HAMZA YERLİKAYA

[leblebi82]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...]
HAMZA YERLİKAYA ( 1976 - ) (ASRIN GÜREŞÇİSİ)
İçinde bulunduğumuz 2007 yılı itibariyle Grekomen güreşte büyükler kategorisinde iki Olimpiyat, üç Dünya ve Sekiz Avrupa Şampiyonluğu sahibi unvanlı Hamza Yerlikaya, 3 Haziran 1976 tarihinde Sivaslı bir ailenin çocuğu olarak İstanbul Kadıköy'de dünyaya gelmiştir. Kimi kaynaklarda Hamza'nın Sivas Kasıköy'de dünyaya geldiği belirtiliyorsa da bu bilginin bir yanlış anlama sonucu ortaya çıktığı görülmektedir. Kendisi hakkında kaleme alınan ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi Seyyar Kitap Yayınları arasındaki eserde onun İstanbul'da Sivaslı bir ailenin ikinci çocuğu olarak dünyaya geldiği belirtilmekte ve bu muhtelif kaynaklarda da geçmektedir.

Her ne kadar Hamza Yerlikaya İstanbul'da dünyaya gelmiş olsa da bu durum onun Sivaslı olduğu gerçeğini değiştirmez. Kendisinin de her fırsatta ifade ettiği gibi o gerçek bir Sivaslıdır. Eski bir güreşçi olan babası Mustafa Yerlikaya, ailesiyle birlikte Hamza doğmadan İstanbul'a göç ettiği için kaynaklarda Hamza'nın doğum yeri ile ilgili olarak farklı telakkiler bulunması doğaldır. Yukarıda belirtiğimiz İ.B.B. kültür faaliyeti olan Seyyar Kitap'ta Yayın Kurulu, kitabın giriş kısmında "Ülkemizde güreşin önemli bir yer teşkil ettiği beldelerin başında Pehlivanın Harman Olduğu Yer" olarak anılan Sivas'ın geldiğini ve kitabın konusunu teşkil eden Hamza Yerlikaya'nın da bu görüşü ispatlar nitelikte olduğunu belirtmektedir.

Doğumdan birkaç gün sonra Sivas'a dedesinin yanına getirilmiş olan Hamza Yerlikaya'ya ismi de burada Hac'dan yeni gelmiş olan dedesinin telkinleriyle konulur. Babası Hamza'yı tekrar İstanbul'a götürdükten 10 gün sonra da Hamza'nın dedesinin vefat haberi gelir. Hamza Yerlikaya'nın çevresinin de etkisiyle 16 yaşlarına kadar futbol ile ilgilenmiştir. Hatta birçok kişi bugün "Güreşin Aslanı" olarak tanınan Hamza'nın Fenerbahçe altyapısında futbol oynadığından habersizdir. Hamza'nın güreşe adım atması ise biraz da babasının da güreşçi olmasından kaynaklanmıştır. Yani eski bir güreşçi olan babası oğullarının da güreşçi olması için çaba sarfetmiştir. İlk başlarda fiziğini güçlendirmek amacıyla ağabeyi ile birlikte zamanın önemli güreş kulüplerinden İstanbul Demirspor'a gider. Hamza Demirspor'da Türk güreşinin önemli isimleri Salih Bora ve Muzaffer Aydın'ın öğrencisi oldu. Hamza, güreş hayatında 1986'da başladığı Demirspor kariyerine 1996 yılına kadar devam etti. Ağabeyi Muttalip Yerlikaya'nın 1988-1990 yıllarında Yıldızlar, Gençler Avrupa ve Dünya Şampiyonalarında aldığı başarılar Hamza Yerlikaya için motivasyon kaynağı olmuştur.




