|
SİTE ANA SAYFA | Galeri | Kayıt ol | Yardım | Ajanda | Oyunlar | Bugünki Mesajlar | Arama |
Serbest Kürsü Serbest Konular |
![]() |
|
Seçenekler | Arama | Stil |
![]() |
#1 |
Yasaklı
EyüphanAydın Şuan
![]() Son Aktivite: 22.05.2010 12:45
Üyelik Tarihi: 25.01.2008
Yaş: 32
Mesajlar: 9.219
Tecrübe Puanı: 0
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() ![]() Atatürk’ün hatırası ayaklar altında! İşte, Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün hatırasına gösterilen saygı!.. Gazetemiz Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün hatırasına yapılan büyük bir saygısızlığı ortaya çıkardı. Atatürk’ün anısına yaptırılan ve “Karayolları 100. Yıl Atatürk Dinlenme Parkı” olarak adlandırılan bölge içler acısı bir durumda. Unutulan ve kaderine terk edilen park, artık içki âlemlerinin mekânı haline gelmiş durumda. ERSAN ARSLAN Cumhuriyetin temellerinin atıldığı ‘Cumhuriyet Şehri Sivas’a yakışmayacak tablo. Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün hatırası ayaklar altında. Cumhuriyet’imizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün karşılandığı Paşa Pınarı mevkiinde Büyük Önder’in hatırasına yaptırılan ‘Karayolları 16. Bölge Müdürlüğü 100. Yıl Dinlenme Parkı’ tam anlamıyla mezbelelik bir durumda. Her yıl 4 Eylül kutlamaları kapsamında 2 Eylül tarihinde Atürk’ün Sivas’a gelişi temsili olarak canlandırılıyor. Bu canlandırmanın başlangıç noktası olarak Kılavuz mevkiinde temsili karşılama töreni gerçekleştiriliyor. Büyük Önder’in asıl karşılandığı Paşa Pınarı’ndaki alan ise her geçen gün daha berbat bir hal alıyor. Mustafa Kemal Atatürk’ün hatırasına yaptırılan dinlenme parkı artık, âlemcilerin mekânı haline gelmiş durumda. Her fırsatta ‘Cumhuriyet’in Temellerinin Atıldığı İl’, sıfatı ile söz edilmeye başlanan Sivas’ta gazetemiz tarafından ortaya çıkarılan bu utanç tablosu akıllarda soru işaretleri bırakıyor. UNUTULDU! Mustafa Kemal Atatürk’ün Sivas’a geldiği 2 Eylül 1919 tarihinde karşılandığı bölge olan Paşa Pınarı mevkii Sivas Valiliği tarafından hazırlanan 4 Eylül Sivas Kongresi kitapçığında da unutularak yer almasa da, Atatürk anısına yaptırılan, ‘100. Yıl Dinlenme Parkı’ varlığını mezbelelik bir durumda bile olsa korumaya devam ediyor. Kaderine terk edilen bu önemli ve tarihi bölgenin, 4 Eylül Sivas Kongresi ile ilgili önemli bilgiler veren ve Valilik tarafından hazırlanan 4 Eylül Sivas Kongresi kitapçığında da kendisine yer bulamaması tamamen unutulduğunu gözler önüne seriyor. Bölgeye Atatürk anısına yaptırılan park içerisinde bulunan anıtın kitabesinde şu ifadelere yer verilmiş, “BÜYÜK ATATÜRK’ü Sivaslılar 2 Eylül 1919’da burada karşıladılar” Büyük Önder Atatürk’ün bu bölgede karşılandığının en önemli abidesi olarak varlığını koruyan anıt ve park, şu anda içler acısı bir durumda. Parkın hangi nedenlerle kaderine terk edildiği ise merak konusu. UTANDIRAN TABLO Sivaslıların büyük bir coşkuyla atasını karşıladığı alanda şimdi içki âlemleri yapılıyor. İçki kullananlar tarafından ‘çeşme başı’ diye tabir edilen içki