BİR FATİH VARDI !!

[WåñTêd_øØ7]

cebe Nickli Üyeden Al?nt?

Tarihsel bir olguyu, kardeş-oğul-baba-amca-yeğen-kuzen katliamını-tartıştığımzı sanıyordum. Yani, tarihimizde böyle bir olgu var mıydı, yoksa söylenti miydi?

Fakat, tartışma din düzlemine çekilerek, amacından saptırıldı.

Ayrıca, 2 yaşındaki bir çocuğun isyan bayrağı açtığını aklım kabul etmiyor. Eğer, böyle bir olay yaşandıysa, Hadsi'in işaret ettiği kişi bu " bebek" olamaz.

Fakat, tartışma din düzlemine çekilerek, amacından saptırıldı. diyorsun Ecdadımız her işini din ile yapmış Rehber olarakta Kuranı Kerımı gormustur bu konu hakkında ayrıntılı olarak açıklamayı [Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...] bakabılırsın

[cebe]

"Ecdadımız her işini din ile yapmış.."

Evet, İslam'dan sonraki ecdad için böyle söylenebilir, ama bir de İslam'dan önceki atalarım var benim ve onların belgelerinde, örneğin Orhun Abideleri'nde, dinle ilgili tek bir cümle yok; ne kimseyi dinlerinden dolayı öldürmüşler, ne de kendi dinlerini yaymak için başka kavimlerle savaşmışlar. Ben onların bu karakterleriden dolayı onlarla gurur duyuyorum. Aslında bu, benim kendi tarihimden gurur duyduğum özelliklerin başında gelir.

Ayrıca, Osmanlı, kafir öldürürken işlerini "din ile yapmış" olsalar da, dinin bazı uygulamalarını ihmal etmişler gibi. Örneğin, Fatih de dahil, 36 Osmanlı padişahından hiçbiri Hac farizasını yerine getirmemiş, gitmeleri için bir engel mi vardı?

Bu konudaki tartışmayı kendi adıma burada bitiriyorum, size bol tarih okumalı günler diliyorum.

[WåñTêd_øØ7]

cebe Nickli Üyeden Al?nt?

"Ecdadımız her işini din ile yapmış.."

Evet, İslam'dan sonraki ecdad için böyle söylenebilir, ama bir de İslam'dan önceki atalarım var benim ve onların belgelerinde, örneğin Orhun Abideleri'nde, dinle ilgili tek bir cümle yok; ne kimseyi dinlerinden dolayı öldürmüşler, ne de kendi dinlerini yaymak için başka kavimlerle savaşmışlar. Ben onların bu karakterleriden dolayı onlarla gurur duyuyorum. Aslında bu, benim kendi tarihimden gurur duyduğum özelliklerin başında gelir.

Ayrıca, Osmanlı, kafir öldürürken işlerini "din ile yapmış" olsalar da, dinin bazı uygulamalarını ihmal etmişler gibi. Örneğin, Fatih de dahil, 36 Osmanlı padişahından hiçbiri Hac farizasını yerine getirmemiş, gitmeleri için bir engel mi vardı?

Bu konudaki tartışmayı kendi adıma burada bitiriyorum, size bol tarih okumalı günler diliyorum.

Tartışma ortamı yok sadece mesj yazıyoruz : )

ben o sözü söylerken Herhangi bi konu üzerinde mesela sefere Çıkılırken Asil amaç ne idi Cihad Dinimizi dünyanın her yerine yaymak ,Kanunname çıkarılırken aynı şekilde veya padişah bi konu üzerinde iş yapacakken Öncelikle şeyhülislam sormus tabi bunlar zamanla değişmişte herkes kendi çıkarlarını korumaya başlamış şeyhülislamda bunların arasında

Ayrıca, Osmanlı, kafir öldürürken işlerini "din ile yapmış" olsalar da, dinin bazı uygulamalarını ihmal etmişler gibi. Örneğin, Fatih de dahil, 36 Osmanlı padişahından hiçbiri Hac farizasını yerine getirmemiş, gitmeleri için bir engel mi vardı?

bu zaten başlı başına bi tartısma biliyoruzkı istanbul neresi mekke neresi padisah ıstanbuldan cıktı hac vazıfesı ıcın artık ne kadar surecegını Allah bılır herhangı bı savas cıktı veya padısaha Gıderken herhangı bı suıkast vs oldu veya Yonetımle ılgılı sorunlar cıktı bunları kım gıderecektı Fatıhın ılk tahta cıktıgını bılırsın o zaman noldu bunu fırsat bılen hrıstıyanlar haclı ordusu toplayıp saldırıya gectı bu bı ornek bunun gıbı bırcok olay olabılırdıbu nedenlerın bi kaçı asıl nedenını bılemeyız gunumuzdekı gıbı olsa neyse Osmanlı hiç bir zaman boş yere kafir öldürmemıştır biliyoruzkı Osmanlıda Cok Uluslu bı yapıya sahıptı ve herkes huzur ve guven ıcerısınde yasıyorlardı gayrimuslımlerın hakları da her zaman korunmustur


Fatih zamanında Yaşamış Ebul vefanın hayatından Şu kıssayı okumanı tavsiye ederim

Ebûl Vefa’nın Fatih’e karşı hususi bir sevgisi vardır. Onu bir kere bile görmez ama geceler boyu dua eder. Genç Sultan’ı güçlü tasarrufu ile kuşatır ve ona manevi zırh olur. Fatih bu himmeti iliklerine kadar hisseder. Rüyalarını nur yüzlü veli süsler. Günün birinde dayanamaz, dergahın kapısını tıkırdatır. Ancak Ebûl Vefa Hazretleri “Hayır!” der, “Görüşmesek daha iyi.”

Koca sultan yüzgeri giderken mübârek hıçkırmaktadır. Bir hüzündür çöker mekâna. Talebeleri muammayı çözemezler. Sıradan Rumlar’ın bile kıymet verilip, buyur edildiği bir tekkenin kapısı cihan padişahına neden açılmaz? Nitekim içlerinden biri dayanamaz. “Bağışlayın ama efendim” der, “Hem hünkârı üzdünüz, hem kendiniz üzüldünüz. Bunun bir hikmeti olsa gerek?”
Mübârek “Doğru söylüyorsun.” der, “Ama aramızdaki muhabbet vazifelerimizi unutturacak kadar fazla. Eğer o, sohbetin tadını alırsa sarayda duramaz, sultanlık çelik çomak oyunu gibi basit gelir gözüne. Korkarım tacı tahtı bırakır, dervişliğe kalkışır.” (Hatırlayacaksınız Fatih’in dervişliğe olan meylini ilk keşfeden ve yüz vermeyen Akşemseddin’dir.)

ne demek istediğini anlamıştırsın umarım

[barikat58]

"anadan doğma dogma düşünen çok modern fil dişi bağnazları, iyiki 1453 yılında yoktunuz siz olmadan da tarih yazılabiliyor.. Bunu en iyi Fatih Sultan Mehmet bilir. "

[H_Turan]

Ecdadını Yok sayan Kötüleyen İt peşinde gezer