Ağabeyinin başarılarının cesaretlendirdiği Hamza, azimli çalışmalarının karşılığını 1991 yılında görür. Kanada Québec'de yapılan 1991 Yıldızlar (16 yaş altı grubu) Dünya Şampiyonası'nda ülkemizi 65 kiloda temsil eden Hamza bu turnuvadan dördüncülük elde eder. Bu Hamza'nın ilk uluslararası turnuvasıdır.1992'de ise Hamza Yerlikaya'nın ilk şampiyonluğu gelir. O sene Federasyon Başkanı Sadettin Tantan döneminde Yıldız-Genç Milli takım kuran Celal Taşkıran kadroya Hamza'yı da dahil eder. Ve İstanbul'da yapılan Dünya Yıldızlar Şampiyonası'nda Hamza Yerlikaya 76 kiloda şampiyonluğa ulaşır.

Yine 1992 yılında Kolombiya'da yapılan bu kez gençlerde Gençler Dünya Şampiyonası'nda boy gösteren Hamza buradan da ikinci olarak ayrılır.1993 yılında yaşı henüz küçük olduğundan (17) Büyükler Türkiye Şampiyonası'nda güreşememiştir. Ancak, aynı yıl Uluslararası Vehbi Emre Güreş Turnuvasında tüm rakiplerini zorlanmadan yenen Hamza için A Milli Takım yolu da açılmıştır.

Hamza Yerlikaya'nın büyükler kategorisinde ilk defa mücadele etmesi ise 1993 yılında olmuştur. Hamza'nın genç olması nedeniyle antrenörler turnuvaya Hamza'nın çağrılması konusunda karar veremezler. Fakat Sadettin Tantan'ın kararlı ve idealist duruşuyla bu sorun aşılır. Tantan'ın direktifiyle kadroya dahil edilen Hamza, finalde önceki Avrupa Şampiyonu'na yenilir ve ikincilikle yetinmek zorunda kalır. Buna rağmen artık ülkemizin büyük bir güreşçi kazanacağını görmeye başlayanlar artmıştır. İşte bu noktadan sonra Hamza'nın kariyerinde ilklerin yaşanacağı bir süreç başlamıştır. 1993 Dünya Şampiyonası'nda İsveç'in Stockholm kentinde büyükler kategorisinde 82 kiloda Olimpiyat, Dünya ve Avrupa Şampiyonlarını dize getiren Hamza Yerlikaya, kazandığı şampiyonlukla ülkemize 26 yıl aradan sonra Dünya Şampiyonluğu getirirken artık Türk güreşi de büyük bir atılım devrine girmekteydi. Bunun yanı sıra bu turnuvanın önemli bir sonucu da Hamza'nın Avrupa ikinciliğini tesadüflere bağlayanlara başarısıyla verdiği büyük cevaptı. Bu şampiyonluk aynı zamanda büyükler kategorisinde Hamza'nın en genç Dünya Şampiyonu olduğunu gösteriyordu. Bir başka deyişle Hamza Yerlikaya, büyüklerde en genç Dünya Şampiyonu güreşçi oluyordu. FILA (Uluslararası Güreş Federasyonları Birliği) şampiyonadan sonra yaptığı toplantı ile son yüzyılda 17 yaşında kimsenin dünya şampiyonu olmadığını göstererek Hamza Yerlikaya'yı "Asrın Güreşçisi" ilan ediyordu. Bu turnuvanın bir üzücü yönü ise Hamza'nın antrenörlerinden Ömer Suzan'ın final müsabakası esnasında maçın heyecanına dayanamayarak maçtan sonra kalp krizi geçirmesidir.

Hamza kendisi için bir dönüm noktası olan 1993 Stockholm Büyükler Grekoromen Dünya Şampiyonluğundan sonra aynı yıl içerisinde Fransa'da düzenlenen Akdeniz Olimpiyatlarında üçüncülük ve halen genç olduğu için katılabildiği Avusturya'daki Avrupa Gençler Şampiyonası'nda şampiyonluk derecelerini elde etti. 1994 yılında büyükler kategorisinde beklenen başarıyı yakalayamayan Hamza Yerlikaya, gençler ve ümitler kategorisinde başarılarına devam etti. 1994 Atina-Yunanistan Büyükler Grekomen'de 82 kiloda Avrupa beşincisi olan Hamza burada madalya kazanamasa da İstanbul'da düzenlenen Ümitler Avrupa Şampiyonası ve Macaristan'da düzenlenen Gençler Dünya Şampiyonası'nda Grekoromen stilde birincilikler elde eder.