âlemlerinin yapıldığı bölgede bulunan çeşmenin etrafında içki şişeleri ve çöpler bulunuyor. Atatürk’ün hatırasına yapılan ‘100. Yıl Dinlenme Parkı’nın içinde bulunduğu içler acısı durum utandırıyor. Bölgeye gelerek vakit geçiren kişilerin bilinçsizce kullandığı park ilgisizlik ve bakımsızlık nedeniyle adeta bir çöplüğü andırıyor. OLUMSUZLUKLAR BİTMİYOR! Bölgede ruhsatsız ve gayrisıhhî şekilde çalıştığı iddia edilen iş yerlerinin bulunması ve bu iş yerlerinde etrafa oldukça ağır ve kötü koku saçan ürünler üretilmesi çevredeki olumsuzlukların artmasına neden oluyor. Bu olumsuzlukların bölgedeki sinek ve böcek oranını ve bu böceklerin boyutlarını normalin 4 katına çıkardığı öğrenilirken, bölgenin özellikle yaz mevsiminde yaşanılamaz hale geldiği gözlemleniyor. SAĞLIĞI TEHDİT EDİYOR Bölgedeki bu olumsuzluklar aynı bölgede gıda üretimi yapan firmalar açısından da risk oluşturuyor. Üretilen gıda ürünlerinin uygunsuz çalıştıkları iddia edilen iş yerlerindeki üretim maddeleri nedeniyle etkilendiği edinilen bilgiler arasında. Bu olumsuz tablo halk sağlığını da tehdit ediyor. SİVAS’A DARBE Burada üretim yapan firmaların çevreye zarar vermesinin yanı sıra Sivas’ın imajına da zarar verdiği gözleniyor. Çevreye yayılan ağır ve kötü koku nedeniyle şehre giriş yapan insanlar kötü koku nedeniyle araçlarının camlarını kapatmak zorunda kalıyor. Bu olumsuzluklarla birlikte şehre gelen insanların Sivas hakkında ne düşündükleri ve ilk intibaları merak konusu. BULUNMAZ BİR YEŞİL ALAN Aramakla bulunmayacak bir yeşil alana sahip olan bölgede uzun yıllar önce yapılan park içerisindeki ağaçların dalları taşlı yolları tamamen kapatmış durumda. Etrafının büyük kısmı dikenli tellerle çevrili olan parka zamanla çeşitli amaçlarla gelen kişiler çeşitli yollar oluşturmuş ve parkın içerisini adeta bir çöplüğe çevirmiş. Gece ve gündüz her türlü uygunsuz olayın gerçekleşmesine imkân sağlayacak hale gelen alanda bazı ahlak dışı ilişkilerin de yaşandığı tahmin ediliyor. Özellikle gece saatlerinde ıssız ve kimsenin kolay, kolay geçmediği bu bölge, tam anlamıyla bir rezalet tablosu oluşturuyor. KİM DUR DİYECEK! Bölgede yaşanan olumsuzlukların gün yüzüne çıkmasının ardından ilgili makamların harekete geçerek konuyla ilgili gereken adımları atması bekleniyor. Atatürk’ün hatırasının ayaklar altına alındığı bölgenin bu hatıraya yakışır şekilde yeniden düzenlenerek Cumhuriyet Şehri Sivas’a yakışan tablonun yeniden oluşturulması bekleniyor. ATATÜRK-SİVAS VE 4 EYLÜL SİVAS KONGRESİ Birinci Dünya Savaşı’nın sonunda Osmanlı Devleti ve dâhil olduğu grup (İttifak Devletleri) harpten yenik çıkmış, 30 Ekim 1918’de İtilaf Devletleri ile imzalanan Mondros Mutarekesi ile Osmanlı Devletinin eli kolu bağlanmıştı. Yorgun ve fakir düşen milleti ve memleketi savaşa sokanlardan Sultan Vahideddin, saltanat ve hilafet makamını korumak peşindeyken hayatlarından endişeli olanlar memleketten kaçıyorlardı. Ordunun elinden cephanesinin büyük kısmı alınmış, ismi var cismi yok hale getirilmişti. Mütarekenin 7. maddesi bahane edilerek