 |
Usta Yiğido
seva Şuan
Son Aktivite: 31.08.2010 21:51
Üyelik Tarihi: 04.02.2008
Yaş: 39
Mesajlar: 15.375
Tecrübe Puanı: 2174
|
--->: Doğru iman ve imanı korumak
Eshab-i kiramin imanlari çok kuvvetli ve ihlaslari çok fazla oldugu için böyle sevaplara kavusuyorlar. Eshab-i kiramdan biri digerinden daha yüksek idi. Bunun için Hazret-i Ebu Bekir’in verdigi bir avuç hurmanin sevabi, diger sahabeden birinin verecegi sevap arasinda daglar kadar fark vardir. Bir hadis-i serifte de buyuruluyor ki:
(Benden sonra, Eshabimin ihtilaf edecekleri meseleler hakkinda sual ettim. Rabbim bana “Senin eshabin benim yanimda gökteki yildizlar gibidir. Bazisi digerinden daha parlaktir. Onlardan birisine uyan hidayet üzerindedir” buyurdu.) [Deylemi
__________________
Allahım gönlümde olanı hakkımda hayırlı eyle, Hakkımda hayırlı olana gönlümü razı eyle. [Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...] CANDA ÖZÜR OLMAZ... |
Konuyu Toplam 1 Üye Okuyor. (0 Kay?tl? Üye Ve 1 Misafir) | |
|
|