1995 yılı geldiğinde gözler Hamza'nın üzerindeydi. Sene Hamza için hiç de iyi başlamadı. İlk olarak Fransa'daki Büyükler Avrupa Şampiyonası'nda Avrupa yedincisi olan Hamza, daha sonra toparlanarak önce İran'daki Dünya Ümitler Şampiyonası'nda kilosunda Dünya Şampiyonu olarak moralini düzeltti. Ardından çalışmalarına devam ederek 1995 Prag-Çekoslovakya Büyükler Dünya Şampiyonası'nda birincilik kazanarak ülkemize altın madalya getirdi. Bu turnuvada Hakkı Başar da altın madalya kazanınca Türkiye 1962'den sonra ilk defa bir Dünya Şampiyonası'nda Grekoromen'de iki altın madalya birden kazanmış oldu. Bu Hamza'nın büyüklerdeki ikinci Dünya Şampiyonluğudur. Hamza'nın güreş hayatında önemli bir yılda 1996 yılıdır. Çünkü Hamza, ilk Avrupa ve Olimpiyat Şampiyonluklarını 1996'da kazanmıştır. Önce Macaristan'daki Büyükler Avrupa Şampiyonası'nda 82 kiloda mücadele edip Avrupa Şampiyonu olan Hamza Yerlikaya, daha sonra A.B.D.'de tertip edilen 1996 Atlanta Olimpiyatları'nda mindere çıktı. Bütün rakiplerini yenerek şampiyon olan Hamza Yerlikaya böylece ilk kez Olimpiyat Şampiyonu oluyordu. Hamza henüz 20 yaşında yakaladığı bu başarıyı kazanırken yaptığı müsabakalarda rakiplerine hiç puan vermeyerek bir rekora da ortak oluyordu. Bu şampiyonluğun yaşattığı bir başka ilk ise Hamza'nın ülkemizde ilk defa Olimpiyat Şampiyonu olan asker ünvanını kazanmasıdır. Çünkü Hamza Yerlikaya, o sırada vatani görevini yapmaktadır. Böylece Türk Silahlı Kuvvetleri'nde vatani görevi devam ederken asker olarak sivil bir olimpiyatta altın madalya alarak Türk spor tarihinde de bir ilke imza atıyordu. Askerliğini bitirdikten sonra yeni kurulan EmlakBank kulübüne trensfer olan Hamza Yerlikaya, 1997'de önce Finlandiya'da Büyüklerde 85 kiloda kendisi adına ikinci kez Avrupa Şampiyonu oldu. İtalya'nın Bari kentinde yapılan Akdeniz Oyunları'nda da altın madalya kazanan Hamza, 1997'de Polonya'da düzenlenen Dünya Şampiyonası'ndan ikinci olarak ayrılıyordu. Bu turnuvada final müsabakasında hakemlerin tartışmalı kararlarıyla Rusların o sırada adli bir suçtan dolayı hapis yatan ve turnuva için özel izinle dışarı çıkarttıkları Rus Sergei Tschwir'e yenilen Hamza turnuvadaki üçüncü altın madalyamızı getiremezken Türkiye yerine Ruslar takım şampiyonluğunu kazanıyordu. Aynı yıl düzenlenen Milletler Kupası'nda finalde Polonyalı rakibini yenen Hamza, takımın birinciliğine de katkı sağlıyordu. Bundan başka aynı yıl içinde İran'daki Dünya Kupası'nda da şampiyonluğu kazandı. 1998 yılı hem Hamza için hem de Türk güreşi için parlak geçmedi. Bu yıl içerisinde Belarus'ta üçüncü defa Avrupa Şampiyonu olmasına rağmen İsveç'te dereceye giremeyerek 85 kiloda Dünya beşincisi olan Hamza, 1999'da İstanbul Büyükşehir Belediyesi güreş takımına transfer oldu.