ülkenin çeşitli bölgeleri işgal ediliyordu. İtalyan, Fransız ve İngilizlerden oluşan İtilaf Orduları Donanması İstanbul’a doğru ilerlemekteydi. Antalya bölgesi İtalyanlara, İzmir, Aydın, Manisa bölgesi Yunanlılara, Adana, Hatay, Mersin bölgelerini Fransızlara, Antep, Urfa, Maraş, Mardin ve Musul bölgelerini İngilizlere, bağımsız bir Ermeni devleti kurulması içinde Sarıkamış, Ardahan, Kars ve Ağrı bölgesinin Ermenilere bırakılması ve Boğazlarında ortak yönetilmesi için İtilaf Devletleri aralarında anlaşmışlardı. Ordu ve millet, Padişahın ve Hilafetin ihanetinden haberdar olmadığı gibi o makamlarda bulunanlara karşı asırların kökleştirdiği dini ve manevi bağlarla bağlı sessiz ve sadıktı. Çok önemli bir nokta ise, İtalya, İngiltere ve Fransa gibi devletlerden biri ile dahi başa çıkılamayacağı korkusu bütün kafalara yerleşmişti. Rum Çetelerinin Karadeniz (Samsun) yöresinde asayişsizliği arttırması üzerine o bölge asayişini düzeltecek bir komutana ihtiyaç vardı. Bu ise Gazi Mustafa Kemal Paşadan başkası olamazdı. Memleketin düştüğü durumdan çok rahatsız olan Anadolu’ya bir an önce açılmak için fırsat ve çareler arayan Gazi için bu bulunmaz bir imkandı. Bunun üzerine Gazi Mustafa Kemal Paşa 30 Nisan 1919’da 9.Ordu Kıta Müfettişliği’ne atandı. Kurmay Heyetini de beraberine alan Mustafa Kemal Paşa Bandırma Vapuru ile yola çıktı. 19 Mayıs 1919 günü Samsun’a vardı. Gerekli temasları yaparak, biri İstanbul’da biride Erzurum’da bulunan Kazım Karabekir Paşaya olmak üzere iki telgraf çekilmiş ve hükümete gönderdiği telgrafta Samsun’da İngiliz askerlerini gördüğünü, bir miktar askerinde Sivas’a gönderileceğini duyduğunu böyle olursa asayişin çok bozulacağını yazmıştı. MUSTAFA KEMAL PAŞA (O GÜNLERDE SİVAS’TA BİR ASKERİ BİRLİĞİN BAŞINDA BULUNAN) CEMİL CAHİT TOYDEMİR İLE BERABER. 25 Mayıs 1919’da Samsun’dan ayrıldı. Önce Kavak, ardından da Havza’ya geldi. Havza onun ilk halkla doğrudan teması olduğu yerdir. 12 Hazirana kadar Havza’da kaldı. Aynı gün akşam Amasya’ya vardı. Amasya’da 21 Haziran gecesi 9.Ordu Müfettişi Mustafa Kemal Paşa, 3.Kolordu Komutanı Refet Paşa, 20.Kolordu Komutanı Ali Fuat Paşa, Bahriye Eski Nazırı Rauf Bey toplanarak direniş esasları ilk defa Amasya’da yazılı prensipler haline getirildi. Bu prensipler belgesini (Amasya Mukarreratı) ya da (Amasya Tamimi) denilir. Altı maddelik bu beyannamenin özünü iki cümlede toplamak mümkündür. a) Milletin istiklalini, gene milletin azim ve kararı kurtaracaktır. b) Gereksinim duyulan milli bir heyetin oluşturulması için Anadolu’nun en güvenilir yeri görülen Sivas’ta bir milli kongrenin tez elden toplanması kararlaştırılmıştır. Bu kararlar alınırken İstanbul’da, Gazi Mustafa Kemal Paşa hakkında kararını vermişti. Dahiliye Nazırı (İçişleri Bakanı) Ali Kemal 25 Haziran 1919’da bütün vilayetlere Mustafa Kemal’in görevden alındığını, kendisinin hiçbir resmi sıfatının kalmadığını, yakalanıp gönderilmesi emrini göndermiş. Mustafa Kemal ve arkadaşları bu karardan habersiz 26 Haziran 1919 Amasya’dan Sivas’a hareket ederler. Fakat kuşkulu ve dikkatlidirler. Padişahın Elazığ Valiliğine özel görevlerle gönderdiği Ali Galip adlı kişi Sivas Valisi Reşit Paşa ile görüşerek Mustafa Kemal’i tutuklatmak ister. Fakat yurtsever vali buna yanaşmaz. Hatta gidip karşılar. Sivas’a girişini Gazi Mustafa Kemal Paşa şöyle anlatır. "Sivas şehrine vardığımızda caddenin iki yanı büyük bir kalabalıkla dolmuş, askeri birlikler tören duruşu almış bulunuyordu, otomobilden indik, yürüyerek askeri ve sivil halkı selamladım. Bu görünüş Sivas’ın saygıdeğer halkını ve Sivas’ta bulunan yiğit subay ve erlerimizin bana nedenli bağlı olduğunu ve sevgi beslediğini belirten canlı bir tanık idi." Ertesi gün Gazi Mustafa Paşa ve arkadaşları Sivas’’a bir toplantı yapmış, yurdun durumu görüşülmüş ve Sivas’ta bir kongre yapılmasına karar veril-miştir. Mustafa Kemal 28 Haziran 1919’da Sivas’tan Erzurum’a hareket etti. Sıkıntılarla geçen bir haftalık yolcu-luktan sonra 3 Temmuz 1919 günü Erzurum’a ulaştı. Coşku ile karşıla-ndı. Fakat gelişen şartlar sonunda Erzurum’da ordudan istifa etmek zorunda kaldı. 9 Temmuz 1919 Onun sivil hayattaki ilk günüdür. Ne üzerine giyeceği sivil bir elbisesi ne de parası vardı. Başına koyacağı fesi Mazhar Müfik Kansu, ceket ve pantolonu da Erzurum Valisi Münir Beyler vermişlerdi. 10 Temmuz’da (Vilayet-i Şarkiye Müdafa-i Hukuk Cemiyeti) reisliğine seçildi. Fakat zor günler geçiriyordu desteğe ihtiyaç vardı. Erzurum’daki 15. Kolordu Komutanı Kazım Karabekir Paşa: -Emrinizdeyim Paşam! Ben, subaylarım, erlerim, kolordum hepimiz emrinizdeyiz, diyerek desteğini bildirdiği an Gazi rahatladı. Bu cesur davranış Milli Mücadelede kader tayin edici anlardan biridir. 23 Temmuz 1919’da Erzurum’da toplanan kongre 7 Ağustos 1919’da sona erdi. (Yurdun bir bütün olduğu ve parçalanamayacağı, işgallere karşı Milletin kendi kendini savunacağı, gerekirse geçici bir hükümet kurulacağı, her işte Milletin iradesinin geçerli olacağı, Manda ve Himayenin kabul edilemeyeceği, Mebuslar Meclisinin hemen toplanılması gerektiği) bir beyanname kararlar ve prensipler olarak ilan edildi. Bu kararları uygulamakla görevli bir Heyet-i Temsiliye seçildi. 9 kişilik bu heyetin başına getirilen Mustafa Kemal, Erzurum Kongresinin dağılmasından sonra bölgede bir müddet daha kalarak Heyet-i Temsiliye Başkanı sıfatı ile Şark Vilayetlerindeki cemiyetin teşkilatını yaymak için gerekli çalışmaları yaptı. PAŞA PINARI’NDA KARŞILAMA! Mustafa Kemal Paşa, Sivas Kongresi’ne katılmak üzere 29 Ağustos 1919’da Erzurum’dan ayrıldı. Amasya Tamiminde belirtildiği üzere Anadolu’nun her yönden en güvenli yeri olan Sivas’a doğru yola çıktı. 