Burada takımının Avrupa Şampiyonlukları kazanmasında pay sahibi oldu. Ayrıca Sofya-Bulgaristan'da 1999 Avrupa Şampiyonu oldu. Fakat Atina-Yunanistan'daki 1999 Dünya Şampiyonası'nda dereceye giremeyerek Olimpiyatlara gidememe tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. Fakat FILA'nın uygulamasıyla son anda Sydney Olimpiyatları'na katıldı. 2000 Sydney Olimpiyat Oyunları'nda yine 85 kiloda Olimpiyat Şampiyonu olan Hamza Yerlikaya, ülkemize bu olimpiyatlardaki tek altın madalyayı kazandırırken üst üste iki kez Olimpiyat Şampiyonu olan üçüncü Türk güreşçisi oluyordu. Kendisinden önce Mithat Bayrak ve Mustafa Dağıstanlı bu unvanı kazanmışlardı. Hamza'nın bu Olimpiyat Şampiyonluğu'nu değerli kılan etmenlerden birisi de final maçından bir gün önce ciddi bir şekilde rahatsızlanmasına hatta kendisine serum takılmasına rağmen ertesi gün bu maçı kazanarak şampiyonluğu almasıydı.

2001 yılında İstanbul'da düzenlenen Avrupa Şampiyonası'nda kalabalık bir Türk seyircisi önünde maçlarını teker teker kazanan Hamza Yerlikaya, beşinci kez Avrupa Şampiyonu olurken Türk Milli Takımı da takım halinde şampiyon oluyordu. 2001'de Yunanistan'da çeyrek finalde hakemlerin tartışmalı kararlarıyla İsveçli rakibine yenilen Hamza, turnuvadan derecesiz dönerken gözyaşlarına boğuluyordu. 2002'de ise Finlandiya'da altıncı kez Avrupa Şampiyonu oluyordu.2001'de Moskova-Rusya'daki Dünya Şampiyonası'nda ise yine tartışmalı hakem kararlarıyla çeyrek finalde yenilerek madalya şansını kaybetti. 2003 Avrupa Şampiyonası'na katılmayan Hamza Yerlikaya Creteil-Fransa'daki 2003 Dünya Şampiyonası'nda ise yine çeyrek finalde yenilerek elendi. Hamza 2004 yılında da Olimpiyatlar nedeniyle Avrupa Şampiyonası'na katılmadı. Özel izinle üniversite sınavına yurt dışında girerek Süleymen Demirel Ünv.'ni kazandı. 2005 yılı ise Hamza Yerlikaya için oldukça verimli geçti. Hamza artık bir üst sıklette 96 kiloda yarışıyordu. Varna 2005'te 96 kiloda Büyükler Avrupa Şampiyonu olan Hamza böylece yedinci Avrupa şampiyonluğunu kazanmış oluyordu. Ardından 10 yıllık bir ara sonrası Dünya Şampiyonu oluyordu. 1995 yılında ikinci kez Dünya Şampiyonu olan Hamza Yerlikaya üçüncü Dünya Şampiyonluğu'na ise 2005 yılında Budapeşte-Macaristan'da ulaşıyordu. Bu turnuvada finalde ev sahibi Macaristan'ın güreşçisini yenerken salondaki Macarların bile alkışını kazanıyordu. 2006 yılında yine Macaristan'ın Budapeşte kentinde Dünya Kupası maçlarında ülkemizi temsil ederek ikinci kez Dünya Kupası Şampiyonu oldu. Bu turnuvada Milli takımımız da takım olarak Dünya Kupası şampiyonu oldu. Bundan sonra Moskova'da yapılan 2006 Avrupa Şampiyona'sında yine şampiyon olarak kendisinin sekizinci şampiyonluğunu elde eden Hamza Yerlikaya, kırılması güç bir rekora da imza atmış oluyordu.

Sporcu kişiliğinin yanı sıra ahlaki yönü ve beyefendi yapısıyla da dikkat çeken Hamza Yerlikaya'nın en önemli özelliklerinden bir tanesi de vatanseverliğidir. Ona göre bayrağı taşımak ve bir ulusu temsil etmek hiç şüphesiz ki çok zor, ama bir o kadar da haz veren bir duygu ve şereftir. Yine Hamza'nın ifadeleri gücünün kaynağının Türk halkı ve Türk Devleti olduğunu göstermektedir. Onu bu kadar önemli yapan sayısız başarılarına rağmen oldukça mütevazi bir insan olan Hamza Yerlikaya, her fırsatta Sivaslı olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirir. Nitekim bir çok şampiyonluklarından sonra memleketi Sivas'a ziyaretler yapmış olması ve Sivas halkı ile bütünleşmesi onun ne kadar iyi bir Sivaslı ve Sivas'a ne kadar önem veren bir şahsiyet olduğunu gösterir. Onun iyi bir güreşçi olmasında Sivas geleneğinin tesiri olması muhtemeldir.

Hamza Yerlikaya bugüne kadar büyüklerde toplam sekiz defa Avrupa Şampiyonluğu, üş defa Dünya Şampiyonluğu ve iki defa da Olimpiyat Şampiyonluğu kazandı.20 altın 4 gümüş 2 bronz madalyanın sahibi oldu. Bu başarılarda güreşçilik adına en çok güreşin en önemli oyunlarından künde ve saltoyu iyi kullanan Hamza kazandığı maçlardan sonra attığı taklalarıyla Türk halkının sevgisini kazanmıştır. Kendisi daha çok "Güreşin Aslanı" veya "Asrın Güreşçisi" unvanlarıyla tanımlanmaktadır. Hamza Yerlikaya'nın önümüzdeki en önemli hedefi ise 2008 pekin Olimpiyatları olarak görülmektedir.

Sıkı bir Fenerbahçe taraftarı olan Hamza Yerlikaya bir gün Sivasspor'un yeni çıktığı Turkcell Süper Lig'de Sivasspor-Fenerbahçe maçı öncesinde NTV'de katıldığı programda Sivas ve Sivasspor sevgisinin farklı olduğunu ve maçta Sivasspor'u desteklediğini söylemişti. Bu durum onun memleketine olan düşkünlüğünü göstermesi açısından önemlidir. Halen İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde güreşe devam etmektedir.

Miliyet Gazetesi'nin geleneksel yarışmasında iki defa Yılın Sporcusu seçilen Hamza Yerlikaya, Zaman Gazetesi okurlarınca da 1993, 1995, 1996, 1997 ve 2005'te birinci 1998 ve 2000'de ikinci 2001'de üçüncü seçilmiştir. Dünya Spor Yazarları Birliği (AIPS), 2005 yılında Hamza Yerlikaya'yı yılın güreşçisi seçmiştir. Ayrıca Avrupa Güreş Federasyonları Birliği(CELA) tarafından da 2005 yılının en iyi güreşçisi unvanına layık görülmüştür. 2005 yılında TMOK tarafından Meşale Ödülü'ne layık görülmüştür. FILA tarafından 1996 ve 1997 yıllarında dünyanın en iyileri sıralamasında birinci olarak gösterilmiştir. Bununla birlikte bütün zamanların 10 başarılı güreşçisi arasında yer alan Hamza'nın en büyük unvanı 1993 yılındaki Dünya Şampiyonluğu sonrası kendisine FILA (Uluslararası Güreş Federasyonları Birliği) tarafından verilen "Asrın Güreşçisi" unvanıdır.

Yigido.diyari.com olarak Hamza'ya daha nice başarılar ve rekorlar dileğimizle..Son güncelleme 8 Ağustos 2006 Salı

HAMZA YERLİKAYA İLE İLGİLİ KAYNAKLAR :

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...]

22 Temmuz 2007 Milletvekilliği Genel Seçimlerinde Hamza Yerlikaya Ak Parti Sivas ikinci sıradan milletvekili adayıdır. Kendisine başarılar diliyoruz.

[leblebi82]

Hamza Yerlikaya'dan da ses yok bu aralar. Geçen bayramda gelmişti. Ama henüz beklediğimiz faaliyetleri göremedik milletvekillerimizden.