2 Eylül 1919 sabahı şafakla uyanan Sivas, büyük bir sevinç içinde tarihinin en mutlu günlerinden birini yaşıyordu; şehirde mutlu bir kaynaşma, yüzlerde mutlu bir sevincin ışıkları görülmekteydi. Sabahın erken saatlerinde Erzurum yoluna şu anda (Paşa pınarı) olarak adlandırılan çeşme çevresine dökülen halkı zamanın valisi Reşit Paşa şöyle anlatır: "2 Eylül 1919 günü Sivas’ta ne kadar at ve araba varsa halkı Erzincan yolu istikametine doğru götürdü. At bulamayan araba tedarik edemeyenlerde yaya olarak o istikamete dökülürken, ben hükümet konağından ayrılmadım. Halkın bu sevinç içinde akışını penceremde uzun uzun seyre daldım, fakat gözlerim dolu dolu, kalbim heyecan içinde çarpıyordu. Gazinin arabasındaki Mazhar Müfit’de o günü şöyle anlatıyordu: "Hepimiz sağ ve salim olarak 02 Eylül 1919 akşamı grupla beraber Sivas’a ulaştık. Sivas’a 5 km. mesafede çadırlar kurulmuş ve hemen hemen bütün Sivas halkı Mustafa Kemal Paşayı karşılamaya çıkmıştı. Milli İştiyakın bütün çoşkunluğu ile Mustafa Kemal Paşayı bekliyordu, arabalarımız kalabalığın bulunduğu sahaya girince halk birden bire Mustafa Kemal Paşanın otomobilinin etrafını sardı, halk neşe içinde bağırıyordu: ‘Hoş geldiniz sefa geldiniz’ diyerek, birbirleriyle yarışır gibi Paşanın otomobiline koşuyor elini öpüyor ve sıkıyordu." Hatıraların bir başka bölümünde "Görüyorsunuz ki, Sivas halkı bazı istisnalar dışında Mustafa Kemal Paşanın emrindedir, Milli Mücadelenin azmindedir. Sivas yaylasının öz evlatları istisnasız Milli İradenin akışı istikametinde his ve fikirlerini belirtmiş bulunuyorlar." demektedir. Sivasın Sesi Gazetesi |
![]() |
![]() |
![]() |
#2 |
Moderator
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Arif Coşkun Şuan
![]() Son Aktivite: 10.05.2016 19:12
Üyelik Tarihi: 03.08.2005
Yaş: 61
Mesajlar: 27.868
Tecrübe Puanı: 10
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() Geçmişini unutanlar geleceklerine asla yön veremezler!!! Bilemiyorum bilerekmi, bilmeyerekmi yaşanılan şey çok üzücü olduğu kadar düşündürücü de.
__________________
"Dilin düşüncenden önce haraket etmesin" |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#3 |
Usta Yiğido
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() abircan Şuan
![]() Son Aktivite: 21.01.2015 10:55
Üyelik Tarihi: 03.08.2005
Mesajlar: 3.258
Tecrübe Puanı: 1044
![]() ![]() ![]() |
![]() Atatürkün adını kazıyamazlar beyinlerden, zihinlerden, sokaklardan, kitaplardan, paralardan, ve en önemlisi tarihten ve yaptığı işlerdn dolayı, saygısızlık yapan kendi milletine tarihine geçmişine yapıyor demektir, bu saygısızlığa çanak tutanlar ise emperyalizme, dış düşmanlara çanak tutuyor demektir
__________________
zaman kısa, dünya herkese yeter, mühim olan insanlık KANIMIZIN KIRMIZISI ALNIMIZIN AKIYLA SİVASSPORLUYUZ |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#4 |
Usta Yiğido
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() seva Şuan
![]() Son Aktivite: 31.08.2010 21:51
Üyelik Tarihi: 04.02.2008
Yaş: 40
Mesajlar: 15.375
Tecrübe Puanı: 2183
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() büyük saygısızlık bugünkiler geçmişi iyi algılayamazlar çünkü o günleri göremediler....
__________________
Allahım gönlümde olanı hakkımda hayırlı eyle, Hakkımda hayırlı olana gönlümü razı eyle. [Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...] CANDA ÖZÜR OLMAZ... |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye Okuyor. (0 Kay?tl? Üye Ve 1 Misafir) | |
|
|