[ceylankimya]

Hamza siyasetin en güzelini yapar.

AK Parti'nin Sivas'tan 2. sıra milletvekili adayı Hamza Yerlikaya diğer adaylar gibi köy köy, kasaba kasaba oy peşinde. Halk şimdiden kendisini "vekilim" diye çağırmaya başladı bile. O, vatandaşın sırdaşı olacağım diyor.

kaynak:aksiyon.com.tr

[son.sivasli]

Vallah ne diyim bu siyaset adamı değiştirir ama sivasli olan ve adam olan bi adamı kolay kolay değiştirmez diyorum ben hem şuan ilk vekillik yılı daha önünde çok sene var belli olmaz belkide ilk sene proje üzerinde çalışıyodur diğer seneler faliyete geçirecektir.

[altuntas58]

Benim şahsi kanaatimce hamza yerlikayadan sivasımıza hiç bir fayda gelmez eğer faydalı olmak isteseydi dikim evi ve devlet malzeme ofisinin kapatılmasına karşı ya istifa ederim yada bu işyerleri kapatılamaz diyerek sivasımıza siper olurdu hani nerde bir sesini duyan oldumu hiç olmazsa musin başkan sesini duyurdu ama hamza yerlikaya iktidar millet vekili sözü gecer malesef bana dokunmayan yılan bin yaşasın diyerek sesizliği tercih etmiştir ne işi vardı bir güreşcinin mecliste herkes işini yapmalı gönderirsen güreşciyi sonucunada katlanırsın ve bizde sonucu görüyoruz allah için cıkıpta bende sivas için şu işi yapmaya teşebbüs ettim desin tek yapmasın yapmaya uğraştım desin ama nerde bizlerin takım tutar gibi parti tuttuğumuz sürece kimi meclise gönderdiğimizi tanıma şansımız olmadığı ve istediğimizi secme hakkımız olmadıkca sürünmeye her zaman mahkumuz

[sivaslıgenç]

altuntas58 Nickli Üyeden Al?nt?

Benim şahsi kanaatimce hamza yerlikayadan sivasımıza hiç bir fayda gelmez eğer faydalı olmak isteseydi dikim evi ve devlet malzeme ofisinin kapatılmasına karşı ya istifa ederim yada bu işyerleri kapatılamaz diyerek sivasımıza siper olurdu hani nerde bir sesini duyan oldumu hiç olmazsa musin başkan sesini duyurdu ama hamza yerlikaya iktidar millet vekili sözü gecer malesef bana dokunmayan yılan bin yaşasın diyerek sesizliği tercih etmiştir ne işi vardı bir güreşcinin mecliste herkes işini yapmalı gönderirsen güreşciyi sonucunada katlanırsın ve bizde sonucu görüyoruz allah için cıkıpta bende sivas için şu işi yapmaya teşebbüs ettim desin tek yapmasın yapmaya uğraştım desin ama nerde bizlerin takım tutar gibi parti tuttuğumuz sürece kimi meclise gönderdiğimizi tanıma şansımız olmadığı ve istediğimizi secme hakkımız olmadıkca sürünmeye her zaman mahkumuz

Abi çok haklısın.Sadece meclise girdi ve ondan sonra çıtı çıkmadı böyle Sivaslı olunmaz.Dediğin gibi iktidar ,milletvekilliği geçer elbet bir gün gene has Sivaslıların eline düşersin.

[kerem_34]

bilmiyordum sivaslı olduğunu ne mutlu bize

[iozgur]

Sivasın medarı iftiharı hamza kardeşim

[Abdurrahman 58]

siyasi hayatını beğenmiyorum ama
SPOR HAYATINDAKİ BAŞARILARINDAN DOLAYI KENDİSİNİ KUTLUYORUM.HELAL OLSUN GERÇEKTENTÜRK BAYRAĞINI BİRÇOK YABANCIÜLKEDE YÜKSEKLERE TAŞIDI.

[yerliturkuaz]

Sporcu yasaminda izledigimiz gordugumuz basarili kimligini siyaset hayatinda gosterir umariz...